MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kuruşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK.nun 37/1, 158/1-son, 204/1, 62, 52/2-4, 53.maddeleri uyarınca mahkumiyetlerine

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıkların müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53.maddesinin iptal edilen hükümlerinin değerlendirilmesinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülerek yapılan incelemede;
Katılanın üzüm üreticiliği yapan tanık ...’dan üzüm aldığı, aldığı üzümleri suça konu Halkbank... şubesine ait, 8864564 seri numaralı, 22.890 TL bedelli çek karşığında sanık ..."un ...Tarım Ltd. Şti’ne sattığı, dava konusu çeki sanık ...’nin talimatıyla şirkette muhasebe işerini yürüten sanık ...’ün keşide ettiği, çekin bankaya ibrazında karşılıksız olduğunun anlaşıldığı, katılanın şikayeti üzerine karşılıksız çek suçundan yapılan soruşturmada sanık ...’nin alışverişi inkar ettiği ve çekte keşideci imzasının kendisine ait olmadığını iddia ettiği, yapılan soruşturma sonucunda keşideci imzasının sanık ...’e ait olmadığı, çeki keşide eden sanık ...’ün ise çek keşide etme yetkisinin bulunmadığı, bu suretle sanıkların üzerin atılı suçları işlediğinin iddia edildiği somut olayda; sanıkların savunması, katılan beyanı, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamından, sanıkların üzerine atılı suçları işlediklerinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Katılan ve tanık Metin’nin mahkemedeki beyanlarından üzüm satışının yapılması üzerine suça konu çekin verildiği, önceden doğmuş borcun bulunmadığı anlaşılmakla, tebliğnamedeki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
Nitelikli dolandırıcılık suçundan elde edilen haksız menfaat miktarının tamamı üzerinden hesaplama yapılarak adli para cezasına hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, katılana olaydan sonra 10.000 TL ödendiğinden bahisle kalan miktar olan 12.890 TL üzerinden hesaplama yapılarak eksik adli para cezasına hükmedilmesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıklar müdafilerinin suç kasıtlarının bulunmadığına ve lehe olan hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 28/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.