7. Hukuk Dairesi 2015/4724 E. , 2015/8545 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İzmir 7. İş Mahkemesi
Tarihi : 29/01/2014
Numarası : 2013/28-2014/30
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı; 01.08.2003-29.10.2012 tarihleri arasında aralıksız çalıştığını. ... Ambalaj San.ve Tic.Ltd.Şti."nde sigortalı gösterildiğini, davalı şirket ile .... Ltd.Şti."nin aynı adreste iç içe faaliyet gösterdiğini, ortakları aynı olan aralarında organik bağ bulunan şirketler olduğunu, sigortalı gösterildiği şirketin değil davalı şirketin işlerini yaptığını, ücretinin ödenmemesi nedeniyle iş akdini 29.10.2012 tarihinde feshettiğini, bunun üzerine makbuz karşılığı bir kısım ödeme yapıldığını beyan ederek kıdem tazminatının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı; davacının şirketlerinde hiçbir zaman çalışmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesi istemiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İşçinin ödenmeyen işçilik hakları sebebiyle iş sözleşmesini haklı olarak feshedip feshetmediği konusu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
İşçinin emeğinin karşılığı olan ücret işçi için en önemli hak, işveren için en temel borçtur. 4857 sayılı İş Kanununun 32 nci maddesinin dördüncü fıkrasında, ücretin en geç ayda bir ödeneceği kurala bağlanmıştır. 5953 sayılı Basın İş Kanununun 14 üncü maddesinin aksine, 4857 sayılı Yasada ücretin peşin ödeneceği yönünde bir hüküm bulunmamaktadır. Buna göre, aksi bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde kararlaştırılmadığı sürece işçinin ücreti bir ay çalışıldıktan sora ödenmelidir.
Ücreti ödenmeyen işçinin, bu ücretini işverenden dava ya da icra takibi gibi yasal yollardan talep etmesi mümkündür.
Ücretin ödenmediğinden söz edebilmek için işçinin yasa ya da sözleşme ile belirlenen ücret ödenme döneminin gelmiş olması ve işçinin bu ücrete hak kazanması gerekir
4857 sayılı İş Kanununun 24 üncü maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir. İkramiye, prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların ödenmemesi durumunda da işçinin haklı fesih imkânı bulunmaktadır
İşçinin ücretinin işverenin içine düştüğü ödeme güçlüğü nedeniyle ödenememiş olmasının sonuca bir etkisi yoktur. İşçinin, ücretinin bir kısmını Yasanın 33 üncü maddesinde öngörülen ücret garanti fonundan alabilecek olması da işçinin fesih hakkını ortadan kaldırmaz.
Bireysel veya toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan aynî yardımların yerine getirilmemesi de (erzak ve kömür yardımı gibi) bu madde kapsamında değerlendirilmeli ve işçinin “haklı fesih” hakkı bulunduğu kabul edilmelidir.
İşçinin sigorta primlerinin hiç yatırılmaması veya eksik bildirilmesi, sosyal güvenlik hakkını ilgilendiren bir durum olsa da Dairemizin 1475 sayılı Yasa döneminde istikrar kazanmış olan görüşü, 4857 sayılı İş Kanunu döneminde de devam etmekte olup, sigorta primlerinin hiç yatırılmaması, eksik yatırılması veya düşük ücretten yatırılması hallerinde de işçinin haklı fesih imkânı vardır
Ücretin ödendiğinin ispatı işverene aittir. Bu konuda işçinin imzasını taşıyan bir ödeme belgesi yeterli ise de, para borcu olan ücretin ödendiğinin tanıkla ispatı mümkün değildir.
Somut olayda; davacı ücretlerinin düzensiz ve eksik ödenmesi nedeniyle iş akdini 29.10.2012 tarihinde ihtarname çekerek feshettiğini, 30.10.2012 tarihli ihtarname ile de ödenmeyen alacaklarını istediğini ve bunun üzerine işverence kendisine ödeme yapıldığını beyan ederek haklı nedenle fesih yaptığını iddia etmiştir. Davacı isticvap edilerek ödenmeyen alacaklarının kaç para olduğu ve hangi tarihte ne kadar ödeme yapıldığı açıklattırılıp ve bir mali müşavir görevlendirilip davalı şirket ve dava ihbar olunan şirket kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak davacıya 29.10.2012 tarihinden sonra ödeme yapılıp yapılmadığının belirlenip, davcının 29.10.2012 tarihi itibariyle ödemesi gecikmiş ücret alacağının bulunup bulunmadığının belirlenip davacı tarafından haklı nedenle iş akdinin feshedilip feshedilmediği belirlenip kıdem tazminatı hakkında bir karar verilmesi gerekirken davacının feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı somut olarak ortaya konulmadan yazılı şekilde karar verilmiş olması bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 12.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.