MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, O yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
.... isimli şirketin yetkilisi olan sanık ..."in, katılan ...A.Ş.’nin Kurtköy şubesinden kullandığı krediye teminat olarak keşidecisi ... olan suça konu yedi adet çek verdiği, söz konusu çeklerin bankaya ibraz edilmesi sonucu karşılığının olmadığının, belirtilmesi üzerine yapılan incelemede çeklerin üzerindeki imza ve yazıların keşideci ...’e ait olmadığının tespit edildiği bu şekilde sanığın atılı suçları işlediği iddia edilen olayda;
Mağdur ..."in aşamalardaki beyanlarında suça konu çekleri kendisinin düzenlemediğini, çeklerin kendisinin bilgisi dışında sahte imzalar ile piyasaya sürüldüğünü iddia ettiği ancak tanık olarak dinlenen ve beyanları hükme esas alınan ..."in suça konu çekleri sanığa kendisinin verdiğini, keşideci ..."in kardeşi olduğunu, sanığa hatır çeki olarak verdiği belgelerden kardeşi ..."in haberdar olmadığını ancak kardeşi adına çek keşide etme yetkisinin bulunduğunu belirtmesine rağmen 07.03.2008 tarihli Kartal .....Noterliği tarafından düzenlenen vekaletnameye göre, ..."in kardeşi ... namına çek ciro etme yetkisinin bulunduğu ve fakat keşide etme yetkisinin bulunmadığı gibi tanık ..."in suça konu çeklerdeki keşideci imzasının kendisine ait olduğunu beyan etmesine rağmen bu kabulün sanığı suçtan kurtarmaya yönelik olup olmadığı hususunun denetime olanak verecek biçimde araştırılmadan sanığın beraatine hükmolunduğunun anlaşılması karşısında, sanığın suç kastı bulunup bulunmadığının ve gerçeğin kuşkuya yervermeyecek şekilde belirlenmesi amacıyla öncelikle suça konu çeklerdeki keşideci imzasının tanık ..."e ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması keşideci imzasının ...’e ait olmaması durumunda katılan bankadan, sanığa hangi tarihte ve ne miktarda kredi kullandırıldığı sorularak, suça konu çeklerin kredinin kullanımı sırasında mı yoksa kredi kullandırıldıktan sonra mı verildiği, çeklerin banka kayıtlarına hangi tarihte geçtiğinin tespit edilmesi eğer kredi kullanımı sonrasında sahte çeklerin ibrazı söz konusu ise, önceden doğan borç ilişkisinin varlığının kabulü ile dolandırıcılık suçunun oluşmayacağının gözetilmesi, ayrıca bankadan söz konusu kredi borcunu karşılayan başkaca kefalet, ipotek, teminat vs. verilip verilmediğinin ve verilmiş ise bu teminatların kredi borcunu karşılayıp karşılamadığının, suça konu çeklerin ek teminat olarak alınıp alınmadığının sorularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespiti gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması
Kanuna aykırı olup, O yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 22/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.