Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2021/10499
Karar No: 2022/728
Karar Tarihi: 25.01.2022

Danıştay 6. Daire 2021/10499 Esas 2022/728 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2021/10499 E.  ,  2022/728 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ALTINCI DAİRE
    Esas No : 2021/10499
    Karar No : 2022/728

    TEMYİZ EDEN : I- (DAVALI) … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. …
    II- (DAVALI YANINDA MÜDAHİLLER)
    1- … Konut Yapı Kooperatifi,
    2-… 3- ….
    4- … 5- …
    6- … San. Tic. A.Ş.
    7- …
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Ankara ili, Çankaya ilçesi, … Mahallesi, … ada … sayılı parsele yönelik … Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve …. sayılı kararı ile onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği ile … Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin iptali istenilmiştir.

    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdari Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava konusu parselin 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarının İl İdare Kurulu'nun … tarih ve Esas No:27-150 Karar No:4/K-17 sayılı kararıyla onaylandığı, bu plan kapsamında "Konut" kullanımında ve Hmax=Serbest ve E=0.50 yapılaşma koşullarında olduğu, söz konusu planlar ile maksimum konut sayısının 76 olarak belirlendiği, böylelikle söz konusu taşınmaz için (76*4) 304 kişilik nüfus öngörüsünde bulunulduğu, taşınmazın 35 metrelik bulvara cepheli kuzey kısmının (yaklaşık 4350 m²) park alanı olarak belirlendiği, yine bölgede otopark alanı (yaklaşık 1330 m²) ile 10 ve 12 metrelik imar yollarının bulunduğu, 1/25.000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planı plan açıklama raporunda seyrek yoğunluklu konut alanları için 40-60 kişi/ha nüfus yoğunluğu öngörüldüğü, davaya konu 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişiklikliği ile 229 konutta (229*4) 916 kişilik toplam nüfus öngörülürken yaklaşık 3 ha lık planlama alanı için yaklaşık 240 kişi/ha brüt nüfus yoğunluğu öngörüldüğü, dolayısıyla 1/25.000 ölçekli 2023 Başkent … Nazım İmar Planında en fazla 60 kişi/ha nüfus yoğunluğu öngörülen planlama alanı için davaya konu plan değişiklikleri ile bu yoğunluğun 5 kat arttılarak 305 kişi/ha çıkarıldığı, plan değişikliklerinin onaylandığı belediye meclis kararında plan değişikliğine ilişkin herhangi bir gerekçenin gösterilemediği, daha önce hemen hemen aynı mahiyetteki 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliklerinin … Büyükşehir Belediye Meclisi'nin … tarih ve … sayılı kararı ile daha sonraki teklifin de … tarih ve … sayılı kararı ile reddedildiği, ayrıca plan değişikliğinin aksaklıklarına yönelik olarak okul taahhüdünün noter tasdikine bağlanması gerektiği, 4 sayılı plan notu "+0.00 Kotunun altında bir bodrum kat Emsale dahil değildir." ifadesi ile inşaat emsalinin daha da arttırıldığı, "Binalar arası mesafe H/2 şartı aranmayacaktır." şeklindeki 9 sayılı plan notunun yönetmelik maddeleri çeliştiği ifade edilmesine rağmen davaya konu 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin okul yaptırılması taahhüdü karşılığında onaylandığı, yürürlükte olan meri planlar ile öngörülen yapılaşma koşulları beğenilmeyerek alanda nüfus ve yapı yoğunluğunu arttırıcı plan değişikliğine gidilmesinde plan değişikliğini zorunlu kılacak gerekçelerin bulunmadığı, plan değişikliği ile bölgeye atanan ilave nüfusun ihtiyaç duyacağı teknik altyapı ve sosyal donatı alanlarının nasıl karşılanacağı, bu kapsamda meri plan bütünlüğünün ve sürekliliğinin zedelenip zedelenmeyeceği, meri plan ulaşım şemasının bölgeye yeni ilave olan nüfusu kaldırıp kaldırmayacağı gibi hususlarda da herhangi bir açıklama yapılmadığı, plan değişiklikleri ile planlama alanındaki konut sayısının 76 dan 229'a çıkarılarak ilave 153 konutta 612 kişilik nüfus ilavesi yapıldığı, yine meri planlarında olmayan konut alanı kullanımının en fazla %20 si kadar (8000 m²) ticaret alanı kullanımının planlama alanına getirildiği, meri planlarda 35 metrelik yolun kenarında öngörülen ve dosyasında yapılan inceleme sonucunda fiziki olarak yapıldığı anlaşılan yaklaşık 4350 m² lik park alanının kaldırıldığı, buna mukabil kaldırılan bu park alanı kullanımı ile 612 kişilik nüfus için belirlenen 6120 m² olmak üzere toplam 10470 m² park alanının planlama alanının doğu, güney ve batı çepherlerine dağıtıldığı, ayrıca meri planlarında yer alan 1330 m² otopark alanının da kaldırıldığı ve yerine eşdeğer alan ayrılmadığı, 4, 7 ve 10 sayılı plan notları ile emsale dahil olmayan ilave inşaat alanları elde edildiği, 9 no'lu plan notu ile de yapılar arasında H/2 şartının aranmayacağının hüküm altına alındığı, ilave 612 kişilik nüfus için ayrıldığı ifade edilen 6120 m² lik yeşil alanın esasen 1330 m² lik kısmının kaldırılan otopark alanı olduğu, yine ilave 612 kişilik nüfus için imar mevzuatı gereği ayrılması gerekli diğer donatı alanları ile teknik altyapı alanlarının ayrılmadığı, dava konusu plan değişiklikleri ile planlama alanına 612 kişilik ilave nüfus öngörüldüğü, planlama alanında 306 m² Anaokulu, 918 m² İlköğretim Alanı, 918 m² Ortaöğretim Alanı ve 1071 m² Lise Alanı olmak üzere toplam 3213 m² Eğitim Tesisi Alanı ayrılması gerektiği, 918 m² Sağlık Tesis Alanı, 306 m² Sosyal ve Kültürel Tesis Alanı, 306 m² İbadet Alanı ve 306 m² yol hariç Teknik Altyapı Alanı kullanımları ayrılması gerekirken davaya konu işlem ile bu kullanımlara ilişkin alan ayrılmadığı, yine 612 kişilik ilave nüfus için 6120 m² yeşil alan ayrıldığı ifade edilse de yeri değiştirilen 4350 m² lik yeşil alan ile kaldırılan 1330 m² lik otopark alanı belirlenen 10470 m² lik yeşil alandan düşüldükten sonra (10470-4350-1330) 4790 m² yeşil alan ayrıldığının hesaplanacağı, bu durumda ilave nüfus için ayrılması gereken yeşil alanında gerektiği miktarın altında ayrıldığı değerlendirildiğinden, dava konusu imar planı değişikliğinde şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı yönlerinden hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
    Bu karara karşı yapılan istinaf başvurusu, … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile; dava konusu plan değişikliğinin mevcuttaki park alanının küçültülerek dağıtılması suretiyle parsel bazında emsal artışıyla inşaat yoğunluğu artışına sebep olduğu, sosyal ve teknik altyapı alanlarının plan değişikliğiyle getirilen nüfusa yeterli olmadığı sonucuna varılarak dava konusu imar planı değişikliğinde şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı yönlerinden hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle reddine karar verilmiş, bu karar Danıştay Altıncı Dairesinin …. tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

    Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Danıştay Altıncı Dairesinin 02/10/2020 tarih ve E:2019/15344, K:2020/8616 sayılı bozma kararına uyulmayarak Dairenin … tarihli ara kararıyla; şehir plancısı bilirkişi olan … ve …'ın A grubu plan müellifi olmadıkları, bu bilirkişilerce hazırlanan bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağına yönelik davalı idare itirazı üzerine yeniden A grubu plan müellifi olan bilirkişiler marifetiyle keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bu doğrultuda A grubu plan müellifleri dahil edilerek oluşturulan bilirkişi heyetiyle mahallinde yaptırılan keşif sonrasında düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; dava konusu plan değişikliği ile yürürlükteki planda yer alan fiilen imalatı park olarak tamamlanmış olan “yeşil alan” kullanımının yerinin değiştirildiği, bu işlemin herhangi bir zorunluluktan kaynaklanmadığı, bu değişiklik yapılırken herhangi bir bilimsel, teknik ya da nesnel açıklamanın yapılmadığı, mevcut planda yer almayan ve plan değişikliği ile önerilen “ticaret” kullanımının 35 m.’lik ana yoldan cephe alması ve erişilebilirliğinin sağlanması amacıyla yapıldığı ve yeri değiştirilen yeşil alanın erişilebilirliğinin azaltıldığı, dava konusu plan değişikliği ile inşaat yoğunluğunun E:0.50’den E:1.60’a çıkarıldığı, tek parselde yapılan imar hakkı artışı ile ortaya çıkan inşaat yoğunluğunun planlama ilkelerine aykırı olduğu, dava konusu plan değişikliğinde kaldırılan yeşil alan yerine 3 parça halinde yeni yeşil alan kullanımı ayrıldığı, ayrılan bu alanların erişilebilirlik ve işlevsellik kriterleri dikkate alındığında eşdeğer olmadığı, önerilen 3 parça yeşil alanın kaldırılan park alanındaki bölgeye hizmet etme özelliğinin ortadan kaldırıldığı, kısıtlı kamu kaynakları ile imalatı yapılan ve fiilen park olarak kullanılan yeşil alanın tahrip edilerek yerinin değiştirilmesinin kamu yararına aykırı olduğu, müdahil davalı … Grup Gayrimenkul Yatırım Danışmanlık İnş. San. Tic. A.Ş.’nin … tarihli dilekçesi ekinde yer alan Şehir ve Bölge Plancısı bilirkişi heyetince hazırlanan … Teknik Mütala’nın 23. sayfasında “4.2. Planlama Alanında Sosyal ve Teknik Altyapı Alanlarının Değerlendirilmesi” bölümüne ilişkin olarak yukarıda detayları ile açıklanan nedenlerden, 2013 yılına ait TÜİK ortalama hanehalkı büyüklüğü olan 2,75 esas alınarak yapılan hesaplamalarda plan değişikliği ile ayrılması gereken teknik ve sosyal donatı alanlarının hiçbirinin ayrılmayıp sadece yeşil alan kullanımının yeterli büyüklükte ayrıldığı sonucuna ulaşılabileceği, ancak incelemeye esas oluşturacak ek nüfus büyüklüğünün davaya konu resmi belgelerde yer alan 621 kişi olarak kabul edilmesi gerektiği, ayrıca önerilen toplam yeşil alanın da 3 parçaya bölünüp mevcut yerinin değiştirilmesi ile bölgeye hizmet etme özelliğinin ortadan kaldırıldığı, ek nüfus için gerekli olan sosyal ve teknik altyapı alanlarının yeşil alan dışında karşılanmasının gerekmediği, bu ihtiyaçların mevcut planla yapılmış olan sosyal ve teknik altyapı alanlarından karşılanacağı savının imar mevzuatına ve planlama tekniklerine aykırı olduğu yönünde görüş bildirildiği, dava konusu plan değişikliğinin mevcuttaki park alanının küçültülerek dağıtılması suretiyle parsel bazında emsal artışıyla inşaat yoğunluğu artışına sebep olduğu, sosyal ve teknik altyapı alanlarının plan değişikliğiyle getirilen nüfusa yeterli olmadığı görülmüş olup anılan gerekçelerle dava konusu imar planı değişikliğinde şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı yönlerinden hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararına yapılan istinaf başvurularının gerekçeli olarak reddine dair Dairenin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında ısrar edilmesine karar verilmiş, bu karar Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile onanmıştır.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Temyize konu kararın usul ve hukuka aykırı olduğu iddiasıyla bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği ileri sürülmektedir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : … Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve …. sayılı kararı ile kabul edilen ve yürürlükte bulunan 1/25000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planı, "Uygulamaya Yönelik Çevre Plan Koşulları" başlıklı kısmında, "Türkiye Cumhuriyetinin Başkentinin planlı kentleşmesini yönlendirmeyi hedefleyen üst ölçekli plan olduğu, Ankara'da yapılacak tüm araştırma, planlama, projelendirme ve uygulama çalışmaları için üst ölçekli referans çerçevesi olduğu belirtilmiştir. Planın "Uygulamaya Yönelik Çevre Plan Koşulları, Temel İlkeler, 9.Plan Değişiklik Koşulları" başlıklı kısmında da, "Bu planda değişiklik yapılması Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin bilimsel nitelikte bir tespit değerlendirme raporuna dayandırılarak hazırlanmış ve 'bütün-parça' ilişkisini bozmayacak nitelikteki değişiklik önerisini onaylaması ile mümkündür. Kent ve kamu yararına zorunlu olmadıkça değişiklik yapılmaması, "Plan Yapımına ait Esaslara Dair Yönetmelik (Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin)" hükümlerine uyulması zorunludur." düzenlemesi yer almaktadır.
    Dava konusu imar planı değişikliğinin "… Büyükşehir Belediye Meclisinin bilimsel nitelikte bir tespit değerlendirme raporuna" dayandırılmamıştır. Plan değişiliği parsel ölçeğinde, mülkiyet desenine bağlı olduğundan "bütün-parça ilişkisini" bozar niteliktedir. Açıklama raporunda kent ve kamu yararının zorunlu kıldığına dair bir tespit de bulunmamaktadır.
    2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planının "Uygulamaya Yönelik Çevre Plan Koşulları B.2.1.Meskun Alanları B.2.1.3 Planlı-Yapılaşmamış Konut Alanları" kısmında, "Onaylı imar planları ile getirilen koşullar dışında Planlı-Yapılaşması Tamamlanmamış Konut Alanlarında tek parselde veya birleştirilmiş parsellerde yapı ve nüfus yoğunluğunu artıracak, inşaat alanı ve kat adedi değişiklikleri yapılmayacaktır." ifadeleri yer almaktadır. Ancak imar planı değişikliği, planlı-yapılaşması tamamlanmamış konut alanında kalmasına karşın tek parselde veya birleştirilmiş parsellerde yapı ve nüfus yoğunluğunuile inşaat alanını artıracak, kat adedini yükseltecek bir içeriktedir.
    Yine 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planının "Uygulamaya Yönelik Çevre Plan Koşulları B.2.1.Meskun Alanları B.2.2.2. "Öneri Gelişme Konut Alanı" kısmında da, planlı ancak yapılaşmasını tamamlamamış, gelişmesi kayıt altına alınması gereken en yükseği orta yoğunluklu olarak yerleşime açılan gelişme konu alanlarında, bölge bütününde parçacı ve diğer alanların uygulamaya geçmesini güçleştirecek uygulamalar yerine, nazım imar planlarında tarif edilecek etap sınırları bütününde uygulama yapılması esastır." düzenlemesi yer almaktadır. Bu kapsamda, uyuşmazlığa konu parselin/parsellerin bulunduğu alanda revizyon imar planı yapılması gerekmektedir.
    Öte yandan, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan 14.06.2014 tarih ve 29030 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 8.maddesinin 1.fıkrasında, "Mekânsal planların, plan değişiklilerinin, revizyon ve ilavelerin hazırlanması sürecinde, kamu kurum ve kuruluşları veya plan müelliflerince planın türüne ve kademesine göre bu Yönetmelikte genel başlıklar halinde belirtilen konularda ilgili kurum ve kuruluşlardan veri, görüş ve öneriler elde edilerek gerekli analiz, etüt, araştırma ve çalışmalar yapılır." düzenlemesi yer almasına karşın "gerekli analiz, etüt, araştırma ve çalışmalar" yapılmamıştır. Aynı maddenin 9.fıkrasında da "Planlama alanı ve yakın çevresi ile alanın bölge veya kent bütünü içindeki konumunu belirlemek üzere; eşik analizi, yerinde yapılan incelemeler gibi fiziksel çalışmalarla birlikte, bilimsel tekniklere dayalı, ekonomik, sosyal, kültürel, politik, tarihi, sektörel ve teknolojik araştırmalar ile sorunlar ve potansiyel analizi yapılır. Ayrıca yürürlükteki planla ilgili gerekli çalışma ve değerlendirmeler de yapılır. Gerektiğinde güçlü, zayıf yönler ile fırsatları ve tehditleri içeren analiz yöntemi kullanılır. Bu çalışmalar araştırma raporunda yer alır." düzenlemesine yer verilmiş olmasına karşın anılan hususlara ilişkin herhangi bir araştırma raporu dosya içeriğinde bulunmamaktadır.
    Yönetmeliğin 9.maddesinin 4.fıkrasında, "Plan değişikliklerinde, değişiklik gerekçesi ve yapılan gereklilik analizlerini ayrıntılı açıklayan plan raporu hazırlanması zorunludur." düzenlemesi bulunmaktadır. Dava dosyasında, bu düzenlemede yer alan plan raporu bulunmamaktadır.
    Yine, Yönetmeliğin 11.maddesinin 1.fıkrasında, "İmar planlarının yapımı ve değişikliklerinde planlanan alanın veya bölgenin şartları ile gelecekteki gereksinimleri göz önünde tutularak kentsel, sosyal ve teknik altyapı alanlarında bu Yönetmeliğin EK-2 Tablosunda belirtilen asgari standartlara ve alan büyüklüklerine uyulur." düzenlemesi yer almaktadır. Bu düzenlemede yer alan ve Yönetmeliğin EK-2 Tablosunda belirtilen asgari standartlara ve alan büyüklüklerine göre belirlenmesi gereken sosyal ve teknik donatı alanları tür ve büyüklük bakımından yetersizdir.
    Yönetmeliğin 26.maddesinnin 1.fıkrasında ise, "İmar planı değişikliği; plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü, sosyal ve teknik altyapı dengesini bozmayacak nitelikte, kamu yararı amaçlı, teknik ve nesnel gerekçelere dayanılarak yapılır. İmar planlarında sosyal ve teknik altyapı hizmetlerinin iyileştirilmesi esastır. Yürürlükteki imar planlarında öngörülen sosyal ve teknik altyapı standartlarını düşüren plan değişikliği yapılamaz. Kat adedi veya bina yüksekliğini artıran imar planı değişiklikleri, yörenin yerleşim özellikleri, dokusu ve kimliği dikkate alınmak suretiyle, şehrin veya alanın yakın çevresinin silüeti, yapıların güneşe göre cephesi ve yönlenmesi özelliklerini olumsuz yönde etkilememesi esas alınarak yapılır. İmar planında verilmiş olan inşaat emsalinin, kat adedinin, ifraz şartlarının değiştirilmesi sonucu nüfus yoğunluğunun artırılmasına dair imar planı değişikliklerinde: artan nüfusun ihtiyacı olan sosyal ve teknik altyapı alanları standartlara uygun olarak plan değişikliğine konu alana hizmet vermek üzere ayrılır. Yoğunluk artıran veya kentsel ulaşım sistemini etkileyen imar plan değişikliklerinde, kentsel teknik altyapıya yönelik etkilerin belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması amacıyla ayrıca kentsel teknik altyapı etki değerlendirmesi raporu, analizi hazırlanır veya hazırlatılır." hükümlerine yer verilmiştir.
    Ancak dava konusu imar planı değişikliğinde, mevcut planlarda Emsal=0,30 ya da 0,50 yapılaşma hakları tanımlandığı ve çevrede bu emsalde yapılar bulunduğu halde, dava konusu plan değişikliğinde ayrıntılı araştırma, inceleme ve bilimsel tespitler yapılmadan, Emsalin 2,00'ye yükseltildiği, nüfus ve yapı yoğunluğunun artırıldığı, bilimsel, nesnel ve teknik gerekçelere dayanmadığı, değişikliğin kamu yararından kaynaklanan bir ihtiyaçtan yapılmadığı, bireysel bir isteme dayandığı, mevcut imar planının devamlılığı ve bütünlüğünü ve donatı dengesini bozduğu, plan değişikliğinin parsel bazında, mülkiyet desenine dayalı parçacıl bir yaklaşımla yapıldığı, bu anlamda plan esaslarına, eşitlik ilkesine ve mevzuata uygun olmadığı, bölgenin ihtiyaçları belirlenmeden ve yakın çevresi ağırlıkla düşük yoğunluklu konut olarak yapılaşması öngörülmüş iken belli parsel ya da parsellerin ele alınarak bu ölçekte değişikliğe gidilerek yüksek oranda yapı ile nüfus yoğunluğu artırıldığı, artırılan nüfus karşısında yetersiz miktarda ve türde sosyal ve teknik altyapı alanları ayrıldığı, önceki imar planı kararlarında belirtilen mevcut ulaşım kapasitesinin arttırılmadığı, Mahalle, semt ve bölge ölçeğinde ayrılan eğitim, sağlık, dini, kültürel vb. sosyal ve teknik altyapı alanlarının yeterliliği araştırılmadan ve yakın çevredeki yapılaşma haklarından oldukça yüksek ilave nüfus artışı yapıldığından imar planı değişikliğinin hukuka ve mevzuata aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
    Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin ısrar kararının yukarıda yer alan gerekçelerin eklenmesi suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.




    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, Danıştay Altıncı Dairesinin 02/10/2020 tarih ve E:2019/15344, K:2020/8616 sayılı kararı ile davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği gerekçesiyle bozulması yolundaki kararına … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla ısrar edilmesi ve Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile davada süre aşımı bulunmadığı gerekçesiyle bu kısmının onanması, … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin ısrar kararının işin esası hakkında karar verilmek üzere dosyanın Dairemize gönderilmesi üzerine Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY : Ankara ili, Çankaya ilçesi, … Mahallesi, … ada, … sayılı parsele yönelik 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği teklifinin … Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ve …. tarih ve … sayılı kararı ile reddedildiği, … Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ile davaya konu 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği teklifinin kabul edildiği, 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği doğrultusunda hazırlanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği teklifinin Yenimahalle Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ile reddedildiği, reddedilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin … Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ile onaylandığı, daha sonra anılan parsele yönelik … Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ile kabul edilen 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği ile … Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT: 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 5.maddesinde nazım imar planı "varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan planı," uygulama imar planı da, "tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan" olarak tanımlanmıştır.
    Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 4.maddesinin (i) bendinde "Nazım imar planı: Mevcut ise çevre düzeni planının genel ilke, hedef ve kararlarına uygun olarak, arazi parçalarının genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, çeşitli kentsel ve kırsal yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, kentsel, sosyal ve teknik altyapı alanlarını, ulaşım sistemlerini göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere, varsa kadastral durumu işlenmiş olarak 1/5.000 ölçekte, büyükşehir belediyelerinde 1/5000 ile 1/25.000 arasındaki her ölçekte, onaylı halihazır haritalar üzerine, plan notları ve ayrıntılı raporuyla bir bütün olarak hazırlanan plan," olarak, 4.maddesinin (k) bendinde ise, uygulama imar planı, "Nazım imar planı ilke ve esaslarına uygun olarak yörenin koşulları ve planlama alanının genel özellikleri, yapının kullanım amacı ve ihtiyacı, erişilebilirlik, sürdürülebilirlik ve çevreye etkisi dikkate alınarak; yapılaşmaya ilişkin yapı adaları, kullanımları, yapı nizamı, bina yüksekliği, taban alanı katsayısı, kat alanı kat sayısı veya emsal, yapı yaklaşma mesafesi, ön cephe hattı, ifraz hattı, kademe hattı, ada ayrım çizgisi, taşıt, yaya ve bisiklet yolları, ulaşım ilişkileri, parkları, meydanları, kentsel, sosyal ve teknik altyapı alanlarını, gerektiğinde; parsel büyüklükleri, parsel cephesi ve derinliği, arka cephe hattı, yol kotu ve bu kotun altındaki kat adedi, bağımsız bölüm sayısı gibi yapılaşma ve uygulamaya ilişkin kararları, uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren ve varsa kadastral durumu işlenmiş olarak 1/1.000 ölçekte onaylı halihazır haritalar üzerinde, plan notları ve ayrıntılı raporuyla bir bütün olarak hazırlanan planı" olarak tanımlanmıştır.
    Aynı Yönetmeliğin "İmar planı değişiklikleri" başlıklı 26.maddesinde, "(1) İmar planı değişikliği; plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü, sosyal ve teknik altyapı dengesini bozmayacak nitelikte, kamu yararıamaçlı, teknik ve nesnel gerekçelere dayanılarak yapılır.
    (2) İmar planlarında sosyal ve teknik altyapı hizmetlerinin iyileştirilmesi esastır. Yürürlükteki imar planlarında öngörülen sosyal ve teknik altyapı standartlarını düşüren plan değişikliği yapılamaz.
    (3) İmar planlarında bulunan sosyal ve teknik altyapı alanlarının kaldırılması, küçültülmesi veya yerinin değiştirilmesine dair plan değişiklikleri zorunluluk olmadıkça yapılmaz. Zorunlu hallerde böyle bir değişiklik yapılabilmesi için:
    a) İmar planındaki durumu değişecek olan sosyal ve teknik altyapı alanındaki tesisi gerçekleştirecek ilgili yatırımcı Bakanlık veya kuruluşların görüşü alınır.
    b) İmar planında yer alan yol hariç sosyal ve teknik altyapı alanlarının ve kamuya ait sosyal ve kültürel tesis alanlarının kaldırılabilmesi veya küçültülmesi ancak bu tesislerin hitap ettiği hizmet etki alanı içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması suretiyle yapılabilir. Eşdeğer alanın ayrılmasında yüzölçümü ve konum özellikleri korunur. Bu alanların yerinin değiştirilmesinde, mevcut plandaki hizmet etki alanına göre aynı uygulama etabı veya bölge içinde kalması, yaya erişim mesafelerinin dikkate alınması ve yeni tespit edilen alanın tesisin yapılmasına müsait olmasızorunludur.
    c) Düzenleme ortaklık payından elde edilen alanların yüzölçümleri toplamının altına düşülmemek kaydıyla, plan değişikliği ile kaldırılan yol alanlarının miktarları, düzenleme ortaklık payından oluşturulan park, çocuk bahçesi, meydan gibi açık ve yeşil alanlarda kullanılabilir. Ancak yol hariç düzenleme ortaklık payına tabi bir kullanımın kamu ortaklık payına tabi bir kullanıma dönüştürülmek istenilmesi halinde, düzenleme ortaklık payına tabi
    alanın hizmet edeceğietkialanında eşdeğer bir alan ayrılır.
    (4) Kat adedi veya bina yüksekliğini artıran imar planı değişiklikleri, yörenin yerleşim özellikleri, dokusu ve kimliği dikkate alınmak suretiyle, şehrin veya alanın yakın çevresinin silüeti, yapıların güneşe göre cephesi ve yönlenmesi özelliklerini olumsuz yönde etkilememesiesas alınarak yapılır.
    (5) İmar planında verilmiş olan inşaat emsalinin, kat adedinin, ifraz şartlarının değiştirilmesi sonucu nüfus yoğunluğunun artırılmasına dair imar planı değişikliklerinde: a) Artan nüfusun ihtiyacı olan sosyal ve teknik altyapı alanları standartlara uygun olarak plan değişikliğine konu alana hizmet vermek üzere ayrılır. b) Nüfus yoğunluğuna bağlı olmaksızın, kat adedinin artırılmasının istenmesi durumunda; önerilecek kat adetlerinin tayininde aşağıdaki formüle göre bulunacak bütün yollardaki karşılıklı bina cepheleriarasındakiasgari uzaklık sağlanacaktır.
    K = [(Y1 + Y2)/2] + 7,00 m
    Yukarıdaki formülde; K = Karşılıklı bina cepheleriarasındakimesafe (metre), Y1 = Yolun bir cephesine önerilecek yapının yüksekliği, Y2 = Yolun diğer cephesinde önerilecek yapının yüksekliğini, ifade eder. c) Parsellerin birleştirilmesi ve yapı düzeni değişikliği içeren, kat adedinin artırılmasına yönelik uygulama imar planı değişikliklerinde de yukarıdaki formüle uyulması esastır. (6) İmar planında gösterilen yolların genişletme, daraltma ve güzergahına ait imar planı değişikliklerinde: a) Devamlılığı olan bir yolun belli bir kesimde şerit sayısıazaltılamaz ve daraltılamaz. b) Yolların kaydırılmasında, mülkiyet ve yapılaşma durumu dikkate alınır. c) İmar planlarındaki gelişme alanlarında geçiş amaçlı 3,00 metreden dar yaya yolu, 10,00 metreden dar trafik yolu açılamaz; yerleşik alanlarda mülkiyet ve yapılaşma durumlarının elverdiği ölçüde yukarıdakistandartlara uyulur. Ancak parseller 7,00 metreden dar yollardan mahreç alamaz. ç) İmar planı değişikliği ile taşıt geri dönüş kurbu olmayan çıkmaz yol ihdas edilemez. d) İmar planlarında Karayolları Genel Müdürlüğünün sorumluluğunda olan karayollarında yapılacak her türlü değişiklikte bu Kuruluştan alınacak görüşe uyulur. e) Plan alanındaki trafik hacimleri ile yeni getirilen kullanımların trafik üretme ve trafik çekme hacimleri dikkate alınarak yol ve kaldırım genişlikleri belirlenir. (7) Yoğunluk artıran veya kentsel ulaşım sistemini etkileyen imar plan değişikliklerinde, kentsel teknik altyapıya yönelik etkilerin belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınmasıamacıyla ayrıca kentsel teknik altyapıetki değerlendirmesi raporu,analizi hazırlanır veya hazırlatılır." düzenlemeleri yer almaktadır.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Günümüzde plansız ve aşırı kentleşme olgusu sağlıklı kentleşmenin önündeki en ciddi engel olduğundan kentsel gelişmenin yönlendirilmesinde imar planlaması ile yön, şekil ve büyüklükle ilgili belirlemeler yapılması zorunludur. Kentsel planlama sürecinde zorlayıcı, kısıtlayıcı ve yönlendirici kararların tümü birden rol oynar. Çağdaş bir kentin oluşturulması ve yaşatılması için aşırı yapılaşmanın etkisinden korunmuş kent estetiği ve kentleşme kalitesini yükseltici alanların oluşturulması zorunludur.
    İmar planlarının, planlanan yörenin bugünkü durumunun, olanaklarının ve ilerideki gelişmesinin gerçeğe en yakın şekilde saptanabilmesi için coğrafi veriler, beldenin kullanılışı, donatımı ve mali bilgiler gibi konularda yapılacak araştırma ve anket çalışmaları sonucu elde edilecek bilgiler ışığında, çeşitli kentsel işlevler arasında var olan ya da sağlanabilecek olanaklar ölçüsünde en iyi çözüm yollarını bulmak, belde halkına iyi yaşama düzeni ve koşulları sağlamak amacıyla kentin kendine özgü yaşayış biçimi ve karakteri, nüfus, alan ve yapı ilişkileri, yörenin gerek çevresiyle ve gerekse çeşitli alanları arasında olan bağlantıları, halkın sosyal ve kültürel gereksinimleri, güvenlik ve sağlığı ile ilgili konular gözönüne alınarak hazırlanması gerekmektedir.
    İmar planları, durağan, değişmeyen, statik belgeler değillerdir. İmar planlarının hazırlanmasında planlama alanına dair öngörülen nüfus, toplumsal, iktisadi ve kültürel değişimin, öngörülenden daha hızlı bir biçimde değişmesi mevcut imar planlarının bu değişime koşut olarak yeniden değerlendirilmesi ve değişimin büyüklüğü nispetinde üst ölçekli planlara da bu değişimin yansıtılması gerekmektedir. Bu değişimin imar planlarına yansıtılması bakımından mevzuatta "revizyon imar planı", "ilave imar planı", "imar planı değişikliği" gibi araçlar geliştirilmiştir. Başka bir ifadeyle, bu düzenlemeler, imar planlarının ihtiyaçları karşılayamadığı ve uygulamasının sorun teşkil ettiği durumlarda başvurulacak yollar olarak gösterilmiştir. Sonuç olarak, üst ölçekli planlarda belirlenen planlama ana ilkeleri, stratejileri ve kararlarına aykırı olmamak, onlarla uyum içinde kalmak koşulu ile, alt ölçekli planlarda değişen koşul ve gereksinimlere yanıt verecek değişikliklere gidilebileceği, planlama sürecinin dinamik yapısının kaçınılmaz bir sonucudur.
    Öte yandan, kentleşmenin hızlı bir biçimde gerçekleştiği ve kentsel alandaki yapılaşma baskılarının ciddi oranda arttığı ülkemizde imar planlarının öngörüsünün üzerinde yeni koşulların oluşması halinde belli öngörülere göre hazırlanmış yürürlükteki imar planlarının, üst ölçekten en alt ölçeğe kadar yenilenmesi gerekmektedir.
    Yukarıda belirtilen ölçütlere göre hazırlanan imar planları zamanla planlanan alandaki koşulların zorunlu kıldığı biçimde ve yasalarda öngörülen yöntemlere uygun olarak değiştirilebilir. Yapılan plan değişikliklerinin amaç yönünden yargısal denetimi bu değişikliği zorunlu kılan nedenlerin irdelenmesi yoluyla yapılır. Bu irdelemeden sonra, sadece plan kapsamına alınan belirli bir yerin plan içindeki durumu incelenerek sonuca varılamayacağı, planlanan alanın özel niteliklerinin yanı sıra planın bütünlüğü içinde planlanan yörenin koşulları, taşınmazın bulunduğu bölgenin genel özellikleri, çevre, ulaşım, trafik gibi ilişkilerinin kapsamlı bir biçimde ele alınarak kamu yararına uyarlık bulunup bulunmadığının araştırılması gerekeceği açıktır.
    İmar planlarında değişiklik yapılırken kentsel planlamanın en temel unsurlarından birisi, imar planlarının kademeli birlikteliği ilkesine göre alt ölçekli planların üst ölçekli planlarda belirlenen planlama ana ilkelerine ve kararlarına uyumunun gözetilmesidir.
    3194 sayılı İmar Kanununda da belirtildiği gibi nazım imar planı gibi üst ölçekli imar planları, alt ölçekli imar planlarına göre daha genel, soyut ve kapsamlı olduğu, temel ilkelerin, stratejilerin ve bunların belirlediği ana planlama kararlarının tespit edildiği belgelerdir. Bu sebeple, üst ölçekli imar planlarında belirlenen parsel fonksiyonlarının konum ve büyüklüklerinin alt ölçeğe aynen aktarılması yerine ölçeğinin gerektirdiği ayrıntıların yer alması tabiidir. Başka bir ifadeyle, planlama alanına yönelik olarak, alt ölçekli planların, üst ölçekli planlarda belirlenen kullanımlardan daha fazla detay içerebileceği planlamanın temel unsurlarından birisi olsa da bu farklılaşmanın ne ölçüde olması gerektiği önem arz etmektedir. Bu çerçevede, üst ölçekli planda belirlenen temel kullanım belirlemesinin alt ölçekli plana aktarılması ve alt ölçekte yer alan kullanımın bu temel kullanım ile çelişmemesine dikkat edilmesi gerekmektedir. Üst ölçekli planda belirlenen temel kullanım ile çelişmeyen ancak alt ölçekli planda bu kullanımın gerektirdiği belli diğer kullanımlar da yer alabilecektir.
    Dava konusu taşınmazların bulunduğu bölgenin geniş kapsamlı olarak Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 16.02.2007 tarih ve 525 sayılı kararı ile kabul edilen 1/25000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planı ile planlandığı, sözü edilen planın Plan Açıklama Raporunun 9 sayılı Planlama Bölgelerinin İrdelenmesi kısmının, 9.1. sayılı Planlama Bölgeleri Tespiti ve Bölgecikler bölümünün 3. sayılı Güneybatı Planlama Bölgesi kısmında, "kentin 1980’li yılların sonundan itibaren en fazla speküle edilen ve en önemli kentsel gelişmelerin yaşandığı alanı tanımlamaktadır. Eskişehir Yolunun temel omurga olduğu, Çankaya, Yenimahalle ve Gölbaşı ilçelerinin bir bölümünün kaldığı bölge, daha önce otoyol içi ve dışı olmak üzere ele alınmış, bölgeyi Temelli ile birleştiren farklı ölçeklerde plan onamaları gerçekleştirilmiştir. Kentin en yoğun speküle edilen bu koridorunun mevcut planların da gözden geçirilmesi ve gereğinde revizyonu suretiyle “Güneybatı Ankara Koridoru” olarak havza bazında ele alınması öngörülmektedir." ifadesine yer verilmiştir.
    Yine aynı açıklama raporunun Güneybatı Planlama Bölgesi başlığı altında Belediyelerin Onaylı Planlarının İrdelenmesi kısmının KY4-İNCEK-KIZILCAŞAR altkısmında, "İncek (55) üst bölgeciğinin oluşturduğu kentsel yerleşik doku ile bu alanla bütünleşen ve süreç içerisinde planlama çalışmaları tamamlanarak yapılaşmaların başladığı İncek – Kızılcaşar –Taşpınar konut gelişme bölgelerini tanımlamaktadır. Bu bölgeyi oluşturan bölgelerde 2000 yılı nüfus sayımına göre 7.987 kişinin yaşadığı bilinmekle birlikte bu nüfusun yaklaşık tamamının onaylı planlarına göre yapılaşması tamamlanmış alanlarda, geriye kalan çok az miktarının ise dönüşüm sürecinde bulunan kırsal yerleşim dokusunda yaşadığı hesap edilmiştir. Günümüzde üst /orta gelir grubunun yer şeçtiği ve yoğun bir yapılaşma eğiliminin bulunduğu İncek –Kızılcaşar bölgesi aksındaki bu eğilimi kontrol altına alarak kentsel gelişme eğilimini yönlendirmek üzere büyükşehir belediyesince sürdürülen planlama çalışmaları ile 65.000 kişilik bir nüfus ataması yapılmıştır. Günümüze kadar yapılan planlama çalışmalarında bölge için belirlenen 65.000 kişilik plan nüfusu kapasitesinin hayata geçirilmesi öngörülmüştür." tespiti bulunmaktadır.
    Plan açıklama raporunun anılan kısmın Kentsel Gelişme Alanları (KG) KG3-BEYTEPE- ALACAATLI-DODURGA bölümünde ise, "Ankara kentsel yerleşik alanının güneybatı kesiminde Çevre otoyolunun iç kısmında Çayyolu-Ümitköy bölgesi ile İncek- Kızılcaşar bölgesi arasında kalan ve daha önce gerek bakanlıkça onaylı 1/50000 ölçekli plan revizyonu gerekse bu plana dayalı alt ölçekli planlama çalışmaları tamamlanarak inşaat uygulamalarına başlanan alanları kapsamaktadır. Bu alanlar 2023 planlama çalışmaları kapsamında “Onaylı Planlarla Belirlenmiş Gelişme Konut Alanları” olarak ele alınmıştır. Bu alanlar için yapılan planlama çalışmaları ile bölgede 270.000 kişinin yaşamasına yönelik plan
    kararları üretilmiştir." ifadesi yer almış, "Kentsel gelişme bölgesinin yerleşik alanlara uzak bir konumda olması nedeniyle altyapı maliyetinin yüksek olacağı gözönüne alınarak ferdi inşaat uygulaması yerine örgütlenmeye ve etaplamaya dayalı konut üretimi politikasının hayata geçirilmesi sağlanacaktır." ifadesiyle bölgeye ilişkin strateji benimsenmiştir.
    Yine KG5-TULUNTAŞ-KOPARAN kısmında da, "Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca üst ölçekli plan onaması ile buna dayalı alt ölçekli planlama çalışmaları ile kentsel gelişme alanı olarak tespit edilen Tuluntaş, Koparan, Hallaçlı, Velihimmetli bölgesi 2023 planlama çalışmasında yeniden etüd edilmiş bölgenin özellikle tarımsal arazi yapısı ve Özel Çevre Koruma Bölgesi aküferi olarak ön plana çıkan vadi tabanları ve su kaynakları dikkate alınarak kentsel gelişmenin güneyde Koparan bölgesinde sonlandırılarak; tarım alanlarını ve Özel Çevre Koruma bölgesini baskı altına alabilecek nitelikteki Velihimmetli ve Hallaçlı civarında öngörülen konut gelişme alanlarının 2023 planı döneminde yerleşime açılmaması
    yaklaşımı benimsenmiştir.
    Bakanlıkça onaylanan üst ölçekli plan ile Güneybatı aksına ataması yapılan 900.000 kişilik nüfusun yaklaşık 120.000 kişilik kısmı bu kesimi oluşturmaktadır. Bölgeye ilişkin Bakanlıkça onaylanan 1/50000 ölçekli üst ölçekli planlama çalışması ile belirlenen yoğunluk kararları kabul edilmiş, Bakanlıkça bölge için öngörülen 120000 kişilik nüfus ataması, Hallaçlı ve Velihimmetli kısımların iptal edilmesi ile 90.000 kişiye çekilmiştir." tespiti bulunmaktadır.
    Bölgeye ilişkin yapılaşma taleplerini belirleyen ve Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 16.02.2007 tarih ve 525 sayılı kararı ile kabul edilen 1/25.000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planı açıklama raporunda İncek Bölgesinde yoğun yapılaşma eğilimi bulunduğu tespit edilmiş, bu nedenle bu bölge için 65.000 kişilik nüfus öngörülmüştür. Planda Tuluntaş Bölgesi ise kentsel gelişme alanı olarak tanımlanmış ve 90.000 kişilik nüfus öngörülmüştür. Buna göre, bölgede altyapı maliyetinin yüksek olacağı dikkate alındığında ferdi inşaat uygulaması yerine kooperatif gibi örgütlenmeye ve etaplamaya dayalı konut üretimi politikasının hayata geçirilmesinin sağlanması amaçlanmıştır. Nitekim bu bölgede yerleşim taleplerinin tamamına yakınını parsel bazında konut üretimi yerine ada ölçeğinde ve kentsel tasarıma dayalı planlama yaklaşımı ile orta yoğunluklu gelişme anlayışıyla plan değişiklikleri yapılmıştır.
    1/25.000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planına yönelik yapılan bir çok değişiklik ve bu doğrultuda alt ölçekli planlarda da gerçekleştirilen değişiklikler sonucunda alanın kullanım kararının genel olarak konut olarak belirlenmesi nedeniyle her ne kadar yargı kararıyla iptaline karar verilmiş olsa da Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 13.01.2017 tarih ve 116 sayılı kararı ile onaylanan 2038 Ankara 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı ile uyuşmazlığa konu alan, hakim kullanım kararı doğrultusunda mevcut konut alanı olarak belirlenmiştir.
    Öte yandan, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 12.05.2017 tarih ve 1014 sayılı kararıyla onaylanan 1/25000 ve 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişiklikleri plan raporunda, "son yıllarda hızlanan kamu yatırımları (yol ve altyapı ağı), bölge genelinde hızla gelişen ve kentsel cazibeyi arttıran yatırımlar (TOKİ, SİNPAŞ, İNCEKLOFT, Üniversiteler, özel okullar vb..) ile İncek, Ankara'nın en önemli kentsel gelişme alanı olarak gündeme geldiği, güneye ve batıya yayılma eğilimindeki Ankara Metropolitan alan kentsel nüfus tercihlerinin de daha sağlıklı ve standartı yüksek kentsel yaşam alanları sunan bu bölgelere kaydırıldığı, Çayyolu-Beytepe-İncek aksının bağlanması ile birlikte bu güzergahın, yani Ankara'nın güney-batı bölgesinin cazibesini maksimum düzeyde arttırdığı, 2023 Başkent Ankara, 1/25000 Ölçekli Nazım İmar Planı öngörüleri içerisinde bu yönde ağırlık kazanan bir senaryo bulunmadığı, bu nazım planın, Ankara kentinde yaşayan nüfusun tercihlerini ve çok ciddi çekim noktaları oluşturan Ankara kenti dışında, bölgesel ve ülke bazında çekim etkisi yaratan kamu ve özel girişim yatırımlarını yönlendirme gücüne sahip olamadığı, bugün Gölbaşı'nın, Türkiye ve bölge ülkeleri genelinde hizmet veren ve verecek sayıları 5'i bulan üniversite kampüs yapılanması ile sayıları 10'u geçen Ankara'da öncelikli tercih konusu olmuş özel okulları ve kampüsleri ile bir okullar bölgesi haline geldiği, bu durumun, yeni yürürlüğe konulan 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı çerçevesinde dikkate alındığı ve tedbiren Belediyece "Çevre Düzeni Planı Eşgüdüm Komisyonu" gibi yeni bir süreç tanımlaması yapılmak zorunda kalındığı, bu komisyonun beşer yıllık, periyotlar halinde hazırlayacağı raporun, büyükşehir belediye meclisince görüşüleceği ve bu planın hedef, ilke, strateji ve kararlarında revizyon ve/veya ilaveler gerekiyorsa karara bağlayacağı, 1/25.000 ölçekli nazım imar planının bu eksikliğinin ortadan kaldırıldığı, aynı zamanda, hatalı yorumlamalar nedeniyle, plan iptallerine yol açan 1/25.000 ölçekli nazım imar planının bazı hükümlerinin 1/100.000 ölçekli planın onayıyla etkisiz konuma geldiği, Büyükşehir Belediyesinin üst ölçekli plan kapsamında da alt ölçekli planların revizyonuna hızla yöneleceği, Çayyolu-İncek aksının bağlanması ile birlikte batı koridorunda yer alan ODTÜ, BİLKENT, HACETTEPE (Beytepe) ve ÇANKAYA üniversite kampüs alanlarının da bu sisteme entegre olduğu, yüksek standartlarda kentsel yaşam alanları sunan Çayyolu kentsel alanı ile Beytepe, İncek ve Taşpınar güney batı yayının süreklilik ve maksimum erişebilirlik kazanmasının bu alanın, yani Ankara Metropolitan alanı Güney-Batı yayının kentsel alandaki en önemli yerleşim bölgesi olmasını sağlayacağı, Güneykent kapsamında yapılan planların uzun süre İncek mevcut imarının benzer şekilde(düşük yoğunluklu) devam etmesine karşın şu anda gelinen nokta itibariyle İncek mahallesinden daha ileride bulunan Tulumtaş çanağının tamamının yapılan revizyonlarla yüksek katlı yapılaşmaya dönmesinin de, daha güçlü bir çekim merkezi olan İncek mahallesinin de bu şekilde dönüşümünü kaçınılmaz kıldığı, davalar neticesinde plansız kalan alanın öneri 1/25.000 ve 1/5.000 ölçekli Nazım imar planları, 1/100.000 ölçekli planın öngörüleri ile birlikte yeniden ve ağırlıklı olarak tescile konu olmuş parselasyon planları dikkate alınarak yeniden hazırlandığı" ifade edilmiştir.
    Bu bağlamda, … Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararıyla onaylanan 1/25.000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planının nüfus ve yapı yoğunluğu yönünden 2023 yılı hedef ve öngörüsü ile hazırlandığının da gözden kaçırılmaması gerekmektedir.
    1/25.000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planı Açıklama Raporu 9.2.3. sayılı Güneybatı Planlama Bölgesi kısmının Plan Müdahale Biçimi alt kısmında, "yapılacak plan revizyonu ile ulaşım sistemi yeniden kurgulanarak kademelenme yapılması" öngörülmüştür. Bu çerçevede, bölgede öngörülen nüfusa hizmet veren 1, 2 ve 3.derece yol/ulaşım kademelenmesi yapıldığı görülmektedir. Bu çerçevede, Karayolu Projelerine ilişkin 1/50.000 ölçekli Gölbaşı Özel Çevre Koruma Bölgesi Çevre Düzeni Planı Değişikliği ile Ankara ili, Gölbaşı ilçesi, Bilkent Şehir Hastanesi İncek-Pozantı Otoyolu Bağlantısı kavşak düzenlemesi ve çevresine ilişkin 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünün 10.02.2020 tarih ve 35355 sayılı kararı ile 1 nolu Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 109. maddesi uyarınca onaylanıp Tabiat Varlıklarını Koruma Şube Müdürlüğü ilan panosunda 02.03.2020 tarihinden itibaren 1 (bir) ay süreyle askıya çıkarılmıştır.
    Yine, Bilkent Şehir Hastanesi İncek-Pozantı Otoyolu Bağlantısına ilişkin 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama revizyon imar planı … Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve 870 sayılı kararıyla onaylanmıştır. Kararda, Ankara ili çevre düzeni planı ana karar ve öngörüleri doğrultusunda, birbirine entegre edilmek suretiyle Eskişehir Yolu'ndan başlayıp çevre yoluna ve Pozantı Otoyoluna bağlantı sağlanmasının amaçlandığı, Ankara'nın kuzey ve güney bağlantılarını sağlayan yeni bir ana aks olma potansiyeline sahip öneri yol projesinin, Pozantı Otoyolu’nun kent ulaşım sistemine entegre edilmesine imkan sunarak bağlantı yolları ile birlikte kent ölçeğinde acil çözüm bekleyen Haymana Yolu'nun rahatlatılmasına imkan sunacağı, halihazırdaki yolların sürekliliğinin ve devamlılığının sağlanıp taşıt trafiği yükünün azaltılarak trafiğin güvenli hale getirilebileceği, Sağlık Bakanlığınca il, bölge ve ülke ölçeğinde hizmet vermek üzere faaliyete geçen Bilkent Şehir Hastanesinin ulaşılabilirliğinin arttırılmasının ekonomiyi olumlu etkileyeceği, var olan ve artması öngörülen taşıt trafiği yüküne çözüm getirebileceği, aksi halde Ankara'ya, çevre şehirlere ve tüm ülkeye hizmet etmesi öngörülen Bilkent Şehir Hastanesine erişim kabiliyetinin yetersiz olması (seyahat süresinin uzun olması, kat edilecek mesafenin fazla olması gibi) yüzünden emisyonların ve atıkların artacağı ye bu durumun otobüs, dolmuş vb karayolu ile yapılan toplu ulaşımı da olumsuz etkileyeceği bu suretle söz konusu ulaşım aksının elzem olduğu, sorunsuz akan, işleyen ve erişim mesafesini kısaltan yolların varlığıyla taşıt ile yolda geçen zamanın, çevre kirliliğinin, kaynak israfının ve toplum psikolojisi üzerindeki olumsuz baskının azalacağı hususları öngörülmektedir.
    Uyuşmazlık konusu taşınmazları da kapsayan bölgede yapılan imar planı değişikliklerinin iptali istemiyle açılan dava dosyalarının incelenmesinden ise, Ankara kentinin güneybatı ile güney akslarına doğru büyümekte olduğu İncek ve Tuluntaş bölgelerinin kentin temel gelişim akslarından biri olarak görüldüğü yoğun bir yapılaşma talebi bulunduğu, ayrıca birçok parsele yönelik yüksek yapı yoğunluğu verilen bölgede yine yüksek yapı yoğunluğuna sahip üniversite, hastane, özel okul, kamu kurum ve kuruluşunun yer aldığı gözetildiğinde imar mevzuatı ve şehircilik ilkeleri ile planlama esasları bağlamında Ankara'nın nüfus ve yapı yoğunluğu yönünden 2023 yılı hedef ve öngörüsüyle hazırlanan ve 16.02.2007 tarihinde onaylanan 1/25.000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planından başlamak suretiyle bir revizyona tabi tutulması gerektiği kuşkusuz ise de, süreç içerisinde bu yöntem uygulanmadığı için uyuşmazlık konusu alandaki yoğun yapılaşma baskısının, bazı parsellerin iki katlı villa tipi yapılaşmadan çok katlı sosyal ve teknik altyapı ihtiyacını parsel/ada içerisinde karşılayabilecek bir yapılaşma için artık revizyon değil, bir imar planı değişikliği ihtiyacı doğduğu da anlaşılmaktadır.
    Dairemizin E:2019/19906 sayılı dosyasında verilen ara kararı üzerine alınan yanıttan Ankara'nın güney batı kesiminde mevcut konut alanlarında iki katlı villa tipi yapılaşmadan site veya korunaklı site biçiminde yapılaşmaya dönük bir değişim talebinin bulunduğu bu tip bir yapılaşma anlayışı ile konut maliyetini artıran imar parseli maliyetinin düşmesine bağlı olarak konut maliyetinin azalmasına ve konut sahipliğinin artmasına neden olunacağı ve bu şekilde kamu yararının artması sağlanabileceği gerekçesiyle imar planı değişikliklerinin yapıldığı ifade edilmiştir.
    Burada vurgulanması gereken husus, alanda/bölgede oluşan konut (kooperatif ya da site tipi yapılaşma) hakim kullanım kararı doğrultusunda gerek dava konusu edilmeyerek kesinleşen gerekse yargı kararları sonucunda hukuka uygun bulunan imar planlarına bağlı olarak alanda yapılaşmasını tamamlamak ve yapı ruhsatı ve yapı kullanma izni almak suretiyle kullanımını sürdüren sitelerin bulunduğu, hakim kullanım kararının bu doğrultuda dönüştüğü hususudur.
    Ayrıca çağımızda gelişen ferdi inşaat uygulaması yerine kooperatif/site gibi örgütlenmeye ve etaplamaya dayalı konut üretimine dayalı kentleşme anlayışı içinde site şeklindeki yerleşkelere ağırlık verilmektedir. Planlama alanının içerisinde yol, yeşil alan, spor, rekreasyon gibi sosyal teknik altyapı alanlarının düzenlenmesi, site şeklinde yerleşmelerin doğal bir sonucu olarak görülmelidir.
    Bölgede imar planı değişikliklerinin ise; küçük yüz ölçümlü, etki ve yerleşme alanı az olan parsellere yönelik olmayan büyük yüzölçümlü, nüfus öngörüsü fazla, kendi içinde sosyal donatı alanlarını ayıran ayrıca kamuya hizmet edecek sosyal ve teknik altyapı kullanımlarını getiren hatta taşınmaz maliklerinin başka alanda bulunan taşınmazlarını kamuya terk etmek suretiyle yapılaştıkları alanları kapsadığı görülmektedir.
    Benzer uyuşmazlıklarda mahkemelerce yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporlarında, uyuşmazlık konusu bölgede çok sayıda ilköğretim, sağlık, lise, park, yeşil alan, cami, belediye hizmet alanı, spor alanı gibi sosyal ve teknik alt yapı alanlarının bulunduğu, dolayısıyla öngörülen nüfusun ihtiyacı olan sosyal ve teknik altyapı alanlarının karşılandığı tespitleri yer almaktadır.
    Yukarıda yapılan değerlendirmeler sonucunda, yüksek katlı yoğun konut alanları ile ulaşım maliyetlerinin düşmesi, elektrik iletim hatları, kanalizasyon, ulaşım, doğalgaz, içme suyu hatları gibi altyapı maliyetlerinin azaltılması ve bu şekilde korunması gereken alanlara -tarım, orman, sit alanları vb.- yapılaşma baskısının önlenmesinin sağlanmasının amaçlandığı belirlenmiştir.
    Bu itibarla, sağlıklı bir yaşam alanı oluşturulmasının konutun sadece fiziksel özellikleri ve konfor koşullarıyla sınırlı olmadığı, konutun güneş alması ve aydınlık olması ile otopark sorunlarının çözümüne ilişkin karar getirilmesinin önemli olduğu, dolayısıyla toplu yapıların özendirilmesi, yapıların mimarisinin kısıtlanmaması, yapıların rüzgar alması, güneşlenmesi ve havalandırması ile parsel içinde otopark sorunlarının çözümlenmesi ile oluşacak geniş açık alanlarda peyzaj düzenlemesi yapılmasının yanında daha kullanışlı ve ekonomik konut elde edilerek kentsel yaşam kalitesi yükseltilmesine katkı sağlamak amacı ile büyük parsellerin oluşturulmasına ilişkin plan notlarının modern planlama anlayışına uygun olduğu, toplu yapılaşmayı özendirmek ile farklı konut arzı yaratmak, diğer kentsel sorunlara katkı yapmak amacı ile planlama alanında yaşayacak nüfusa konut çeşitliliği sunumuna yönelik yaklaşımın şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
    Sonuç olarak, uyuşmazlığa konu ada ve parsellerin etrafındaki mevcut yapı dokusu ile birlikte ele alındığında sosyal ve teknik alt yapı alanlarının birlikte kullanılması bakımından İncek, Alacaatlı, Beytepe ve civar mahallelerin yapı yoğunluğu ile sosyal ve teknik donatılarının bütünsel olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu alanlarda 0,50 emsal ve 2 katlı konut yapıları bulunduğu gibi 2,0 emsal yüksek katlı konut yapılarının da bulunduğu anılan bölgede çok sayıda ada/parselin site tarzında konut alanı olarak sosyal ve teknik altyapı alanlarını ada/parsel içinde ya da civarda yaptığı terklerden karşılanmak üzere planlandığı, yukarıda ayrıntısına yer verilen açıklamalar doğrultusunda dinamik bir sürecin sonucunda oluşturulan imar planlarını değişmeyen statik belgeler olarak kabul etmenin ekonomik, toplumsal ve teknolojik bakımdan hızlı bir değişim içinde bulunan kentlerin yerleşim alanlarının gerçek yapısı ile bağdaşmayacağı gözönünde bulundurulduğunda bölgenin dönüşümüne yönelik olarak gerçekleştirilen imar planı değişikliklerinde şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
    Uyuşmazlık özelinde inceleme yapıldığında ise; dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği yönünden, yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda hukuka aykırılık bulunmamıştır.
    Bu itibarla, istinaf isteminin kabulü ile davanın reddi gerekirken istinaf isteminin reddine dair Ankara Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesinin temyize konu kararda isabet bulunmamıştır.
    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
    2. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, … tarihinde, kesin olarak, oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY (X) :Temyize konu edilen Bölge İdare Mahkemesi kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen bozma nedenleri bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi