4. Ceza Dairesi 2016/3511 E. , 2020/5443 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Silahla tehdit, kasten yaralama, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A-Mala zarar verme suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, karar tarihi itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ... müdafii ile katılan ... vekilinin tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
B-Silahla tehdit ve kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyizlere gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Dosyaya yansıyan ve talep edilen somut (maddi) bir zararın bulunmaması, manevi zararın ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına engel oluşturmaması, sanığın duruşmadaki hali olumlu görülerek takdiri indirim uygulanması, yeniden suç işlemeyeceği kanaatine varılarak kasten yaralama suçundan hükmolunan hapis cezasının ertelenmesi ve sanığın CMK"nın 231/5. maddesinin uygulanmasını talep etmesi karşısında, adli sicil kaydında yer alan bir adet hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleşme tarihinin 28/06/2014 öncesi olduğu gözetilip, CMK"nın 231/6. maddesi uyarınca, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapıldıktan sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile ilgili bir karar verilmesi gerekirken " sanık hakkında daha önceden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olmakla" şeklindeki kanuni olmayan gerekçeyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-Silahla tehdit suçunun gece geç saatte işlenmesi, katılanın evinin camlarında ve duvarlarında çok sayıda saçma izinin bulunması ve suçta kullanılan 7 adet boş kartuşun ele geçmesine göre, sanığın suç kastının yoğunluğu, suçun işlendiği zamanın eylemin doğuracağı korkuyu daha da arttıracağı nazara alınarak 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesindeki ölçütler ve aynı Kanunun 3. maddesindeki cezada orantılılık ilkesi dikkate alınarak temel cezaya hükmedilirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Sanığın, katılanın ikametine doğru silahla ateş ettiği sırada "çıkın dışarı hepinizi öldüreceğim" şeklinde sözler söylemesi, katılanın ikametinde birden fazla kişinin olması ve sanığın silahla tehdit eyleminin mağduru olduklarının anlaşılması karşısında, TCK"nın 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
4-Silahla tehdit suçundan verilen kısa süreli hapis cezası adli para cezasına çevrildiği halde, kasten yaralama suçundan verilen kısa süreli hapis cezası ertelenerek çelişkiye neden olunması,
5-Sanık hakkında kasten yaralama suçundan tayin olunan kısa süreli hapis cezası ertelendiği halde, TCK"nın 53/4. maddesine aykırı olarak aynı maddenin birinci fıkrasındaki hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına hükmedilmesi,
6-5271 sayılı CMK’nın 325. maddesinin; “cezaya veya güvenlik tedbirine mahkûm edilmesi hâlinde, bütün yargılama giderleri sanığa yüklenir” hükmü uyarınca yargılama giderlerinin sanıktan tahsiline karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı; üst Cumhuriyet savcısı, sanık ... müdafii ile katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 01/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.