Danıştay 8. Daire 2020/7288 Esas 2022/489 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/7288
Karar No : 2022/489


Temyiz İsteminde Bulunanlar : 1- (Davacı) …
Vekili : Av. …
2- (Davalı) … Valiliği
Vekili : Av. …
Diğer Davalı : … Kaymakamlığı
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:…. sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, taraflarca 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyize konu kararın düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, geçici köy korucusu olan davacının görevine son verilmesine ilişkin 15.05.2007 Olur tarihli Valilik işleminin iptali ile dava konusu işlem nedeniyle mahrum kaldığı parasal hakların görevine son verildiği tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; Danıştay (kapanan) Onyedinci Dairesince verilen bozma kararına uyulduğu belirtilerek ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 129. maddesi ile dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan … tarih ve .. sayılı Geçici Köy Korucuları Yönetmeliği'nin 7. ve 22. maddelerinden söz edilerek; davacının 20/04/2007 tarihinde ailesinin yaşadığı İstanbul iline izinsiz gittiği, giderken aynı zamanda geçici köy korucusu olan köy azasına silahını bıraktığı durumunun belirtilen Yönetmelik kuralı uyarınca görevden çıkarmayı gerektiren fiiller arasında sayıldığından ve görevden çıkarma bir disiplin cezası olarak düzenlendiğinden, mevzuat uyarınca davacının savunması alındıktan sonra davacının görevine son verilip verilmeyeceğine karar verilmesi gerekirken, savunma alınmadan disiplin cezası verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı; parasal haklar yönünden İse Danıştay Onyedinci Dairesi'nin 06/06/2016 tarih ve E:2015/7326, K:2016/4443 sayılı bozma kararında, davacının görevine son verilmesi nedeniyle mahrum kaldığı parasal hak talebinin ilk derece mahkemesince karara bağlanmaması konusunda herhangi bir bozma hükmüne yer verilmediği, bozma kararında Mahkemece yeni bir hüküm tesisine yasal olanak bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir.

Davalı idarenin temyiz istemi yönünden:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenip bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1 fıkrasında yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır.
İdare Mahkemesince verilen karar ve dayanağı gerekçe usul ve kanuna uygun olup, bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerekmektedir.
Davacının temyiz istemi yönünden:
Anayasa'nın 125/son maddesinde yer verilen "İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür." hükmü uyarınca, yukarıda açıklanan gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal haklarının ödenmesi ile özlük haklarının iadesi gerekmektedir.
Öte yandan; Mahkemece, bozma kararında parasal haklar yönünden bir hüküm kurulmadığı gerekçesiyle bu hakların tazmin edilmeyeceği belirtilmiş ise de; Danıştay Onyedinci Dairesince verilen bozma kararı incelendiğinde; Mahkemece verilen davanın reddine yönelik kararın tümüne yönelik hüküm kurulduğu ve kararda onanan kısmın bulunmadığı dikkate alındığında temyize konu kararda kesinleşen kısım bulunmadığı açıktır.
Bu itibarla; davacının parasal haklarına ilişkin, bozma kararında yer verilmeyen bir hususta Mahkemece yeni bir hüküm tesisine yasal olanak bulunmadığı yolunda verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararının bu kısmında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesinin işlemin iptaline ilişkin kısmının onanmasına, davacının parasal haklarının tazmini istemine ilişkin kısmının bozulmasına, bozulan kısım yönünden dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 03/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.