
Esas No: 2021/6815
Karar No: 2022/423
Karar Tarihi: 07.02.2022
Danıştay 10. Daire 2021/6815 Esas 2022/423 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2021/6815 E. , 2022/423 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/6815
Karar No : 2022/423
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- Kendi adlarına asaleten ... ve
...'a velayeten ... ve ... (T.C No:...)
2- Kendi adına asaleten ... ve ...'a velayetten ...
3- ...
4- ...
5- ...
6- ...
7- ...
8- ... (T.C. No:... )
VEKİLLERİ: Av. ...
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- ...
VEKİLİ : ...
2- ... Valiliği
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN_KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, taraflarca aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, Diyarbakır ili, Sur ilçesi, ... Mahallesi, ... Mezrasında 12/05/2016 tarihinde bomba yüklü araç ile gerçekleştirilen patlama sonucu yakınları ...'ın hayatını kaybettiğinden bahisle maddi ve manevi tazminat ödenmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin Diyarbakır Valililiği Hukuk İşleri Şube Müdürlüğünün ... tarih ve ... sayılı işleminin iptali ile müteveffanın eşi ... ve iki çocuk için ayrı ayrı 100,00 TL maddi (miktar artırımı ile toplam 527.267,00 TL), eş için 100.000,00 TL, iki çocuk için ayrı ayrı 50.000,00 TL manevi, anne, baba ve kardeşler için ayrı ayrı 25.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; terör olayının engellenememesi noktasında davalı idarelere atfı kabil bir hizmet kusurunun bulunmadığı, olayın terör olayı olduğu, davacılar yakının vefat etmesi sebebiyle oluşan zarardan davalı idarelerin kusursuz sorumluluk ve sosyal risk ilkesi çerçevesinde sorumlu oldukları, maddi tazminat istemi yönünden; Mahkemelerince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen 19/07/2019 havale tarihli rapor ve miktar artırım dilekçesinde talep edilen tazminat miktarı dikkate alınarak eş ... için 364.585,49 TL, ... için 76.502,95 TL, ... için 86.179,26 TL maddi tazminatın 100,00 TL'lik kısımlarının idareye başvuru tarihi olan 19/12/2016 tarihinden, geriye kalan kısımlarının ise miktar artırım dilekçesinin idareye tebliğ tarihi olan 22/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idareler tarafından müştereken ve müteselsilen davacılara ödenmesine, manevi tazminat istemi yönünden; olay nedeniyle davacıların duyduğu elem ve ızdırabı kısmen de olsa gidermek üzere takdiren olayda vefat eden ...'ın eşi olan ... için 50.000,00 TL, çocukları olan ... ve ... için ayrı ayrı 30.000,00 TL, anne ... ve baba ... için ayrı ayrı 25.000,00 TL, kardeşler ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... için ayrı ayrı 10.000,00 TL olmak üzere toplam 240.000,00 TL manevi tazminatın davalı idareye başvuru tarihi olan 19/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareler tarafından müştereken ve müteselsilen davacılara ödenmesine, dava konusu işlemin kesin ve yürütülebilir nitelikte bir işlem olmadığı gerekçesiyle bu işlemin iptali istemi yönünden davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İdare Mahkemesi kararının kabule ilişkin kısımlarına karşı davalı idareler tarafından yapılan istinaf başvuruları üzerine, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; maddi tazminat isteminin kabulüne ilişkin istinaf başvurularının incelenmesinden; davacılar yakınının vefatına neden olan olayın terör olayı olduğu, olayda idareye atfedilecek kusurun bulunmadığı, davacıların maddi tazminat istemlerinin sosyal riskin terör olayları için yasalaşmış hali olan 5233 sayılı Kanun kapsamında yapılan tanım ve sınırlandırılmalar çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği, 25/05/2016 onay tarihli sulhnamenin ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... kararıyla ..., ... ve ... yönünden iptal edilmesi ve kararın Dairelerince onanması karşısında 5233 sayılı Kanun kapsamında yapılan hesaba göre, davacılardan ..., ... ve ... yönünden toplam 33.620,30 TL maddi zararın bulunduğu gerekçesiyle İdare Mahkemesi kararlarının davacıların maddi tazminat istemlerinin kabulüne ilişkin kısmına yönelik davalı idarelerce yapılan istinaf başvurularının kısmen kabulüne ve kısmen reddine, davacılardan ... , ... ve ... için toplam 33.620,30 TL maddi tazminatın, miras payları oranında ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idarelerce davacılardan ..., ... ve ...'a ödenmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat istemlerinin reddine; manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne ilişkin kısmına yönelik davalı idarelerin istinaf başvurusunun ise kararın bu kısmının hukuka ve usule uygun olduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davacılar tarafından, sulhname ile yapılan ödemenin gerçek zarar olmadığı, gerçek zararın karşılanması gerektiği belirtilerek kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir. Davalı idareler tarafından, sulhname imzalanmasından sonra dava açılamayacağı, 5233 sayılı Kanun kapsamında manevi tazminata hükmedilemeyeceği belirtilerek kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN_SAVUNMALARI : Davacılar ve davalı Diyarbakır Valiliği tarafından, savunma verilmemiştir. Davalı İçişleri Bakanlığı tarafından, davacıların temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi kararının kısmen onanması, kısmen bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacılar tarafından, Diyarbakır ili, Sur ilçesi, ... Mahallesi, ... Mezrasında 12/05/2016 tarihinde bölücü terör örgütü mensuplarınca bomba yüklü araç ile gerçekleştirilen patlama sonucu yakınları ...'ın hayatını kaybettiğinden bahisle 5233 sayılı Kanun kapsamında zararlarının karşılanması amacıyla yapılan 20/05/2016 tarihli başvuru üzerine Zarar Tespit Komisyonu kararı ile 32.568,31 TL ödenmesine karar verilmiş, müteveffanın babası ... tarafından 25/05/2016 tarihinde sulhname imzalanmış, müteveffanın eşi ve çocukları (..., ... ve ...) yönünden söz konusu sulhnamenin iptali istemiyle açılan davada, ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ile davacılardan ..., ... ve ... yönünden sulhnamenin iptaline karar verilmiş, karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi ile iptal kararı kesinleşmiştir.
Diğer taraftan, davacılar tarafından maddi ve manevi zararlarının karşılanması amacıyla davalı idareye yapılan 19/12/2016 tarihli başvurunun Diyarbakır Valiliği Hukuk İşleri Müdürlüğünün ... tarih ve ... sayılı işlemi ile vefat eden davacılar yakını hakkında daha önce 5233 sayılı Kanun uyarınca tazminat ödenmesine karar verilerek sulhname imzalandığından ve istem hakkında yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığından bahisle reddi üzerine anılan işlemin iptali ile olayda idarenin hizmet kusurunun bulunduğu ve idareye yapılan başvurunun 2577 sayılı Kanun'un 13. maddesi kapsamında bir başvuru olduğu belirtilerek maddi ve manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılan dava açılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, tarafların dilekçelerinde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Bununla birlikte, Zarar Tespit Komisyonu tarafından davacılara ödenecek maddi tazminatta mükerrer ödemede bulunulmamasına dikkat edilmesi gerektiği açıktır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin REDDİNE,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının yukarıda belirtilen açıklama ile ONANMASINA,
3. Temyiz yargılama giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, artan posta ücretinin istem halinde iadesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 07/02/2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
