Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2020/8101
Karar No: 2022/1098
Karar Tarihi: 07.02.2022

Danıştay 6. Daire 2020/8101 Esas 2022/1098 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2020/8101 E.  ,  2022/1098 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ALTINCI DAİRE
    Esas No : 2020/8101
    Karar No : 2022/1098

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı-…
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ :Av. …

    İSTEMİN KONUSU: …. İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

    Dava, İstanbul ili, Silivri ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazı kapsayan 02/07/2012 onay tarihli Tem Bağlantı Yolu Doğusu ve Batısı ile yakın çevresi 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; Danıştay Altıncı Dairesinin 27/10/2015 tarihli, E:2015/4242, K:2015/6323 sayılı bozma kararına uyularak, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi üzerine düzenlenen rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte incelenmesinden, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının, ayrıntılı jeolojik etüd gerektiren alanlar (AJE) -taşkına maruz alanlar ve yapı yasaklı yada sınırlama getirilen alanlar lejantı yönünden 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı ile uyumlu olduğu ancak bu alanlara ait sınırların yanı sıra kullanım kararları belirtilmediğinden 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planının 8.4.1.3.3 sayılı “Jeolojik Açıdan Yerleşime Sakıncalı Alanlar” plan hükmü ile uyumlu olmadığı, uygulama imar planının 10.1. sayılı plan hükmünde; "taşkına maruz alanlarda hiçbir suretle yapı yapılmasına müsaade edilmez.” şeklinde plan kararı bulunmasına rağmen uyuşmazlık konusu taşınmazın yakınında bulunan ve önlemli alan 3(ÖA3) ve taşkına maruz alanlar lejantı içerisinde yer alan 1538 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazların kısmen kamu tesisi alanı kısmen de mahalle merkezi fonksiyonu içine alındığı, önceki imar planlarında Taks=0.25, Kaks =0.75 iken emsal değerlerinin de E=1.0 olarak artırıldığı, davaya konu taşınmaz yönünden ise önceki imar planlarında kaldığı konut fonksiyon kararı ve emsal değerlerinin göz önünde bulundurulmadığı, sadece önlemli alan ve taşkına maruz alan lejant sınırı içinde bırakılarak kullanım kararı tayin edilmediği bu yönüyle dava konusu uygulama imar planı kararlarının kamu yararına, şehircilik ve planlama ilkelerine uygun olmadığı sonucuna varıldığından, … ada, … parsel sayılı taşınmaz yönünden iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    3194 sayılı İmar Kanununun 5. maddesinin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan halinde, nazım imar planı; varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hali hazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları gösteren ve uygulama imar planının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile beraber bir bütün olan plan olarak, uygulama imar planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmıştır.
    Usul hukukunun en temel ilkelerinden biri olan "taleple bağlılık" ilkesi, idari yargı mercilerinde açılan davalarda, İdare Mahkemelerinin davacının talep sonucu ile bağlı olmasını ifade etmekte olup, bu ilkenin sonucu olarak Mahkemece istemin genişletilmesine, daraltılmasına veya talep edilmeyen bir konuda karar verilmesine olanak bulunmamaktadır.
    İptal davalarında, davanın niteliği ve hukuki sonuçları ile hukuki yarar kavramı kapsamında olay ele alınarak davacıların bakılan davayı açmakta hukuki yararı bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi ve belirlenen bu kapsamda karar verilmesi gerekmektedir.
    Dairemizin 11/02/2021 tarihli, E:2019/15857, K:2021/1733 sayılı kararında da belirtildiği gibi usul hukuku gereğince hukuki yarar; davacının mahkemeden hukuksal korunma istemekte bir çıkarının olması ve dava sonucunda verilecek olan kararın ortaya çıkan ihlâli bertaraf edecek nitelikte olması, diğer bir ifade ile, davacının hakkını elde edebilmesinin veya menfaatini temin edebilmesinin, bu dava sonucunda verilecek karara bağlı olmasıdır. Ayrıca kişinin hakkına ulaşmak için bir mahkeme kararına ihtiyacı yoksa hukuki yarardan söz edilmesi de mümkün değildir. (Pekcanıtez, Hakan/Atalay, Oğuz/Özekes, Muhammet, Medeni Usul Hukuku, Ankara 2011, s.297).
    "Taleple bağlılık" ilkesi uyarınca mahkemenin tarafların talepleriyle bağlı olduğu, talepten fazlasına veya talepten başka bir şeye karar veremeyeceği göz önünde bulundurulduğunda, davacının dava açma sebepleri de dikkate alınarak, karar verilmesi gerekmektedir.
    Davacı tarafından 1990 tarihli 1/1000 ölçekli uygulama imar planında kısmen TAKS: 025 KAKS: 0.75 ayrık nizam 3 kat konut alanında kısmen 16 ve 8 metrelik yol alanında kalan taşınmazın 02/07/2012 onay tarihli Tem Bağlantı Yolu Doğusu ve Batısı ile yakın çevresi 1/1000 ölçekli uygulama imar planında konut alanından çıkarılması nedeniyle dava açılmıştır.
    İdare Mahkemesince yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi üzerine düzenlenen raporda davacıya ait taşınmaza uyuşmazlık konusu planda konut alanı kullanımı verilip verilmeyeceği yeterince incelenmeden sadece taşınmazın bulunduğu bölgeye ayrıntılı jeolojik etud (AJE) -taşkına maruz alanlar ve yapı yasaklı yada sınırlama getirilen alanlar lejantı getirilmesinin üst ölçekli plan uygun olduğu ancak bu alanlara ait sınırların yanı sıra kullanım kararları belirtilmediği için dava konusu taşınmaz yönünden planın şehircilik ilkeleri ve kamu yararına uygun olmadığı değerlendirilerek iptal kararı verilmiştir.
    Bu itibarla dava konusu taşınmaza uyuşmazlık konusu planda konut alanı kullanımı verilip verilemeyeceği incelemesinin yapılması ve uyuşmazlığın bu doğrultuda çözüme kavuşturulması gerekirken, davacının istemini karşılamayan ve talep sonucunu aşacak biçimde davacının taşınmazının taşkına maruz alan ve önlemli alan 3(ÖA3) lejantı içerisinde olmasının tek başına yeterli olmadığı ayrıca kullanım kararı tayin edilmemesi gerekçesiyle dava konusu imar planının iptaline karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır.
    … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararın BOZULMASINA, dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 07/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi