
Esas No: 2019/719
Karar No: 2022/514
Karar Tarihi: 08.02.2022
Danıştay 3. Daire 2019/719 Esas 2022/514 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/719 E. , 2022/514 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/719
Karar No : 2022/514
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı/…
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, 2014 yılının Ağustos ile 2015 yılının Ocak ve Ekim dönemlerine ait ihracat istisnasından doğan katma değer vergisi alacağının vergi ve Sosyal Güvenlik Kurumu prim borçlarına mahsubundan sonra kalan miktarın nakden iadesi talebinin vergi incelemesi sonucuna göre yerine getirilebileceğinden bahisle reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının sürekli ve yüksek tutarlı mal alım satımı yaptığı şirketlerin sahte belge düzenlediklerinden bahisle incelemeye sevk edildikleri, birbirleriyle organik bağlarının bulunduğu ve aynı merkezden yönetildiklerine ilişkin emareler bulunmasının organizasyon dahilinde haksız katma değer vergisi iadesi alma iradesinin varlığı hususunda şüphe oluşmasına yeterli tespitler olarak görüldüğü, diğer taraftan organizasyon içinde adı geçen diğer şirketlerin mahsuben iade taleplerinin reddine ilişkin işlemlerin iptali istemiyle açılan diğer davalara ait dosyalarında yer alan yüklenilen katma değer vergisi listeleri de incelendiğinde, şirketler tarafından birbirinden çok farklı faaliyet kollarına ilişkin malların satışının gerçekleştirildiğinin ve şirketlerin kendi iade taleplerinde malların ihracatçısı, diğer şirketlerin iade taleplerinde ise aynı malların tedarikçisi olduğunun görüldüğü, bu hususlar iktisadi, ticari icaplara ve hayatın olağan akışına uygun olmadığından dava konusu işlemin, 2014 yılı Ağustos dönemine ilişkin kısmında hukuka aykırılık görülmediği, 2015 yılının Ocak ve Ekim dönemlerine ait kısmının ise … tarih …, … ile … tarih ve … sayılı düzeltme fişleri ile vergi borçlarına mahsup edilmek suretiyle yargılamanın devamı sırasında yerine getirildiği anlaşıldığından bu yönden davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, dava konusu işlemin; 2014 yılı Ağustos dönemine ilişkin kısmı yönünden dava reddedilmiş, 2015 yılının Ocak ve Ekim dönemlerine ilişkin kısmı bakımından ise karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş, yargılama giderleri davacı üzerine bırakılmış, davalı idare lehine avukatlık ücretine takdir edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 2015 yılının Ocak ve Ekim dönemlerine ait mahsuben iade, davanın açılmasından sonra gerçekleştiğinden davanın açılmasına sebep olan davalı idare aleyhine yargılama giderine, firmaları lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğu, öte yandan sahte belge düzenleme yönünde herhangi bir tespit veya rapor bulunmayan mükelleflerin mal ihracından kaynaklanan iade taleplerinin ilgili belgelerin ibraz edilmiş olması halinde miktarına bakılmaksızın ve vergi inceleme raporu aranmadan yerine getirilmesi gerektiği ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı şirketin 2015 yılı iade taleplerinin mahsuben yerine getirildiği, 2014 yılının ise inceleme sonucuna göre yerine getirileceği belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NİN DÜŞÜNCESİ : 2015 yılının Ocak ve Ekim dönemlerine ait mahsuben iade talebi davanın açılmasından sonra gerçekleştiği ve davanın açılmasına davalı idare sebep olmasına rağmen davacı lehine vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmemesi hukuka aykırı olduğundan kararın bu yönden bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının, 2014 yılının Ağustos ile 2015 yılının Ocak ve Ekim dönemlerine ait ihracat istisnasından doğan katma değer vergisi alacağının vergi ve Sosyal Güvenlik Kurumu prim borçlarına mahsubundan sonra kalan miktarın nakden iadesi talebinin vergi incelemesi sonucuna göre yerine getirilebileceğinden bahisle reddine yönelik dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Kararlarda bulunacak hususlar" başlıklı 24. maddesinde, kararlarda, yargılama giderleri ve hangi tarafa yükletildiğinin belirtileceği, 31. maddesinin 1. bendinde, bu kanunda hüküm bulunmayan hususlarda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
Sözü edilen bu atıfın yapıldığı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nu ek ve değişiklikleriyle birlikte tümüyle yürürlükten kaldırarak 01/11/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 447. maddesinin 2. bendinde ise mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18/06/1927 tarih ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'na yapılan yollamaların, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılacağı belirtilmiş olup 6100 sayılı Yasa'nın 326. maddesinde, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen tarafa yükletileceği, 323. maddesinde ise vekille takip edilen davalarda kanun gereği takdir olunacak vekalet ücretinin yargılama giderlerine dahil olduğu hükmü yer almıştır.
30/12/2017 tarih ve 30286 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin, "Danıştayda, bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinde görülen dava ve işlerde ücret" başlıklı 15. maddesinin 1.fıkrasında, Danıştayda ilk derecede veya duruşmalı olarak temyiz yoluyla görülen dava ve işlerde, idari ve vergi dava daireleri genel kurulları ile dava dairelerinde, bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinde birinci savunma dilekçesi süresinin bitimine kadar anlaşmazlığın feragat ya da kabul nedenleriyle ortadan kalkması veya bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, diğer durumlarda tamamına hükmedileceği düzenlenmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyiz istemine konu edilen Vergi Dava Dairesi kararının, dava konusu işleme ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun görülmüştür.
Vergi Mahkemesinin 27/10/2017 tarihli ara kararı üzerine davalı idarece dosyaya ibraz edilen bilgi ve belgelerden davacının 2015 yılının Ocak ve Ekim dönemlerinde ihracat istisnasından kaynaklanan katma değer vergisi alacağının mahsuben iadesi talebinin … tarih …, … ile … tarih ve … sayılı düzeltme fişleri ile vergi borçlarına mahsup edilmek suretiyle yerine getirildiği gerekçesiyle dava konusu işlemin sözü edilen dönemlere ilişkin kısmı yönünden karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği halde, davanın açılmasına sebebiyet veren davalı idare aleyhine haklılık oranında yargılama giderlerine ve vekil ile temsil edilen davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerine aykırılık oluşturduğundan kararın bu yönden bozulması gerekmiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kısmen reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının; dava konusu işleme ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. Temyiz isteminin kısmen kabulüne,
4. Kararın; davalı idare aleyhine haklılık oranına göre hesaplanacak yargılama giderine ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmek üzere BOZULMASINA,
5. Davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca 168,30-TL maktu harç alınmasına, 08/02/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
