
Esas No: 2021/15516
Karar No: 2022/292
Karar Tarihi: 09.02.2022
Danıştay 2. Daire 2021/15516 Esas 2022/292 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/15516 E. , 2022/292 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/15516
Karar No : 2022/292
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Enstitüsü
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesince, Danıştay İkinci Dairesinin 13/02/2020 günlü, E:2016/15919, K:2020/901 sayılı bozma kararına uyularak verilen ...günlü, E:..., K:...sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Denetim Merkezi Başkanlığı emrinde denetçi olarak görev yapmakta iken, 12/10/2011 günlü, 28082 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Türk Standartları Enstitüsü Rehberlik ve Denetim Kurulu Başkanlığı Yönetmeliği’nin Geçici 1. maddesi uyarınca denetçilik görevi sona eren ve TSE Yönetim Kurulunun ...günlü, ...sayılı kararı ile Genel Sekreterlik Müşaviri kadrosuna atanan davacı tarafından, anılan Yönetmelik hükmünün Danıştay Beşinci Dairesinin 04/11/2014 günlü, E:2011/8651, K:2014/7401 sayılı kararı ile iptal edilmesi üzerine, bu yargı kararına istinaden tekrar denetçilik/başdenetçilik görevine atanma istemiyle yaptığı 09/03/2015 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile yoksun kaldığı mali haklarının, denetçilikten alındığı tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : .... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacının, ...günlü, ...sayılı TSE Yönetim Kurulu kararıyla ihdas edilen Türk Standartları Enstitüsü Denetim Merkezi Başkanlığı bünyesine, Türk Standartları Enstitüsü Personel Yönetmeliği’nin “Unvanlı kadrolara atama” başlıklı 49. maddesinde yapılan değişiklikler neticesinde “Yer değiştirme, geçici görevlendirme” başlıklı 71. maddesine istinaden (denetçi olarak) atamasının yapıldığı; Denetim Merkezi Başkanlığında oluşturulan söz konusu unvanların 12/10/2011 günlü, 28082 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Türk Standardları Enstitüsü Rehberlik ve Denetim Kurulu Başkanlığı Yönetmeliği’nin Geçici 1. maddesinin birinci fıkrası uyarınca kaldırılması nedeniyle denetçilik görevinin sona erdirildiği ve genel sekreterlik müşaviri kadrosuna atandığı görülmekte ise de; Danıştay Beşinci Dairesinin 04/11/2014 günlü, E:2011/8651, K:2014/7401 sayılı kararı ile davalı idarede daha önce denetçi kadrolarına atananların bu kazanımlarını ortadan kaldıracak biçimde denetçilik görevlerinin sona erdirilmesi sonucunu doğuran Yönetmelik'in Geçici 1. maddesinin birinci fıkrasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle anılan hükmün iptaline karar verilmiş olması nedeniyle davacının TSE Denetim Merkezi Başkanlığındaki denetçi görevinin sona ermesinin dayanaksız kaldığının anlaşıldığı, davacının anılan karara istinaden yeniden denetçilik/başdenetçilik görevine atanma istemiyle yaptığı başvurunun cevap verilmeyerek zımnen reddi yolundaki dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı; davacının, Danıştay Beşinci Dairesinin 04/11/2014 günlü, E:2011/8651, K:2014/7401 sayılı iptal kararı uyarınca oluşan yeni hukuki durumdan faydalanmak suretiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 10. maddesi kapsamında yaptığı başvurusunun reddi üzerine davanın açıldığı göz önünde bulundurulduğunda, davacının yoksun kaldığı parasal haklara yönelik talebinin, denetçilik görevine atanma istemiyle başvurduğu 09/03/2015 tarihi esas alınmak suretiyle kabulü ve bu tarihten itibaren yoksun kaldığı parasal haklarının hesaplanarak davacıya ödenmesi, denetçilikten alındığı tarihten itibaren ödenmesi talebinin ise reddi gerektiği sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle; dava konusu işlemin iptaline, davacının yoksun kaldığı parasal haklarının 09/03/2015 tarihli başvurusunun idare kayıtlarına girdiği günden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte hesaplanarak davalı idare tarafından davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin faiz isteminin ise reddine hükmedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Denetim Merkezi Başkanlığının 05/05/2011 tarihli Genel Kurul Kararı ile kaldırıldığı, dolayısıyla davacının atanabileceği bir birimin kalmadığı; denetçi kadrosuna atanabilme koşullarının hizmet gerekleri ve liyakat ölçüsü esas alınarak objektif bir biçimde yeniden belirlendiği; davacının kazanılmış hakkının bulunduğundan bahsedilemeyeceği; davacının müktesebine uygun bir kadroya atanmak suretiyle kazanımlarının korunduğu, davacının vekille temsil edilmediği halde Mahkemece lehine vekalet ücretine hükmedildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davalı İdarenin, Mahkeme kararının esasına yönelik temyiz istemine ilişkin yapılan incelemede;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkün olup, davalı idare tarafından ileri sürülen hususlar İdare Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı İdarenin, Mahkeme kararının vekalet ücretine ilişkin kısmına yönelik temyiz istemine gelince;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştayın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
Anılan Kanun maddesinin gerekçesinde ise; temyiz incelemesinde sadece maddi hatalarda değil, aynı zamanda yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen eksiklik ya da yanlışlıklarda da düzelterek onama kararı verilmesinin sağlandığı, uygulamada, vekâlet ücretine, yargılama giderlerine ya da faize hükmedilmesinin unutulması ya da bunların yanlış hesaplanması gibi, kararın asli olmayan unsurlarında görülen bir kısım eksiklik ya da yanlışlıklar nedeniyle bozma kararları verildiği, bunun mahkeme tarafından tekrar karara bağlandığı ve yine bu kararlara karşı yeniden kanun yollarına başvurulabilmesi nedeniyle hem zaman hem de emek kaybına neden olunduğunun görüldüğü, bu suretle esasa etkili olmayan konularda Danıştayın kesin karar vermesi sağlanarak uyuşmazlığın hızla sonuçlandırılmasının amaçlandığı hususlarına yer verilmiştir.
Uyuşmazlıkta, İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptali, yoksun kaldığı parasal haklarının başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi yolunda hüküm kurularak, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş ise de; davacının, davayı vekili aracılığıyla takip etmediği görüldüğünden, davacı lehine avukatlık ücretine hükmedilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Bu husus, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan, düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden, hüküm fıkrasında yer alan "Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1700,00-TL avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine" ibaresi çıkarılmak suretiyle kararın vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KISMEN REDDİ ile .... İdare Mahkemesince verilen ...günlü, E:..., K:...sayılı kararın davanın esasına ilişkin olarak verilen kısmının ONANMASINA oybirliğiyle,
2. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KISMEN KABULÜ ile .... İdare Mahkemesince verilen ...günlü, E:..., K:...sayılı kararın vekalet ücretine yönelik hüküm fıkrasının yukarıda belirtildiği şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA oyçokluğuyla,
3. Temyiz aşamasında davalı idare tarafından yapılan yargılama giderlerinin yarısının davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/02/2022 tarihinde karar verildi.
(X) KARŞI OY :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinde; "1. Temyiz incelemesi sonunda Danıştay;
a) Kararı hukuka uygun bulursa onar. Kararın sonucu hukuka uygun olmakla birlikte gösterilen gerekçeyi doğru bulmaz veya eksik bulursa, kararı, gerekçesini değiştirerek onar.
b) Kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararı düzelterek onar." hükmüne yer verilmiştir.
Temyiz incelemesinde; incelemeye tabi karardaki gerekçenin değiştirilmesi veya maddi hata ve yanlışlıkların düzeltilmesi, eksikliklerin tamamlanması mümkün olmakla birlikte, hükmün sonucunu, kapsamını değiştirecek şekilde düzeltme yapılması mümkün bulunmamaktadır.
Temyiz istemine konu, dava konusu işlemin iptaline, yoksun kaldığı parasal haklarının başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine hükmedilmesi yolunda verilen Mahkeme kararında, vekil ile temsil edilmeyen davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu husus, yukarıda belirtildiği üzere 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi kapsamında bulunmayıp; kararın bozulmasını gerektiren "hukuka aykırılık" teşkil etmektedir.
Bu sebeple, İdare Mahkemesi kararının bu kısmının, Mahkemece yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği oyuyla aksi yönde oluşan düzeltilerek onama kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
