
Esas No: 2018/3934
Karar No: 2022/558
Karar Tarihi: 10.02.2022
Danıştay 3. Daire 2018/3934 Esas 2022/558 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2018/3934 E. , 2022/558 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/3934
Karar No : 2022/558
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Petrol Kollektif Şirketi Faik Koloğlu ve Ortağı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, iki yıldan fazla süredir şirket aktifinde kayıtlı bulunan taşınmazların satışının 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 17. maddesinin 4. fıkrasının (r) bendi uyarınca katma değer vergisinden istisna olduğu ihtirazi kaydıyla verilen 2016 yılının Kasım dönemine ilişkin katma değer vergisi beyannamesi üzerine, ihtirazi kayıt kabul edilmeyerek tesis edilen tahakkuk işleminin iptali ile ödenen verginin ticari faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: 3065 sayılı Kanun'un 17. maddesinin 4. fıkrasının (r) bendinde, kurumların aktifinde en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimlerin katma değer vergisinden müstesna olduğunun düzenlendiği, davacı şirket tarafından 01/04/2013 ila 26/02/2014 tarihleri arasında edinilen taşınmazların 25/11/2016 tarihinde Nilüfer Belediyesi'ne devredildiğinin anlaşıldığı olayda, değinilen istisna hükmünün sadece kurumlar vergisi mükelleflerini değil tacir sıfatını taşıyan tüm tüzel kişileri kapsadığı sonucuna varıldığından, Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş bir ticaret şirketi olan ve tacir sıfatı taşıyan davacı şirketin kurumlar vergisi mükellefi olmaması neden gösterilerek ihtirazi kaydının kabul edilmemesi suretiyle yapılan tahakkukta hukuka uyarlık bulunmadığı, yargı yeri kararı uyarınca iadesi gereken bir miktar paranın, idareninin tasarrufunda kalan sürede ilgilisi tarafından tasarruf edilememesinden doğan zararın giderilmesinde paranın tasarrufundan yoksun kalınan süre için 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre faiz ödenmesi gerektiği kanaatine varıldığı gerekçesiyle, tahakkuk işlemi iptal edilmiş, ödenen verginin tahsil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Vergi mevzuatında "kurum" ibaresinin kurumlar vergisi mükellefleri için kullanıldığı, 3065 sayılı Kanun'un 17. maddesinin 4-r bendindeki istisnanın sadece kurumlar vergisi mükellefleri için uygulanabileceği, bahse konu istisnadan kurumlar vergisi mükellefi olmayan davacı kollektif şirketin yararlanamayacağı dolayısıyla ihtirazi kayıt kabul edilmeyerek tesis edilen tahakkuk işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı, faiz isteminin yersiz olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : 3065 sayılı Kanun'un 17. maddesinin 4-r bendinde yer alan "kurumlar" ifadesinin kollektif şirketleri de kapsadığının açık olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyiz istemine konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 10/02/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
