Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2021/5563
Karar No: 2022/942
Karar Tarihi: 17.02.2022

Danıştay 8. Daire 2021/5563 Esas 2022/942 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2021/5563 E.  ,  2022/942 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    SEKİZİNCİ DAİRE
    Esas No : 2021/5563
    Karar No : 2022/942

    DAVACI : ...
    VEKİLİ : Av. ...

    DAVALI : ...Bakanlığı
    VEKİLİ : Hukuk Müşaviri ...

    DAVANIN KONUSU :
    08/03/2010 tarih ve 27515 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hemşirelik Yönetmeliğinin "Uzman hemşire" başlığını taşıyan 7. maddesinin 1. fıkrasının iptali istenilmektedir.

    DAVACININ İDDİALARI :
    Davacı tarafından, dava konusu düzenleyici işlemin, Anayasa, Hemşirelik Kanunu ve eşitlik ilkesine açık bir şekilde aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

    DAVALININ SAVUNMASI :
    Davalı idare tarafından, dava konusu Yönetmelik maddesinde üst hukuk normuna aykırılık bulunmadığı, lisansüstü programdan mezun olan bazı hemşirelerin diplomalarında hangi alanda uzman olduklarının belirtilmediği, davacının diplomasından da hangi alanda uzman olduğunun anlaşılmadığı, bu durumlarla sıkça karşılaşıldığından Yükseköğretim Kurulu Başkanlığından görüş alındığı ve bu görüşte hemşirelerin hangi alanda uzman olduklarının sonradan diplomalarının üzerine yazılabileceğinin belirtildiği ileri sürülmektedir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
    DÜŞÜNCESİ : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

    DANIŞTAY SAVCISI : ...DÜŞÜNCESİ : 08/03/2010 tarih ve 27515 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hemşirelik Yönetmeliği'nin "Uzman hemşire" başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasının iptali istemiyle açılan davada;
    6283 sayılı Kanunla tanınan uzman hemşire olma hakkının, dava konusu Yönetmeliğin 7. Maddesi uyarınca hemşirelik ana bilim dalı ve bunların altında açılan lisansüstü programlardan mezun olanlara verileceği belirtilerek alt hukuk normuyla daraltıldığı gerekçesiyle düzenlemenin iptaline ilişkin verilen Danıştay Sekizinci Dairesinin 28/02/2019 tarih ve E:2016/5274,K:2019/1499 sayılı kararı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 12/04/2021 gün ve E:2019/2358, K:2021/761 sayılı kararıyla bozulmuştur.

    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesine göre Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davalarda, temyiz incelemesi sonucu bozulan kararlar üzerine Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurullarının kararlarına uyulması mecburi olduğundan anılan Kurul kararında belirtilen gerekçeyle bozma kararı doğrultusunda karar verilmesi gerekmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince; Dairemizin 28/02/2019 tarih ve E:2016/5274, K:2019/1499 sayılı dava konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin 1. fıkrasının iptaline ilişkin kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 12/04/2021 tarih ve E:2019/2358, K:2021/761 sayılı kararı ile bozulması üzerine, 2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 38. maddesi ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. ve 49. maddeleri uyarınca bozulan kısım yönünden dosya yeniden incelenmek suretiyle gereği görüşüldü:

    HUKUKİ SÜREÇ :
    Dava, 08/03/2010 tarih ve 27515 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hemşirelik Yönetmeliğinin "Uzman hemşire" başlığını taşıyan 7. maddesinin 1. fıkrasının iptali istemiyle açılmıştır.

    Dairemizin 28/02/2019 tarih ve E:2016/5274, K:2019/1499 sayılı kararıyla; 6283 sayılı Hemşirelik Kanunu'nun 8. maddesinde, lisans mezunu hemşirelerin meslekleriyle ilgili lisansüstü eğitim alarak uzmanlaştıktan sonra uzman hemşire olarak çalışacakları belirtilmiş iken, anılan Kanuna dayanılarak hazırlanan Hemşirelik Yönetmeliği'nin 7. maddesinde, bu hak daraltılarak sadece hemşirelik anabilim dallarında ve bunların altında açılan lisansüstü eğitim programlarından mezun olan hemşirelerin uzman hemşire olarak çalışacakları belirtilmiştir. İdarenin yürürlüğe koyduğu düzenleyici işlemler ile kanunla tanınan hakların kısıtlanmasına hukuken olanak bulunmadığı, 6283 sayılı Kanunla tanınan hakkın, bu Kanuna dayanılarak yürürlüğe konulan Yönetmelikle sınırlandırılmasına hukuken olanak bulunmamasına karşın idarece dava konusu Yönetmelikle Hemşirelik ana bilim dalı ve bunların altında açılan lisanüstü programlardan mezun olanlara uzman hemşire unvanı verileceği belirtilerek kanunun verdiği hak alt hukuk normuyla daraltılmıştır. Üst hukuk normu olan Kanunu daraltan dava konusu Yönetmelik hükmünde hukuka uyarlılık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin 1. fıkrasının iptaline karar verilmiştir.

    Dairemiz kararının davalı idarece temyiz edilmesi üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 12/04/2021 tarih ve E:2019/2358, K:2021/761 sayılı kararıyla; Dairemiz kararının, bozulmasına karar verilmiştir.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 'Temyiz' başlıklı 46. maddesinin 1. fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının Danıştay'da temyiz edilebileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 'İdari ve vergi dava daireleri kurullarının görevleri' başlıklı 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulunca idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların temyizen inceleneceği; 2577 sayılı Kanun'un 'Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar' başlıklı 49. maddesinin 4. fıkrasında da, Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümlerinin kıyasen uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
    Yukarıda aktarılan mevzuat hükümleri uyarınca Danıştay Dava Dairelerinin ilk derece mahkemesi olarak verdiği kararların temyizen bozulması durumunda ısrar olanağı tanınmamıştır.
    Bu nedenle, bozma kararı gözönünde bulundurularak, yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.

    MADDİ OLAY :
    Davacının Hacettepe Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulunda lisans eğitimini tamamladıktan sonra,Çukurova Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Hemşirelik Anabilim Dalı Yüksek Lisans bölümünde lisans eğitimini tamamladığı, uzman hemşire olarak çalışabilmek amacıyla yüksek lisans diplomasının tescil edilmesi istemiyle yaptığı başvurunun; hak kazandığı bilim uzmanlığı ünvanının mevcut tescile esas hemşirelik lisansüstü eğitim programları arasında yer almadığından bahisle tescil edilmeyerek reddi üzerine işlemin dayanağı Yönetmelik hükmünün iptali istemiyle iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

    İLGİLİ MEVZUAT :
    Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın, dava konusu düzenleme tarihinde yürürlükte bulunan, 124. maddesinde; Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerinin, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilecekleri belirtilmiştir.
    6283 sayılı Hemşirelik Kanunu'nun 4. maddesinde;
    "Hemşireler; tabip tarafından acil haller dışında yazılı olarak verilen tedavileri uygulamak, her ortamda bireyin, ailenin ve toplumun hemşirelik girişimleri ile karşılanabilecek sağlıkla ilgili ihtiyaçlarını belirlemek ve hemşirelik tanılama süreci kapsamında belirlenen ihtiyaçlar çerçevesinde hemşirelik bakımını planlamak, uygulamak, denetlemek ve değerlendirmekle görevli ve yetkili sağlık personelidir. Ayrıca aile hekimliği uygulamasına ilişkin kanun hükümleri ile bu Kanuna dayanılarak yürürlüğe konulan mevzuattaki görevleri de yaparlar.
    Hemşirelerin birinci fıkrada sayılan hizmetlerde çalışma alanlarına, pozisyonlarına ve eğitim durumlarına göre görev, yetki ve sorumlulukları Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir." ;
    5634 sayılı Kanun'un 4. maddesiyle değişik 8. maddesinin 1. fıkrasında ise;
    "Lisans mezunu hemşireler meslekleriyle ilgili lisansüstü eğitim alarak uzmanlaştıktan ve diplomaları Sağlık Bakanlığınca tescil edildikten sonra uzman hemşire olarak çalışırlar." hükümlerine yer verilmiştir.
    Anılan Kanun'un 4. maddesi uyarınca Sağlık Bakanlığı tarafından 08/03/2010 tarih ve 27515 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hemşirelik Yönetmeliği'nin 4. maddesinin (e) bendinde uzman hemşirenin; mesleğiyle ilgili lisansüstü eğitim alarak uzmanlaşan ve diploması Bakanlıkça tescil edilen hemşireyi ifade ettiği belirtilmiş, "Uzman hemşire" başlıklı 7. maddesinin dava konusu 1. fıkrasında ise;
    "Lisans mezunu hemşirelerden; yurtiçinde hemşirelik anabilim dallarında ve bunların altında açılan lisansüstü eğitim programlarından mezun olan ve diplomaları Bakanlıkça tescil edilen hemşireler ile yurtdışında bu programlardan mezun olup, diplomalarının denklikleri onaylanan ve diplomaları Bakanlıkça tescil edilen hemşireler alanlarında uzman hemşire olarak çalışırlar." kuralı düzenlenmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Anayasa'nın 124. maddesi, idarenin özerk ve türev düzenleme yetkisinin anayasal dayanağını oluşturmaktadır.
    İdarenin düzenleme yetkisinin aslında ikincil, türev nitelikte olduğu hususunda bugün için bir duraksama bulunmamaktadır. Anayasa'ya göre, idarenin, düzenleme yetkisini kanunlar çerçevesinde ve kanunlara uygun olarak kullanması gereklidir. Kanunun öngördüğü düzenleme yetkisinin yine kanunda belirtildiği gibi kullanılması zorunludur.
    Ayrıca, normlar hiyerarşisi olarak bilinen temel hukuk ilkesine göre, normlar arasında altlık ve üstlük ilişkisi söz konusu olmakta ve her norm geçerliliğini bir üst hukuk normundan almaktadır.
    Başka bir anlatımla normlar hiyerarşisi, her türlü normun hiyerarşik olarak bir sıra dahilinde sıralanması ve birbirine bağlı olması anlamına gelmekte olup; bunun doğal sonucu olarak, hiyerarşik sıralamada daha altta yer alan normun, kendisinden üstte bulunan norma aykırı hükümler içeremeyeceği, bir başka deyişle alt norm niteliğindeki düzenleyici işlemlerin, bir hakkın kullanımını üst normda öngörülmeyen bir şekilde daraltamayacağı veya kısıtlayamayacağı; dolayısıyla, düzenleyici bir işlemin kendinden önce gelen kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı düzenlemeler getiremeyeceği kabul edilmektedir.
    Uyuşmazlığa gelindiğinde, 6283 sayılı Kanun'un 8. maddesinde; lisans mezunu hemşirelerin meslekleriyle ilgili lisansüstü eğitim alarak uzmanlaştıktan ve diplomaları Sağlık Bakanlığınca tescil edildikten sonra uzman hemşire unvanını alabileceklerinin hüküm altına alındığı, Hemşirelik Yönetmeliği'nin 4. maddesinde, doğrudan Kanun'un ifadesine yer verilerek uzman hemşire tanımı yapıldığı, dava konusu 7. maddesinin 1. fıkrasında ise; lisans mezunu hemşirelerden; yurt içinde hemşirelik ana bilim dallarında ve bunların altında açılan lisansüstü eğitim programlarından mezun olan ve diplomaları Bakanlıkça tescil edilen hemşirelerin uzman hemşire olarak çalışabileceklerinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.
    Yukarıda aktarılan dava konusu düzenlemeye bakıldığında, düzenlemenin, 6283 sayılı Kanun'un 8. maddesini aşan veya daraltan herhangi bir kural içermediği, bilakis, dava konusu fıkranın, Kanun hükmünde yer alan "meslekleriyle ilgili" ifadesini, hemşirelik ana bilim dalı ile bunların altında açılan lisansüstü programlara işaret ederek açıklar nitelikte olduğu, bu haliyle, davalı idarece, Kanun'da kendisine verilen düzenleme yetkisinin hukuka uygun olarak kullanıldığı sonucuna varılmaktadır.
    Bu durumda, dava konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin 1. fıkrasında hukuka ve dayanağı üst hukuk normuna aykırılık bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. DAVANIN REDDİNE,
    2. Dava sonuç olarak ret ile sonuçlandığından ayrıntısı aşağıda gösterilen davacı tarafından yapılan toplam ...TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalı idare tarafından yapılan toplam ...TL posta giderinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
    3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ...TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
    4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde taraflara iadesine,
    5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 17/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi