
Esas No: 2019/30
Karar No: 2022/900
Karar Tarihi: 17.02.2022
Danıştay 4. Daire 2019/30 Esas 2022/900 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2019/30 E. , 2022/900 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/30
Karar No : 2022/900
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … Yapı Malzemeleri İmalat Üretim Uygulama Pazarlama Taahhüt İthalat İhracat
Turizm ve Nakliyat Limited Şirketi
2- … Vergi Dairesi Müdürlüğü / …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle re'sen tarh edilen 2012/3, 8, 12 dönemleri tek kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; sahte fatura kullanımı yönünden; ihtilaflı dönemde davacının fatura aldığı Ostim Vergi Dairesi mükellefi … Grup Demir Akaryakıt İnş. Oto Yedek Parça Madeni Yağ Makina Elektrik Temizlik Gıda Nak. Taah. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarının ve dosyadaki tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinden; bildirimleriyle düzenlediği belgelerin uyumlu olmadığı, mükellefin ortaklarının ortağı ve/veya müdürü olduğu şirketler hakkında olumsuz tespitler bulunduğu, yapılan yoklamaların birçoğunda adresinde bulunmadığı ve faaliyetinin olmadığı, davacı şirkete dava konusu faturaların düzenlendiği dönemde mükellefin vergi dairesi tarafından re'sen terk ettirildiği ve herhangi bir mükellefiyet kaydının bulunmadığı, yapılan yoklamalarda herhangi bir çalışanının bulunmadığı, iş yeri büyüklüğünün ve demirbaşlarının niteliğinin beyan edilen iş hacmiyle orantılı bir organizasyona sahip olmadığı, beyan edilen KDV matrahları ile Bs-Ba analizi neticesinde fatura tutarları toplamı arasında uyumsuzluk bulunduğu, mal alınan ve satılan mükelleflerin % 57 si hakkında olumsuz tespitler bulunduğu, yapılan satışlar karşılığı alınan çeklerin satış yapılan mükelleflere geri döndüğü hususları dikkate alındığında anılan mükellefçe düzenlenen faturaların sahte olduğu anlaşıldığından cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığı, özel usulsüzlük cezası yönünden; ceza kesilmesini öngören yasa maddesinde öngörülen koşullar gerçekleşmediğinden özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve taraflarca ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Vergi Tekniği Raporunun tarafına tebliğ edilmeyerek savunma hakkının kısıtlandığı, mal alınan mükellef kurumun 2012 yılında faaliyette bulunmadığına dair tespit olmadığı, alınan mallara ilişkin olarak faturaların, sevk irsaliyelerinin, kantar fişlerinin ve banka ödeme belgelerinin mevcut olduğu ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davacı adına kesilen özel usulsüzlük cezasının 213 sayılı Kanun gereği olduğu, vergi mahremiyeti kapsammda vergi tekniği raporunun tebliğ edilme zorunluluğunun bulunmadığı ileri sürülmektedir.
DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 17/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
