Abaküs Yazılım
7. Daire
Esas No: 2018/1631
Karar No: 2022/653
Karar Tarihi: 21.02.2022

Danıştay 7. Daire 2018/1631 Esas 2022/653 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2018/1631 E.  ,  2022/653 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    YEDİNCİ DAİRE
    Esas No : 2018/1631
    Karar No : 2022/653

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...Tekstil Yatırım Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Bakanlığı adına ...(...) Gümrük Müdürlüğü
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından ...tarih ve ...sayılı dahilde işleme izin belgesi kapsamında ...tarih ve ...sayılı, ...tarih ve ..., ..., ...sayılı 8 adet beyanname ile gümrük muafiyetli olarak ithal edilen hammadde, yardımcı madde ve ambalaj malzemelerinin tamamının ihraç edilen mamuller bünyesinde kullanılmadığından taahhüt hesabının müeyyideli olarak kapatıldığı yolundaki Denizli İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği'nin ...tarih ve ...sayılı bildirimi üzerine, ihraç edilen mamuller bünyesinde kullanılmadığından bahisle tahakkuk ettirilen gümrük ve katma değer vergileri ile dampinge karşı vergiye vaki itirazın kabul edilerek ek tahakkuk işleminin kaldırılmasına ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 56. maddesine göre tahsilat işlemlerine devam edilmesine dair Bölge Müdürlüğü kararı üzerine davalı idarece anılan yazının gereğinin yerine getirilmesi aksi takdirde 6183 sayılı Kanun'un 56. maddesi kapsamında işlem yapılacağı yolunda tesis edilen işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla, olayda, dahilde işleme izin belgesi kapsamında yapılan ithalatlara ilişkin olarak ithal edilen hammadde, yardımcı madde ve ambalaj malzemelerinin ihraç edilen mamul bünyesinde kullanılmadığının ihracat taahhüt hesabının müeyyideli kapatılması ile sabit bulunduğu, öte yandan, dahilde işleme izin belgesi kapsamında yapılan ithalat için tahakkuk ettirilen gümrük vergilerinin teminata bağlandığı ve teminatların iade edilmemiş olduğu hususu gerek davalı idarenin savunma dilekçesinde, gerek Bölge Müdürlüğü işleminde belirtildiğinden, teminata bağlanan gümrük vergilerine ilişkin olarak 6183 sayılı Kanun hükümleri gereğince takibat yapılması yolunda davacı adına tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Olayda, davacı adına tescilli beyannamelerle, dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen eşya nedeniyle, dahilde işleme rejimi hükümlerinin ihlal edildiğinin saptandığından bahisle, 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 238. maddesinin olay tarihinde yürürlükte bulunan şekli uyarınca tahakkuk ettirilen gümrük ve katma değer vergileri ile dampinge karşı vergiye vaki itirazın kabul edilerek ek tahakkuk işleminin kaldırılması ve 6183 sayılı Kanun'un 56. mddesine göre tahsilat işlemlerine devam edilmesine dair işlemin esasının incelenmesi suretiyle karar verilmiş ise de, söz konusu işlemde tahakkukların kaldırıldığı ve 6183 sayılı Kanun'un 56. maddesine göre tahsilat işlemlerine devam edilmesi gerektiği hususunun alt idari birimlere duyurulduğu, yol gösterici nitelikte bulunan dava konusu işlemin idari davaya konu edilemeceyeceği değerlendirilmeksizin, işin esasının irdelenmesi suretiyle verilen mahkeme kararına yönelik istinaf dilekçesinde ileri sürülen iddiaların anılan kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu ek tahakkuk ve ceza kararının 3 yıllık tahakkuk zamanaşımı süresi geçirildikten sonra alınması nedeniyle zamanaşımına uğrayan vergi ve cezalara yönelik tesis edilen işlemin hukuka aykırı olduğu, cebri icraya maruz kalındığından ithal edilen eşyaların akıbetinin bilinmediği, fakat bu eşyaların ihraç edilen eşyaların bünyesinde kullanılmış ve gümrükçe onay işleminin yapılmış olma ihtimalinin çok yüksek olduğu ileri sürülmektedir.
    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Olayda, idarece tesis edilen işlemde, 6183 sayılı Kanun'un 37. maddesine yer verilmemekle birlikte, anılan işlemin alt idari birimlere değil, davacıya tebliğ edilmesi ve anılan yazıda "yazı doğrultusunda gereği, aksi takdirde 6183 sayılı Kanun'un 56. maddesi kapsamında işlem yapılacağı hususu" ibaresine yer verilmiş olması karşısında anılan işlemin davacının menfaatini etkileyen ve idari davaya konu edilebilecek kesin ve yürütülebilir nitelikte bir işlem olduğu anlaşılmaktadır.
    Bu bakımdan, Dairece uyuşmazlığın esasının incelenmesi suretiyle karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle istinaf başvurusunun reddi yönünde verilen kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY :
    Davacı şirket tarafından ...tarih ve ...sayılı dahilde işleme izin belgesi kapsamında ...tarih ve ...sayılı, ...tarih ve ..., ...sayılı 8 adet beyanname ile gümrük muafiyetli olarak ithal edilen hammadde, yardımcı madde ve ambalaj malzemelerinin tamamının ihraç edilen mamuller bünyesinde kullanılmadığından taahhüt hesabının müeyyideli olarak kapatıldığı yolundaki Denizli İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği'nin ...tarih ve ...sayılı bildirimi üzerine, ihraç edilen mamuller bünyesinde kullanılmadığından bahisle tahakkuk ettirilen gümrük ve katma değer vergileri ile dampinge karşı vergiye vaki itirazın kabul edilerek ek tahakkuk işleminin kaldırılmasına ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 56. maddesine göre tahsilat işlemlerine devam edilmesine dair Bölge Müdürlüğü kararı üzerine davalı idarece anılan yazının gereğinin yerine getirilmesi aksi takdirde 6183 sayılı Kanun'un 56. maddesi kapsamında işlem yapılacağı yolunda tesis edilen işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
    İLGİLİ MEVZUAT:
    4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 108. maddesinde, serbest dolaşımda olmayan eşyanın, işlem görmüş ürünlerin üretiminde kullanılmasından sonra Türkiye Gümrük Bölgesinden yeniden ihraç edilmesi amacıyla, gümrük vergileri ve ticaret politikası önlemlerine tabi tutulmaksızın ve vergileri teminata bağlanmak suretiyle, dahilde işleme rejimi kapsamında geçici olarak ithal edilebileceği; eşyanın işlem görmüş ürünler şeklinde ihracı halinde, teminatın iade olunacağı; eşyanın bu şekilde dahilde işleme rejiminden yararlanmasına, şartlı muafiyet sistemi denildiği; 81. maddesinde, ilgili rejimin kullanılmasına ilişkin şartların, verilen izinde belirtileceği, izin hakkı sahibinin, izin verilmesinden sonra ortaya çıkan ve iznin devamını ve içeriğini etkileyebilecek olan her türlü gelişmeleri ilgil mercilere bildirmek zorunda oldukları, eşyanın şartlı muafiyet düzenlemesine tabi tutulmasının, söz konusu eşya için tahakkuk edebilecek her türlü gümrük vergilerine karşılık teminat verilmesi şartına bağlı bulunduğu hüküm altına alınmıştır.
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 37. maddesinde, hususi kanunlarında ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacaklarının Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödeneceği, bu ödeme müddetinin son gününün amme alacağının vadesi günü olduğu açıklanmış; 55. maddesinin birinci fıkrasında, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun ödeme emri ile tebliğ olunacağı belirtilmiş; 56. maddesinde ise, karşılığında teminat gösterilmiş bulunan amme alacağı vadesinde ödenmediği takdirde, borcun yedi gün içinde ödenmesi, aksi halde teminatın paraya çevrileceği veya diğer şekillerle cebren tahsile devam olunacağının borçluya bildirileceği, yedi gün borç ödenmediği takdirde teminatın bu Kanun hükümlerine göre paraya çevrilerek amme alacağının tahsil edileceği belirtilmiştir.
    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Bu hükümlere göre; serbest dolaşımda olmayan eşyanın, dahilde işleme rejimi çerçevesinde, Türkiye'de işlenerek veya başka eşyanın üretiminde kullanılarak Türkiye Gümrük Bölgesinden ihraç edilmek kaydıyla, geçici olarak ithal edilmesi halinde, ithal edilen eşyaya ait vergilerin, kural olarak, giriş sırasında, tahakkuk ettirilmesi; ancak, tahsil edilmeyerek, geçici olarak ithal edilen eşyanın işlem görmüş ürünler şeklinde ihraç edilmesi halinde iade edilmek üzere, 6183 sayılı Kanunda öngörülen teminat türlerine göre teminata bağlanması icap etmektedir.
    Öte yandan, dahilde işleme rejimi kapsamında geçici olarak yurda getirilen eşyanın süresinde yurt dışı edilmemesi veya gerçeği yansıtmayan belgelerle yurt dışı edilmiş gibi gösterilmesi suretiyle rejim şartlarının ihlal edilmesi durumunda, eşyaya ait olup, giriş esnasında tahakkuk ettirilerek teminata bağlanmış olan vergilerin takibi gerekmektedir.
    Dosyanın incelenmesinden, davacı adına tescilli serbest dolaşıma giriş beyannameleri ile dahilde işleme izin belgesi kapsamında geçici olarak ithal edilen eşyaların, gümrük muafiyetli olarak ithal edilen hammadde, yardımcı madde ve ambalaj malzemelerinin tamamının ihraç edilen mamuller bünyesinde kullanılmadığından taahhüt hesabının müeyyideli olarak kapatıldığının bildirilmesi sebebiyle tahakkuk ettirilen gümrük ve katma değer vergileri ile dampinge karşı vergiye vaki itiraz üzerine, vergilerin teminata bağlandığı ve teminatların iade edilmemiş olması sebebiyle tahakkuk işleminin kaldırılmasına ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 56. maddesine göre tahsilat işlemlerine devam edileceğine dair düzenlenen yazının davacıya tebliğ edildiği ve itiraza konu edilen işlemin alacağın vadesini belirlemeye yönelik olarak tesis edildiği anlaşılmaktadır.
    Olayda, Dairece, söz konusu işlemde tahakkukların kaldırıldığı ve 6183 sayılı Kanun'un 56. maddesine göre tahsilat işlemlerine devam edilmesi gerektiği hususunun alt idari birimlere duyurulduğu, yol gösterici nitelikte bulunan dava konusu işlemin idari davaya konu edilemeceyeceği gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş ise de; işlemde, 6183 sayılı Kanun'un 37. maddesine yer verilmemekle birlikte, anılan işlemin alt idari birimlere değil, davacı adına alınarak kendisine tebliğ edilmesi ve "bölge müdürlüğü yazısı doğrultusunda gereğinin yapılması, aksi takdirde 6183 sayılı Kanun'un 56. maddesi kapsamında işlem yapılacağı" ibaresine yer verilmiş olması karşısında anılan işlemin davacının menfaatini etkileyen ve idari davaya konu edilebilecek kesin ve yürütülebilir nitelikte bir işlem olduğu anlaşılmıştır.
    Bu bakımdan, uyuşmazlığın esasının incelenmesi suretiyle karar verilmek üzere temyize konu kararın bozulması gerekmiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Temyiz isteminin kabulüne,
    2....Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
    4. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 21/02/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.

    (X)- KARŞI OY :

    Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanmış bulunan bölge idare mahkemesi kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle uygun görülmüş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, bölge idare mahkemesi kararının onanması gerektiği oyu ile, karara katılmıyorum.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi