Abaküs Yazılım
2. Daire
Esas No: 2022/13
Karar No: 2022/777
Karar Tarihi: 23.02.2022

Danıştay 2. Daire 2022/13 Esas 2022/777 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2022/13 E.  ,  2022/777 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İKİNCİ DAİRE
    Esas No : 2022/13
    Karar No : 2022/777


    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
    KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
    VEKİLİ : Av. …
    İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:.. sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava Konusu İstem : Dava; İzmir İl Emniyet Müdürlüğü emrinde başkomiser rütbesinde görev yapan davacının, emniyet amirliği rütbesine terfi ettirilmemesine ilişkin 2014 yılı Merkez Değerlendirme Kurulu kararının iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maaş ve diğer özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
    … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:.. sayılı kararıyla dava konusu işlemin iptaline, bu işlem nedeniyle yoksun kalınan maaş ve diğer özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesi isteminin ise reddine karar verilmiş olup; anılan kararın iptale ilişkin kısmı, davalı idare tarafından temyiz edilmesi üzerine, Danıştay Beşinci Dairesinin 12/02/2019 günlü, E:2016/7814, K:2019/1026 sayılı kararıyla bozulmuştur.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Bozma kararına uyulmak suretiyle verilen … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacının bir üst rütbeye terfi ettirilmesi yönünden kıdemi yerinde olmakla birlikte, bir üst rütbeye terfi durumu değerlendirilirken, emniyet hizmetinin özelliği ve gereklerine uygun olarak, kıdemin yanı sıra, bulunduğu rütbede hakkında yürütülen soruşturma bilgilerinin ve bu soruşturmalara dayanak olan tüm eylemlerinin liyakat değerlendirilmesinde dikkate alınması gerektiğinden, davacının Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 8/6. ve 8/12 maddeleri uyarınca ayrı ayrı meslekten çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin 04/09/2014 günlü, 2014/77 sayılı İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açtığı davalarda, Mahkemelerince işlemlerin iptaline karar verildiği, ancak Danıştay Beşinci Dairesinin 25/09/2018 günlü, E:2016/23585, K:2018/15772 ve E:2016/23151 ve K:2018/15771 sayılı kararlarıyla "olayın teknik boyutu itibarıyla etkin bir soruşturma yürütülerek davacının kullanımında bulunan ve değiştirildiği iddia edilen bilgisayar hard diskinin ve diskte kayıtlı olan bilgilerin akıbetinin hiç bir duraksamaya yer bırakmayacak şekilde ortaya konulup elde edilen bulgulara göre işlem tesis edilmesi gerektiği anlaşıldığından, eksik soruşturma sonucu tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık, anılan işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hüküm fıkrası itibariyle hukuka aykırılık görülmemiştir." gerekçesiyle İdare Mahkemesi kararlarının gerekçeli olarak onandığı, bu kararlar sonucunda davacı hakkında soruşturmaların da devam edeceği ve devam eden soruşturmaların rütbe terfi değerlendirmesinde dikkate alınabileceğinin açık olduğu, personelin aldığı sicil, ödül ve takdirnamesi, eğitim ve öğrenimle kazanılan bilgi, beceri ve davranışlar ile geçmiş hizmetlerinde almış olduğu cezalar, geçirdiği ve devam eden soruşturmalarının niteliğine göre belirlenecek terfi yeterliliği olarak ifade edilen ve Merkez Değerlendirme Kurulunca belirtilen kriterlerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucu elde edilen "liyakat" şartının hakkında devam eden soruşturmaların niteliği dikkate alındığında davacı tarafından sağlanamadığı, dolayısıyla tesis edilen işlemin hukuka uygun olduğu, öte yandan davacının maaş ve diğer özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemi yönünden davanın reddine ilişkin kısım onanarak kesinleşmiş olduğundan dava konusu işleme ilişkin olarak davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, usule ilişkin olarak; davanın duruşmalı olarak görülmesi yönündeki talepleri uyarınca Mahkemece ilk karar verilmeden önce duruşma yapıldığı fakat, anılan kararın Danıştay Beşinci Dairesince bozulması üzerine bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılamada duruşma yapılmadığı, davalı idare lehine duruşmalı işler için belirlenen vekalet ücretine hükmedildiği, bu sebeple anılan kararın usul hükümlerine aykırı olduğu; esasa ilişkin ise, meslekten çıkarma cezasına konu olan fiilleri nedeniyle İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, disiplin cezalarının ise Mahkemece ayrı ayrı iptallerine karar verildiği ve Danıştay tarafından onandığı buna karşın anılan fiillerin terfisine engel olarak gösterilmesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz istemin reddi gerektiği ileri sürülmektedir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının adli yardım isteminin, Danıştay Beşinci Dairesinin 26/11/2019 günlü ara kararı ile kabul edildiği görüldüğünden, 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "Adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder." düzenlemesi gereğince, adli yardım istemi incelenmeksizin işin gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    MADDİ OLAY :
    Emniyet Genel Müdürlüğünce düzenlenen "31/12/2014 Tarihine Kadar Bulunduğu Rütbedeki Zorunlu Çalışma Süresini Tamamlayan Başkomiser Listesi"ne göre tesis edilen 2014 yılı Merkez Değerlendirme Kurulu kararı ile 2014 yılı terfi döneminde, bir üst rütbeye terfi durumu görüşülmek üzere değerlendirmeye alınan 425 başkomiserden 346'sının terfi ettirilmesine karar verilmiş, davacı hakkında ise "terfi etmez" kararı verilmiştir.
    Bunun üzerine, davacının emniyet amirliği rütbesine terfi ettirilmemesine ilişkin söz konusu kararın iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu'nun dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan 4638 sayılı Yasa ile değişik 55. maddesinde; terfilerin kıdem ve liyakata göre yapılacağı, her bir rütbe için belirlenen zorunlu bekleme süreleri sonunda bir üst rütbeye terfii edebilmek için bekleme süresi kadar olumlu sicil alınması ve bir üst rütbede boş kadronun olması gerektiği; kıdem sırasının her yıl duyurulacağı; polis amirlerinin bir üst rütbeye terfiinde bu rütbedeki fiili çalışma süresinin esas alınacağı ve kıdem sırasının tesbitinde bulunulan rütbeye terfi tarihinin esas alınacağı hükme bağlanmıştır.
    Anılan Kanun hükmü doğrultusunda hazırlanarak 10/08/2001 günlü, 24489 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe giren, “Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışmalarına İlişkin Yönetmelik”in "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinde;"...Liyakat: Personelin aldığı sicil, ödül ve takdirnamesi, eğitim ve öğrenimle kazanılan bilgi, beceri ve davranışlar ile geçmiş hizmetlerinde almış olduğu cezalar, geçirdiği ve devam eden soruşturmalarının niteliğine göre belirlenecek terfi yeterliliği..." olarak ifade edilmiş, 11. maddesinde; rütbe terfi şartları sayılmış olup, başkomiserik rütbesinde olanlar bakımından; üst rütbede boş kadro bulunmak, rütbede 3 yıl fiilen çalışmış olmak, bekleme süresi içerisinde, zorunlu en az bekleme süresi kadar olumlu sicil almış olmak, yapılacak yazılı sınavda başarılı olmak ve yöneticilikle ilgili hizmet içi eğitimi başarı ile tamamlamış olmak koşulları getirilmiş, Yönetmeliğin kıdem sırasının tespitine ilişkin 16. maddesinde ise; Kanunun anılan 55.maddesinin 3.fıkrasına paralel düzenleme getirilmiş, devamı maddelerde Merkez Değerlendirme Kurulunun oluşumu, çalışma usul ve esaslarına ilişkin kurallara yer verilerek 24. maddesinde; Merkez Değerlendirme Kurulu üyelerinin terfi edecek personel hakkında; bulunduğu rütbede, affa uğramış olsa bile, adli mercilerce verilen kararlar ve bu kararlara dayanak olan fiillerini, bulunduğu rütbede, affa uğramış olsa bile, disiplin kurullarınca verilen disiplin cezalarına veya soruşturma bilgilerine ve bu soruşturmalara dayanak olan fiil ve hareketlerini, sicil, ödül ve takdirname bilgilerini, meslek içerisindeki bilgi, beceri ve davranışlarını, değerlendirerek edinecekleri kanaate göre oy çokluğu ile karar vereceği hükmüne yer verilmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Yukarıda yer verilen Yasa ve Yönetmelik kurallarının birlikte değerlendirilmesinden; bir amirin bir üst rütbeye terfi ettirilip ettirilemeyeceği konusundaki temel iki ölçütün, kıdem ve liyakat olduğu anlaşılmaktadır.
    Buna göre, bir terfi döneminde terfi etmeyi hak eden amirlerin kıdemlerine göre sıralanmasından sonra, belirlenen sıralamaya göre her birinin liyakat yönünden değerlendirilmesi, liyakat yönünden yeterli görülenlerin terfi ettirilmesi, yeterli görülmeyenlerin ise terfi ettirilmemesi gerekmektedir.
    Liyakatin yerinde olup olmadığının değerlendirilmesinde ise personelin aldığı sicil, ödül ve takdirnameler, eğitim ve öğrenimle kazanılan bilgi, beceri ve davranışlar ile geçmişte alınmış cezalar, geçirilen ve devam eden soruşturmaların niteliği bir bütün olarak dikkate alınmalıdır. Bu kurallar uyarınca, terfi değerlendirmesi yapılırken bulunulan rütbedeki bekleme süresi içerisinde başlatılan ve devam etmekte olan bir soruşturmanın bulunması yeterli olup, soruşturmanın dikkate alınması için nihayete erdirilip sonrasında da adli veya idari yönden bir ceza verilmesine de hukuken gerek bulunmamaktadır.
    Buna göre, davacının bir üst rütbeye terfi ettirilmesi yönünden kıdemi yerinde olmakla birlikte, bir üst rütbeye terfi durumu değerlendirilirken, emniyet hizmetinin özelliği ve gereklerine uygun olarak, kıdemin yanı sıra, bulunduğu rütbede hakkında yürütülen soruşturma bilgilerinin ve bu soruşturmalara dayanak olan tüm eylemlerinin liyakat değerlendirilmesinde dikkate alınması gerektiğinden, davacının Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 8/6.ve 8/12 maddeleri uyarınca ayrı ayrı meslekten çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin 04/09/2014 günlü, 2014/77 sayılı İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açtığı davalarda, Mahkemelerince işlemlerin iptaline karar verildiği; ancak Danıştay Beşinci Dairesinin 25/09/2018 günlü, E:2016/23585, K:2018/15772 ve E:2016/23151, K:2018/15771 sayılı kararlarıyla olayın teknik boyutu itibarıyla etkin bir soruşturma yürütülerek davacının kullanımında bulunan ve değiştirildiği iddia edilen bilgisayar hard diskinin ve diskte kayıtlı olan bilgilerin akıbetinin hiç bir duraksamaya yer bırakmayacak şekilde ortaya konulup elde edilen bulgulara göre işlem tesis edilmesi gerektiği anlaşıldığından, eksik soruşturma sonucu tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık, anılan işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hüküm fıkrası itibariyle hukuka aykırılık görülmemiştir." gerekçesiyle İdare Mahkemesi kararlarının gerekçeli olarak onandığı, anılan kararlara yönelik davalı idarenin karar düzeltme istemleri ise Danıştay İkinci Dairesinin 29/06/2021 günlü, E:2021/8001, K:2021/2352 ve E:2021/8064, K:2021/2351 sayılı kararlarıyla reddedildiği, bu kararlar sonucunda davacı hakkında soruşturmaların da devam edeceği ve devam eden soruşturmaların rütbe terfi değerlendirmesinde dikkate alınabileceği açıktır.
    Bu durumda, İdare Mahkemesince öncelikle davacının meslekten çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin işlemlerin yargı kararıyla iptali üzerine idarece davacı hakkında yeniden soruşturma yürütülüp yürütülmediği ve herhangi bir disiplin cezası verilip verilmediği hususlarının araştırılması, 2014 yılına ilişkin terfi listesi getirtilerek, personelin aldığı sicil, ödül ve takdirnamesi, eğitim ve öğrenimle kazanılan bilgi, beceri ve davranışlar ile geçmiş hizmetlerinde almış olduğu cezalar, geçirdiği ve devam eden soruşturmalarının niteliğine göre bir karar verilmesi gerekmekte iken, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.


    Öte yandan, Mahkemece verilen … günlü, E:…, K:… sayılı ilk kararın davacının işlem nedeniyle yoksun kaldığı maaş ve diğer özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi isteği yönünden reddine ilişkin kısmı ile birlikte bu kararın, ...TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine ilişkin kısmı da kesinleştiğinden, bozma üzerine verilecek kararda bu hususun da göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
    2. ... İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
    3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine,
    4. 2577 sayılı Yasa'nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi