
Esas No: 2021/4022
Karar No: 2022/1146
Karar Tarihi: 24.02.2022
Danıştay 8. Daire 2021/4022 Esas 2022/1146 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2021/4022 E. , 2022/1146 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/4022
Karar No : 2022/1146
DAVACI : … Sendikası
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :
Yükseköğretim Genel Kurulu'nun 14/05/2015 tarihli toplantısında alınan Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esasların 3., 5. ve 6. maddelerinde değişiklik yapılmasına ilişkin kararın iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI :
Davacı tarafından, dava konusu düzenlemelerle araştırma görevlilerinin Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı'na atanmasının zorlaştırıldığı, sınav komisyonunun ilgili üniversite bünyesinde görev yapan öğretim üyelerinden oluşmasının sonucu değiştirmediği, zira bu öğretim üyelerini belirleme yetkisinin YÖK'te olduğu, alan belirleme ve ilan edilen kadronun 4 katından fazla aday çağırma yetkisinin de YÖK'te olmasının üniversitelerin özerkliğine tamamen aykırı sonuçlar doğurma ihtimalini taşıdığı, dava konusu alan sınavı ve alan sınavının sözlü sınavla yapılması yönündeki düzenlemenin hukuksuzluğa, keyfiliğe yol açacağı, sınavın hangi alanlarda yapılacağının belirtilmediği, bu alanların belirlenmesinin tamamen YÖK'e bırakıldığı, sözlü sınavın güvenilirliğinin düşük olduğu, yanlış beyanda bulunanların, istifa eden ve göreve başlamayanlarla eşit hale getirilmesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
DAVALI İDARENİN SAVUNMASI :
Usul açısından davanın ehliyet ve hasım yokluğundan reddi gerektiği; esas açısından ise, öğretim elemanı yetiştirme, planlama, düzenleme, yönetme, denetleme, eğitim-öğretim ve bilimsel ve araştırma faaliyetlerinin yönlendirilmesi, yükseköğretim kurumları arasında birleştirici, bütünleştirici, sürekli, ahenkli, ve geliştirici işbirliği ve koordinasyonun sağlanmanın yetki ve görevleri olduğu, 2010 yılından beri uygulanan öğretim üyesi yetiştirme programının daha verimli ve etkin hale getirilmesi amacıyla atanması planlanan araştırma görevlisi adaylarının ilgili bilim alanında bilgi, yetkinlik ve ifade gücünü ölçülmesi zaruretini doğurduğu, bu kapsamda üniversitelerin de taleplerinin göz önüne alındığı, ilgili bilim alanında daha yetkin, kendini daha iyi ifade edebilen araştırma görevlilerinin alınabilmesi için düzenlemeler yapıldığı, daha önce sadece ALES ve not ortalaması dikkate alınarak alımın yapılmasının üniversiteler ve akademi camiası tarafından yoğun bir şekilde eleştirildiği, Ülkemizde yazılı sınavda başarılı olanların sözlü sınava alınmalarının genel uygulama niteliğinde olduğu, anılan usul ve esasların 6. maddesinin 6. fıkrasındaki düzenlemenin Danıştay Sekizinci Dairesi'nin E:2014/10030 sayılı dosyasında verilen 02/03/2015 tarihli yürütmenin durdurulması kararı sonucunda tesis edildiği, ölçülülük ilkesiyle bağdaştığı, dava konusu düzenleyici işlemlerin hukuka uygun olduğu belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Dava konusu işlemin kısmen iptaline, kısmen reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava; Yükseköğretim Genel Kurulunun 14.05.2015 tarihli toplantısında alınan Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esasların 3., 5. ve 6. maddelerinde değişiklik yapılmasına ilişkin kararının iptali istemiyle YÖK Başkanlığına karşı açılmıştır.
Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esasların 3., 5. ve 6. maddelerinde 14.05.2015 tarihli Genel Kurul kararı ile yapılan değişikliklerden aşağıda yer verilen kısımların iptali istenilmiştir.
3/1. maddesinde: ''f)ÖYP Puanı: Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına araştırma görevlisi olarak atanmak üzere veya alan sınavına girebilmek için ya da program gereğince bir ÖYP Üniversitesinde lisansüstü eğitim-öğretim görmek amacıyla başvuran her bir ÖYP araştırma görevlisi için YÖK Yürütme Kurulunca 5 inci madde kapsamında belirlenen kriter ve oranlar dikkate alınarak hesaplanan puan olarak tanımlanmış, "h)Alan Sınavı: Yürütme Kurulunca belirlenen alanlarda yapılan, adayların ilgili bilim alanında bilgi, yetkinlik ve ifade gücünü ölçen, sonucu açıklandığı tarihten itibaren iki yıl geçerli olan ve aynı alanda ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına başvurularda kullanılacak yazılı ve/veya sözlü sınavı" tanımı getirilmiş; "ÖYP puanı" başlıklı 5. maddesinin, ''(1) Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına araştırma görevlisi olarak atanmak üzere veya alan sınavına girebilmek için ya da program gereğince bir ÖYP Üniversitesinde lisansüstü eğitim-öğretim görmek amacıyla başvuran her bir ÖYP araştırma görevlisi için bir ÖYP puanı hesaplanır. "(3) Alan Sınav Puanı ile ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına başvuracak adayların ÖYP puanının hesaplanmasında lisans not ortalamasının % 20'si, Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitim Giriş Sınavı (ALES) puanının % 25'i, Alan Sınav Puanının % 40'ı ve varsa Yabancı Dil Sınavı Puanının % 15'i dikkate alınır." kuralı konulmuş; "Başvuru, değerlendirme ve atama" başlıklı 6. Maddesinin (2) Alan Sınavına başvuran adaylar arasından, ÖYP puanı en yüksek puandan başlanarak ilan edilen kadro sayısının en az dört katı kadar aday çağrılır (Dört katından daha fazla aday çağırılmasına Yürütme Kurulu yetkilidir). Son sıradaki aday ile eşit puanı olan diğer adayların da başvuruları kabul edilir. (3) Alan sınavı, üniversitelerin ilgili bilim alanında görev yapan öğretim üyeleri arasından Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca belirlenen sınav komisyonu/komisyonları tarafından yapılır. (5) Kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulundukları tespit edilenlerin ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına ataması yapılmaz. Yanlış beyanda bulunduğu halde ataması yapılan araştırma görevlilerinin atama işlemleri ile ilgili tüm cezai ve hukuki sorumluluk ilgiliye ve atamayı yapan yükseköğretim kurumu yetkililerine aittir. (6) ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atanmaya hak kazandığı halde göreve başlamayanlar, göreve başladıktan sonra istifa edenler ile kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulunduğu için ataması yapılmayanların yeniden ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına başvurmaları halinde ÖYP puanları iki yıl süreyle % 20 oranında düşürülür. '' şartı getirilmiştir.
Uyuşmazlığın Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 3. Maddesinin 1/ h) fıkrasında yapılan değişiklikliğe ilişkin kısmı yönünden; 2015 yılı Bütçe Kanunu'nun İ-Cetveli Çeşitli Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelere Göre Bütçe Kanununda Gösterilmesi Gereken Parasal ve Diğer Sınırlarına Ait Cetvel'in II. Kamu Görevlilerine İlişkin Toplam Atama Sayısı Sınırları Başlıklı kısmında; " Açıktan veya nakil suretiyle; 78 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamında öğretim üyeleri hariç olmak üzere boş öğretim elemanı kadrolarına 4.000, 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 7 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında serbest memur kadrolarına 36.000 olmak üzere, yapılabilecek toplam atama sayısı sınırı 40.000 adettir. Ayrıca, yükseköğretim kurumlarının boş öğretim elemanı kadrolarına 2014 yılında emeklilik, ölüm, istifa, nakil, eğitimin tamamlanması veya başarısızlık sonucu kurumlarından ayrılan araştırma görevlisi sayısı kadar daha açıktan veya nakil suretiyle atama yapılabilir. 4.000 adet atama izninin en az 2.000 adedi, Yükseköğretim Kurulu koordinasyonunda Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı kapsamında yetiştirilmek amacıyla araştırma görevlisi kadrolarına yapılacak atamalarda kullanılır. Program kapsamında söz konusu kadrolara atanacak adayların puan türleri esas alınarak kurumlar itibarıyla merkezi olarak yerleştirilmeleri, yurt içinde ve yurt dışında yetiştirilmeleri ile yükseköğretim kurumlarına sağlanacak diğer desteklere ilişkin usul ve esaslar Yükseköğretim Kurulunca belirlenir."
düzenlemesine yer verilmiştir.
2010 yılından beri uygulanan ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrolarına atananların atanmalarda bazı sorunların yaşanması nedeniyle, bu programın daha etkin ve verimli bir şekilde uygulanması ve atananların gerçekten atandıkları bölümün gereklerine ve ihtiyaçlarına uygun kişiler olup olmadıklarının anlaşılması amacıyla, YÖK Genel Kurulu'nun 14/05/2015 tarihli kararı ile Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslarına, " Alan Sınavı" tanımı ve alan sınavına ilişkin uygulamanın eklenmesi suretiyle yeni bir düzenlemeye gidilmiştir. Bu sayede; daha önce lisans not ortalaması, ALES puanı ve varsa Yabancı Dil Puanına göre belirlenen ÖYP Puanı, bu karar ile alan sınavı uygulamasının eklenmesi suretiyle; lisans not ortalaması, ALES puanı, Alan Sınav Puanı ve varsa Yabancı Dil Sınavı Puanına göre beliirlenir hale gelmiştir.
İdare tarafından, alan sınavına ilişkin tanımı, Yürütme Kurulunca belirlenen alanlarda yapılan, adayların ilgili bilim alanında bilgi, yetkinlik ve ifade gücünü ölçen, sonucu açıklandığı tarihten itibaren iki yıl geçerli olan ve aynı alanda ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına başvurularda kullanılacak yazılı ve/veya sözlü sınav olarak yapılmış olup; bu tanımdan da anlaşılacağı üzere sınavın yazılı ve/veya sözlü olarak yapılabilmesi mümkündür.
Davacı Sendika tarafıdan, alan sınavı olarak yapılacak sözlü sınavın liyakat ve kariyer kriterlerine aykırılık teşkil ettiği ve subjektif uygulamaya sebebiyet verebileceği belirtilerek işbu dava açılmıştır.
Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslarının 6. maddesinin 3. fıkrasında; alan sınavının, üniversitelerin ilgili bilim alanında görev yapan öğretim üyeleri arasından Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca belirlenen sınav komisyonu/komisyonları tarafından yapılacağı belirtilmiş olup; bu konuda objektif bir düzenlemeye gidilmiştir.
Kaldı ki; üniversitelerin ilgili bilim alanında sözlü sınav yapılıp yapılmaması konusunda seçim hakkı bulunmakla birlikte; bazı durumlarda ilgili bilim alanının doğası gereği sadece sözlü sınav yapılması zorunluluğu da söz konusu olabilmektedir.
Bu durumda; Öğretim Üyesi Yetiştirme Programının daha verimli ve etkin kullanılması, araştırma görevlisinden beklenenin sağlanması ve ilgili bilim alanının ihtiyaç ve gereklerinin tam anlamıyla karşılanabilmesi amacıyla, ilgili bilim alanının niteliğine göre sözlü sınav yapılması gerekliliğinin bazen bir zorunluluk bazen de bir seçimlik uygulama olması karşısında; söz konusu değişiklikte hukuka ve mevzuata aykırı bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Uyuşmazlığın Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 3. Maddesinin 1/ f) fıkrası ve 5. Maddesine ilişkin kısmı yönünden; dava konusu usul ve esasların 3/f maddesinde ÖYP puanının tanımı yapılmış, ÖYP puanı başlıklı 5. maddesinin 1. fıkrasında, "Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına araştırma görevlisi olarak atanmak üzere veya alan sınavına girebilmek için ya da program gereğince bir ÖYP Üniversitesinde lisansüstü eğitim-öğretim görmek amacıyla başvuran her bir ÖYP araştırma görevlisi için bir ÖYP puanı hesaplanır. ", aynı maddenin dava konusu edilen 3. fıkrasında "Alan Sınav Puanı ile ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına başvuracak adayların ÖYP puanının hesaplanmasında lisans not ortalamasının % 20'si, Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitim Giriş Sınavı(ALES) puanının % 25'i, Alan Sınav Puanının % 40'ı ve varsa Yabancı Dil Sınavı Puanının % 15'i dikkate alınır. " düzenlemelerine yer verilmiştir.
Uyuşmazlıkta davalı idarece öğretim üyesi programına yapılacak alımlarla ilgili yapılacak olan alan sınavının, adayların ilgili bilim dalındaki bilgi, yetkinlik ve ifade gücünün ölçülmesi amacıyla getirilmiş olduğu anlaşılmış olup, üniversitelerde istihdam edilecek öğretim elemanlarının yaptıkları işin mahiyeti gereği atanacakları bilim dalındaki bilgilerinin ölçülmesinin yanında bunları yetkin bir şekilde ifade edebilmesi de oldukça önemlidir. Bu nedenle davalı idarece hizmetin daha iyi işlemesi için getirilen kurallarda hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Uyuşmazlığın Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 6. maddesinin 2. fıkrasına ilişkin kısmının incelenmesine gelince; söz konusu hüküm ile alan sınavına başvuran adaylar arasından ilan edilen kadro sayısının dört katına kadar aday çağrılabileceği düzenlenmiş iken madde devamında, Yürütme Kurulu tarafından karar verilmesi durumunda, dört katından fazla aday çağrılmasının söz konusu olabileceği öngörülmüştür.
ÖYP Puanı itibariyle, ilan edilen kadro sayısının dört katı içerisinde yer alan adaylar aleyhine bir durumun ortaya çıkabileceği hususu da dikkate alındığında, dört katından daha fazla aday çağrılabilmesini öngören düzenlemenin gerekçesinin davalı idarece ortaya konulması gerektiği açıktır.
Bu itibarla, ilan edilen kadro sayısının dört katından daha fazla aday çağırılmasına imkan veren düzenlemenin hangi amaçla tesis edildiği hususu davalı idarece somut bir biçimde ortaya konulamadığından, dava konusu düzenlemede yer alan "Dört katından daha fazla aday çağırılmasına Yürütme Kurulu yetkilidir" ibaresinde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 6. maddesinin 3. ve 5. fıkrasına ilişkin kısmı yönünden; söz konusu 6/3 maddesindeki değişiklik ile alan sınavının üniversitelerin ilgili bilim alanında görev yapan öğretim üyeleri arasından Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca belirlenen sınav komisyonu/komisyonları tarafından yapılacağı belirtilmiş olup; bu konuda objektif bir düzenlemeye gidildiğinden hukuka aykırılık bulunmamaktadır. 6/5 maddesi yönünden ise, kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulundukları tespit edilenlerin ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına atamasının yapılmamasında kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmamaktadır.
Uyuşmazlığın Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 6. maddesinin 6. fıkrasına ilişkin kısmının incelenmesine gelince, söz konusu düzenleme ile ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atanmaya hak kazandığı halde göreve başlamayanlar ve göreve başladıktan sonra istifa edenler ile kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulunduğu için ataması yapılmayanların durumu aynı nitelikte değerlendirilerek, bu kişiler arasında herhangi bir ayırım yapılmaksızın, bu kişilerin ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına tekrar başvurmaları durumunda ÖYP puanlarının iki yıl süreyle %20 oranında düşürüleceği düzenlenmiştir.
Kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulunduğu için ataması yapılmayan kişiler ile ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atanmaya hak kazandığı halde göreve başlamayanlar ve göreve başladıktan sonra istifa edenlerin eylemlerinin niteliği itibariyle aynı kabul edilmesine olanak bulunmamakta olup, bu doğrultuda söz konusu fiiller için aynı nitelikte yaptırım uygulanması da hukuken mümkün olmadığı gibi "eşitlik" ve "hakkaniyet" ilkelerine de aykırıdır.
Bu itibarla, kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulunduğu için ataması yapılmayanlar ile ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atanmaya hak kazandığı halde göreve başlamayanlar ve göreve başladıktan sonra istifa edenler arasında herhangi bir ayrım yapılmaksızın, farklı nitelikteki eylemler için aynı yaptırımın öngörülmesine yönelik düzenleme getiren Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 6. maddesinin 6. fıkrasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esaslar hakkında 14.05.2015 günlü yapılan değişikliklerin iptali istemiyle açılan davanın 3., 5. maddelerine ve 6. maddenin 2. ve 6. fıkraları dışındaki değişikliklerine ilişkin kısmının reddi, 6. maddesinin 2. ve 6. fıkrasının iptali gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair Dairemizin 06/05/2019 tarih ve E:2015/7248, K:2019/4201 sayılı kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 21/01/2021 tarih ve E:2019/2459, K:2021/80 sayılı kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyularak Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Yükseköğretim Genel Kurulu'nun 14/05/2015 tarihli toplantısında alınan Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esasların 3., 5. ve 6. maddelerinde değişiklik yapılmasına ilişkin kararın iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN :
Davalı idarenin usule ilişkin iddiaları kabul edilmeyerek işin esasına geçilmiştir.
ESAS YÖNÜNDEN :
İlgili Mevzuat:
Anayasamızın 'Yükseköğretim kurumları' başlıklı 130. maddesinin 9. fıkrasında; "Yükseköğretim kurumlarının kuruluş ve organları ile işleyişleri ve bunların seçimleri, görev, yetki ve sorumlulukları üniversiteler üzerinde Devletin gözetim ve denetim hakkını kullanma usulleri, öğretim elemanlarının görevleri, unvanları, atama, yükselme ve emeklilikleri, öğretim elemanı yetiştirme, üniversitelerin ve öğretim elemanlarının kamu kuruluşları ve diğer kurumlar ile ilişkileri, öğretim düzeyleri ve süreleri, yükseköğretime giriş, devam ve alınacak harçlar, Devletin yapacağı yardımlar ile ilgili ilkeler, disiplin ve ceza işleri, mali işler, özlük hakları, öğretim elemanlarının uyacakları koşullar, üniversitelerarası ihtiyaçlara göre öğretim elemanlarının görevlendirilmesi, öğrenimin ve öğretimin hürriyet ve teminat içinde ve çağdaş bilim ve teknoloji gereklerine göre yürütülmesi, Yükseköğretim kuruluna ve üniversitelere Devletin sağladığı mali kaynakların kullanılması kanunla düzenlenir." hükmüne, 'Yükseköğretim üst kuruluşları' başlıklı 131. maddesinde; "Yükseköğretim kurumlarının öğretimini planlamak, düzenlemek, yönetmek, denetlemek, yükseköğretim kurumlarındaki eğitim - öğretim ve bilimsel araştırma faaliyetlerini yönlendirmek bu kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda kurulmasını, geliştirilmesini ve üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak ve öğretim elemanlarının yetiştirilmesi için planlama yapmak maksadı ile Yükseköğretim Kurulu kurulur..." hükmüne yer verilmiştir.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 'Yükseköğretim Kurulu' başlıklı 6. maddesinin (a) fıkrasında; "Yükseköğretim Kurulu, tüm yüksek öğretimi düzenleyen ve yükseköğretim kurumlarının faaliyetlerine yön veren, bu kanunla kendisine verilen görev ve yetkiler çerçevesinde özerkliğe ve kamu tüzel kişiliğine sahip, bir kuruluştur..." hükmü, 'Yükseköğretim Kurulunun görevleri' başlıklı 7. maddesinin (a) fıkrasında; "Yükseköğretim kurumlarının bu Kanunda belirlenen amaç, hedef ve ilkeler doğrultusunda kurulması, geliştirilmesi, eğitim - öğretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi ve yükseköğretim alanlarının ihtiyaç duyduğu öğretim elemanlarının yurt içinde ve yurt dışında yetiştirilmesi için kısa ve uzun vadeli planlar hazırlamak, üniversitelere tahsis edilen kaynakların, bu plan ve programlar çerçevesinde etkili bir biçimde kullanılmasını gözetim ve denetim altında bulundurmak" hükmü, (b) fıkrasında; "Yükseköğretim kurumları arasında bu Kanunda belirlenen amaç, ilke ve hedefler doğrultusunda birleştirici, bütünleştirici, sürekli, ahenkli ve geliştirici işbirliği ve koordinasyonu sağlamak" hükmü, 'Kaynak aktarımı' başlıklı 10. maddesinde; "...Ödenek kaydedilen tutarlar, öncelikle yükseköğretim kurumlarının bilimsel araştırma projeleri ile yurt içi ve yurt dışı öğretim elemanı ve öğrenci değişim programlarının desteklenmesi, yurt içi ve yurt dışında öğretim üyesi ve araştırmacı yetiştirilmesi ile Yükseköğretim Kurulunun fiziki ve beşeri altyapısının güçlendirilmesi amacıyla kullanılır. Söz konusu hizmet ve faaliyetlere ilişkin olarak Yükseköğretim Kurulunca uygun görülen tutarlar, ilgili yükseköğretim kurumlarına tahakkuk ettirilmek suretiyle ödenir. Yurt içi ve yurt dışında öğretim üyesi ve araştırmacı yetiştirilmesi amacıyla yükseköğretim kurumlarına ödenen tutarlar karşılığını bir yandan ilgili yükseköğretim kurumunun (B) işaretli cetveline öz gelir, diğer yandan (A) işaretli cetveline ödenek kaydetmeye ilgili yükseköğretim kurumu yetkilidir. Bilimsel araştırma projeleri ile yurt içi ve yurt dışı öğretim elemanı ve öğrenci değişim programlarının desteklenmesi amacıyla yükseköğretim kurumuna aktarılan tutarlar, ilgili yükseköğretim kurumunun bütçesine gelir kaydedilmeksizin, açılacak özel hesaplarda izlenir..." hükmü yer almıştır.
2015 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu'nun İ Cetvelinde; kamu görevlilerine ilişkin toplam atama sayısı sınırı olarak, 4.000 adet atama izninin en az 2.000 adedinin, Yükseköğretim Kurulu koordinasyonunda Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı kapsamında yetiştirilmek amacıyla araştırma görevlisi kadrolarına yapılacak atamalarda kullanılacağı, program kapsamında söz konusu kadrolara atanacak adayların puan türleri esas alınarak kurumlar itibarıyla merkezi olarak yerleştirilmelerinin, yurt içinde ve yurt dışında yetiştirilmeleri ile yükseköğretim kurumlarına sağlanacak diğer desteklere ilişkin usul ve esasların Yükseköğretim Kurulunca belirleneceği hususuna yer verilmiştir.
Dava Konusu Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esasların 3/1-f, 3/1-h, 5/1., 5/3. maddelerinin incelenmesi:
Dava konusu 14/05/2015 tarihli değişiklikle Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esasların; 'Tanımlar ve kısaltmalar' başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde; "ÖYP Puanı: Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına araştırma görevlisi olarak atanmak üzere veya alan sınavına girebilmek için ya da program gereğince bir ÖYP Üniversitesinde lisansüstü eğitim-öğretim görmek amacıyla başvuran her bir ÖYP araştırma görevlisi için YÖK Yürütme Kurulunca 5 inci madde kapsamında belirlenen kriter ve oranlar dikkate alınarak hesaplanan puanı", (h) bendinde; "Alan Sınavı: Yürütme Kurulunca belirlenen alanlarda yapılan, adayların ilgili bilim alanında bilgi, yetkinlik ve ifade gücünü ölçen, sonucu açıklandığı tarihten itibaren iki yıl geçerli olan ve aynı alanda ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına başvurularda kullanılacak yazılı ve/veya sözlü sınavı" düzenlemesi, 'ÖYP puanı' başlıklı 5. maddesinin 1. fıkrasında; "Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına araştırma görevlisi olarak atanmak üzere veya alan sınavına girebilmek için ya da program gereğince bir ÖYP Üniversitesinde lisansüstü eğitim-öğretim görmek amacıyla başvuran her bir ÖYP araştırma görevlisi için bir ÖYP puanı hesaplanır.", 3 fıkrasında; "Alan Sınav Puanı ile ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına başvuracak adayların ÖYP puanının hesaplanmasında lisans not ortalamasının % 20'si, Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitim Giriş Sınavı (ALES) puanının % 25'i, Alan Sınav Puanının % 40'ı ve varsa Yabancı Dil Sınavı Puanının % 15'i dikkate alınır." düzenlemesi yer almıştır.
Öğretim Üyesi Yetiştirme Programının amacı, artan üniversite sayısına bağlı olarak öğretim üyesi ihtiyacının artması nedeniyle Yükseköğretim Kurulunun uygun gördüğü lisansüstü eğitim-öğretim verme imkanına sahip yükseköğretim kurumlarında, öğretim üyesi ihtiyacı olan diğer yükseköğretim kurumlarının araştırma görevlilerine lisansüstü eğitim yaptırılması yoluyla, öğretim üyesi yetiştirilmesinin sağlanmasıdır.
Davalı idarece öğretim üyesi programına yapılacak alımlarla ilgili yapılacak olan alan sınavının, adayların ilgili bilim dalındaki bilgi, yetkinlik ve ifade gücünün ölçülmesi amacıyla getirilmiş olduğu, dolayısıyla üniversitelerde istihdam edilecek öğretim elemanlarının yaptıkları işin mahiyeti gereği atanacakları bilim dalındaki bilgilerinin ölçülmesinin yanında bunları yetkin bir şekilde ifade edebilmelerinin de oldukça önemli olduğu anlaşılmaktadır.
Üniversitelerin ilgili bilim alanında sözlü sınav yapılıp yapılmaması konusunda seçim hakkı bulunmakla birlikte, Öğretim Üyesi Yetiştirme Programının daha verimli ve etkin kullanılması, araştırma görevlisinden beklenenin sağlanması ve ilgili bilim alanının ihtiyaç ve gereklerinin tam anlamıyla karşılanabilmesini teminen ilgili bilim alanının niteliğine göre sözlü sınav yapılması gerekliliğinin bazen bir zorunluluk bazen de bir seçimlik uygulama olduğu açıktır.
Bu kapsamda; idarelerin, düzenleme yetkisine sahip olunan alanlarda uygulamaları, çağın gereklerine ve akademik ihtiyaçlara uygun olarak değiştirip, yeniden düzenleyebilecekleri tartışmasız olup, öğretim üyeliğinin ilk basamağını oluşturan ve yükseköğretim kurumlarında yapılan araştırma, inceleme ve deneylerde yardımcı olan, yetkili organlarca verilen ilgili diğer görevleri yapan öğretim yardımcıları olan araştırma görevlisi adayları için, ÖYP kapsamında görev alacakları üniversitelerden gelen talepler de dikkate alındığında, ilgili bilim alanında bilgi, yetkinlik ve ifade gücünü ölçen bir uygulama ihtiyacının zorunlu olduğu anlaşıldığından, davalı idarece hizmetin daha iyi işlemesi için yapılan düzenlemelerde üst hukuk normlarına ve kamu yararına aykırılık görülmediği sonucuna ulaşılmaktadır.
Dava Konusu Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esasların 6/2., 6/3., 6/5. maddelerinin incelenmesi:
'Başvuru, değerlendirme ve atama' başlıklı 6. maddesinin 2. fıkrasında; "Alan Sınavına başvuran adaylar arasından, ÖYP puanı en yüksek puandan başlanarak ilan edilen kadro sayısının en az dört katı kadar aday çağrılır. (Dört katından daha fazla aday çağırılmasına Yürütme Kurulu yetkilidir). Son sıradaki aday ile eşit puanı olan diğer adayların da başvuruları kabul edilir.", 3. fıkrasında; "Alan sınavı, üniversitelerin ilgili bilim alanında görev yapan öğretim üyeleri arasından Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca belirlenen sınav komisyonu/komisyonları tarafından yapılır.", 5. fıkrasında; "Kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulundukları tespit edilenlerin ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına ataması yapılmaz. Yanlış beyanda bulunduğu halde ataması yapılan araştırma görevlilerinin atama işlemleri ile ilgili tüm cezai ve hukuki sorumluluk ilgiliye ve atamayı yapan yükseköğretim kurumu yetkililerine aittir." hususları düzenlenmiştir.
Yapılan düzenlemelerle, ÖYP puanı en yüksek puandan başlanarak ilan edilen kadro sayısının en az dört katı kadar aday çağrılacağı, dört katından daha fazla aday çağırılmasına Yürütme Kurulu'nun yetkili olduğu, alan sınavının üniversitelerin ilgili bilim alanında görev yapan öğretim üyeleri arasından Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca belirlenen sınav komisyonu/komisyonları tarafından yapılacağı belirtilmiş olup, bu konuda objektif bir düzenlemeye yer verilmiştir.
Diğer taraftan; ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına ilan koşullarını taşıyan kişilerin atanması tabi olup kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulunanların atamasının yapılmaması hususunun Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı kapsamında, üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamaya ve akademik gereklilikleri karşılamaya yönelik olduğu açıktır.
Bu çerçevede; kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulundukları tespit edilenlerin ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına ataması yapılmayacağı düzenlemesinin adayların kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulunmalarının engellenmesi, keyfiyetin ve usule aykırı atamaların önüne geçilmesi, kaynakların etkin ve yerinde kullanılması amacını taşıdığı, kamu yararına ve hizmet gereklerine uygun olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
Dava Konusu Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esasların 6/6. maddesinin incelenmesi:
Dava konusu Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına ilişkin Usul ve Esasların 'Başvuru, değerlendirme ve atama başlıklı 6. maddesinin 6. fıkrasında "ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atanmaya hak kazandığı halde göreve başlamayanlar, göreve başladıktan sonra istifa edenler ile kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulunduğu için ataması yapılmayanların yeniden ÖYP araştırma görevlisi kadrolarına başvurmaları halinde ÖYP puanları iki yıl süreyle % 20 oranında düşürülür." düzenlemesine yer verilmiştir.
Kanun koyucu ve idareler, düzenlemeler yaparken hukuk devleti ilkesinin bir gereği olan ölçülülük ilkesiyle bağlı olup bu ilke, “elverişlilik”, “gereklilik” ve “orantılılık” olmak üzere üç alt ilkeden oluşmaktadır. “Elverişlilik”, başvurulan önlemin ulaşılmak istenen amaç için elverişli olmasını, “gereklilik” başvurulan önlemin ulaşılmak istenen amaç bakımından gerekli olmasını “orantılılık” ise başvurulan önlem ve ulaşılmak istenen amaç arasında olması gereken ölçüyü ifade etmektedir. Bir kurala uyulmaması nedeniyle kanun koyucu veya idareler tarafından öngörülen yaptırım ile ulaşılmak istenen amaç arasında da “ölçülülük ilkesi” gereğince makul bir dengenin bulunması zorunludur.
Bir başka anlatımla, hukuk devletinin unsurlarından olan “ölçülülük ilkesi” nedeniyle idare, kural ihlali nedeniyle öngörülen yaptırım ile ulaşılmak istenen amaç arasında makul bir denge kurmak zorundadır.
Bu itibarla, Öğretim Üyesi Yetiştirme Programının öngörülen amacına ulaşabilmesi ve Dairemizce dava konusu düzenlemeden önce yürürlükte olan Usul ve Esaslar hakkında verilmiş olan yargı kararlarının uygulanması için dava konusu düzenleme yapılmış ise de, ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atanmaya hak kazandığı halde göreve başlamayanların, göreve başladıktan sonra istifa edenler ile kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulunduğu için ataması yapılmayanların farklı durumda olmalarına rağmen, bunlar için aynı yaptırım olan ÖYP puanları iki yıl süreyle % 20 oranında düşürüleceğine ilişkin yapılan düzenlemede getirilen yaptırımın, ulaşılmak istenen amaç karşısında orantılı bir tedbir olmadığı, ÖYP kapsamında araştırma görevlisi kadrosuna atanmaya hak kazandığı halde göreve başlamayanların, göreve başladıktan sonra istifa edenler ile kendilerine avantaj sağlamak amacıyla yanlış beyanda bulunduğu için ataması yapılmayanların farklı durumda olmaları nedeniyle farklı yaptırımlar uygulanması gerektiği, aynı kategoride değerlendirilerek aynı yaptırımın uygulanmasının hukuk devletinin bir gereği olan ölçülülük ilkesi ile bağdaşmayacağı anlaşıldığından, yapılan düzenlemede hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Dava konusu Öğretim Üyesi Yetiştirme Programına İlişkin Usul ve Esasların 3/1-f, 3/1-h, 5/1., 5/3., 6/2., 6/3., 6/5. maddeleri yönünden REDDİNE, 6/6. maddesi yönünden İPTALİNE,
2.Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 689,30-TL'sının davacı üzerinde bırakılmasına, kalan ..-TL'sının davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
3.Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
4.Posta gideri avansından varsa artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
5.Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na temyiz yolu açık olmak üzere,
24/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
