
Esas No: 2019/817
Karar No: 2022/625
Karar Tarihi: 28.02.2022
Danıştay 9. Daire 2019/817 Esas 2022/625 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/817 E. , 2022/625 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/817
Karar No : 2022/625
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : .. Vergi Dairesi Başkanlığı-…
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Tasfiye Halinde … Yapı Malz. Tic. Ve San. Ltd. Şti'ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve …ila … sayılı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin .. tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının 11/05/2007 tarihinde şirketin kurucu ortağı olduğu, 22/06/2007 tarihinde şirketteki tüm hisselerini devrederek şirketten ayrıldığı, 2007 yılına ait kurumlar vergisi beyannamesi ve Ba-Bs formunun verilmesi gereken dönemde davacı şirket ortağı olmadığından söz konusu beyanname ve formun verilmemesi nedeniyle kesilen cezalardan sorumlu tutulmasının hukuken mümkün bulunmadığı dikkate alınarak ödeme emirlerinin 2007 yılına ait kurumlar vergisi beyannamesi ve Ba-Bs formunun verilmemesi sebebi ile kesilen özel usulsüzlük cezalarına ilişkin kısımlarında hukuka uyarlık bulunmadığı; ödeme emirleri içeriği vergi ve cezalara ilişkin tarhiyatların bir kısmının takdir komisyonu kararlarına, bir kısmının ise asıl borçlu şirket hakkında hazırlanan vergi tekniği raporu dayanak gösterilerek düzenlenen vergi inceleme raporlarına göre yapıldığı, şirketin 2007/Mayıs-Temmuz dönemlerine ait katma değer vergisi beyannamelerinde "0" matrah beyan ettiği, fatura basım ve teslim alma tarihinin 03/8/2007 olduğu, şirket tarafından düzenlenen ilk faturanın 01/8/2007 tarihli 11802 sayılı fatura olduğu, ilk matrahlı katma değer vergisi beyannamesinin de 2007/Ağustos dönemine ait olduğu, vergi tekniği raporunun değerlendirme kısmında sıralanan asıl borçlu mükellefin muhtelif mükellefler hakkında düzenlediği sahte faturaların başlangıcının Ağustos/2007 tarihli olduğu, davacının şirketten ayrıldığı tarihten sonra şirketin gerçek bir ticari faaliyeti olmaksızın komisyon karşılığı sahte fatura düzenleme işine başladığının tarhiyatların dayanağını teşkil eden vergi tekniği raporuyla tespit edilmiş olması karşısında, davacının söz konusu vergi borçlarından sorumlu tutulması hukuken mümkün bulunmadığından alacağın tahsili amacıyla şirketin kanuni temsilcisi sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin kalan borçlara ilişkin kısımlarında da hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle ödeme emirlerinin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Asıl borçlu şirket adına düzenlenen emirlerinin ilanen tebliğ edildiği, şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırması neticesinde amme alacağının şirketten tahsil imkanının kalmadığının ortaya konulduğu, 6183 sayılı Kanun uyarınca, ödenmeyen vergi borçlarının tamamından kanuni temsilcilerin sorumlu tutulacağı, davacının dava konusu ödeme emri içeriği kamu alacağının ait olduğu dönemlerde kanuni temsilci olduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 28/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
