
Esas No: 2019/4816
Karar No: 2022/621
Karar Tarihi: 28.02.2022
Danıştay 9. Daire 2019/4816 Esas 2022/621 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/4816 E. , 2022/621 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/4816
Karar No : 2022/621
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü-…
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … Enerji Gıda Doğalgaz San. Tic. Ltd. Şti'ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin özel usulsüzlük cezası dışında kalan kısmı ile… sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının, 25/03/2009 tarihinde şirketin ortağı ve kanuni temsilcisi olduğu, 09/05/2013 tarihli hisse devir sözleşmesi ile şirket ortaklığının ve kanuni temsilcilik görevinin sona erdiği ve söz konusu durumun 06/06/2013 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlandığı, … tarih ve … sayılı ödeme emri içeriği amme alacaklarının; şirketin 2013 yılına ait kurumlar vergisi beyannamesine istinaden tahakkuk eden kurumlar vergisi, damga vergisi, 2013/Nisan-Haziran dönemine ilişkin aslı aranmayan kurum geçici vergi üzerinden hesaplanan gecikme zammından oluştuğu, 2013 yılına ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin 2014 yılı Nisan ayının birinci gününden yirmi beşinci günü akşamına kadar verilip, verginin 2014 yılı Nisan ayının sonuna kadar ödenmesi gerektiği, şirkete 25/03/2009 - 09/05/2013 tarihleri arasında müdür olan davacının söz konusu kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesinden ve verilen beyanname kapsamı verginin ödenmesinden bir sorumluluğunun olmadığı, bu alacağın davacının kanuni temsilci olarak yerine getirmesi gereken ödevleri ifa etmemesinden kaynaklanmadığı ve bu nedenle davacının söz konusu şirket borcundan sorumlu tutulmasına imkan bulunmadığından dava konusu … tarih ve … sayılı ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı, davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla … tarih ve … sayılı ödeme emri ile takibi yapılan amme alacaklarının ise; asıl amme borçlusu şirket hakkında düzenlenen vergi tekniği raporu done alınarak takdir komisyonu kararına istinaden tarh edilen vergi borçlarından oluştuğu, söz konusu vergi tekniği raporunun incelenmesinden; şirketin ortaklık yapısının değiştiği 2013/Mayıs ayından itibaren sahte fatura düzenlediğinin tespit edildiği, davacının 09/5/2013 tarihli Genel Kurul kararı ve aynı tarihli hisse devri sözleşmesi ile şirketteki tüm hisselerini … isimli şahsa devrettiği, devir tarihinden sonra davacıya sahte fatura düzenlenmesine ilişkin olarak atfedilecek bir kusur bulunmadığı gibi düzenlenen faturaların davacının kanuni temsilci olduğu dönemde düzenlendiğine ilişkin bir tespitin de yapılmadığı anlaşıldığından … sayılı ödeme emrinin özel usulsüzlük cezası dışında kalan kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, … tarih ve … sayılı ödeme emrinin özel usulsüzlük cezası dışında kalan kısmı ile … sayılı ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Amme alacaklarının zaman aşımına uğramadığı, usule uygun şekilde tahakkuk ettiği, asıl borçlu şirket tarafından borcun vadesinde ödenmediği ve dava konusu edilmediği, şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırmasında borca yeter mal varlığı bulunmadığından amme alacağının asıl borçludan tahsil edilemeyeceği sonucuna ulaşılarak kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına ödeme emri düzenlendiği, işlemin hukuka uygun olduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 28/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
