
Esas No: 2018/568
Karar No: 2022/791
Karar Tarihi: 02.03.2022
Danıştay 13. Daire 2018/568 Esas 2022/791 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2018/568 E. , 2022/791 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/568
Karar No:2022/791
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Televizyon Prodüksiyon A.Ş.
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Kurulu
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdarî Dava Dairesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait "..." logosu ile yayın yapan televizyon kanalında 30/09/2015 tarihinde yayınlanan "...'..." adlı programda 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin, 1. fıkrasının (ç) bendinin tekraren ihlâl edildiğinden bahisle 13.838.936,99-TL idarî para cezası uygulanmasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Kurul) kararın iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen .. tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; uyuşmazlık konusu programın, evlenmek niyetindeki kadın ve erkek adayların tanıştırıldığı, çiftlerin söz, nişan, nikahlarının gerçekleştirilip evlendirildikleri bir evlendirme programı formatında olduğu, dava konusu 30/09/2015 tarihli yayında kadın bir katılımcının stüdyoda hayat hikayesini anlatırken eşki eşinin isim ve soyismini belirterek, eşinin sürekli kendisini dövdüğü, alkolik olduğu ve benzeri beyanlarda bulunduğu, bu beyanlara karşın katılımcının dakikalarca konuşmasına imkân sağlayan sunucunun, "henüz katılımcıya herhangi bir soru sormamışken katılımcının tüm hayatını ve evliliğini anlattığı konuşmaya müdahale imkanı kalmadığını, iddialar çerçevesinde aktarıldığını" vurgulamış olmasının, katılımcının konuşmasına doğrudan müdahele eden ve sonlandıran, yeterli, samimi, somut bir yaptırımda bulunduğunu göstermediği, program yayınında katılımcının eski eşinin isim soyisminin açıkça telaffuz edildiği, kimliğinin deşifre edildiği, bu duruma dakikalarca aktif müdahalede bulunulmadığı, bu nedenle uyuşmazlığa konu yayında yayın hizmet ilkelerinden "İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez." ilkesinin ihlâl edildiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdarî Dava Dairesi'nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, söz konusu programın dış yapım olduğu ve canlı olarak yayınlandığı, programa katılan kişinin henüz sorulmadan tüm hayatını özetlediği ve sunucunun müdahale imkânı bulunmadığı, kişilik haklarının ihlâl edildiği söylenen kişinin açtığı manevi tazminat davasının reddedildiği, insan onuruna aykırı olarak nitelendirilebilecek bir içerik bulunmadığı, sunucunun bahsi geçen ifadelerin katılımcının iddiaları olduğunu belirttiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, yayında kullanılan ifadeler nedeniyle katılımcı tarafından ismi açıkça belirtilen kişinin onuru ve kişilik haklarının zedelendiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdarî Dava Dairesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdarî Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 02/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
