
Esas No: 2019/8360
Karar No: 2022/1274
Karar Tarihi: 03.03.2022
Danıştay 4. Daire 2019/8360 Esas 2022/1274 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2019/8360 E. , 2022/1274 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/8360
Karar No : 2022/1274
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına müteselsil sorumlu sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; ... hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu ile, davacı ve ortakları … ve … isimli şahısların … 'ın adı ve kimlik no'sunu kullanmak suretiyle sahte belge düzenledikleri gerekçesi ile anılan şahıslardan oluşan adi ortaklık adına katma değer vergisi yönünden mükellefiyet tesis edilmesinin önerildiği, bunun üzerine takdir komisyonuna sevk edilerek matrah takdiri yapılarak adi ortaklık adına katma değer vergisi tarhiyatı yapıldığı, tarhiyata ilişkin ihbarnamelerin ortaklardan … 'ya tebliğ edildiği, ödenmemesi ve dava açılmaması üzerine kesinleşen ihbarnameler dayanak alınarak müteselsil sorumlu sıfatıyla davacı adına ödeme emri düzenlendiği, ortaklık adına düzenlenen ihbarnamelerin ortaklardan … 'ya tebliğ edildiğinden vergi ve cezaların sadece tebliğ alan ortak adına kesinleştiği, adi ortaklığın diğer ortaklarından olan davacı adına kesinleşmediği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; ödeme emirleri kesinleşmiş amme alacaklarının tahsili amacıyla düzenlenmekte olup itiraz sebeplerinin de yasa koyucu tarafından sınırlandırıldığından dava konusu ödeme emrinin dayanağı ihbarnamelerin usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen dava açılmayarak kesinleştiği anlaşıldığından, bu aşamada davacı itirazlarının yasada belirtilenler arasında olmadığı ve incelenebilirliği bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle istinaf başvurusunun kabulü ile Vergi Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davalı idare tarafından, yapılan işlemlerin yasal ve yerinde olduğu belirtilerek temyiz isteminin kabulü ile Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 03/03/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Dosyanın incelenmesinden, … hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu ile davacı ve ortakları … ve … isimli şahısların … 'ın adı ve kimlik no'sunu kullanmak suretiyle sahte belge düzenledikleri gerekçesi ile anılan şahıslardan oluşan adi ortaklık adına katma değer vergisi yönünden mükellefiyet tesis edilmesinin önerildiği, bunun üzerine takdir komisyonuna sevk edilerek matrah takdiri yapılarak adi ortaklık adına katma değer vergisi tarhiyatı yapıldığı, tarhiyata ilişkin ihbarnamelerin ortaklık adına düzenlendiği ve ortaklardan … 'ya tebliğ edildiği, ihbarnamelerin adi ortaklık adına düzenlenmesinin yerinde olduğu fakat mükellefin adi ortaklık olmasından dolayı dava konusu ödeme emrinin de 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. Maddesi ve 6183 sayılı Kanun'un mükerrer 35. maddesi uyarınca düzenlenmesinde ve davacıdan kanuni temsilci sıfatıyla istenilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle temyize konu mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
