Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4042
Karar No: 2018/2418
Karar Tarihi: 12.02.2018

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/4042 Esas 2018/2418 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2017/4042 E.  ,  2018/2418 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai, ulusal bayram genel tatil ve asgari geçim indirimi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; davacının davalı işveren nezdinde 18/11/2005 - 11/04/2013 tarihleri arasında çalıştığını, fazla mesai yaptığını ve ulusal bayram genel tatil günlerinin çoğunda çalıştığını ancak karşılığını alamadığını, iş akdini bu nedenle haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile fazla mesai, ulusal bayram genel tatil ve asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; belirsiz alacak davası açılamayacağını, alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının el yazılı istifa dilekçesi sunarak başka yerde iş bulması nedeniyle işten ayrıldığını, bu nedenle tazminat hakkı olmadığını, ödenmeyen alacağı bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece ; davacı tarafın iş yerinde kendi isteğiyle ayrıldığına ilişkin yazılı dilekçe sunduğu, dosya kapsamından da anlaşılacağı üzere yazılı dilekçenin davacının eli ürünü olduğu, davacının bu konuda herhangi bir imza itirazının bulunmadığı, davacının iş akdini 11/04/2014 tarihinde sonlandırdığı, gerek istifa dilekçesini gerekse ibranamenin tarihinin 11/04/2013 olduğu, ibraname tarihi itibariyle 6098 sayılı yasanın yürürlükte bulunduğu, dolayısıyla ibranamenin iş akdinin feshinden itibaren 1 aylık süre geçtikten sonra imzalanmadığı, dolayısıyla geçerliliğinin bulunmadığı, ancak davacı iş yerinden kendi isteğiyle ayrıldıktan sonra iş akdinin feshi akabinde çok kısa bir süre sonra 17/04/2013 tarihinde başka bir iş yerinde çalışmaya başladığı, dolayısıyla davacının kendi iradesiyle ayrıldığı ve başka iş yerinde hemen işe başladığı, ödenmeyen alacağının da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davacı temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    İş akdinin davacı işçi tarafından haklı nedenle feshedilip feshedilmediği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    İşyerinde şoför olarak görev yapan davacı, iş akdini ödenmeyen işçilik alacakları nedeniyle haklı olarak sona erdirdiğini iddia etmiş, davalı istifaya dayalı fesih savunmasında bulunmuştur.
    11/04/2013 tarihli belgede davacı görevinden kendi isteği ile istifa ettiğini bildirmiş, herhangi bir sebep bildirmemiştir. Dairemiz uygulaması gereği istifa dilekçesinde sebep bildirilmemiş ise somut uyuşmazlığın niteliğine göre ayrılma sebebi dava dilekçesi ile açıklanabilmektedir. Davalı işyerinde 7 yılı aşkın hizmeti bulunan davacının hiç bir sebep yokken haklarından vazgeçerek istifa dilekçesi sunması hayatın olağan akışına aykırıdır. Kaldı ki 17/04/2013 tarihinde başka yerde işe başlaması da sonuca etkili değildir. Bu nedenle mahkemenin davacının başka yerde iş bulduğu için istifaen işten ayrıldığı gerekçesi dosya kapsamı ile uyuşmamaktadır.
    Diğer yandan;
    Davacının fazla mesai ve tatil günleri çalışma ücretlerinin ödenip ödenmediği hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Söz konusu alacağın varlığını ispat yükü davacıda olup, davacı delil olarak tanık beyanlarına dayanmıştır.
    Mahkemece davacının ödenmeyen fazla çalışma ve tatil alacağının bulunmadığı tespit edilmiştir.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla mesai karşılıklarının bordrolara yansıtılarak ödendiği belirtilmiş ise de ; bir kısım bordrolarda ( örneğin 2010 Nisan, 2011 Nisan - Ağustos arası) fazla mesai tahakkuku "0" dır. Bu nedenle tanık ifadelerine göre fazla mesai yaptığı anlaşılan davacının bu alacağının "dosyaya sunulan bordrolardan da anlaşılacağı üzere her ay fazla çalışma ücretinin düzenli olarak ve banka vasıtasıyla davacıya ödendiği, 2008 yılındaki ödemelerin ise dosyaya kaydının celbedildiği, yapılan incelemede ücret bordrolarındaki tüm ödemelerin banka vasıtasıyla yapıldığı, yasa ve uygulamaya göre davacı tarafça bu bordrolar ve ödemeler karşısında daha fazla çalışma yaptığı hususunun tanık anlatımıyla ispatının mümkün olmadığı" gerekçesiyle reddi hatalıdır.
    Yine hükme esas bilirkişi raporunda davacının tüm resmi tatillerde ve dini bayramlarda da 1 gün çalıştığı, ancak çalışılan bu günlerin karşılıklarının ödendiği tespit edilmiş ise de, örneğin 2009 ve 2010 yılı Nisan ayları ile 2010 Ağustos ayı bordrosundaki genel tatil tahakkuklarının genel tatil çalışma ücreti değil, çalışılmadan ödenmesi gereken karşılıklar olduğu anlaşılmıştır.
    Mahkemece yapılacak iş, dosya kapsamına göre davacının fazla mesai süresini ve genel tatil çalışma günlerini tespit ederek, Dairemizin kararlılık kazanmış uygulamasına göre fazla mesai alacağı ihtirazi kayıtsız fazla mesai ücreti ödenen aylar için hesaplanamayacağından imzalı bordrolar yönünden bu ayları dışlamak, imzasız bordrolar yönünden ise işçinin ihtirazi kayıt koyma imkanı bulunmadığı gözetilerek, ödenen fazla mesai alacağını hesaptan tenzil etmekten ibarettir. Varılacak sonuca göre davacının fesihte haklılık durumu değerlendirilmelidir. Yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 12/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi