Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2018/1981
Karar No: 2022/2575
Karar Tarihi: 03.03.2022

Danıştay 6. Daire 2018/1981 Esas 2022/2575 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2018/1981 E.  ,  2022/2575 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ALTINCI DAİRE
    Esas No : 2018/1981
    Karar No : 2022/2575


    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı/…
    VEKİLİ : Av. …
    DİĞER DAVALI : … Bakanlığı/…
    VEKİLİ : Av. …
    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …
    İSTEMİN ÖZETİ : İzmir ili, Seferihisar ilçesi, … pafta, … parsel sayılı taşınmaz maliki tarafından, İzmir ili, Seferihisar ilçesi, … ada, … sayılı parsel sayılı taşınmaza yönelik verilen yapı ruhsatının ve bu ruhsatın dayanağı … tarih ve … sayılı Kültür ve Turizm Bakanlığı kararı ile kabul edilen İzmir Seferihisar Doğanbey Termal Turizm Merkezi Tevsii Seferihisar Kesimine ait 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı ile 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planının iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemlerin iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
    SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.
    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
    Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairelerince verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
    … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, anılan kararın ONANMASINA, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 03/03/2022 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

    (X) KARŞI OY :

    Dava, İzmir ili, Seferihisar ilçesi, … pafta, … parsel sayılı taşınmaz maliki tarafından, İzmir ili, Seferihisar ilçesi, … ada, … sayılı parsel sayılı taşınmaza yönelik verilen yapı ruhsatının ve bu ruhsatın dayanağı olan … tarih ve … sayılı Kültür ve Turizm Bakanlığı kararı ile kabul edilen İzmir Seferihisar Doğanbey Termal Turizm Merkezi Tevsii Seferihisar Kesimine ait 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ile 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planının iptali istemiyle açılmıştır.
    İdare Mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporu ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlenmesinden, Seferihisar Belediyesi tarafından … ada, … parsel sayılı taşınmaza yönelik düzenlenen … tarih ve … sayılı yapı ruhsatının, dayanağı 1/1000 ölçekli uygulama imar planına uygun olduğu, dava konusu '1/5000 nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planının şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı açısından uygun ve uygulanabilir olduğu, dava konusu imar planlarının birbirleri ile ve üst ölçekli plan kararları ile çelişmediği, ancak; uyuşmazlık konusu taşınmaza ilişkin önceki imar planı olan 13/09/1989 tarihli 1/1000 ölçekli uygulama imar planında öngörülmüş olan park ve yol plan kararlarının konut alanı olarak değiştirilmesini zorunlu kılacak teknik ve nesnel gerekçeler bulunmadığı, dava konusu parselin de içinde bulunduğu imar adasına ilişkin geçmiş yargı kararları dikkate alınmadan, kamuya terk edilmiş alanlarda özel mülkiyete konu plan kararları oluşturulmasının şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına, imar mevzuatına ve kamu yararına aykırı olduğu, diğer taraftan uyuşmazlık konusu taşınmaza ilişkin olarak düzenlenen yapı ruhsatının dayanağını oluşturan imar planları şehircilik ilkelerine aykırı bulunduğundan yapı ruhsatının da hukuki dayanağının kalmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiş, bu karara karşı davalı Seferihisar Belediye Başkanlığı tarafından yapılan istinaf başvurusu reddedilmiş, bu karar davalı Seferihisar Belediye Başkanlığı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyanın incelenmesinden, dava konusu taşınmazın, uyuşmazlık konusu imar planları ile konut alanı olarak belirlendiği, davacı tarafından, dava konusu imar planlarından önceki imar planlarında uyuşmazlık konusu taşınmazın yeşil alan ve yol olarak belirlendiği ve dere yatağının bulunduğu alanda yer aldığı, dava konusu imar planları ile bu kullanım yerine konut alanı fonksiyonu getirildiği, uyuşmazlık konusu taşınmazın bulunduğu alandaki dere yatağının korunmadığı, yeşil alan, yol ve dere yatağı gibi kamu alanında kalan yerlerin özel kullanıma tahsis edilerek yapı ruhsatı düzenlendiği, uyuşmazlık konusu taşınmazda inşaat yapılması durumunda derenin önünün kapanacağı ve kendi taşınmazının selden etkileneceği belirtilerek dava konusu … ada, … sayılı parsel sayılı taşınmaza yönelik verilen yapı ruhsatının ve bu ruhsatın dayanağı olan 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptali istemiyle davanın açıldığı anlaşılmaktadır.



    Yargısal denetim amacıyla her idari işleme karşı herkes tarafından iptal davası açılmasının idari işlemlerde istikrarsızlığa neden olmaması ve idarenin işleyişinin bu yüzden olumsuz etkilenmemesi için, dava konusu edilecek işlem ile dava açacak kişi arasında belli ölçüler içinde menfaat ilişkisi bulunması koşuluna ihtiyaç vardır. Her olay ve davada, yargı merciine başvurarak dava açan kişinin menfaatinin, iptali istenen işlemle ne ölçüde ihlal edildiğinin takdiri de yargı mercilerine bırakılmıştır. İptal davası açılabilmesi için gerekli olan menfaat ilişkisi kişisel, meşru, güncel bir menfaatin bulunması halinde gerçekleşecektir. Başka bir anlatımla, iptal davasına konu olan işlemin davacının menfaatini ihlal ettiğinden söz edilebilmesi için, davacıyı etkilemesi, yani davacının kişisel menfaatini ihlal etmesi, işlem ile davacı arasında ciddi ve makul bir ilişkinin bulunması gerekmektedir. Aksi halde, kişilerin kendisine etkisi bulunmayan, menfaatlerini ihlal etmeyen idari işlemler hakkında da iptal davası açma hakkı doğar ve bu durum idarenin işleyişini olumsuz etkiler. İdari işlemlerin hukuka uygunluğunun yargı yoluyla denetimini amaçlayan iptal davasının görüşülebilmesi için ön koşullardan olan "dava açma ehliyeti" iptal davasına konu kararın niteliğine göre idari yargı yerince değerlendirilmektedir.
    Bölge İdare Mahkemesince, dava konusu uyuşmazlıkta davacı tarafından, dava konusu taşınmaza yönelik verilen yapı ruhsatının ve bu ruhsatın dayanağı olan 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planının iptali istemiyle açılan davada, öncelikle, davacının dava açma konusunda menfaatinin doğrudan etkilenip etkilenmediği, anılan taşınmaz yönünden dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususunun araştırılması gerektiği, şayet davacının dava açma ehliyetinin bulunduğu sonucuna ulaşılması halinde mevcut dava konusu imar planlarının şehircilik ilkeleri, planlama esasları, kamu yararı bakımından uygun olup olmadığı, ayrıca söz konusu taşınmazın yapı yasaklı alanda kalıp kalmadığı hususu yönünden incelenerek ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
    Bu durumda, uygulama işlemi üzerine açılan işbu davada dava konusu imar planlarının hukuka aykırı olduğunu ortaya koyan bir inceleme ve tespit yapılmadan salt daha önceki imar planlarında yol ve park alanının değiştirilmesini gerektiren hukuki bir neden bulunmadığı belirtilerek eksik inceleme üzerine iptal kararı verilmesinde hukuki isabet bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
    Bu nedenle, Bölge İdare Mahkemesi kararının açıklanan gerekçeyle bozulması gerektiği oyuyla, Daire kararına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi