Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/3634
Karar No: 2022/762
Karar Tarihi: 07.03.2022

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3634 Esas 2022/762 Karar Sayılı İlamı

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/3634 E.  ,  2022/762 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2021/3634
    Karar No : 2022/762

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Başkanlığı

    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
    VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onuncu Dairesinin 28/06/2021 tarih ve E:2021/3556, K:2021/3670 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: 02/05/2013 tarih ve 28635 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Takviye Edici Gıdaların İthalatı, Üretimi, İşlenmesi ve Piyasaya Arzına İlişkin Yönetmeliğin takviye edici gıdaların kişi veya şirketlerce piyasaya arzını ve pazarlama imkanını sağlayan hükümlerinin ve … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
    Daire kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 28/06/2021 tarih ve E:2021/3556, K:2021/3670 sayılı kararıyla;
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesine yer verilerek,
    İlan tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlayan dava açma süresi içerisinde idari davaya konu edilmeyen düzenleyici işlemlerin, bu tarihten sonra davaya konu edilebilmeleri için, ilgili hakkında uygulama işlemi tesis edilmiş olması, bu işlemin ise birlikte dava konusu edilen düzenleyici işlemin uygulanması niteliğinde bulunması gerektiği,
    Dosyanın incelenmesinden, 02/05/2013 tarih ve 28635 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Takviye Edici Gıdaların İthalatı, Üretimi, İşlenmesi ve Piyasaya Arzına İlişkin Yönetmelik'te takviye edici gıdaların münhasıran eczanelerde satılabilmesi yönünde düzenleme yapılması istemiyle davacı tarafından davalı idareye 24/02/2021 tarihinde başvuruda bulunulduğunun, davalı idare tarafından dava konusu işlemle başvurunun reddedildiğinin ve bakılan davanın açıldığının anlaşıldığı,
    2577 sayılı Kanun'un 7. maddesinde yer alan "uygulama işlemi" kavramının, kural koyucu nitelikteki düzenleyici işlemlere dayanılarak ilgililer hakkında tesis edilen ve onların menfaatlerinin ihlal edilmesi sonucunu doğuran, başka bir ifadeyle hukuksal durumlarında değişiklik yaratan bireysel nitelikteki işlemleri ifade ettiği,
    Somut olayda, 24/02/2021 tarihinde yapılan başvuru ile 02/05/2013 tarih ve 28635 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Takviye Edici Gıdaların İthalatı, Üretimi, İşlenmesi ve Piyasaya Arzına İlişkin Yönetmelik'te takviye edici gıdaların münhasıran eczanelerde satılabilmesi yönünde düzenleme yapılmasına ilişkin istemin davacı yönünden bir uygulama işlemi olarak kabul edilmesine olanak bulunmadığı,
    Dolayısıyla davacının, anılan Yönetmeliğin ilgili hükümlerinin yeniden düzenlenmesi amacıyla yaptığı başvurunun bir uygulama işlemi niteliği taşımadığı, başvurunun reddi sonrasında, düzenleyici işlemlerin iptal davasına konu edebileceğinin kabulünün, kamu düzeninden sayılan dava açma süresinin göz ardı edilmesi sonucunu doğuracağının açık olduğu,
    Uyuşmazlık bu çerçevede değerlendirildiğinde, 02/05/2013 tarih ve 28635 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Takviye Edici Gıdaların İthalatı, Üretimi, İşlenmesi ve Piyasaya Arzına İlişkin Yönetmeliğe karşı 2577 sayılı Kanun'un 7. maddesinde öngörülen süre içinde dava açmayan davacının 24/02/2021 tarihli başvurusunun dava açma süresini yeniden başlatmayacağı, bu başvurunun reddi üzerine açılan davanın, süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesine hukuken olanak bulunmadığı sonucuna varılarak, davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Devletin ve yargı makamlarının Anayasal bir yükümlülüğü olan halk sağlığını koruma yükümlülüğünden usul kurallarını gerekçe göstererek kaçamayacağı; takviye edici gıdaların ilaç niteliğinde olması sebebiyle bu konuda uzman olan eczaneler tarafından satılması gerektiği; İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 10. maddesi kapsamında yapılan başvurunun uygulama işlemi olduğu; davanın süresinde açıldığı belirtilerek Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
    "a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
    b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
    c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
    Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 11. maddesinde, ilgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılmasının üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebileceği kuralına yer verilmiştir. Davacının davalı idare kayıtlarına 10/03/2021 tarihinde giren ve 2577 sayılı Kanun'un 11. maddesi kapsamında, 02/05/2013 tarih ve 28635 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Takviye Edici Gıdaların İthalatı, Üretimi, İşlenmesi ve Piyasaya Arzına İlişkin Yönetmelik'te, takviye edici gıdaların münhasıran eczanelerde satılabilmesi yönünde düzenleme yapılması istemini içeren başvurusu ise; dava açma süresi içinde yapılmamıştır. Bu nedenle, anılan başvurunun sona ermiş bulunan dava açma süresini yeniden başlatmayacağı açıktır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin reddine,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin Danıştay Onuncu Dairesinin temyize konu 28/06/2021 tarih ve E:2021/3556, K:2021/3670 sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Kesin olarak, 07/03/2022 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.


    KARŞI OY
    X-2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Dava Açma Süresi" başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasında; dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış gün olduğu hüküm altına alınmış; 4. fıkrasında, "İlanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresi, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlar. Ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililer, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilirler... " kuralına yer verilmiştir.
    2577 sayılı Kanun'un 7. maddesinde açıkça ifade edildiği üzere bir düzenleyici işlemin uygulanması üzerine ilgililerin, düzenleyici işlemi veya uygulama işlemini ya da her ikisini birlikte iptal davasına konu yapabileceği kuşkusuzdur.
    Öte yandan, 2577 sayılı Kanun'un 10. maddesi uyarınca ilgilisi tarafından düzenleyici işlemde değişiklik yapılması amacıyla idareye başvuru yapılması ve bu başvurunun reddi üzerine 2577 sayılı Kanun'un 7. ve 10. maddelerinde öngörülen süreler içinde dava açılması da mümkündür.
    Davacı tarafından, takviye edici gıdaların münhasıran eczanelerde satılabilmesi yönünde düzenleme yapılması istemiyle yapılan ve davalı idare kayıtlarına 10/03/2021 tarihinde giren 24/02/2021 tarihli başvurunun, davalı idarenin … tarih ve … sayılı işlemi ile reddedildiği; bu işlemin 30/03/2021 tarihinde tebliği üzerine, temyizen incelenen davanın 04/05/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, davacının dava konusu düzenlemede değişiklik yapılması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin 30/03/2021 tarihinde tebliği üzerine 04/05/2021 tarihinde açmış olduğu davanın, süresinde olduğu açıktır.
    Belirtilen nedenlerle davanın süresi içinde açıldığı anlaşıldığından, davacının temyiz isteminin kabulü ile davanın süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin Daire kararının bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi