
Esas No: 2021/2220
Karar No: 2022/769
Karar Tarihi: 07.03.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/2220 Esas 2022/769 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/2220 E. , 2022/769 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/2220
Karar No : 2022/769
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 25/11/2020 tarih ve E:2019/22, K:2020/5413 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararının iptali ile bu karar nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 25/11/2020 tarih ve E:2019/22, K:2020/5413 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmemiş,
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 6 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamından yapılan inceleme sonucunda, anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen "ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanakları"nın incelenmesinden; davacının … ve … ID numaralarıyla ve iki ayrı kullanıcı adı almak suretiyle bu ağa dâhil olduğunun anlaşıldığı,
YARSAV üyeliği yönünden, davacının YARSAV üyeliğinin FETÖ ile iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğunun değerlendirildiği,
Diğer hususlar yönünden, hizmet belgesinin incelenmesinden Hâkimler ve Savcılar Kurulu 2014 yılı üye seçimi döneminde Edirne ilinde Cumhuriyet Savcısı olarak görev yaptığı anlaşılan davacının, örgütün Edirne seçim sorumlusu olarak belirlenmesinin, anılan örgütle iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu; davacının evinde yapılan aramada örgütsel içerikli kitapların ele geçirilmesinin, yukarıda yer verilen diğer tespitlerle birlikte değerlendirilmesi neticesinde, davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından, dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu karar nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine karar verilmesine yönelik isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği; delil bulunmaksızın fişleme listelerine dayanılarak işlem tesis edildiği; işlemin kişiselleştirilmediği; görevden uzaklaştırma kararının hukuksuz olduğu; sosyal çevre bilgilerinin delil olamayacağı; sonradan delil elde edilmeye çalışıldığı; hakkındaki soruşturmanın usulsüz ve hukuksuz olduğu; anayasal hâkimlik teminatına uygun işlem tesis edilmediği; tetkik hâkiminin düşüncesinin tebliğ edilmediği; savcı düşüncesinde hukuka aykırılıklar ve hak ihlalleri bulunduğu; hakkında darbe teşebbüsüne katılma suçlaması yapılmadığı; geçici bir süreç olan olağanüstü hal döneminde kalıcı bir işlemle meslekten çıkarıldığı; söz konusu yapının terör örgütü niteliğine dair yargı kararı ile ByLock deliline ilişkin yargı kararlarının hukuki olmadığı; davanın kanunla kurulmuş bağımsız ve tarafsız mahkemede görülmediği; çelişmeli yargılama ve silahların eşitliği ilkelerine aykırı yargılama yapıldığı; duruşma talebinin kabul edilmediği; Dairenin bağımsız ve tarafsız olmadığı; 2014 yılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu seçimlerinde seçim faaliyetinde bulunmadığı; kadrolaşma, devlete sızma gibi fiillerin suç olmadığı; kanunen sadece cebir ve şiddet kullanarak devleti ele geçirme fiilinin suç olarak düzenlendiği; suç ve cezaların şahsiliği ilkesinin ihlal edildiği; anayasaya sadakat yükümlülüğünü ihlal etmediği; söz konusu terör örgütünün örgüt olarak nitelendirilmesinden önceki fiillerin suç oluşturmayacağı; meslekten çıkarma işleminin erişilebilir ve öngörülebilir olmadığı; uyuşmazlıkta 2802 ve 6087 sayılı Kanunların ve Anayasa’nın hâkimlik teminatına ilişkin hükümlerinin doğrudan uygulanması gerektiği; 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin yürürlük tarihinden önceki fiillerin ve delillerin karara esas alınmasının hukuka uygun olmadığı; ByLock kullanımına ilişkin kararın dayandığı tespitlerin gerçeğe uygun olmadığı; bu konuda bilirkişi raporu alınması gerektiği; bu programa ilişkin delillerin işlemden sonra temin edildiği, yasa dışı olduğu ve hukuka uygun olmadığı, bu delille ilgili teknik yanlışlıklar bulunduğu; özel ve aile hayatının gizliliğinin, örgütlenme özgürlüğünün ihlal edildiği; YARSAV üyeliğinin işleme dayanak oluşturamayacağı; 2014 yılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu seçimlerinde Edirne sorumlusu olduğuna yönelik iddianın hukuka uygun olmadığı, hukuki bilgi paylaşımına yönelik bir internet sitesinde seçim sonuçlarını girebilmek için yetki verildiği, seçmen olarak sandık bölgesinde bulunmasında hukuka aykırı bir yön olmadığı; evinde her görüşten bine yakın kitap bulunduğu; bu husustaki arama ve el koymanın hukuka aykırı olduğu; kitapların illegal bir yönünün bulunmadığı; bu kitapların bulunmasının işleme dayanak alınmasının hukuka aykırı olduğu; böyle bir hususun suç ve cezaların kanuniliği ilkesini ihlal edeceği; mahkumiyet kararının kesinleşmediği; geçici bir süreç olan olağanüstü hal döneminde yürürlükte bulunan mevzuatla kalıcı tedbirler alınamayacağı; işlemin kanunilik ilkesine aykırı olduğu, demokratik bir toplumda gerekli olmadığı ve ölçülü bulunmadığı; işlemde meşru bir amaç bulunmadığı ve milletlerarası hukuktan doğan yükümlülüklere uyulmadığı, çekirdek haklara müdahale edildiği; adil yargılanma, isnadı öğrenme ve savunma, mahkemeye erişim, tanıkların sorgulanması, yeterli ve makul gerekçe, eğitim ve mülkiyet haklarının, disiplin cezası veren merciin bağımsız ve tarafsız olması ve görünmesi, davanın kanunla kurulmuş bağımsız ve tarafsız mahkemede görülmesi, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama, bir suçtan iki kez cezalandırma olmayacağı, kanun önünde eşitlik ilkelerinin ve masumiyet karinesinin ihlal edildiği; önceki içtihatlarla çelişik, hukuka aykırı delillere dayanılarak karar verildiği; adli yardımdan etkin şekilde yararlandırılmadığı; işlemin ceza hukuku anlamında bir ceza olması sebebiyle ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku güvencelerinin sağlanması gerektiği belirtilerek, Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 25/11/2020 tarih ve E:2019/22, K:2020/5413 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4. Kesin olarak, 07/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
