Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/3492
Karar No: 2022/752
Karar Tarihi: 07.03.2022

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3492 Esas 2022/752 Karar Sayılı İlamı

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/3492 E.  ,  2022/752 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2021/3492
    Karar No : 2022/752

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

    KARŞI TARAF (DAVALI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 19/04/2021 tarih ve E:2017/5810, K:2021/1123 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı tarafından, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebine 60 gün içerisinde cevap verilmemek suretiyle oluştuğu ileri sürülen zımni ret işleminin iptaline, yoksun kaldığı parasal haklarının başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
    Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 19/04/2021 tarih ve E:2017/5810, K:2021/1123 sayılı kararıyla;
    "Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş;

    Dava konusu … tarih ve … sayılı kararın iptali ile davacının yoksun kaldığı parasal haklarının başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemi yönünden:
    "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararların Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
    Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
    Davacının, ceza yargılaması sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… (sehven, istinaf dairesince bozulan önceki karara ait "… tarih ve E:…, K:…" tarih ve sayısının yazıldığı görülmüştür.) sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anılan karara karşı yapılan istinaf başvurusunun … Bölge Adliye Mahkemesi ... Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile reddedildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
    ByLock delili yönünden, davacının yargılandığı ... Ağır Ceza Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında davacının … nolu GSM hattının 11/08/2014-17/10/2014 tarihleri arasında ByLock programı tarafından kullanılan IP server'larında … adet IP kaydının bulunduğunun tespit edildiği; davacı hakkında düzenlenen "ByLock Tespit Tutanağı"nın ve yargılandığı ceza mahkemesi kararındaki tespitlerin incelenmesinden, davacı tarafından … GSM numarasından, … IMEI numaralı cihazla ByLock uygulamasının yüklendiğinin anlaşıldığı,
    YARSAV üyeliği yönünden, davacının beyanlarına itibar edilmeyerek, davacının YARSAV üyeliğinin FETÖ ile iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğunun değerlendirildiği,
    MASAK raporu yönünden, davacı tarafından uluslararası bir sivil toplum kuruluşundan organize bir şekilde maddi yardım talebinde bulunulmasının, davacının FETÖ ile iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu sonucuna varıldığı,
    Davacı hakkındaki tanık beyanı yönünden, her ne kadar tanık M.G. tarafından davacının örgütle irtibatı olabileceği ancak kesin bir bilgisinin bulunmadığı beyan edilmişse de, davacının 2014 yılı HSK üye seçimlerinde örgütün sözde ''bağımsız'' adaylarını destekler nitelikte tavırlar sergilediğine yönelik ifadenin, yukarıda anlatılanlarla ve üniversiteye hazırlık sürecinde örgüte müzahir dershaneye gittiğine yönelik tespitle birlikte değerlendirilmesi neticesinde, davacının beyanlarına itibar edilmeyerek, FETÖ ile irtibat ve iltisakına yönelik destekleyici bir unsur olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
    Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü hlal ettiği, dava konusu kararla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin dava konusu … tarih ve … sayılı kararda hukuka aykırılık görülmediği,
    Dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu karar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesine yönelik isteminin de reddi gerektiği,
    Dava konusu … tarih ve … sayılı karara karşı yapılan yeniden inceleme talebine 60 gün içerisinde cevap verilmemek suretiyle oluştuğu ileri sürülen zımni ret işlemine yönelik iptal istemi yönünden:
    Yargı mensuplarının meslekte kalmalarının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmalarına ilişkin kararlara karşı dava açılabilmesi için bu kararların kesinleşmesinin gerektiği, kesinleşmenin de on gün içinde yeniden inceleme talebinde bulunulması hâlinde, HSK Genel Kurulunca yeniden inceleme talepleri hakkında bir karar verilmesi ya da yeniden inceleme talebinde bulunulmaması hâlinde olacağı, bu nedenle yargı mensuplarının, meslekte kalmalarının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmalarına ilişkin kararlara yönelik olarak yeniden inceleme talebinde bulunmaları hâlinde ve HSK Genel Kurulunca 60 gün içerisinde bu istem hakkında karar verilmemesi hâlinde zımni ret işleminin oluştuğundan bahsedilemeyeceği gibi kesinleşmeden de bahsetmeye olanak bulunmadığı,
    Bu nedenle, davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı kararın, bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin HSK Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile reddedilmesi suretiyle kesinleştiği anlaşıldığından, dava konusu edilen kesinleşmiş bu kararın iptali isteminin incelenmesi gerektiği,
    Bununla birlikte, davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı karara ilişkin yeniden inceleme talebine davalı idarece 60 gün içerisinde cevap verilmemesi suretiyle oluştuğu öne sürülen zımni ret işlemine ilişkin iptal istemi yönünden ise, yeniden inceleme talebinin … tarih ve … sayılı HSK Genel Kurulu kararı ile reddedildiğinden ortada oluşmuş bir zımni ret işleminden bahsedilemeyeceğinden bu istemin incelenmeksizin reddi gerektiği sonucuna varıldığı gerekçesiyle,
    Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararının iptali ve bu karar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemi yönünden davanın reddine, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararına karşı yapılan yeniden inceleme talebine 60 gün içerisinde cevap verilmemek suretiyle oluştuğu ileri sürülen zımni ret işleminin iptali istemi yönünden davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, makul sürede yargılanma ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiği; Daire kararında belirtilen ... Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının esastan bozulduğu, bozma kararında yer alan iki gerekçeden birinin yeni tanık beyanı bulunmadığından düzenlenen tensip zaptıyla lehine sonuçlandığı, ceza dosyasında hakkında bir tanık beyanı dahi bulunmadığı, akabinde yapılan duruşmalarda kullanmadığı ByLock programı ile ilgili araştırma yapıldığı, bu hususta da aleyhine tek bir delilin dahi dava dosyasına girmediği, bozma gerekçeleri sonrasında yapılan araştırma sonuçlarına göre hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken mahkumiyet kararı verildiği, ancak bu kararın kesinleşmediği, emsal Yargıtay kararları doğrultusunda mahkumiyet kararın bozulması ve hakkında beraat kararı verilmesinin kuvvetle muhtemel olduğu; Batman İdare Mahkemesi hâkimi iken polis dosyalarında verdiği yürütmeyi durdurma kararları nedeniyle hakkında verilen kovuşturma izni nedeniyle görevi kötüye kullanma iddiası ile açılan davada hakkında beraat kararı verildiği ve bu kararın kesinleştiği, bu karardan Daire kararından bahsedilmemiş olmasının ne denli aleyhe yargılama yapıldığını gösterdiği; 19/10/2016 tarihli Batman Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince düzenlenen tutanakta ByLock kullanıcısı olmadığının tespit edildiği, lehine olup davanın sonucunu etkiler mahiyetteki bu detayın temyize konu kararda yer almadığı; YARSAV üyeliğinin ceza yargılamasında hükme esas alınmadığı, YARSAV'a üyeliğinin herhangi bir talimata dayanmadığının Ağır Ceza Mahkemesince bile kabul edildiği; Avrupa Hakimler Derneğinden yardım alınırken organize şekilde hareket edildiği yolundaki sonuca ulaşılmasının hukuka uygun olmadığı, söz konusu yardımı maddi olarak zor durumda olduğu bir dönemde aldığı, Daire kararında ismi geçen ...'yu tanımadığı, tanıdığına ve ilgisi olduğuna dair bir delil bulunursa tüm suçlamaları kabul etmeye hazır olduğu; tanık ...'nin bağımsız adayları destekler nitelikte tavırlar sergilediğini söylemediği, yakın tavırları olduğunu iddia ettiği, bu iddianın gerçek dışı olduğu, bu beyanın ceza mahkemesinde hükme esas alınmadığı; 1999 yılında Soma'da iki dershanenin olduğu, kendisinin de en başarılı olanını tercih ettiği, bunun suç olmadığı, reşit bile olmadığı bir dönemden meslekten ihraç gerekçesinin çıkarılamayacağı; işlem tesis edilirken tarafına savunma hakkı tanınmadığı, hakkındaki idari yaptırım tasarrufuna 16/07/2016 tarihinde 2802 sayılı Kanun koşulları ile başlanıldığı, devamının da aynı şekilde getirilmesi gerektiği; ByLock delilinin yasak delil olduğu, hiçbir yargı kararına esas alınamayacağı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının temyiz dilekçesinde talep ettiği adli yardım istemi hakkında, yargılama harç ve giderlerinin bilahare davacı tarafından tamamlanmış ve adli yardım isteminden vazgeçmiş olduğu görüldüğünden bu hususta karar verilmesine gerek görülmeyerek gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
    "a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
    b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
    c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin reddine,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 19/04/2021 tarih ve E:2017/5810, K:2021/1123 sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Kesin olarak, 07/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi