Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2018/3515
Karar No: 2022/2697
Karar Tarihi: 08.03.2022

Danıştay 6. Daire 2018/3515 Esas 2022/2697 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2018/3515 E.  ,  2022/2697 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ALTINCI DAİRE
    Esas No : 2018/3515
    Karar No : 2022/2697

    TEMYİZ EDENLER : I- (DAVALI) … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. …
    II- (DAVALI YANINDA MÜDAHİL)
    … Enerji Yatırım Üretim ve Ticaret A.Ş
    VEKİLİ : Av….

    KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- … 2- …
    3- … 4- …
    5- … 6- …
    7- … 8- …
    9- … 10- …
    11- …
    12- … 13- …
    14- … 15- …
    VEKİLİ : Av. …
    16- …
    17- …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ:
    Dava konusu istem: Aydın ili, … ilçesi sınırları ile İzmir ili, … ilçesi sınırlarının bir kısmında kurulması planlanan … RES Projesine ilişkin olarak Aydın Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarihli, … sayılı kararı ile kabul edilen 1/5000 ölçekli nazım imar planının iptali istenilmiştir.

    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; dosyadaki bilgi ve belgeler ile yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinden; dava konusu planın üst ölçekli plana uygun olduğu, alanın önemli enerji potansiyeline sahip bulunduğu, planın arazi kullanım kararının, bölgenin potansiyellerini gözeten, kalkınma stratejileri ile uyumlu ve ekonomik hedefler ile tutarlı olduğu, öngörülen ulaşım sisteminin yol güzergahı itibariyle uygun olduğu, plan bütününde yer alan ve yol, türbin alanları, pasif yeşil alanlar ve şalt sahasından oluşan RES yatırımlarının doğal sit alanı statüsünde olmayan bir bölgede konumlandığı ve alana ilişkin herhangi bir koruma alanı statüsünün yürürlükte olmadığı, yolun mevzuat gereği 10 metre olarak planlandığı ve "taşıt izi 6 metreyi geçemez." şeklindeki plan notu ile uygunluğunun sağlandığı, bu durumda dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planının mevzuata, kamu yararına, planlama esaslarına ve şehircilik ilkelerine uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

    Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: … RES Projesinin bir bölümünün orman sınırları içinde kaldığı, rüzgar enerjisi üretim alanına yönelik olarak yapılan planlama çalışması sırasında, ilgili kurumların görüşlerinin alındığı, … tarih ve … sayılı Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü görüş yazısında, proje kapsamında açılacak olan yolların genişliğinin 6,00 metreyi geçmemesi gerektiğinin belirtildiği, kurum görüşünde taşıt izi değil, yol genişliği ifadesi kullanıldığı, plan paftasında, planlama alanında yolların tamamının genişliğinin 10,00 metre olarak gösterildiği, "Orman Yol Ağı Planlarının Düzenlenmesine Dair Yönetmelik" hükümlerinin ve Çevre ve Orman Bakanlığı Orman İşleri Genel Müdürlüğünün 292 sayılı "Orman Yolları Planlaması Yapımı ve Bakımı Tebliği" ile getirilen hükümlere aykırı usulde bağlantı yollarının genişliklerinin 10 metre olarak belirlediği, bu durumda dava konusu plan kararlarının ilgili kurum görüşüne ve mevzuata aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun kabulüne, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının kaldırılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Plan paftası üzerinde yollar 10 metre olarak gösterilmiş olsa da getirilen plan notları ile taşıt izinin 6 metreyi geçemeyeceği kuralının getirildiği, bilirkişi raporunda yer seçiminin uygun olduğunun belirtildiği, alanda korunacak alan bulunmadığı, alanda enerji verimliliğinin yüksek olduğu, yola ilişkin aykırılığın planın tamamının iptaline neden olmayacağı iddia edilmektedir.

    SAVUNMANIN ÖZETİ : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Davalı ve davalı yanında müdahil … Enerji Yatırım Üretim ve Ticaret A.Ş.'nin temyiz isteminin dava konusu imar planı ile getirilen yol fonksiyonuna ilişkin kısmının reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bu kısmının onanması, dava konusu imar planı ile getirilen tribün alanları, pasif yeşil alanlar ve şalt sahaları fonksiyonlarına ilişkin kısmının şehircilik ve planlama ilkeleri ile kamu yararına uygun olduğu, yola ilişkin aykırılığın dava konusu imar planın tamamını veya plan ana kararlarını etkileyecek nitelikte olmadığı ve bu durumun imar planının tamamının iptalini gerektirmeyeceğinden temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının anılan kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
    Ayrıca davacılardan …, …., …, …, …, …, …'in davadan feragat beyanı hakkında ek karar verilmek üzere dosyanın Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

    Davalı ve davalı yanında müdahilin temyiz istemi bakımından;
    Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairelerince verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.

    Davacılardan …, …, …, …, …, …, … bakımından ise;
    2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü Kanununda feragat konusu özel olarak düzenlenmemiş, 2577 sayılı Kanununun 31. maddesi ile feragat konusunda göndermede bulunulan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu, 04/02/2011 tarih ve 27836 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 450. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış, anılan Kanunun 447. maddesinin 2. fıkrasında ise, mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa yapılan göndermelerin, Hukuk Muhakemeleri Kanununun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılacağı hükme bağlanmıştır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesinde, feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış, 309. maddesinde, feragat beyanının dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılacağı hükme bağlanmış; 28.07.2020 tarihinde yürürlüğe giren 7251 sayılı Kanunun 29. maddesi ile Hukuk Muhakemeleri Kanununun 310. maddesine eklenen 3. fıkra ile, ‘‘Feragat veya kabul, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılmışsa, Yargıtay temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı feragat veya kabul hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderir'' hükmü getirilmiştir.
    Davacılardan …, …, …, …, …, …, … tarafından verilen ve Danıştay Genel Yazı İşleri Müdürlüğü kayıtlarına 19/08/2019 tarihinde giren dilekçeyle davadan feragat edildiği beyanında bulunulmuştur.
    Bu durumda, davadan feragat eden davacılar bakımından Hukuk Muhakemeleri Kanununun 310. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davadan feragat beyanı hakkında ek karar verilmek üzere dosyanın hükmü veren Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesi gerekmektedir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalı ve davalı yanında müdahilin temyiz isteminin reddine,
    2.Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, anılan kararın 10 metrelik yola ilişkin kısmının oybirliğiyle, kalan kısmının oyçokluğuyla ONANMASINA,
    3.Davacılardan …, …, …, …, …, …, … tarafından yapılan davadan feragat beyanı hakkında ek karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine oybirliğiyle gönderilmesine,
    4. Ek karar alındıktan sonra 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliği için dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 08/03/2022 tarihinde, kesin olarak karar verildi.


    (XX) KARŞI OY : Dava, Aydın ili, … İlçesi sınırları ile İzmir İli, … İlçesi sınırlarının bir kısmında kurulması planlanan … RES Projesine ilişkin Aydın Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarihli, … sayılı kararı ile onanan nazım imar planının iptali istemiyle açılmıştır.
    Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin "Genel planlama esasları" başlıklı 7. maddesinin (b) bendinde, planların pafta, gösterim, plan notları ve plan raporu ile bir bütün olduğu; aynı maddenin (j) bendinde ise planların hazırlanmasında kurum ve kuruluşların görüşlerinin alınmasının esas olduğu belirtilmiş; aynı Yönetmeliğin "Mekansal Planların Yapımına Dair Esaslar" başlıklı 8. maddesinde, kurum ve kuruluşların görüşlerinin hangi usulde sağlanacağına dair ayrıntılı hükümler getirilmiştir.
    Belirtilen bu hükümler uyarınca, pafta, gösterim, plan notları ve ayrıntılı raporuyla bir bütün olan imar planlarında, pafta üzerindeki gösterim ile plan notu ile getirilen kullanım kararları arasında çelişki bulunmaması ve pafta üzerindeki gösterim ile plan notlarının birbirini tamamlar ve açıklar nitelikte olması gerekli ve zorunludur.
    Dosyanın incelenmesinden, dava konusu alanın yol, tribün alanı, pasif yeşil alan ve şalt sahası olarak planlandığı, nazım imar planın üst ölçekli plan kararlarına uygun olduğu, Türkiye Rüzgâr Enerjisi Potansiyel Atlası verilerine göre ülke genelinde önemli potansiyel taşıyan alana ilişkin dava konusu planın arazi kullanım kararının, bölgenin potansiyellerini gözeten, kalkınma stratejileri ile uyumlu ve ekonomik hedefler ile tutarlı olduğu, öngörülen ulaşım sisteminin güzergâh olarak mevcut durumdaki ulaşım sistemine eklendiği, yol güzergahının uygun olduğu, plan bütününde yer alan yol, türbin alanları, pasif yeşil alanlar ve şalt sahasından oluşan RES yatırımlarının doğal sit alanı statüsünde olmayan bir bölgede konumlandığı ve alana ilişkin herhangi bir koruma alanı statüsünün yürürlükte olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda sadece yol genişlikleri hususunda planın mevzuata, planlama esaslarına ve şehircilik ilkelerine aykırı olarak değerlendirildiği ayrıca Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünün … tarihli, … sayılı görüşünde, Orman Yol Ağı Planlarının Düzenlenmesine Dair Yönetmelik hükümlerinin ve Çevre ve Orman Bakanlığı Orman İşleri Genel Müdürlüğünün 292 sayılı Orman Yolları Planlaması Yapımı ve Bakımı Tebliği gereğince proje kapsamında açılacak olan yolların genişliğinin 6,00 metreyi geçmemesi gerektiğinin belirtilmesine rağmen plan üzerinde yolların 10 metre olarak gösterildiği anlaşılmaktadır.
    Uyuşmazlıkta, dava konusu imar planı ile getirilen tribün alanları, pasif yeşil alanlar ve şalt sahaları fonksiyonlarının şehircilik ve planlama ilkeleri ile kamu yararına uygun olduğu fakat mevzuat ve ilgili kurum görüşleri gereği 6 metre olarak planlaması gereken yolun 10 metre olarak planlanmasında hukuka uyarlık bulunmadığı ve yola ilişkin aykırılığın dava konusu imar planın tamamını veya plan ana kararlarını etkileyecek nitelikte bulunmadığı görülmektedir.
    Bu durumda dava konusu imar planının sadece yola ilişkin kısmının iptaline karar verilmesi gerekirken tamamının iptaline ilişkin Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında hukuka uygunluk bulunmadığından temyize konu kararın, dava konusu imar planı ile getirilen tribün alanları, pasif yeşil alanlar ve şalt sahaları fonksiyonlarına ilişkin kısmının bozulması gerektiği oyuyla aksi yöndeki Dairemiz kararına katılmıyoruz.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi