Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2018/414
Karar No: 2022/943
Karar Tarihi: 10.03.2022

Danıştay 13. Daire 2018/414 Esas 2022/943 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/414 E.  ,  2022/943 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2018/414
    Karar No:2022/943

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Medya Hizmetleri A.Ş.
    VEKİLİ : Av. ...
    KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Üst Kurulu
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN_KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E:..., K:.. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı şirkete ait "... Tv" logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 21/08/2015 tarihinde yayınlanan “... Ana Haber” adlı ana haber bülteninde 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 8. maddesinin 2. fıkrasında yer alan, "Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlâkî gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde ve koruyucu sembol kullanılmadan yayınlanamaz." kuralının tekraren ihlâl edildiği gerekçesiyle ...-TL idari para cezası verilmesine ilişkin ... Üst Kurulu'nun (Üst Kurul) .... tarih ve ... sayılı toplantısında alınan ... no'lu kararının iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesi'nce verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; uyuşmazlığın özel bilgiyi gerektirmesi nedeniyle Mahkemenin ... tarih ve E:... sayılı ara kararı ile bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişi heyetinden işlem tesisine neden olan ihlâle konu programın gençlerin ve çocukların fiziksel, zihinsel ve ahlâki gelişimini zedeleyecek nitelikte olup olmadığının tespitine ilişkin inceleme yapmalarının istenildiği, bu kapsamda düzenlenen bilirkişi raporunda özetle, şiddet içeriğine maruz kalma ile saldırganlık, anti-sosyal davranış biçimleri arasında tespit edilmiş olan ilişkilere ilişkin bilimsel veriler ve Türkiye’de televizyon yayıncılığında yayın içeriklerinin bilimsel bilgi ve bulgular ışığında sınıflandırılıp, izleyiciye sunulmasına dair amir hükümlerin dâhilinde dava konusu yayın içeriğinin özellikle 18 yaş altı çocukların ruhsal ve ahlaki gelişimleri açısından olumsuz sonuç doğurma kabiliyetinde olduğu, bu olumsuz etkilerin konusu ve niteliği başlıkları itibarıyla şöyle sıralanabilir: 1. Sunulan olgunun, yani dava konusu haberde sunulan şiddet görüntülerinden hareketle şiddetin, sıradanlaştırılmasına yani izleyen kişilerin bu gibi olgulara karşı duyarsızlaşmasına neden olabilecek nitelik taşıması, 2. Şiddet görüntülerinin izleyiciler tarafından taklit edilmeye veya benimsenerek başkalarına uygulanmaya yol açıcı nitelikte bilgi sağlıyor olması ve 3. Güvenlik duygusunu zedeleyebilir nitelikte olması; çocukların gelişimlerini sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmeleri için olumlu rol modellerle karşılaşmalarının ve kendilerini güvende hissetmelerinin son derece önemli olduğu bilimsel olarak bilinen bir gerçeklik olduğu, dolayısıyla da bu ihtiyaçlarını olumsuz etkileyecek her tür etki çocukların gelişimi açısından zararlı olarak kabul edilebileceği, çocuk ve gençlerin bu tür olumsuz etkilere maruz kalmamaları için geliştirilen televizyon yayıncılığına yönelik 'akıllı işaret sistemi' de bu amaca yönelik olduğu ve bu tür bir potansiyele sahip olduğu düşünülen programların çocuk ve gençlerin ekran başında olabileceği saatlerde uyarı işaretleri olmadan yayınlanmamasının yasal zorunluluk olduğu, uyarı işaretleri de, anne babaların çocuklarını ekrandan uzaklaştırmalarına imkân tanımak amacıyla ilgili programın başından itibaren ekranda olduğu, dava konusu yayın genel olarak değerlendirildiğinde ilgili yayında, ham şiddet görüntülerinin 'akıllı işaret sistemi' kullanılmaksızın ve herhangi bir koruyucu önlem alınmaksızın (flulaştırma, karartma vb.) sunulduğunun tespit edildiği" hususlarına yer verildiği;
    Bu durumda, 21/08/2015 tarihinde yayınlanan “... Ana Haber” adlı ana haber bülteninde 19:30:51 ile 19:32:57 saatleri arasında verilen haber içeriğinin 6112 sayılı Kanun’un 8.maddesinin 2. fıkrasında belirtilen kurala aykırı olduğu anlaşıldığından, anılan yayın sebebiyle davacı şirket hakkında tesis edilen dava konusu Üst Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Öte yandan, davacının işbu davaya konu fiilin tekerrür etmediği, bu sebeple işlemin hukuka aykırı olduğu iddiasına ilişkin olarak ise, davacı şirkete ait aynı televizyon kanalının 13/03/2011 tarihinde saat 20:00'de yayınladığı "..." adlı dizide çocuklara ve gençlere olumsuz örnek oluşturabilecek davranışların sergilendiğinden bahisle 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 2. fıkrasında yer alan yayın ilkesinin ihlâli nedeniyle aynı Kanun'un 32. maddesinin 2. fıkrası uyarınca yayın kuruluşunun uyarılmasına karar verildiği ve anılan işleme karşı davacı şirket tarafından açılan davada, ... İdare Mahkemesi'nin ... ve E:..., K:... sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiği; yine anılan televizyon kanalında ... tarihinde saat 18:30'da başlayan Ana Haber Bülteninde yer alan bıçaklı saldırı haberi ile 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 2. fıkrasının ihlâl edildiği gerekçesiyle davacı şirketin uyarılmasına karar verildiği, anılan kararın iptali istemiyle açılan davada .... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiği görüldüğünden davacının bu iddiasına itibar edilmediği belirtilmiştir.
    Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Mahkeme kararına dayanak gösterilen bilirkişi raporunun hükme esas alınabilecek yeterlilikte olmadığı, diğer taraftan yaptırıma konu olan yayında toplumsal ilgiyi hak eden ve üstün kamu yararını tesise yönelik bir haberin söz konusu olduğu, söz konusu görüntülerin haber yapılmak üzere ajanslara resmi makamlar tarafından dağıtıldığı, yaptırıma konu edilen görüntü ve seslerin de zaten çocuk ve gençler üzerinde olumsuz etki oluşturacak nitelikte olmadığı, haber programlarının koruyucu semboller bakımından sınıflandırma sistemine tâbi olmadığı, dolayısıyla bu programlarda koruyucu sembol kullanma yükümlülüğünün bulunmadığı, iddialarının Mahkemece incelenmediği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, ana haber bülteninde koruyucu sembol kullanılmamasının mevzuattan kaynaklandığı iddiasının gerçeği yansıtmadığı, haberin çocuk ve gençlerin korunması karşısında üstün bir kamu yararı taşıdığı iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğu, televizyonun olumsuz etkilerine en açık sosyal grubun gençler ve çocuklar olduğu, şiddet ve olumsuz örnek alınabilecek davranış kalıplarını izleyen söz konusu kitlenin anılan davranışları öğrenmenin yanında bu davranışlara karşı zamanla duyarsızlaşabileceği, kitle iletişim araçları ile gerçekleşen görsel ve işitsel yayınların kişilerin iç çatışmaları üzerinde dahi etkili olduğu, bu yaş grubundaki izleyicilerin olumsuz etkilenmeleri riskini de taşıdığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
    Ayrıca, dava konusu Üst Kurul kararı tesis edilmeden önce davacıya verilen uyarı yaptırımlarının iptali istemiyle açılan davaların incelenmesinden; ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı davanın reddine ilişkin kararının temyizi üzerine anılan kararın Dairemizce onanmasına karar verildiği ve bu karara karşı yapılan karar düzeltme isteminin reddedildiği; .... İdare Mahkemesi'nin ... ve E:..., K:.. sayılı davanın reddine ilişkin kararının temyizi üzerine anılan kararın Dairemizce onanmasına karar verildiği ve bu karara karşı kararın düzeltilmesi isteminde bulunulmadığı görülmüştür.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin reddine,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E:.., K:.. sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
    5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 10/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi