Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2017/574
Karar No: 2022/950
Karar Tarihi: 10.03.2022

Danıştay 13. Daire 2017/574 Esas 2022/950 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2017/574 E.  ,  2022/950 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2017/574
    Karar No:2022/950

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) … Matbaa Dönüşen Kağıt İnşaat Eğitim Reklam
    Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
    VEKİLİ : Av. …

    MÜDAHİLLER (DAVALI YANINDA) : 1- … Kağıt Sanayi A.Ş.
    2- … Kağıt Karton Sanayi ve Ticaret A.Ş.
    VEKİLİ : Av. …

    3- … Kağıt Hammaddeleri Sanayi ve Ticaret A.Ş.
    VEKİLİ : Av. …

    4- … Dönüştürülen Atık Kağıt Sanayi
    ve Ticaret A.Ş.
    VEKİLİ : Av. …

    5- … Karton Sanayi Ticaret A.Ş.
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Atık kağıt geri dönüşümü alanında faaliyet gösteren teşebbüslerin, atık kağıt ihraç etmek isteyen teşebbüslere ihracat için gerekli belgenin verilmemesine yönelik olarak birlikte hareket etmek suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesini ihlâl ettikleri iddiasıyla yapılan başvuru üzerine, hakkında soruşturma yürütülen yedi teşebbüsün birlikte hareket etmek suretiyle 4054 sayılı Kanunun 4. maddesini ihlâl ettikleri, söz konusu uygulamaya 4054 sayılı Kanunun 5. maddesi çerçevesinde objektif kriterler belirlenmesi kaydıyla Haziran 2011 tarihinden itibaren 3 yıl süreyle bireysel muafiyet tanınması, bahse konu objektif kriterlerin belirlenmesi konusunda Başkanlığın görevlendirilmesi yönünde verilen Rekabet Kurulu'nun (Kurul) ... tarih ve ... sayılı kararının iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce Dairemizin … tarihli ve E:…, K:… sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; dava konusu kararda "söz konusu yedi firmanın atık kağıt ihraç etmek isteyen teşebbüslere ihracat için ihtiyaç duydukları yazının verilmesi konusunda birlikte hareket etmelerinin ekonomik fayda yaratabilecek nitelikte olduğu, kağıt sektörü bakımından atık kağıdın en önemli hammadde olduğu, bu nedenle hammaddeye sürekli bir erişim sağlanması bakımından atık kağıdın devamlı temininin önem taşıdığı, teşebbüsler tarafından ihracat onay yazısı verilmesi konusunda birlikte hareket edilmesi neticesinde söz konusu teşebbüslerin üretimlerinde önemli bir hammadde olan atık kağıdın arzında süreklilik sağlanabileceği, böylelikle mamul kağıt üretiminde de süreklilik sağlanacağı ve teşebbüslerin hammadde sıkıntısı çekmemesi nedeniyle üretim maliyetlerinin artmamasının mümkün olabileceği, anlaşma neticesinde kağıt üreticilerinin elde ettikleri maliyet avantajlarının tüketicilere yansıtılması halinde tüketicilerin de bu durumdan fayda sağlayabileceği, bu sayede Ekonomi Bakanlığınca düzenlenen Tebliğ ile hedeflenen amaçların gerçekleştirilmesine de katkıda bulunulmuş olacağı, diğer yandan anlaşmanın yalnızca ihracata ilişkin olduğu ve ihracatın toplam atık kağıt pazarı içindeki oranının düşük kaldığı dikkate alındığında, pazarın önemli bir kısmında rekabetin kısıtlanmadığı, bununla birlikte, anlaşmanın kısa bir süre sürdürülmüş olmasının da rekabetin gereğinden fazla kısıtlanmadığına işaret ettiği" şeklindeki değerlendirmelere yer verildiği ve yapılan değerlendirmeler dikkate alınarak anlaşmanın belirlenecek objektif kriterler çerçevesinde 4054 sayılı Kanun’un 5. maddesinde sayılan koşulları taşıdığı kanaatine ulaşıldığı, teşebbüsler tarafından ihracat onay yazısı verilmesi konusunda birlikte hareket edilmesi neticesinde kağıt üreticilerinin elde ettikleri maliyet avantajlarının tüketicilere yansıtılması halinde tüketicilerin de bu durumdan fayda sağlayabileceği, ayrıca atık kâğıt arzının kontrolü amacıyla birlikte hareket eden teşebbüslerin söz konusu eylemleriyle elde ettikleri maliyet avantajını mamul fiyatlarına yansıtıp yansıtmayacakları hususundaki belirsizliğin de Başkanlık tarafından belirlenen objektif kriterlerle giderilebileceği, Ekonomi Bakanlığı'nın 17/08/2012 tarihli yazısındaki "ülkemizde endüstriyel odun arzının talebi karşılamakta yetersiz kaldığı göz önünde bulundurulduğunda, kağıt sanayisinde endüstriyel oduna ikame girdi olarak kullanılan atık kağıdın ihraç edilmesinin, kağıt üreticilerinin girdi temininde sorun yaşamalarına sebep olduğu, ülkemiz ekonomisinin en önemli sorunları arasında yer alan dış ticaret cari açıklarını azaltmada önemli faktörlerden birisinin ihracatımızdaki katma değerli ürünleri arttırmak olduğu, bu nedenle ülkemiz kağıt sanayisinin girdisi olan atık kağıdın yurt içi arzının yetersiz olması ve gelişen ekonomimizde anılan maddenin ihtiyacının her geçen gün arttığı" yönündeki tespit ve değerlendirmeler dikkate alındığında anılan uygulama nedeniyle özellikle malların üretiminde yeni gelişme ve iyileşmeler ile ekonomik gelişmenin sağlanabileceği, ayrıca ihracatın toplam atık kağıt pazarı içindeki oranına yönelik olarak yapılan tespit dikkate alındığında ilgili piyasanın önemli bir bölümünde rekabetin ortadan kalkmayacağı, Başkanlık tarafından belirlenen objektif kriterler ile de rekabetin zorunlu olandan fazla sınırlanmasının önlenebileceği anlaşıldığından, dava Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, hakkında soruşturma yürütülen teşebbüslerin gerçekleştirdikleri ihlâllere muafiyet tanınabilmesi için belirlenecek objektif kriterlerin Kurul tarafından belirlenmesi gerektiği, bu konuda Kurul tarafından Rekabet Kurumu Başkanlığı'na yetki devri yapılamayacağı, hakkında soruşturma yürütülen teşebbüslerin gerçekleştirdiği ihlâl nedeniyle haklarında idari para cezası verilmesi gerekirken, söz konusu uygulamalara muafiyet tanınmasının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Kurul'un objektif kriterleri belirleme konusunda Başkanlığı görevlendirmesinde usule aykırılık bulunmadığı, söz konusu görevlendirmenin yetki devri olmadığı, dava konusu Kurul kararının hukuka uygun olduğu; davalı yanında müdahiller … Kağıt Sanayi A.Ş. ve … Kağıt Karton Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından, muafiyete ilişkin şartların somut olayda geçekleşmiş olduğu, dava konusu Kurul kararının Kanunda aranan yeterli çoğunluk sağlanarak alındığı; davalı yanında müdahil … Karton Sanayi Tic. A.Ş. tarafından, dava konusu Kurul kararına karşı açılan davada İdare Mahkemesi tarafından kararın hukuka uygun olduğuna karar verildiği, Kurul kararı uyarınca objektif kuralların Başkanlık tarafından belirlenmesinin hukuka uygun olduğu, Kurul'un yetki devri yapmadığı usulüne uygun olarak Başkanlığın görevlendirildiği, dava konusu ihlâl iddialarının gerçek dışı olduğu ve isnat edilen fiillerin muafiyetin tüm koşullarını karşıladığı, dava konusu Kurul kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuş; diğer müdahiller tarafından, savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'NIN DÜŞÜNCESİ : Dava konusu Kurul kararında, hakkında soruşturma yürütülen teşebbüslerin davranışlarına objektif kriterler belirlenmesi kaydıyla yani koşullu olarak muafiyet tanındığı; 4054 sayılı Kanun'un 5. maddesine göre muafiyetin verilmesi belirli şartların ve/veya belirli yükümlülüklerin yerine getirilmesine bağlanmışsa, muafiyet, koşulun ve/veya yükümlülüklerin yerine getirildiği tarihten itibaren geçerli olacağından; kural olarak, hakkında soruşturma yürütülen teşebbüslerin fiil ve davranışlarına objektif kriterler belirlenerek, başka bir anlatımla koşullu ve geçmişe etkili olarak (Haziran 2011) muafiyet tanınması mümkün değildir. Bu çerçevede haklarında ki ihlâl iddiaları sabit görülen teşebbüsler için getirilen objektif kriterlerin ve/veya yükümlülüklerin yerine getirildiği tarihten itibaren muafiyetin geçerli olacağı, bu durumda anılan teşebbüslere geçmişteki ihlâlleri nedeniyle idari para cezası verilmesi gerektiği düşünülmektedir. Öte yandan; dava konusu Kurul kararının, Kanuni dayanağı bulunmadan ve sınırları ile çerçevesi çizilmeden yapılan yetki devri nedeniyle, muafiyete ilişkin değerlendirmenin yeterli bir analiz ve inceleme olmaksızın yapılması nedeniyle hukuka aykırı olduğu da anlaşıldığından, temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    ESAS YÖNÜNDEN:
    MADDİ OLAY :
    Rekabet Kurumu kayıtlarına 04/10/2011 tarihinde giren "… Sanayii Vakfı’nın üyesi olan bazı atık kağıt geri dönüşümü alanında faaliyet gösteren teşebbüslerin küçük kağıt geri dönüşüm firmalarına atık kağıt ihtiyacının bulunmadığına dair onay yazısı verilmemesi yönünde birlikte hareket ettikleri ve bu yolla atık kağıt ihracatını engelledikleri" iddialarına yer verilen şikâyet dilekçesi üzerine yapılan incelemeler neticesinde, atık kağıt geri dönüşümü alanında faaliyet gösteren teşebbüsler hakkında soruşturma açılmıştır.
    Yerinde incelemelerde elde edilen belgeler çerçevesinde dava konusu Kurul kararında; teşebbüslerin atık kâğıt ihraç edilmesinin engellenmesi veya ihraç edilecek atık kâğıt miktarının kısıtlanması için birlikte hareket etmek yönünde iradelerinin olduğu ve bu doğrultuda ihracat yapabilmek için atık kagıt toplama ve ayrıştırma tesislerinden gelen taleplere ne şekilde cevap vererek ihracatı engelleyebilecekleri yönünde iletişim halinde bulunduklarının tespit edildiği, bu nedenle anılan teşebbüslerin, atık kağıt ihraç etmek isteyen teşebbüslere ihracat için gerekli belgenin verilmesine yönelik olarak birlikte hareket etmek suretiyle 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesini ihlâl ettikleri sonucuna varılmış, bununla birlikte, yapılan değerlendirmeler ışığında, teşebbüsler arasındaki anlaşmanın belirlenecek objektif kriterler çerçevesinde 4054 sayılı Kanun’un 5. maddesinde sayılan koşulları taşıdığından bahisle, teşebbüsler arasındaki anlaşmaya objektif kriterler belirlenmesi kaydıyla “İhracat: 2011/6 sayılı Tebliğ”in uygulanmaya başlandığı Haziran 2011 tarihinden itibaren 3 yıl süreyle bireysel muafiyet tanınmasına karar verilmiştir.
    Atık kâğıt dâhil olmak üzere yurt içi ve yurt dışında kâğıt ticareti ile uğraştığını ifade eden davacı tarafından; dava konusu Kurul kararının bir sonucu olarak yurt içinde atık kâğıt arzının artacağı ve bu nedenle fiyatların düşeceği ve kendisinin zarara uğrayacağı, hakkında soruşturma yürütülen teşebbüslerin anlaşmalarına muafiyet tanınamayacağı ileri sürülerek bakılan dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinde, belirli bir mal veya hizmet piyasasında doğrudan doğruya veya dolaylı olarak rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacını taşıyan veya bu etkiyi doğuran yahut doğurabilecek nitelikte olan teşebbüsler arası anlaşmalar, uyumlu eylemler ve teşebbüs birliklerinin bu tür karar ve eylemlerinin hukuka aykırı ve yasak olduğu belirtilmiş, maddenin devamında bu hâllerin özellikle neler olduğu örneklerle sayılmıştır.
    Dava konusu işlemlerin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan 4054 sayılı Kanun'un "Muafiyet" başlıklı 5. maddesinde, "Kurul, aşağıda belirtilen şartların tamamının varlığı hâlinde, teşebbüsler arası anlaşma, uyumlu eylem ve teşebbüs birlikleri kararlarının 4'üncü madde hükümlerinin uygulanmasından muaf tutulmasına karar verebilir:
    a) Malların üretim veya dağıtımı ile hizmetlerin sunulmasında yeni gelişme ve iyileşmelerin ya da ekonomik veya teknik gelişmenin sağlanması,
    b) Tüketicinin bundan yarar sağlaması,
    c) İlgili piyasanın önemli bir bölümünde rekabetin ortadan kalkmaması,
    d) Rekabetin (a) ve (b) bentlerindeki amaçların elde edilmesi için zorunlu olanlardan fazla sınırlanmaması,
    Muafiyet belirli bir süre için verilebileceği gibi, muafiyetin verilmesi belirli şartların ve/veya belirli yükümlülüklerin yerine getirilmesine bağlanabilir. Muafiyet kararları anlaşmanın ya da uyumlu eylemin yapıldığı veya teşebbüs birliği kararının alındığı yahut bir koşula bağlanmışsa koşulun yerine getirildiği tarihten itibaren geçerlidir.
    Kurul, birinci fıkrada gösterilen şartların gerçekleşmesi hâlinde, belirli konulardaki anlaşma türlerine bir grup olarak muafiyet tanınmasını sağlayan ve bunların şartlarını gösteren tebliğler çıkarabilir." kuralına yer verilmiştir.
    4054 sayılı Kanunun "Kurulun Teşekkülü" başlıklı 22. maddesinde "Rekabet Kurulu, Kurumun karar organı olup biri Başkan biri İkinci Başkan olmak üzere Cumhurbaşkanı tarafından atanan toplam yedi üyeden oluşur."; "Kurulun Görev ve Yetkileri" başlıklı 27. maddesinin (b) ve (c) bentlerinde, "Kurulun görev ve yetkileri şunlardır: ... (b) İlgililerin muafiyet ve menfî tespit taleplerini değerlendirerek, uygun olan anlaşmalara muafiyet ve menfî tespit belgesi vermek, (c) Verilen muafiyet kararları ve menfî tespit belgelerinin ilgili olduğu piyasaları sürekli takip ederek, bu piyasalarda ya da tarafların durumlarında değişiklikler tespit edilmesi hâlinde ilgililerin başvurularını yeniden değerlendirmek"; "Başkanlığın Görev ve Yetkileri" başlıklı 30. maddesinin (c) bendinde, "Başkanlığın görev ve yetkileri şunlardır:... (c) Kurul kararlarının gereğinin yerine getirilmesini sağlamak, bu kararların uygulanmasını izlemek" kurallarına yer verilmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    4054 sayılı Kanun’un 4. maddesinde teşebbüsler arasındaki rekabeti sınırlayıcı anlaşmalar yasaklanmış, 5. maddesinde ise Kurula maddede sayılan şartların tamamını taşıması halinde teşebbüsler arası anlaşma, uyumlu eylem ve teşebbüs birliklerinin kararlarının 4. madde hükümlerinin uygulamasından muaf tutulmasına karar verme yetkisi tanınmıştır.
    Bu itibarla, bir anlaşma "a) Malların üretim veya dağıtımı ile hizmetlerin sunulmasında yeni gelişme ve iyileşmelerin ya da ekonomik veya teknik gelişmenin sağlanması,
    b) Tüketicinin bundan yarar sağlaması,
    c) İlgili piyasanın önemli bir bölümünde rekabetin ortadan kalkmaması,
    d) Rekabetin (a) ve (b) bentlerindeki amaçların elde edilmesi için zorunlu olandan fazla sınırlanmaması" şartlarının tamamını karşılıyorsa 4. madde hükümlerinin uygulanmasından muaftır.
    Haklarında soruşturma yürütülen teşebbüslerin aralarındaki anlaşmaya muafiyet tanınmasına ilişkin Kurul kararında "atık kağıt ihraç etmek isteyen teşebbüslere ihracat için ihtiyaç duydukları yazının verilmesi konusunda birlikte hareket etmeleri ekonomik fayda yaratabilecek nitelikte olduğu, kağıt sektörü bakımından atık kağıdın en önemli hammadde olduğu, bu nedenle hammaddeye sürekli bir erişim sağlanması bakımından atık kağıdın devamlı temininin önemli olduğu, teşebbüsler tarafından ihracat onay yazısı verilmesi konusunda birlikte hareket edilmesi neticesinde söz konusu teşebbüslerin üretimlerinde önemli bir hammadde olan atık kağıdın arzında süreklilik sağlanabileceği, mamul kağıt üretiminde de süreklilik sağlanacağı ve teşebbüslerin hammadde sıkıntısı çekmemesi nedeniyle üretim maliyetlerinin artmamasının mümkün olabileceği, anlaşma neticesinde kağıt üreticilerinin elde ettikleri maliyet avantajlarının tüketicilere yansıtılması halinde tüketicilerin de bu durumdan fayda sağlayabileceği, bu sayede, Ekonomi Bakanlığınca düzenlenen Tebliğ ile hedeflenen amaçların gerçekleştirilmesine de katkıda bulunulmuş olacağı, anlaşmanın yalnızca ihracata ilişkin olduğu ve ihracatın toplam atık kağıt pazarı içindeki oranının düşük kaldığı dikkate alındığında, pazarın önemli bir kısmında rekabetin kısıtlanmadığının anlaşıldığı, anlaşmanın kısa bir süre sürdürülmüş olmasının da rekabetin gereğinden fazla kısıtlanmadığına işaret ettiği, bu değerlendirmeler ışığında, anlaşmanın belirlenecek objektif kriterler çerçevesinde 4054 sayılı Kanun’un 5. maddesinde sayılan koşulları taşıdığı" değerlendirmelerine yer verildiği anlaşılmaktadır.
    Kurul tarafından yapılan söz konusu muafiyet değerlendirmesinde, atık kağıt ihraç etmek isteyen teşebbüslere ihracat için ihtiyaç duydukları yazının verilmemesi konusunda aralarında anlaşan teşebbüslerin, bu anlaşma ile elde edecekleri ekonomik faydanın tüketicilere nasıl yansıtılacağı hususunda yeterli bir açıklık bulunmadığı; ihracatın toplam atık kağıt pazarı içindeki oranının düşük kaldığı ve anlaşmanın kısa bir süre sürdürülmüş olduğu ifade edilmekte ise de ihracat izinlerinin verilebileceği miktarın, izin talep edilen geri dönüşüm tesislerinin yıllık kapasitesiyle ilişkili olduğu, bu çerçevede teşebbüsler arasındaki anlaşmanın atık kâğıt alım pazarının ne kadarlık bölümünde rekabeti etkilediğinin anlaşmaya taraf teşebbüslerin yıllık kapasiteleri de göz önünde tutularak değerlendirilmesi gerektiği, anlaşmanın uygulandığı sürede ilgili pazarla ilgili bir değerlendirmeye de yer verilmediği anlaşılmaktadır.
    Öte yandan, Kurul tarafından, anlaşmanın "belirlenecek objektif kriterler" çerçevesinde muafiyetten yararlanabileceğinin ifade edildiği, ancak kararda bu kriterlerin neler olduğu veya kapsamı ile ilgili herhangi bir bilgiye yer verilmediği, bu durumun ise belirlenecek objektif kriterlerin Kanun’un 5. maddesinde sayılan şartların sağlanıp sağlanmadığı noktasındaki oluşabilecek tereddütlere etkisinin de incelenmesine engel olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla, dava konusu Kurul kararının, haklarında soruşturma yürütülen teşebbüslerin aralarındaki anlaşmaya, eksik inceleme ve değerlendimelerle muafiyet tanındığı anlaşılmaktadır.
    Bununla birlikte; dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan Kanun’a göre bir anlaşmanın 5. maddede sayılan şartları bir arada sağladığını tespit etme ve dolayısıyla 4. madde kapsamına giren bir anlaşmaya muafiyet tanıma yetkisi münhasıran Kurula aittir. Bu çerçevede, muafiyet belirli bir süre için verilmişse bu süreyi belirleme, muafiyetin verilmesi belirli şartların ve/veya belirli yükümlülüklerin yerine getirilmesine bağlanmışsa söz konusu şartları ve yükümlülükleri belirleme yetkisi de münhasıran Kurula ait olup Kurul'un bu yetkisinin bir kısmını devredebileceğine dair bir kural bulunmamaktadır.
    Kurul'un anılan yetkilerini sınırını ve kapsamını belirlemeden devretmesi veyahut bu hususlarda Başkanlığı görevlendirmesi konusunda 4054 sayılı Kanunda herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Başka bir anlatımla, Kurul, muafiyetin süresini, şartlarını ve teşebbüslerin muafiyet için yerine getirmeleri gereken yükümlülükleri belirleme yetkisini Başkanlığa, sınır ve kapsamını belirlemeden devredemez.
    Bu itibarla, dava konusu Kurul kararıyla, haklarında soruşturma yürütülen teşebbüslerin aralarındaki anlaşmaya 4054 sayılı Kanun’un 5. maddesi çerçevesinde objektif kriterler belirlenmesi kaydıyla “İhracat: 2011/6 sayılı Tebliğ”in uygulanmaya başlandığı Haziran 2011 tarihinden itibaren 3 yıl süreyle bireysel muafiyet tanınmasına, bahse konu objektif kriterlerin belirlenmesi konusunda Başkanlığın görevlendirilmesine karar verildiğinden, dava konusu işlemde bu yönüyle de hukuka uygunluk görülmemiştir.
    Bu itibarla, davanın reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
    Dava konusu Kurul kararına karşı hakkında soruşturma yürütülen ve ihlâl tespitinde bulunulan … Kağıt ve Ambalaj Sanayi ve Ticaret A.Ş. (… Kağıt) tarafından "4054 sayılı Kanun'un 4. maddesini ihlâl etmedikleri" iddiasıyla dava açıldığı, bu davada … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla verilen davanın reddi yolundaki kararın Dairemizin 09/01/2020 tarih ve E:2016/1148, K:2020/85 sayılı kararıyla onandığı anlaşılmaktadır. Bu çerçevede; davalı idare yanında müdahil … Karton Sanayi Tic. A.Ş. tarafından, dava konusu Kurul kararına karşı açılan davada İdare Mahkemesi tarafından kararın hukuka uygun olduğuna karar verildiği iddia edilmişse de … Kağıt tarafından açılan davada Kurul kararının ihlâl tespitinin davaya konu edildiği, söz konusu davada … Kağıt'ın aleyhine sonuç doğuracak şekilde karar verilemeyeceğinden muafiyet değerlendirmesinin tartışma konusu yapılamayacağı; iş bu davada ise Kurul kararının muafiyet değerlendirmesi ve tespitinin davanın esasını oluşturduğu anlaşıldığından, müdahilin anılan itirazının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
    2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
    4. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 10/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi