
Esas No: 2019/5606
Karar No: 2022/954
Karar Tarihi: 21.03.2022
Danıştay 9. Daire 2019/5606 Esas 2022/954 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/5606 E. , 2022/954 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/5606
Karar No : 2022/954
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Vergi Dairesi Başkanlığı - ...
(...Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...Hafriyat Nakliyat İnşaat Turizm Hurdacılık Madencilik Otomotiv İthalat İhracat San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, yanlış oran üzerinden amortisman ayırdığı, şirket aktifinden çıkmasına rağmen bazı kıymetler üzerinden amortisman ayrılmaya devam edildiği, bazı kıymetler üzerinden mükerrer amortisman ayrıldığı, 2012 yılında ayrılması gereken amortismanın 2013 yılında ayrıldığı, iki adet araç satışından elde edilen hasılatın, kasko bedelinin altında gösterilmesi suretiyle bir kısım hasılatının kayıt ve beyan dışı bırakıldığı yolunda düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak 2013 yılı için re'sen tarh edilen kurumlar vergisi ile kurumlar vergisi ve geçici vergi üzerinden kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/6. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunun değerlendirilmesinden; davacı şirketin ilgili dönemde şirkete ait iktisadi kıymetlere yanlış oran üzerinden amortisman ayırdığı, şirket aktifinden çıkmasına rağmen bazı kıymetler üzerinden amortisman ayırmaya devam ettiği, bir kısım kıymetler üzerinden mükerrer amortisman ayırma yoluna gidildiği, belirtilen usulsüzlükler hakkında bilgisine başvurulan şirket yetkilisinin de durumu kabullenerek yanlış uygulamaları sehven yaptıkları yönünde beyanda bulunduğu, söz konusu durumun aksini kanıtlayacak şekilde herhangi bir bilgi ve beyanda bulunmadığı anlaşıldığından, 213 sayılı Kanun'un 320. maddesinde, her yılın amortismanının ancak o yıla ait değerlemede dikkate alınacağının açık bir şekilde düzenlenmesine rağmen davacı şirket tarafından 2012 yılında ayrılması gereken amortismanın 2013 hesap döneminde ayrıldığı görüldüğünden, dava konusu tarhiyatın, amortismandan kaynaklanan kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı; davacı şirketin araçlarını 254 Taşıtlar Hesabını kullanmadan muhasebe işlemlerini gerçekleştirdiğinin tespit edildiği, bu hususun aksine yönelik davacı tarafından herhangi bir bilgi ve beyanda bulunulmadığı görüldüğünden, davacı şirket tarafından, muhasebe standartları, tek düzen hesap planı ve mali tablolara ilişkin esaslara uyulmaması nedeniyle 213 sayılı Kanun'un 353/6. maddesine istinaden kesilen özel usulsüzlük cezasında da hukuka aykırılık bulunmadığı; araç satışından elde edilen hasılatın bir kısmının kayıt ve beyan dışı bırakılması hususu bakımından ise; satışa konu araçların gerçek satış tutarları ya da araçların geçerli piyasa değerleri konusunda bir araştırma yapılmadığı, matrahın belirlenmesi bakımından satışa konu araçların alıcıları yönünden, tarafların arasında bağıtlanan araç satış sözleşmesinde gösterilen değer yönünden bir irdeleme yapılmadığı, sadece söz konusu araçların kasko bedeli ile fatura tutarları arasındaki fark esas alınmak suretiyle tarhiyat yapıldığı görüldüğünden, dava konusu cezalı tarhiyatın bu kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava kısmen kabul edilmiş, kısmen reddedilmiş; dava konusu tarhiyatın araç satışından elde edilen hasılatın bir kısmının kayıt ve beyan dışı bırakılmasından kaynaklanan kısmının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu tarhiyatın usule ve hukuka uygun olduğu iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik davalı idarenin istinaf başvurusunun reddi yolundaki ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ...Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 21/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
