Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 2020/5900
Karar No: 2022/949
Karar Tarihi: 21.03.2022

Danıştay 9. Daire 2020/5900 Esas 2022/949 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2020/5900 E.  ,  2022/949 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DOKUZUNCU DAİRE
    Esas No : 2020/5900
    Karar No : 2022/949

    TEMYİZ EDENLER :1-(DAVACI) ...
    VEKİLİ : Av. ...

    2-(DAVALI) ...Belediye Başkanlığı-...
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ:
    Dava konusu istem: Davacının hisseli olarak malik olduğu, Antalya ili Konyaaltı İlçesi ...Mahallesi ...,...,...sayılı parsellere ilişkin olarak re'sen tarh edilen 1999 ila 2019 dönemlerine ilişkin vergi ziyaı cezalı arsa vergisi, vergi ziyaı cezalı 1999 yılı deprem vergisi ve 2003 yılı arsa ek vergisi ile 1998/Şubat dönemi için kesilen usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; davacının hissedar olduğu taşınmazların bulunduğu alanda davalı idarece yapılan 1998 tarihli imar planının ve parselasyon işleminin İdare Mahkemesince iptal edildiği ve kararın 2002 yılında kesinleştiği, sonrasında adli yargı merciince kadastral parsellerin ihyasına karar verildiği ve kararların 2006 ve 2007 yıllarında kesinleştiği, davalı idarece iptal edilen imar parseller için yapılan tarhiyatın .... Vergi Mahkemesinin E:..., K:...sayılı kararı ile imar parselleri üzerinden vergilendirme yapılamayacağı gerekçesiyle kaldırıldığı, bölgeye ait parselasyon işleminin de daha önceki yıllarda iptal edilmesi nedeniyle davalı idarece, taşınmazların bulunduğu bölgede geri dönüşüm imar uygulaması yapılmak suretiyle taşınmazların kadastral parsel olarak 30/10/2018 tarihinde tescilinin yapıldığı, yeniden ihya ve tescili yapılan ...,...,...kadastral parsellerde davacıya ait hisseler için 2019 yılı ve geçmiş yıllara ilişkin gerçekleştirilen cezalı tarhiyatların duyurulması amacıyla tanzim edilen ihbarnamenin tebliği üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı, yukarda bahsedilen davalarda davalı idarenin taraf olduğu görüldüğünden emlak vergisine konu taşınmazlara ait mükellefiyet bilgilerinin idarenin uhdesinde olduğunun anlaşıldığı, bu itibarla, Emlak Vergisi Kanununda 4751 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikler de dikkate alındığında; 1999 ila 2001 yıllarına ait emlak vergileri ve 1999 yılı deprem vergisinin doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi içinde tarh ve tebliğ edilmediğinden tarh zamanaşımına uğradığı, yine bu yıllara ait kesilen vergi ziyaı cezaları ile 1998/Şubat dönemi usulsüzlük cezasının da zamanaşımına uğradığı, tahakkuk eden 2002 ila 2013 yıllarına ait emlak vergilerinin ve 2003 yılı arsa ek vergisinin vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmediğinden ve bu süre içinde tahsil zamanaşımını kesen bir halin mevcudiyeti de ortaya konulamadığından zamanaşımına uğrayan vergilerin tarh edilmesi ve ceza kesilmesi işlemlerinde hukuka uygunluk görülmediği, 2019 yılına ait arsa vergisinin ödeme zamanının henüz gelmemesine rağmen ayrıca bir vergilendirme işlemi tesis edilmesi ve ihbarname düzenlenmesine gerek bulunmadığı davacı tarafından ileri sürülmekte ise de; vergilendirilen taşınmazlar geri dönüşüm imar uygulaması sonucu yeniden ihya ve tescil edildiğinden taşınmazların yüzölçümü başta olmak üzere değişen koşullara göre vergilendirilmesi ve mükelleflere duyurulması gerektiğinden 2019 yılına ait emlak vergisinin de geçen yıllar ile birlikte tarh edilmesi durumu, dava konusu işlemi tek başına hukuka aykırı kılmayacağı ve anılan döneme ait salınan emlak vergisinde yasal isabetsizlik bulunmadığı, davacı tarafça ileri sürülen mükerrer vergilendirme yapıldığı, hem imar parseli üzerinden hem de kadastral parsel üzerinden vergilendirme yapıldığına yönelik itirazlar yönünden ise; imar parseli ile kadastral parselin tarh tutarının farklı olduğu, dava konusu vergilerin ödendiğine yönelik iddialar yönünden ise dosyada mevcut belgelerin ve Uyap kayıtlarının tetkikinde, geri dönüşüm işlemi neticesinde ortadan kalkan parsellere ilişkin yapılan tarhiyatların Mahkeme kararlarıyla iptal edilmiş olması ve davacı tarafça yapılan ödemelerin dava konusu vergilere ait ödemeler olmadığının Belediyece beyan edilmiş olması karşısında davacının iddialarına itibar edilmediği, kısıtlılık iddiası yönünden ise; davalı idarece, geri dönüşüm uygulaması neticesinde ortadan kalkan imar parsellerinin vergilendirilmesi ile ilgili açılan davalarda Mahkemece kısıtlılık halinin bulunmadığına hükmedildiğinden bahisle ihya ve tescil edilen kadastral parseller ile ilgili yapılan tarhıyatta kısıtlılık hali uygulanmadığı belirtilmekte ise de; bölgeye ilişkin mer`i imar planı örneğinde, vergilendirilen ...sayılı parsellerin bir kısmının yol için ayrıldığı görüldüğünden, taşınmazın tasarrufunun kısıtlanmış sayılacağı ve kısıtlamanın devam ettiği sürece emlak vergisinin 1/10 oranında tahsil edilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığı,2002 ila 2019 yıllarına ait arsa vergisine bağlı kesilen vergi ziyaı cezaları yönünden; Emlak Vergisi Kanununda 09/04/2002 tarihinden itibaren beyanname verme zorunluluğu kaldırılarak emlak vergisi bildirimi verilmesi gereken hallerde mükellefin bildirim vermemesi durumunda verginin idarece tarh edileceği kuralı benimsendiğinden davacı adına 2002 ila 2019 yılları için arsa vergisine bağlı kesilen vergi ziyaı cezalarında yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine 2014 ila 2019 yıllarına ait arsa vergilerinin 1/10`u oranına karşılık gelen kısmı yönünden reddine, davanın bu tutarı aşan vergiler ile cezaların tamamı yönünden kabulü ile kaldırılmasına karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurularına konu Vergi Mahkemesi Kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve taraflar tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca tarafların istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI:
    DAVACI İDDİALARI: Davaya konu ihbarnamenin mükerrer olduğu, davalı idarenin bir yandan iptal edilen imar parselleri üzerinden bir yandan da kadastral parseller üzerinden mükerrer vergilendirme yaptığı yönündeki iddiası ile ve taşınmaza ilişkin emlak vergilerinin ödendiğine ilişkin belgeleri ve iddiları incelenmeden hüküm kurulduğu, bu nedenle "gerekçeli karar hakkı"nın ihlal edildiği, ayrıca 2018 yılı birim değerinin geçmişe dönük uygulanmasının usul ve hukuka aykırı olduğu iddialarıyla kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.
    DAVALI İDDİALARI: Davacı tarafından süresinde emlak vergisi bildirimi verilmediği, gerçekleştirilen cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı, davaya konu taşınmazın kök parsele döndüğü ve henüz ortada hukuken geçerli bir imar planı olmadığından ve parselin tamamı yolda kalmadığı için kısıtlılık uygulanamayacağı iddialarıyla kararın aleyhe olan ksımlarının bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Taraflarca savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY:Davacının hisseli olarak malik olduğu, Antalya ili Konyaaltı İlçesi ...Mahallesi ...sayılı parsellere ilişkin olarak re'sen tarh edilen 1999 ila 2019 dönemlerine ilişkin vergi ziyaı cezalı arsa vergisi, vergi ziyaı cezalı 1999 yılı deprem vergisi ve 2003 yılı arsa ek vergisi ile 1998/Şubat dönemi için kesilen usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
    İLGİLİ MEVZUAT:
    1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 12. Maddesinin birinci fıkrasında; Türkiye sınırları içerisinde bulunan arazi ve arsaların bu kanun hükümlerine göre arazi vergisine tabi olduğu, aynı Kanunun 30. maddesinde; Kanunlar veya diğer kamu düzeni koyan mevzuatla tasarrufu kısıtlanan bina, arsa ve arazinin vergisinin, kısıtlamanın devam ettiği sürece 1/10 oranında tahsil olunacağı, 9 ve 19'uncu madde hükümlerinin saklı olduğu, kısıtlamanın kaldırılması halinde, kaldırma tarihini takip eden bütçe yılından itibaren emlakin vergisinin tüm vergi değeri üzerinden ödeneceği, kısıtlamanın devam ettiği sürede tecil edilen verginin 9/10'unun bina, arsa ve arazinin satılması, istimlaki veya hibe yoluyla ahara devir ve temliki halinde, tahsilat zamanaşımına uğramamış olanların muaccel hale geleceği, kanunla ve diğer mevzuatla yapılan kısıtlamaların neler olduğu, süresi, tevsiki ve kısıtlama koyan kamu organlarının görevleri ve sorumlulukları Maliye Bakanlığınca, Milli Eğitim, İmar ve İskan ve İçişleri Bakanlıklarının mütalaaları alınarak hazırlanacak bir yönetmelikle tanzim olunacağı belirtilmiştir.
    1319 sayılı Kanunun 30'uncu maddesi uyarınca çıkartılan 17.11.1986 tarih ve 19284 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Tasarrufu Kısıtlanan Bina, Arsa ve Arazi Hakkında Yönetmeliğin 2. maddesinde, "İmar planlarında, resmi yapılara, tesislere ve okul, cami, yol, meydan, otopark, yeşil saha, çocuk bahçesi, pazar yeri, hal, mezbaha ve benzeri umumi hizmetlere ayrılmış olması sebebiyle üzerinde inşaat yapılmasına izin verilmeyen arsalar ile esaslı değişiklik ve ilaveler yapılmasına izin verilmeyen binaların tasarrufu kısıtlanmış sayılır" denilerek konuya açıklık getirilmiştir.
    İmar Kanunun "parselasyon planının hazırlanması" başlıklı (4/7/2019 tarih ve 7181 sayılı Kanunun 9. maddesi ile değişik), 18. maddesi 3. fıkrasında ise umumi hizmetlere ayrılan alanlar yeniden düzenlenerek; ve yol, meydan, park, otopark, çocuk bahçesi, yeşil saha, ibadet yeri ve karakol, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı öğretime yönelik eğitim tesis alanları, Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık tesis alanları,pazar yeri, semt spor alanı, toplu taşıma istasyonları ve durakları, otoyol hariç erişme kontrolünün uygulandığı yol, su yolu, resmî kurum alanı, mezarlık alanı, belediye hizmet alanı, sosyal ve kültürel tesis alanı, özel tesis yapılmasına konu olmayan ağaçlandırılacak alan, rekreasyon alanı olarak ayrılan parseller ve mesire alanları gibi alanlar umumi hizmet alanı olarak sayılmıştır.
    1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 12. Maddesinin 2. fıkrsaında; belediye sınırları içinde belediyece parsellenmiş arazinin arsa sayılacağı, anılan kanunun 3 fıkrasında belediye sınırları içinde veya dışında bulunan parsellenmemiş araziden hangilerinin bu Kanuna göre arsa sayılacağının Bakanlar Kurulu kararı ile belirleneceği düzenlemesine yer verilmiş, 28.2.1983 tarih ve 83/6122 sayılı Arsa Sayılacak Parsellenmemiş Arazi Hakkında Bakanlar Kurulu Kararının 1/a ve b maddelerinde, "Belediye ve mücavir alan sınırları içinde imar planı ile iskân sahası olarak ayrılmış yerlerde bulunan, belediye ve mücavir alan sınırları içinde bulunup da bu imar planı ile iskân sahası olarak ayrılmamış olmakla beraber fiilen meskûn halde bulunan ve belediye hizmetlerinden faydalanmakta olan yerler arasında kalan, parsellenmemiş arazi ve arazi parçalarının arsa sayılacağı belirtilmiş olup aynı maddenin son cümlesinde ise bu yerlerdeki arazi ve arazi parçalarının zirai faaliyette kullanıldıkları takdirde arsa sayılamayacağı hüküm altına alınmıştır.
    1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun emlak vergisi nispetini düzenleyen 18. Maddesinde ise, arazi için vergi oranının binde 1, arsa için binde 3 olduğu düzenlemesine yer verilmiştir. Görüldüğü üzere, Kanunda arsa ve araziler için farklı vergi oranlarının belirlenmiş olması nedeniyle bir taşınmazın arsa m² birim değeri veya arazi m² birim değeri üzerinden vergilendirilmesi, vergi miktarını etkilemektedir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Bölge İdare Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının, 1998 yılı usulsüzlük cezası, 1999 yılı deprem vergisi, 2003 yılı ek emlak vergisi ile 1999-2013 yılı emlak vergileri ile tüm vergi ziyaı cezalarına ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, davalı idarece bu kısımlara yönelik ileri sürülen temyiz nedenleri kararın belirtilen hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
    Bölge idare mahkemesinin 2014 ila 2019 yılı emlak vergisine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik taraflarca yapılan istinaf başvurusunun reddine yönelik temyiz istemlerine gelince;
    Uyuşmazlıkta, dava konusu ihbarnamelerde tarhiyat nedeni olarak "arsa sayılacak arazi hakkında çıkarılan 83/6122 sayılı Bakanlar Kurulu kararının gösterildiği ve davalı idarece arsa olarak fark vergi tarh edildiği, vergisi ihtilaflı olan taşınmazın ise planlama süreci sonucu en son adli yargı merciince verilen kadastral sicilin ihyası kararları üzerine davalı idarece geri dönüşüm işlemleri tesis edilerek, kök parsellere dönüldüğü anlaşıldığından, kısıtlı olarak vergi alınması mümkün bulunmadığından, davalı idarenin 2014 ila 2019 yılı emlak vergisinin 9/10'u yönünden verilen kabul kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine dair bölge idare mahkemesi kararının bu kısmında hukuka uyarlık bulunmadığından bu kısım yönünden verilen kararda isabet görülmemiştir. 2014 ila 2019 yılı emlak vergisinin 1/10'luk kısmı yönünden ise davacının temyiz isteminin de bu gerekçeyle reddi gerekmektedir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalının temyiz isteminin kısmen kabulüne kısmen reddine, davacının temyiz isteminin belirtilen gerekçeyle reddine,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik taraflarca yapılan istinaf başvurularının reddi yolundaki ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının 1998 yılı usulsüzlük cezası, 1999 yılı deprem vergisi, 2003 yılı ek emlak vergisi ile 1999-2013 yılı emlak vergileri ile tüm vergi ziyaı cezalarına ilişkin kısmının ONANMASINA, 2014-2019 yılı 9/10 oranındaki emlak vergisine ilişkin kısmının BOZULMASINA, 2014-2019 yılları 1/10 oranındaki emlak vergisine ilişkin kısmının ise belirtilen gerekçeyle ONANMASINA
    3. Taraflardan onanan kısım üzerinden 492 sayılı Kanuna bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca hesaplanacak nispi harcın alınmasına,
    4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 21/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi