
Esas No: 2019/111
Karar No: 2022/1265
Karar Tarihi: 24.03.2022
Danıştay 3. Daire 2019/111 Esas 2022/1265 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/111 E. , 2022/1265 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/111
Karar No : 2022/1265
TEMYİZ EDENLER :1- (DAVACI) ...
2- (DAVALI) ... Vergi Dairesi Müdürlüğ
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına yöneltilen davalı idare istinaf başvurusuna ilişkin ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının yasal defterler ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca adına 2010 yılının Ocak ila Aralık dönemleri için re'sen salınan katma değer vergisi, tekerrür hükümleri gereği artırılarak kesilen üç kat vergi ziyaı cezası ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesinin 1. bendi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı, olayın oluş ve matrahın bulunuş şekli dikkate alındığında, vergi kaybına yol açılan olayda, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 344. maddesinin atıfta bulunduğu 359. maddesinde yer alan koşulların gerçekleşmemesi nedeniyle vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmında hukuka uygunluk görülmediği, 2010 yılında kesinleşen cezanın tekerrüre esas alınamayacağı gerekçesiyle bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ve özel usulsüzlük cezası yönünden dava reddedilmiş, vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmı ise kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
Vergi Mahkemesi kararının; vergi ziyaı cezasının tekerrüre isabet eden kısmına yöneltilen istinaf başvurusu kararın değinilen hüküm fıkrasının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle reddedilmiştir.
Davacı adına 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesinde gizleme olarak kabul edilip cezalandırılması öngörülen, vergi incelemesine yetkili kimselere defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle vergi ziyaı cezası kesildiği, Vergi Mahkemesi kararında da, davacının, 359. maddede sayılan fiillerden biriyle vergi ziyaına sebebiyet verdiğinin kabul edilmesi karşısında anılan Kanun'un 344. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca vergi ziyaı cezasının üç kat olarak uygulanmasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusu bu yönden kabul edilerek Vergi Mahkemesi kararının, vergi ziyaı cezasının üç kattan bir kata indirilmesine ilişkin hüküm fıkrası kaldırıldıktan sonra dava bu yönden reddedilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından, dava konusu vergi ve cezaya ilişkin ihbarnamelerin usulüne uygun tebliğ edilmediği belirtilerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
Davalı idare tarafından, dava konusu vergi ziyaı cezasının tekerrür hükümleri gereği artırılarak kesilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI : Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı şirket adına, yasal defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmemesi nedeniyle katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca dava konusu tarhiyatın yapıldığı ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesinin birinci fıkrası gereğince özel usulsüzlük cezasının kesildiği, vergi ve cezalara ait ihbarnamelerin 31/12/2015 tarihinde 7201 sayılı Kanun'un 21. maddesi göre mahalle muhtarına bırakılmak suretiyle tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 101. maddesinde, mükellef tarafından adres değişikliğinde bildirilen adreslerin bilinen adreslerden olduğu; 102. maddesinde, tebliğ olunacak evrakı muhtevi zarfın posta idaresince muhatabına verileceği ve keyfiyetin muhatap ile posta memuru tarafından taahhüt ilmühaberine tarih ve imza konulmak suretiyle tespit olunacağı, muhatabın geçici olarak başka bir yere gittiğinin, bilinen adresinde bulunanlar veya komşuları tarafından bildirildiği takdirde keyfiyet ve beyanda bulunanın kimliği tebliğ alındısına yazılarak altının beyanı yapana imzalatılacağı, imzadan imtina ederse, tebliği yapanın bu ciheti şerh ve imza edeceği ve tebliğ edilemeyen evrakın çıkaran mercie iade olacağı, bunun üzerine tebliği çıkaran merci tarafından tayin olunacak münasip bir süre sonra yeniden tebliğe çıkarılacağı, ikinci defa çıkarılan tebliğ evrakı da aynı sebeple tebliğ edilemeyerek iade olunursa tebliğin ilan yolu ile yapılacağı, bu işlemlerin komşulardan bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra ve keyfiyet taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza vaz'edilmek ve hazır bulunanlara da imzalatılmak suretiyle tespit olunacağı, aynı Kanunun 114. maddesinde; vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğrayacağı hüküm altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlık konusu vergi ve cezaya ilişkin ihbarnamelerin 213 sayılı Kanun'da yer alan tebligata ilişkin düzenlemelere uyulmaksızın 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre mahalle muhtarına imzalatılmak suretiyle usulsüz olarak tebliğ edildiği ve davanın 29/01/2016 tarihinde açıldığı da dikkate alındığında, bu durumda 31/12/2015 tarihine kadar usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilemeyen katma değer vergisi üzerinden kesilen vergi ziyaı cezası zaman aşımına uğradığından, Vergi Dava Dairesi kararının,bir kat vergi ziyaı cezasının üç kata çıkarılmasına ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerekmiştir.
Davalı idarenin, vergi ziyaı cezasının tekerrürden kaynaklanan hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz isteminin bu nedenle reddi gerekmiştir.
Temyiz incelemesi neticesinde istinaf kararına konu ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla, bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile özel usulsüzlük cezası yönünden davanın reddedildiği, davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmayarak sözü edilen kararın değinilen hüküm fıkralarının davacı yönünden kesinleştiği dikkate alındığında, davacı tarafından söz konusu hüküm fıkralarına yöneltilen temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerekmiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacı temyiz isteminin kısmen kabulüne,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının, bir kat vergi ziyaı cezasının üç kata çıkarılmasına ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA,
3. Kararın, tarhiyatın kesinleşen kısmına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen davacı temyiz isteminin İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
4. Davalı idare TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE, 24/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
