Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5488
Karar No: 2019/4502
Karar Tarihi: 11.03.2019

Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2017/5488 Esas 2019/4502 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Suça sürüklenen bir çocuk hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir. Dosya incelendiğinde, 5271 sayılı Kanun’un 311 ve devamı maddelerinde düzenlenen yargılamanın yenilenmesi ile kanun yararına bozma kararı sonrası yeniden yargılama yapılması gereken hallerde 5237 sayılı Kanun’un 66/5. maddesinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, kanun yararına bozma kararı sonrası yapılan yargılamada, dava zamanaşımının kanun yararına bozma kararı tarihinden itibaren başlaması gerektiği vurgulanmıştır. Suç tarihinde çocuk olan sanığın hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından mahkumiyet kararı verilirken, mala zarar verme suçuna yönelik temyiz isteminin reddedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle:
- 5237 sayılı TCK’nın 66. maddesi
- 5377 sayılı Kanun’un 8. maddesi
- 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un geçici 2. maddesi
- TCK'nın 142/1-b, 31/2, 116/1, 31/2, 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddeleri.
2. Ceza Dairesi         2017/5488 E.  ,  2019/4502 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
    SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK : ...
    SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    1-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    5237 sayılı TCK’nın 66. maddesinin 01.06.2005 tarihi ile 08.07.2005 tarihleri arasında yürürlükte olan 5. fıkrasında “Aynı fiilden dolayı her ne suretle olursa olsun 5237 sayılı TCK’nın 66. maddesinin 01.06.2005 tarihi ile 08.07.2005 tarihleri arasında yürürlükte olan 5. fıkrasında “Aynı fiilden dolayı her ne suretle olursa olsun tekrar yargılanması gereken hükümlünün sonradan yargılanan suça ait üçüncü fıkrada yazılı esasa göre belirlenecek zamanaşımı göz önünde bulundurulur.” hükmü mevcut iken, bu fıkra 08.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 29.06.2005 tarihli ve 5377 sayılı Kanun’un 8. maddesiyle “Aynı fiilden dolayı tekrar yargılamayı gerektiren hallerde, mahkemece bu husustaki talebin kabul edildiği tarihten itibaren fiile ilişkin zamanaşımı süresi yeni baştan işlemeye başlar.” biçiminde değiştirilmiştir.
    5377 sayılı Kanun ile 5237 sayılı Kanun’un 66. maddesinin 5. fıkrasında yapılan değişikliğin gerekçesi; “Yargılamanın yenilenmesi gibi aynı fiilden dolayı tekrar yargılamayı gerektiren hallerde, zamanaşımına açıklık getirmeye yönelik olarak bu fıkra metninde değişiklik yapılmıştır. Bu durumlarda, dava zamanaşımı süresi, tekrar yargılama konusu suç bakımından belirlenecektir. Tekrar yargılama konusu suça ilişkin zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi de, bu husustaki talebin mahkemece kabul edildiği tarih olacaktır. Tekrar yargılama konusu suça ilişkin zamanaşımı süresi bakımından, maddenin birinci fıkrasındaki süreler dikkate alınacaktır. Bu düzenlemeyle güdülen amaç, yeniden yargılama söz konusu olan hallerde, bu nedenle dava zamanaşımı süresinin dolduğundan bahisle yargılamaya son verilmesi yönündeki taleplerin önüne geçmektir.” şeklinde ifade edilmiştir.
    Gerekçede de belirtildiği üzere, dava zamanaşımı süresinin dolduğundan bahisle yargılamaya son verilmesi (davanın düşürülmesi) istemlerini önlemek amacıyla 5237 sayılı Kanun’un 66. maddesinin 5. fıkrası değiştirilmiştir. Bu hüküm, yargılamanın yenilenmesi gibi kesinleşmiş hükümlere karşı tekrar yargılama yapılmasını gerektiren hâllerde uygulanacaktır ki, 5271 sayılı Kanun’un 311 ve devamı maddelerinde düzenlenen yargılamanın yenilenmesi ile kanun yararına bozma kararı sonrası yeniden yargılama yapılması gereken hallerde 5237 sayılı Kanun’un 66/5. maddesinin uygulanması gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır. Bu itibarla; kanun yararına bozma kararı sonrası yeniden yapılan yargılamada 5237 sayılı Kanun’un 66/5. maddesinin uygulanması, Yargıtay tarafından verilen ve direnilmesi de mümkün olmayan kanun yararına bozma kararının, aynı zamanda yeniden yargılamayı gerektiren hukuka aykırılık istemini/nedenini kabul eden ve yeniden yargılamayı sağlayan bir karar olması nedeniyle dava zamanaşımının da kanun yararına bozma kararı tarihinden itibaren başlatılması uygun olacaktır.
    İnceleme konusu olayda, kanun yararına bozma kararının verildiği 24.11.2016 tarihinden itibaren atılı suça ilişkin zamanaşımının henüz gerçekleşmediği belirlenerek yapılan incelemede;
    14.04.2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi gereğince hükmolunan 3000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükmünün temyizi mümkün olmadığından suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteminin CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    2-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelemesinde;
    Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuğun gündüzleyin işlediği hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından eylemlerine uyan TCK"nın 142/1-b, 31/2, 116/1 ve 31/2. maddelerinde tanımlanan suçlar için öngörülen cezaların türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun"un 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerine göre hesaplanan 6 yıllık zamanaşımının suçun işlendiği 31.08.2009 gününden 11.04.2017 olan karar tarihine kadar geçmiş bulunması nedeniyle davanın düşürülmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından açılan kamu davalarının, 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, 11/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi