Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7801
Karar No: 2018/876
Karar Tarihi: 22.01.2018

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/7801 Esas 2018/876 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2015/7801 E.  ,  2018/876 K.

    "İçtihat Metni"

    .....

    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, manevi tazminat ile fazla mesai ücreti ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının.....mağazasının erkek reyonunda satış danışmanı olarak 16.10.2009 tarihinde çalışmaya başladığını, 11.11.2013 tarihli toplantıda bazı eksiklikler ile ilgili görüşünü beyan ettiğinde Kategori Yöneticisi ..."ın hakaretine uğradığını, üst yönetime durumu ilettiğinde görev yerinin değiştirildiğini, görev yeri değişikliğinden dolayı primler yönüyle gelir kaybına uğrayacağından kabul etmeyerek iş akdini İş Kanunu"nun 24/ll maddesi uyarınca feshettiğini ve noter marifetiyle ihtarname çektiğini, aylık priminin 450 TL civarında olduğunu, yemeğin işverence karşılandığını, servisle işe gelip gittiklerini, iş yerinde Çarşamba-Perşembe-Cuma-Cumartesi 12:00-22:00 arası, Pazar-Pazartesi 10:00-14:00 saat arası çalıştığını, her ay sonunda kelebek günü olduğunu ve bu günlerde 10:00-22:00 arası çalışıldığını, bu çalışmaların karşılığının ödenmediğini, bütün dini-milli bayram ve resmi tatil günlerinde çalışmalarına rağmen ücret ödemediğini iddia ederek bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının 16.10.2009 - 21.11.2013 tarihleri arasında müvekkil şirkette çalıştığını, işyerini terk etmesi sonrası iş akdini sona erdiren son brüt ücretinin 1.021,50 TL olduğunu, prim tutarlarının olduğunu ve bordrolara yansıtıldığını, davacıya ait giriş ve çıkışlarına göre fazla çalışmasının olmadığını, fazla çalışmalarının karşılığında serbest zaman kullandırıldığını, denkleştirme esaslı çalışmaya muvafakat verdiğini, ödenmemiş ulusal bayram ve genel tatil günü ücretinin bulunmadığını, bunların bordrolarda görülebileceğini, yapılan tüm ödemelerin banka kanalıyla yapıldığını, davacıya satış primi ödendiği için fazla çalışma alacağı talebinde bulunmasının yerinde olmadığını, davacı ile imzalanan iş sözleşmesinde yıllık 270 saate kadar olan fazla çalışma ücretinin aylık ücretine dahil olduğunun belirtildiği, 04.01.2010 tarihli ibranamede hiçbir alacağının olmadığı yönünde beyanda bulunduğunu, işverenden izin almaksızın ve haklı bir sebebe dayanmaksızın işe gelmediğini, devamsızlığa ilişkin tutanaklar tutulduğunu, 25.11.2014 tarihinde davacının iş sözleşmesinin feshettiğine ilişkin ihbarnameyi aldıklarını, gerekçelerin hiçbirisinin doğru olmadığını, kıdem tazminatına hak kazanılmadığını, manevi tazminat talebinde bulunmayı gerektirir somut delilin sunulmamış olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, davalı ... . yönünden açılan davanın feragat nedeniyle reddine, diğer davalı aleyhine ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca, “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir.” Bu maddeye dayanılarak yapılacak değişiklik feshinde; değişiklik ve fesih bildirimlerinin yazılı yapılması ve sebeplerinin de yazılı gösterilmesi geçerlilik koşuludur (Dairemizin 02.06.2008 gün ve 2007/39341 Esas, 2008/13324 Karar sayılı ilamı).
    İşverenin vereceği talimatlarla, Anayasa ve kanunların emredici hükümleri ile toplu ve bireysel iş sözleşmeleri hükümlerine aykırı olmamak üzere, işin yürütümü ve işçilerin işyerindeki davranışlarını düzenleyebilme hakkına yönetim hakkı denir. İş koşullarında değişiklik, işverenin yönetim hakkı ile doğrudan ilgilidir. İş koşullarındaki değişiklikler geçerli nedene dayandığı takdirde, ayrıca iş şartlarında esaslı değişiklik yoksa veya işçi aleyhine bir durum oluşmuyor ise, işverenin yönetim hakkının sınırlandırılması gerekmez. İşveren, Medeni Kanun’un 2. maddesi uyarınca, yönetim yetkisi kapsamındaki bu hakkını kullanırken, keyfi davranmamalı, işyeri değişikliği ile ilgili işletmesel kararı alırken dürüst olmalıdır.
    İşverenin yönetim hakkı kapsamında kalan ve geçerli nedene dayanan değişiklikler çalışma koşullarının esaslı değişikliği olarak nitelendirilemez. Geçerli neden işçinin verimi ile davranışlarından ya da işyeri gereklerinden kaynaklanabilir.
    İşyerinde iş şartlarında değişikliği gerektirmeyen çalıştırılma imkânı, değiştirilmiş iş şartları altında çalıştırılabileceği başka bir çalışma yerine nakilden önce uygulanması gereken tedbirdir. İşçinin iş şartlarının değiştirilmesi gerekmeden çalıştırılabileceği birden fazla çalışma yeri varsa, işveren bunlar arasından birini seçme hakkına sahiptir. İşverenin talimat verme hakkı kapsamında alternatif tedbirler arasında iş şartlarında ve sözleşme değişikliğine neden olmayacak şekilde bir tedbir olanağı var ise ve bu kapsamda bir çalışma yerinde çalıştırabilecekse değişiklik feshine başvurulmaması gerekir (Dairemizin 18.02.2008 gün ve 2008/8543 Esas, 2008/409 Karar sayılı ilamı).
    Somut uyuşmazlıkta, işyerinde yapılan bir toplantı sırasında, davacının amiri ..... yönelik “sizinle problemlerimizi çözemeyeceksek kiminle çözeceğiz” şeklinde bir söylemde bulunduğu. Bunun üzerine amirinin davacıya “sen benimle böyle konuşamazsın” şeklinde cevap verdiği, bu cevap üzerine davacının toplantı yapılan yerden ayrıldığı ve daha sonra davalı şirket tarafından davacıya izin verildiği, izin sırasında davalı tanık anlatımlarına göre davacının görev yaptığı reyonun ev dekorasyon reyonu olarak değiştirilmek istendiği ve bu teklifin sözlü olarak davacıya iletildiği ancak erkek reyonunda çalışan davacının teklif edilen yeni bölümde prim miktarının düşük olması ve koli taşımak zorunda kalacağını belirterek bu değişikliğin esaslı değişiklik teşkil ettiği gerekçesiyle bu teklifi kabul etmediği ve iş akdini haklı nedenle feshettiği, davalı işveren tarafından yapılan değişikliğin iş şartlarında esaslı değişiklik teşkil etmesi ve bu teklifin yazılı olarak yapılmaması nedeniyle davacının iş akdinin feshinde haklı olduğu anlaşılmakla davacının kıdem tazminatı talebinin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    F)SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22/01/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi