Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2018/3825
Karar No: 2022/2443
Karar Tarihi: 06.04.2022

Danıştay 8. Daire 2018/3825 Esas 2022/2443 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2018/3825 E.  ,  2022/2443 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    SEKİZİNCİ DAİRE
    Esas No : 2018/3825
    Karar No : 2022/2443

    DAVACI : ... Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş
    VEKİLLERİ : Av. ....,
    Av. ...

    DAVALI : 1- .... Bakanlığı
    VEKİLİ : Av. ...
    2- ... Genel Müdürlüğü
    VEKİLİ : Av. ...

    DAVANIN KONUSU :
    1. .... İşletme Şefliği sınırları dahilinde bulunan İR:... ruhsat numaralı ormanlık alan için arazi izin bedeli istenilmesine ilişkin ... İşletme Müdürlüğü'nün ... tarih ve E.... sayılı işlemi ile;
    2. Bireysel işlemin dayanağı, ... tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Orman Kanununun 16. Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 20 maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinin, bu bentte atıf yapılan Ek-1, Ek-2 ve Ek-3'ün, 19.04.2015 tarih ve 29331 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Orman Kanununun 16. Maddesinin Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 4. maddesinin ve bu maddede atıf yapılan Ek-1'in iptali istenilmektedir.

    DAVACININ İDDİALARI :
    2010 tarihli eski Yönetmelikte hesabın net olduğu ve artış oranının ÜFE'ye bağlı olduğu, yeni Yönetmelikte öngörüsü belli ve tereddüte yer bırakmayacak şekilde bir düzenleme olmadığı, artış oranı katsayısı belirlendiği, Yönetmeliğe göre 1 kez alınması gereken ağaçlandırma bedelinin arazi izin bedeli hesabında da dikkate alınması nedeniyle dolaylı olarak 2. kez alındığı, arazi izin bedeli hesabında ağaçlandırma bedelinin dikkate alınması nedeniyle yüksek çıkan bedelleri düşürmek adına Yönetmelikte değişiklik yapıldığı, Ek-2'de yer alan katsayının ilk plan baz alınarak değerlendirildiği, revize planların baz alınmadığı, Ek-3'te yer alan katsayının hiçbir hukuki gerekçe olmaksızın illere göre farklı çarpan şeklinde belirlenmesinin hakkaniyete ve eşitliğe aykırı olduğu iddia edilmektedir.

    DAVALI İDARELERİN SAVUNMALARI :
    ... Bakanlığı'nın Savunmasının Özeti : 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 16. maddesinde, ormanlık alanlardaki madencilik faaliyetlerine izin verileceği hükmünün bulunduğu, bu maddenin uygulaması ile alakalı Orman Kanununun 16. Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 1. maddesinde, izinlerden tahsil edilecek bedellere ait iş ve işlemleri düzenlemenin Yönetmeliğin amaçları arasında gösterildiği, davaya konu bedellerin hesabında kullanılan Yönetmelik ekindeki katsayıların Kanun ve Yönetmeliğe uygun biçimde düzenlendiği, orman sayılan alanlarda talep edilen madencilik faaliyeti izinlerinde sadece madenin ekonomik getirisinin düşünülmemesi, ormanların çok yönlü faydalarının ve toplumun
    ortak değeri olmasının gözetilmesi gerektiği ileri sürülerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
    ... Genel Müdürlüğü'nün Savunmasının Özeti : Yönetmeliğin yayım tarihinden önce ormanlık alanlardaki maden izinleri için herhangi bir kritere bağlı olmaksızın subjektif değerlendirmeler sonucu hesap yapılmakta iken, değişiklikten sonra bilimsel kriterlere dayalı objektif bir hesaplama şekli getirildiği, arazi tahsis bedelinin hesabında kullanılan ağaçlandırma bedelinin, arazininin birim metrekare bedel fiyatını belirlemek için kullanıldığı, bu durumun ağaçlandırma bedelinin bir defa alındığı hususunu değiştirmeyeceği, bedelin hesaplanmasında, farklı yoğunluktaki orman miktarını simgeleyen meşcere tiplerine bağlı olarak belirlenen ekolojik denge katsayısı ile çarpım yapılmasında hukuka, ormancılığa ve çevrecilik anlayışına aykırık bulunmadığı, Yönetmeliğin Ek-2 Ekolojik Denge Katsayısı tablosunda "oc" (ocak) meşcere tipinin yer almadığı, orman sayılan alanlarda yapılan maden işletmeciliği esnasında sadece ağaçların değil ekosistemin kaybedildiği, bunun değerinin odun miktarı ve ağaçlandırma bedeli ile ölçülemeyeceği, aynı coğrafyada yer almasına rağmen iller arasındaki gelişmişlik düzeyinin ormanlara olan baskıda veya beklenen faydada farklılığa neden olabildiği, örnek olarak İstanbul'da kişi başına düşen ormanlık alan 110 m2 iken, dünyada 12.000 m2 olduğu ileri sürülerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
    DÜŞÜNCESİ : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

    DANIŞTAY SAVCISI : ...
    DÜŞÜNCESİ : Dava; İstanbul Orman İşletme Şefliği sınırları dahilinde ormanlık alan içinde kalan davacı şirkete ait İR:72982 ruhsat numaralı dolomit sahası için arazi izin bedeli istenilmesine ilişkin İstanbul Orman İşletme Müdürlüğünün ... gün ve E... sayılı işlemi ile dayanağı 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ve atıf yapılan Ek-1, Ek-2, Ek-3 ile 19/04/2015 tarih ve 29331 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 4. maddesi ile yeniden düzenlenen ''İzin Türü Kat Sayısı'' Ek-1'in iptali istemiyle açılmıştır.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 'Dilekçeler üzerine ilk inceleme' başlıklı 14. maddesinin 3. fıkrasında, dilekçelerin, Danıştayda daire başkanının görevlendireceği bir tetkik hakimi, idare ve vergi mahkemelerinde ise mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafından:
    a) Görev ve yetki,
    b) İdari merci tecavüzü,
    c) Ehliyet,
    d) İdari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı,
    e) Süre aşımı,
    f) Husumet,
    g) 3 ve 5 inci maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden sırasıyla inceleneceği; 15. maddesinin (1/b) bendinde ise, dava konusu edilen işlemin, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem niteliğinin bulunmaması durumunda davanın reddine karar verileceği, hükme bağlanmıştır. Bu çerçevede, dava konusu edilen Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde atıf yapılan ''İzin Türü Kat Sayısı'' Ek-1'in, 19/04/2015 tarih ve 29331 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 4. maddesi ile değiştirildiği anlaşıldığın ve bu haliyle ortada idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem bulunmadığından, 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde atıf yapılan ''İzin Türü Kat Sayısı'' Ek-1 yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir.
    Yönetmeliğin dava konusu edilen 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ile atıf yapılan Ek-2, Ek-3 ve 19/04/2015 tarih ve 29331 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 4. maddesi ile yeniden düzenlenen ''İzin Türü Kat Sayısı'' Ek-1 yönünden yapılan incelemede:
    Anayasanın 169. maddesinde; Devletin, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyacağı ve tedbirleri alacağı, bütün ormanların gözetiminin Devlete ait olduğu, kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamayacağı, ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemeyeceği düzenlemesine yer verilmiştir.
    6831 sayılı Orman Yasasının 16. maddesinde; "Devlet ormanları içinde maden aranması ve işletilmesi ile madencilik faaliyeti için zorunlu; tesis, yol, enerji, su, haberleşme ve altyapı tesislerine, fon bedelleri hariç, bedeli alınarak Çevre ve Orman Bakanlığınca izin verilir. Ancak, temditler dahil ruhsat süresince müktesep haklar korunmak kaydı ile Devlet ormanları sınırları içindeki tohum meşcereleri, gen koruma alanları, muhafaza ormanları, orman içi dinlenme yerleri, endemik ve korunması gereken nadir ekosistemlerin bulunduğu alanlarda maden aranması ve işletilmesi, Çevre ve Orman Bakanlığının muvafakatine bağlıdır. Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin; baraj, gölet, liman ve yol gibi yapılarda dolgu amaçlı kullanacağı her türlü yapı hammaddesi üretimi için yapacağı madencilik faaliyetleri ile zorunlu tesislerinden bedel alınmaz. Ruhsatname veya imtiyaz almış olanlarla, ruhsatname veya imtiyaz alacaklar, işe başlamadan evvel çalışma sahalarını orman idaresine haber vermeye ve ormana zarar gelebilecek hallerde, orman idaresinin göstereceği tedbirleri almaya ve yapmaya mecburdurlar. Madencilik faaliyetlerinin ve faaliyetlerle ilgili her türlü yer, yol, bina ile tesislerin hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ormanlarda veya özel ormanlarda yapılmak istenmesi halinde Çevre ve Orman Bakanlığınca izin verilebilir. Bu takdirde kullanım bedeli, kullanım süresi, yapılan bina ve tesislerin devri gibi hususlar genel hükümlere uygun olarak taraflarca tespit edilir. Madencilik faaliyetlerinin sona ermesi neticesinde idareye teslim edilen veya terk edilen doğal yapısı bozulmuş orman alanları rehabilite edilir. Rehabilite maksadı ile bu alanların orman yetiştirilmek üzere inşaat, yıkıntı ve hafriyat atıkları ile doldurularak ağaçlandırmaya hazır hale getirilmesi için büyükşehir mücavir alanlarında büyükşehir belediyelerine, diğer yerlerde ise il ve ilçe belediyelerine bedeli karşılığında izin verilebilir. Maddenin uygulanması ile ilgili tanım, şekil, şart ve esaslar yönetmelikle düzenlenir." hükmü yer almaktadır.
    18/04/2014 tarihli ve 28976 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kanununun 16 ncı maddesinin Uygulama Yönetmeliğinin, "Bedellerin tespiti ve tahsili" başlıklı 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; "Arazi izin bedeli: İzin alanının metrekaresi, cari yıl ağaçlandırma birim metrekare bedeli, bu Yönetmeliğin ekinde yer alan izin türü katsayısı Ek-1, ekolojik denge katsayısı Ek-2 ve il katsayısının Ek-3 çarpımlarının sonucu alınacak bedeldir." kuralına yer verilmiş, Ek-1, Ek-2 ve Ek-3 de ise katsayı tabloları düzenlenmiştir. Uyuşmazlık konusu olayda, 6831 Sayılı Orman Kanunu'nun 16. maddesinde, bu maddeye dayanılarak verilecek izinlerin bir bedel karşılığında olacağının belirtildiği; bu hükme dayanılarak çıkartılan Yönetmeliğin dava konusu edilen "Bedellerin tespiti ve tahsili" başlıklı 20. maddesinde ise, Orman Kanunu uyarınca temin edilecek izin bedeli hesaplanırken kullanılacak formülün açıklamasının yapılarak, söz konusu bedellerin tahsilinin ne şekilde sağlanacağının belirlendiği görülmektedir.
    Öte yandan, bedellerin hesaplanması için Yönetmeliğin ekinde yer alan tablolarda, talep edilen izin, iznin talep edildiği alandaki ormanın durumu ve iznin talep edildiği il esas alınarak farklı katsayılar belirlendiği, bu sayede, yürütülecek madencilik faaliyetlerinin kapsamına göre bedel alınmak suretiyle ormanlık alanların gözetildiği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, bütün canlıların ortak varlığı olan orman ve çevrenin, sürdürülebilir çevre ve sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda, davalı idarenin ormanlık alanların korunması ve genişletilmesi açısından tedbirler alabileceği, bu hususta düzenlemeler yapabileceği açık olup; üst hukuk normu olan 6831 sayılı Orman Kanunu'na uygun olarak çıkartılan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği ile, verilecek izinlerin ve bu izinler karşılığında alınacak olan bedellerin belirlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Dava konusu ... Müdürlüğünün ... gün ve E..... sayılı işleminin incelenmesinden;
    Davacı şirket tarafından, ruhsat müddetine kadar izin uzatma talebinin reddi ile 843.291,13 Türk lirası arazi izin bedeli hesaplanması işlemine karşı İstanbul 7. İdare Mahkemesinde açılan davada verilen iptal kararı üzerine, Bedel Artış Katsayısı (BAK) oranında arttırım uygulanarak arazi izin bedelinin 517.085,38 Türk Lirası olarak yeniden düzenlendiği ve bu haliyle Yönetmelik hükümlerine uyulduğu anlaşıldığından hukuka aykırı bir durumdan söz etmeye olanak bulunmamaktadır.
    Açıklanan nedenlerle, davanın; Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin dava konusu 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendin de atıf yapılan ''İzin Türü Kat Sayısı'' Ek-1 kısmına ilişkin iptal isteminin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15/1-b maddesi, diğer kısımlarına yönelik iptal isteminin ise esastan reddine karar verilmesi, gerektiği, düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince duruşma için taraflara önceden bildirilen 06/04/2022 tarihinde, davacı vekili Av.... ve Av. ....'nin ve davalı ... Bakanlığı vekili Av. ... 'ın ve davalı Orman Genel Müdürlüğü vekili Av. ...'nun geldiği, Danıştay Savcısının hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Taraflara usulüne uygun olarak söz verilerek dinlendikten ve Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra taraflara son kez söz verilip, duruşma tamamlandı. Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ SÜREÇ :
    Davacı şirkete, İstanbul İli, Sarıyer İlçesi, ... sınırları dahilinde ... Bakanlığı tarafından 04.02.2030 tarihine kadar İR:... sayılı maden işletme ruhsatı verilmiştir. Ruhsat alanının orman alanında kalması nedeniyle ise maden işletme, yıkama eleme tesisi izni için Orman Genel Müdürlüğüne başvuruda bulunulduğu, idarece ... tarih ve ... sayılı Makam olur ile izin verilmesine karar verilmiştir.
    Davacı tarafından maden ruhsatı süresinin 04.02.2030 tarihi olmasına rağmen, 31.12.2016 tarihine kadar izin verilmesi ile olur verilen yıla ait Arazi Tahsis Bedeli, Teminat Bedeli, Ağaçlandırma Bedelleri tutarlarına ilişkin .... tarih ve ... sayılı davalı idare işleminin iptali istemi ile ..... İdare Mahkemesinin E:... sayılı esasında dava açıldığı, anılan Mahkemece; iptal kararı üzerine, arazi izin bedelinin 517.085,38 TL olarak yeniden hesaplanmıştır.
    Davacı tarafından ... İşletme Şefliği sınırları dahilinde bulunan İR:... ruhsat numaralı ormanlık alan için arazi kullanım bedeli istenilmesine ilişkin İstanbul Orman İşletme Müdürlüğü'nün ... tarih ve E.... sayılı işlemi ile işlemin dayanağı olan 18.04.2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Orman Kanununun 16. Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 20 maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinin, bu bentte atıf yapılan Ek-1, Ek-2 ve Ek-3'ün, 19.04.2015 tarih ve 29331 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Orman Kanununun 16. Maddesinin Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 4. maddesinin ve bu maddede atıf yapılan Ek-1'in iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    USUL YÖNÜNDEN:
    Davalı idarenin usule yönelik itirazları kabul edilmeyerek işin esası incelendi.

    ESAS YÖNÜNDEN:
    İlgili Mevzuat:
    Türkiye Cumhuriyeti Anayasa'nın 124. maddesinde; Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kamu tüzelkişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilecekleri kuralı yer almıştır, "Ormanların korunması ve geliştirilmesi" başlıklı 169. maddesinde ise "Devlet, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır. Yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz. Bütün ormanların gözetimi Devlete aittir. Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, Devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz.
    Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez. Ormanların tahrip edilmesine yol açan siyasi propaganda yapılamaz; münhasıran orman suçları için genel ve özel af çıkarılamaz. Ormanları yakmak, ormanı yok etmek veya daraltmak amacıyla işlenen suçlar genel ve özel af kapsamına alınamaz.
    Orman olarak muhafazasında bilim ve fen bakımından hiçbir yarar görülmeyen, aksine tarım alanlarına dönüştürülmesinde kesin yarar olduğu tespit edilen yerler ile 31/12/1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş olan tarla, bağ, meyvelik, zeytinlik gibi çeşitli tarım alanlarında veya hayvancılıkta kullanılmasında yarar olduğu tespit edilen araziler, şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerler dışında, orman sınırlarında daraltma yapılamaz. " hükmü mevcuttur.
    6831 sayılı Orman Kanunu'nun 16. maddesinde; "(Değişik birinci fıkra: 10/6/2010-5995/19 md.) Devlet ormanları içinde maden aranması ve işletilmesi ile madencilik faaliyeti için zorunlu; tesis, yol, enerji, su, haberleşme ve altyapı tesislerine, fon bedelleri hariç, bedeli alınarak Çevre ve Orman Bakanlığınca izin verilir. Ancak, temditler dahil ruhsat süresince müktesep haklar korunmak kaydı ile Devlet ormanları sınırları içindeki tohum meşcereleri, gen koruma alanları, muhafaza ormanları, orman içi dinlenme yerleri, endemik ve korunması gereken nadir ekosistemlerin bulunduğu alanlarda maden aranması ve işletilmesi, Çevre ve Orman Bakanlığının muvafakatine bağlıdır. Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin; baraj, gölet, liman ve yol gibi yapılarda dolgu amaçlı kullanacağı her türlü yapı hammaddesi üretimi için yapacağı madencilik faaliyetleri ile zorunlu tesislerinden bedel alınmaz.
    Ruhsatname veya imtiyaz almış olanlarla, ruhsatname veya imtiyaz alacaklar, işe başlamadan evvel çalışma sahalarını orman idaresine haber vermeye ve ormana zarar gelebilecek hallerde, orman idaresinin göstereceği tedbirleri almaya ve yapmaya mecburdurlar.
    (Ek fıkra: 26/5/2004-5177/34 md.) Madencilik faaliyetlerinin ve faaliyetlerle ilgili her türlü yer, yol, bina ile tesislerin hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ormanlarda veya özel ormanlarda yapılmak istenmesi halinde Çevre ve Orman Bakanlığınca izin verilebilir. Bu takdirde kullanım bedeli, kullanım süresi, yapılan bina ve tesislerin devri gibi hususlar genel hükümlere uygun olarak taraflarca tespit edilir.
    (Ek fıkra: 10/6/2010-5995/19 md.) Madencilik faaliyetlerinin sona ermesi neticesinde idareye teslim edilen veya terk edilen doğal yapısı bozulmuş orman alanları rehabilite edilir. Rehabilite maksadı ile bu alanların orman yetiştirilmek üzere inşaat, yıkıntı ve hafriyat atıkları ile doldurularak ağaçlandırmaya hazır hale getirilmesi için büyükşehir mücavir alanlarında büyükşehir belediyelerine, diğer yerlerde ise il ve ilçe belediyelerine bedeli karşılığında izin verilebilir.
    (Ek fıkra: 10/6/2010-5995/19 md.) Maddenin uygulanması ile ilgili tanım, şekil, şart ve esaslar yönetmelikle düzenlenir." hükmü yer almıştır.
    6831 Sayılı Orman Kanunu'nun 16. maddesine dayanılarak dayanılarak hazırlanan ve 18/04/2014 tarihli ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Orman Kanununun 16 ıncı Maddelerinin Uygulama Yönetmeliği'nin "Tanımlar ve Kısaltmalar" başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasında, "Arazi izin bedeli: Verilen izinlerden orman idaresince alınacak kullanım bedelini" hükmü; 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; "Arazi izin bedeli: İzin alanının metrekaresi, cari yıl ağaçlandırma birim metrekare bedeli, bu Yönetmeliğin ekinde yer alan izin türü katsayısı Ek-1, ekolojik denge katsayısı Ek-2 ve il katsayısının Ek-3 çarpımlarının sonucu alınacak bedeldir." hükmüne yer verilmiş, Ek-1, Ek-2 ve Ek-3 de ise katsayı tabloları düzenlenmiştir. Anılan Yönetmelikte 19/04/2015 tarihinde izin türüne göre uygulanacak katsayının belirlendiği Ek-1'de, değişiklik yapılarak katsayıların yeniden belirlendiği görülmektedir.

    Hukuki Değerlendirme:

    Anayasanın 124. maddesi ve normlar hiyerarşisi bağlamında, bir yasa hükmüne dayalı olarak hazırlanan yönetmelikler ile yasa hükümlerine açıklık getirilmesi ve yasa hükümlerinin uygulamaya geçirilmesi amaçlanmaktadır.
    Normlar hiyerarşisi kuramına göre; hukuk düzeni, farklı kademede yer alan Anayasa, kanun, tüzük, yönetmelik ve diğer düzenleyici işlemlerden oluşan birçok normu içermekte ve her norm geçerliliğini bir üst basamakta yer alan normdan almaktadır. Bu nitelikleri gereği, dayandıkları üst hukuk normlarına aykırı hüküm ihtiva etmeleri mümkün değildir. Diğer yandan, normlar hiyerarşisindeki düzenleme soyuttan somuta doğru kademeli bir sistem içermektedir.
    Yasa koyucu düzenleyeceği konularda genel prensipleri belirler ve bunun uygulanmasını yürütmeye, bir başka ifadeyle idarelere bırakır. İdare Hukukunun temel ilkeleri uyarınca; idare tarafından, düzenleyici işlemler tesis edilirken, üst hukuk normlarına açıklık getirilmesi ve bu normlarca çizilen çerçeve içerisinde teknik detayların belirlenmesi, uygulamadaki belirsizliklerin giderilmesi amaçlanmalıdır.
    Dava konusu edilen Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde atıf yapılan ''İzin Türü Kat Sayısı'' Ek-1 yönünden yapılan inceleme:
    Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde atıf yapılan ''İzin Türü Kat Sayısı'' Ek-1'in, 19/04/2015 tarih ve 29331 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 4. maddesi ile değiştirildiği, ve katsayıların yeniden belirlendiği bu haliyle dava konusu bireysel işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olmayan ve dolayısıyla dava konusu işlemin dayanağını oluşturmayan 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde atıf yapılan ''İzin Türü Kat Sayısı'' Ek-1 yönünden davanın inceleme olanağının bulunmadığı açıktır.
    Dava konusu edilen 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ile atıf yapılan Ek-2, Ek-3 ve 19/04/2015 tarih ve 29331 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 4. maddesi ile yeniden düzenlenen ''İzin Türü Kat Sayısı'' Ek-1 yönünden yapılan inceleme:
    6831 Sayılı Orman Kanunu'nun 16. maddesinde, bu maddeye dayanılarak verilecek izinlerin bir bedel karşılığında olacağının belirtildiği; bu hükme dayanılarak çıkartılan Yönetmeliğin "Bedellerin tespiti" başlıklı 20. maddesinde, Orman Kanunu uyarınca temin edilecek arazi izin bedeli hesaplanırken kullanılacak ölçütlerin izin alanının metrekaresi, cari yıl ağaçlandırma birim metrekare bedeli, izin türü katsayısı (Ek-1), ekolojik denge katsayısı (Ek-2) ve il katsayısı (Ek-3) olarak belirlendiği görülmekte olup, faaliyetin kapsamına göre farklı katsayıların belirlendiği görülmektedir.
    6831 sayılı Kanun'un yukarıda aktarılan hükümlerine göre orman sınırları içinde kanunda sayılanlar dışında kurulacak tesislerden izin bedeli alınması gerektiği ve bu hususta (dava konusu düzenleme tarihindeki haliyle) Çevre ve Orman Bakanlığının yetkili olduğu ve bedel tespitinin yönetmelikle belirleneceği hüküm altına alınmıştır.
    Bununla birlikte, davalı idarenin ormanlık alanların korunması ve genişletilmesi açısından tedbirler alabileceği, bu hususta düzenlemeler yapabileceği açık olup bu tür izinlerden alınan bedelin alanın orman olarak kullanılamamasından ve oluşacak fonksiyonel kayıplardan kaynaklanan zararın karşılığı olduğu gözetildiğinde sürdürülebilir kalkınma hedefleri çerçevesinde ormanların korunması amacıyla getirilen Orman Kanununun 16 ıncı Maddelerinin Uygulama Yönetmeliği'nin "Bedellerin tespiti" başlıklı 20. maddesinin 1-b bendi ile atıf yapılan Ek-1, Ek-2 ve Ek-3'ün tabloların yer alan katsayı belirlenmesine ilişkin dava konusu düzenlemede üst hukuk normlarına ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
    Dava konusu ... Şefliği sınırları dahilinde bulunan İR:... ruhsat numaralı ormanlık alan için arazi kullanım bedeli istenilmesine ilişkin İstanbul Orman İşletme Müdürlüğü'nün ... tarih ve E... sayılı işlemi yönünden yapılan inceleme:
    Davacı şirket tarafından, ruhsat müddetine kadar izin uzatma talebinin reddi ile 843.291,13 Türk lirası arazi izin bedeli hesaplanması işlemine karşı .... İdare Mahkemesinde açılan davada verilen iptal kararı üzerine, üst norma uygun olarak arazi izin bedelinin 517.085,38 Türk Lirası olarak yeniden hesaplandığı anlaşıldığından, anılan işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde atıf yapılan ''İzin Türü Kat Sayısı'' Ek-1 yönünden DAVANIN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
    2.18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ile atıf yapılan Ek-2, Ek-3 ve 19/04/2015 tarih ve 29331 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 4. maddesi ile yeniden düzenlenen ''İzin Türü Kat Sayısı'' Ek-1 yönünden DAVANIN REDDİNE,
    3. ... Orman İşletme Müdürlüğü'nün ... tarih ve E.... sayılı arazi izin bedeli istenilmesine ilişkin işlem yönünden DAVANIN REDDİNE,
    4. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam ... TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
    5. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ... TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
    5. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
    6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,
    06/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi