Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz talebi yerinde değil ise de;
Takip dayanağı Zeytinburnu 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 15.04.2003 tarih ve 2003/371-353 sayılı ilamının hüküm bölümünün (e) fıkrasında “tarafların imzalarını taşıyan 21.03.2002 tarihli protokolün kararın eki sayılmasına” hükmünü içerdiği, anılan protokolün 2.bendinde de müşterek çocuk için aylık 500 YTL iştirak nafakasının borçlu tarafından kararın  kesinleşmesinden sonraki ilk yıl için aynı miktar üzerinden daha sonra ise yıllık enflasyon oranında kendiliğinden artacağı kararlaştırılmış olup taraflarca protokolde kararlaştırılan nafakanın artırılması için alacaklı tarafından ayrıca dava açılmasına gerek bulunmamaktadır.
Bu durumda Mahkemece takipte istenilen nafaka alacağı farkının yerinde olup olmadığı konusunda dayanak ilamın kesinleşmesinden sonraki geçen bir yıl hariç ondan sonraki dönemler için yıllık enflasyon oranları üzerinden gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılarak oluşacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken protokol ile düzenlenen bu bedelin belirli bir rakamı ifade etmediği, nafaka artırım davası ile çözümlenebileceğinden bahisle takibin bu yönden de iptali isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.