Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2021/4796
Karar No: 2022/4571
Karar Tarihi: 12.04.2022

Danıştay 6. Daire 2021/4796 Esas 2022/4571 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2021/4796 E.  ,  2022/4571 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ALTINCI DAİRE
    Esas No : 2021/4796
    Karar No : 2022/4571

    TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- ... Enerji Anonim Şirketi
    2- ... Petrol Ürünleri Depolama Hizmetleri A.Ş.
    VEKİLİ : Av. ...
    KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Hatay İli, Dörtyol İlçesi, ... Mevkii, ... Mahallesi ..., ... ve ... sayılı parsel sayılı taşınmazlara yönelik Hatay Büyükşehir Belediye Meclisi'nin ... tarih ve ... sayılı kararı ile onaylanan 1/5000 ölçekli Dörtyol (Hatay) Revizyon ve İlave Nazım İmar Planı'nın iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararda; davacı adına kayıtlı taşınmaza yönelik tesis edilemeyen dava konusu işlemle davacının menfaati bulunmadığından hukuki bir sonuç doğurmayacağı, fuzuli şagil olarak açılan davada davacının dava açma ehliyetinin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle, davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu taşınmazların bulunduğu alanın bitiğişinde yer alan ve üzerinde akaryakıt depolama tesisi bulunan ... ,... , ... , ... parsel sayılı taşınmazların maliki olduğu, bu taşınmazların bir kısmı üzerinde tanker ve tır otopark alanı bulunması nedeniyle çekme mesafeleri bakımından önem arz ettiği, tesis edilen işlemden ötürü güncel ve meşru menfaatinin ihlal edildiği gerekçesiyle davanın esastan incelenerek hükme bağlanması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ... 'NIN DÜŞÜNCESİ: İdari işlemlerin hukuka uygunluğunun yargı yoluyla denetimini amaçlayan iptal davasının görüşülebilmesi için ön koşullardan olan "dava açma ehliyeti" iptal davasına konu kararın niteliğine göre idari yargı yerince değerlendirilmektedir. Bu değerlendirme yapılırken davacı ile dava konusu işlem arasında kişisel, güncel ve meşru bir menfaat ilişkisinin bulunup bulunmadığı hususu gözönüne alınmaktadır.
    Dosyanın incelenmesinden, davanın açıldığı tarihte dava konusu taşınmazın maliki ... Akaryakıt Dağıtım Anonim Şirketi iken taşınmazın ... Enerji Anonim Şirketi ve ... Petrol Ürünleri Depolama Hizmetleri Anonim Şirketine devredildiği, devredilen anonim şirketleri tarafından temyiz yoluna başvurulduğu görülmüştür.
    Davanın açıldığı tarihteki davacı (... Akaryakıt Dağıtım Anonim Şirketi) tarafından, dava konusu taşınmazların bulunduğu alanın bitiğişinde yer alan ve üzerinde akaryakıt depolama tesisi bulunan ... , ... , ... , ... parsel sayılı taşınmazların maliki olduğu, bu taşınmazların arasından geçecek şekilde belirlenen "yaya yolu" kullanım kararının tesisinin bütünlüğünü bozacağı, faaliyetlerinin verimliliğini azaltacağı, kendisine ait taşınmazların bir kısmı üzerinde tanker ve tır otopark alanı bulunması nedeniyle çekme mesafeleri bakımından soruna neden olacağı ileri sürülerek davanın açıldığı, bu durumda ise dava konusu nazım imar planından doğrudan etkileneceğinin ve dava konusu işlem arasında kişisel, güncel ve meşru bir menfaat bağının oluşacağının kabulü gerekmektedir.
    Bu saptamalar çerçevesinde uyuşmazlığa bakıldığında, temyiz aşamasında, taşınmazı devralması nedeniyle davayı takip hakkı kendisine geçen yeni malikler de (... Enerji Anonim Şirketi ve ... Petrol Ürünleri Depolama Hizmetleri Anonim Şirketi), dava konusu nazım imar planından doğrudan etkilenecek ve davacı statüsüne geçen bu kişiler ile dava konusu işlem arasında devir işlemi nedeniyle kişisel, güncel ve meşru bir menfaat bağının varlığı devam edecektir. Başka bir anlatımla, davacının gerek tasarrufu altında bulunan taşınmazla ilgili, gerekse komşu taşınmaz maliki sıfatıyla dava konusu taşınmazlarla ilgili belirlenen fonksiyon nedeniyle menfaatleri ihlal edilmektedir.
    Bu durumda, nazım imar planının iptali istemiyle açılan davada, davacının dava açma ehliyeti bulunması nedeniyle davanın esastan görüşülerek hükme bağlanması gerektiğinden, aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararında ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davanın açıldığı tarihte dava konusu taşınmazın maliki ... Akaryakıt Dağıtım Anonim Şirketi iken taşınmazın ... Enerji Anonim Şirketi ve ... Petrol Ürünleri Depolama Hizmetleri Anonim Şirketine devredilmesi nedeniyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "Tarafların Kişilik veya Niteliğinde Değişiklik" başlıklı 26. maddesinin 1. fıkrası uyarınca ... Enerji Anonim Şirketi ve ... Petrol Ürünleri Depolama Hizmetleri Anonim Şirketinin davacı olarak belirlenmesi suretiyle işin gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY : Hatay İli, Dörtyol İlçesi, ... Mevkii, ... Mahallesi ... , ... ve ... parsel sayılı taşınmazları kapsayan alanda 1/5000 ölçekli ilave ve revizyon nazım imar planı 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7. maddesi uyarınca Hatay Büyükşehir Belediye Meclisi'nin ... tarih ve ... sayılı kararı ile onaylanmıştır.
    Akaryakıt alanında faaliyet gösteren davacı tarafından, kapsayan 1/5000 ölçekli revizyon ve ilave nazım imar planı ile bitişiğindeki taşınmaza ilişkin "yaya yolu" alanı kullanım kararı belirlenmesiyle, tesisinin bütünlüğünün bozulacağı, belirlenen fonksiyonun 1/5000 ölçeğindeki nazım imar planı düzeyinde değil, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı düzeyinde belirlenmesi gerektiğinden bahisle görülmekte olan dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar, iptal davası olarak tanımlanmaktadır.
    2577 sayılı Kanunun 3. maddesinde; dilekçelerde gösterilmesi gerekli hususlar belirlenmiş, 14'üncü maddesinin 3'üncü fıkrasında; dilekçelerin sırayla a) görev ve yetki, b) idari merci tecavüzü, c) ehliyet, d) idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, e) süre aşımı, f) husumet, g) 3. ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden inceleneceği belirtilmiş, 15. maddenin 1. fıkrasının (b) bendinde ise, dilekçelerde 14. maddenin 3/c bendine aykırılık görülmesi halinde davanın reddine karar verileceği, hükme bağlanmıştır.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME: T.C. Anayasasının 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyetinin Hukuk Devleti olduğu belirtilmektedir. Hukuk Devletinin öğesi olan idarece tesis edilen işlemlerin hukuka uygunluğu ve sonuçta idarenin hukuka bağlılığının yargısal denetimi iptal davaları yoluyla sağlanır.
    2577 sayılı Yasanın 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; iptal davaları, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptallleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmıştır.
    İdari işlemlerin hukuka uygunluğunun yargı yoluyla denetimini amaçlayan iptal davasının görüşülebilmesi için ön koşullardan olan "dava açma ehliyeti" iptal davasına konu kararın niteliğine göre idari yargı yerince değerlendirilmektedir. Bu değerlendirme yapılırken davacı ile dava konusu işlem arasında kişisel, güncel ve meşru bir menfaat ilişkisinin bulunup bulunmadığı hususu gözönüne alınmaktadır.
    Dosyanın incelenmesinden, davanın açıldığı tarihte dava konusu taşınmazın maliki ... Akaryakıt Dağıtım Anonim Şirketi iken taşınmazın ... Enerji Anonim Şirketi ve ... Petrol Ürünleri Depolama Hizmetleri Anonim Şirketine devredildiği, devredilen anonim şirketleri tarafından temyiz yoluna başvurulduğu görülmüştür.
    Davanın açıldığı tarihteki davacı (... Akaryakıt Dağıtım Anonim Şirketi) tarafından, dava konusu taşınmazların bulunduğu alanın bitiğişinde yer alan ve üzerinde akaryakıt depolama tesisi bulunan ... , ... ,... , .. parsel sayılı taşınmazların maliki olduğu, bu taşınmazların arasından geçecek şekilde belirlenen "yaya yolu" kullanım kararının tesisinin bütünlüğünü bozacağı, faaliyetlerinin verimliliğini azaltacağı, kendisine ait taşınmazların bir kısmı üzerinde tanker ve tır otopark alanı bulunması nedeniyle çekme mesafeleri bakımından soruna neden olacağı ileri sürülerek davanın açıldığı, bu durumda ise dava konusu nazım imar planından doğrudan etkileneceğinin ve dava konusu işlem arasında kişisel, güncel ve meşru bir menfaat bağının oluşacağının kabulü gerekmektedir.
    Bu saptamalar çerçevesinde uyuşmazlığa bakıldığında, temyiz aşamasında, taşınmazı devralması nedeniyle davayı takip hakkı kendisine geçen yeni malikler de (... Enerji Anonim Şirketi ve ... Petrol Ürünleri Depolama Hizmetleri Anonim Şirketi), dava konusu nazım imar planından doğrudan etkilenecek ve davacı statüsüne geçen bu kişiler ile dava konusu işlem arasında devir işlemi nedeniyle kişisel, güncel ve meşru bir menfaat bağının varlığı devam edecektir. Başka bir anlatımla, davacının gerek tasarrufu altında bulunan taşınmazla ilgili, gerekse komşu taşınmaz maliki sıfatıyla dava konusu taşınmazlarla ilgili belirlenen fonksiyon nedeniyle menfaatleri ihlal edilmektedir.
    Bu durumda, nazım imar planının iptali istemiyle açılan davada, davacının dava açma ehliyeti bulunması nedeniyle davanın esastan görüşülerek hükme bağlanması gerektiğinden, aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararında ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle ehliyet yönünden reddine ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 12/04/2022 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi