Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2020/2995
Karar No: 2022/1647
Karar Tarihi: 14.04.2022

Danıştay 13. Daire 2020/2995 Esas 2022/1647 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2020/2995 E.  ,  2022/1647 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2020/2995
    Karar No:2022/1647

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Kurumu
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVACI) : ...Akaryakıt Marketçilik Petrol Ürünleri Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti.
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Bayilik lisansı ile faaliyet gösteren davacıya, lisansı ile tanınan haklar dışında faaliyet göstererek otomasyon sistemi sağlıklı çalışmamasına rağmen bayilik faaliyeti yaptığının tespit edildiğinden bahisle, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun 4. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği'nin 18. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile 1240 sayılı Kurul kararının 5. maddesinin ikinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerine aykırılık nedeniyle Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi ile aynı fıkranın (f) bendi uyarınca 87.815,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin ...tarih ve ...sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesi'nce verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararda; dağıtıcı lisansı sahibinden alınan ve davacı şirket yetkilisinin de imzası bulunan ...tarih ve ...sayılı tutanakta, davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunun motorin bazında, Kasım 2016, Nisan 2017, Haziran 2017 dönemlerine ait "dönem başı, tanka dolum, pompa satış ve dönem sonu" stok bilgilerinden, Kasım 2016 tarihi itibarıyla, dönem başı stoğun 377 litre, tanka yapılan dolumun 30.056 litre, pompa satışının 20.444 litre, dönem sonu stoğun 3.242 litre olduğu, aradaki farkın 9.989 litre (olması gereken dönem sonu stok) olduğu; Nisan 2017 tarihi itibarıyla dönem başı stoğun 3.736 litre, tanka yapılan dolumun 34.450 litre, pompa satışının 27.113 litre, dönem sonu stoğun 7.245 litre olduğu, aradaki farkın 11.073 litre (olması gereken dönem sonu stok) olduğu; Haziran 2017 tarihi itibarıyla ise, dönem başı stoğun 3.784 litre, tanka yapılan dolumun 31.039 litre, pompa satışının 31.855 litre, dönem sonu stoğun 1.426 litre olduğu, aradaki farkın 2.968 litre (olması gereken dönem sonu stok) olduğu; yine davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunun benzin bazında stok bilgilerinden, Kasım 2016 tarihi itibarıyla, dönem başı stoğun 182 litre, tanka yapılan dolumun 3.016 litre, pompa satışının 2.788 litre, dönem sonu stoğun 943 litre olduğu, aradaki farkın 410 litre (olması gereken dönem sonu stok) olduğu; Nisan 2017 tarihi itibarıyla, dönem başı stoğun 205 litre, tanka yapılan dolumun 4.327 litre, pompa satışının 4.004 litre, dönem sonu stoğun 697 litre olduğu aradaki farkın 528 litre (olması gereken dönem sonu stok) olduğu; Haziran 2017 tarihi itibarıyla ise, dönem başı stoğun 202 litre, tanka yapılan dolumun 5.088 litre, pompa satışının 4.735 litre, dönem sonu stoğun 886 litre olduğu, aradaki farkın 555 litre (olması gereken dönem sonu stok) olduğu, bu kapsamda otomasyon sistemi sağlıklı çalışmadığı hâlde akaryakıt istasyonunda faaliyetlerin devam ettiği;
    Otomasyon sistemine müdahale edildiğine dair somut tespit bulunmasa dahi, otomasyon sisteminin sağlıklı çalışmadığı dönemde bayilik lisansı sahibinin akaryakıt hareketine konu fiil gerçekleştirmemesi gerektiği, davacı şirket tarafından söz konusu dönemde akaryakıt istasyonunda faaliyette bulunulmasının hukuka aykırı olduğu;
    Bu itibarla, davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 21/08/2017 tarihinde gerçekleştirilen denetim sonucu tespit edilen "lisansı ile tanınan haklar dışında faaliyet göstererek otomasyon sistemi sağlıklı çalışmamasına rağmen bayilik faaliyeti yapması" fiilinin sabit olduğundan bahisle davacı şirket hakkında tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nce; piyasada faaliyet gösteren bayilik lisansı sahiplerinin, dağıtıcıların, akaryakıt istasyonlarında kurmakla yükümlü oldukları istasyon otomasyon sistemine izinsiz müdahale edemeyecekleri, stok hareketleri ve akaryakıt alım satım işlemlerinin elektronik ortamda, günlük olarak izlenebilmesini teminen istasyonlarında kurulu olan otomasyon sisteminin güvenliğinden sorumlu oldukları ve istasyon otomasyon sisteminin çevrim içi olmayan yerlerinde (tank, pompa v.s) akaryakıt satışı ve dolum yapamayacakları, buna aykırı fiilde bulunduğu tespit olunan bayilik lisansı sahiplerine 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca idarî para cezası verileceği;
    5015 sayılı Kanun'un 4. maddesindeki kuralın, lisans sahiplerinin genel nitelikli hak, kısıtlama ve yükümlülüklerine ilişkin olduğu, anılan maddenin birinci ve ikinci fıkrasının, lisans sahiplerine, lisans hangi faaliyete (rafinerici, taşıma, iletim, bayilik v.b) ilişkin olarak verilmişse, sadece buna ilişkin alanda piyasa faaliyetinde bulunabilecekleri ve bu hakkın lisansta kayıtlı hususlar dahilinde kullanılabileceğine ilişkin koşulları düzenlediği;
    Bu itibarla, dava konusu idarî para cezasının tesis edilmesine sebep olan olayın, bayilik lisansı sahibi olan davacı şirkete ait istasyonda otomasyon sisteminin sağlıklı ve düzenli çalışmaması, akaryakıt dolum ve satışlarının otomasyon sistemine tam yansımaması olduğu, davacı şirkete "sahip olunan lisansın verdiği haklar dışında faaliyet gösterilmesi" fiilinin karşılığı olan idarî para cezasının verildiği; ancak, dava dosyasında yer alan bilgi ve belgelerden bayilik faaliyetinin usulüne uygun yürütülmediği açık olduğundan davacı şirkete idarî yaptırım uygulanması mümkün ise de, davacı şirkete isnat edilen, "lisansı ile tanınan haklar dışında faaliyet göstererek otomasyon sistemi sağlıklı çalışmamasına rağmen bayilik faaliyetinde bulunulması" fiilinin karşılığının, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinde idarî yaptırım olarak belirlenmediği anlaşıldığından, lisansın verdiği haklar dışında faaliyeti yürütüldüğünün kabulü ile 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca idarî para cezası verilmesine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi'nin davanın reddi yolundaki kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.


    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu işleme konu fiilin, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca sahip olunan lisansın verdiği haklar dışında faaliyet gösterme kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmüştür.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının Dairemiz kararında belirtilen gerekçeyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    MADDİ OLAY:
    Bayilik lisansı ile faaliyet gösteren davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 21/08/2017 tarihinde yapılan denetimde, verilerin, otomasyon sistemine sağlıklı yansımadığının ve pompa satışları ile stok değerlerinin örtüşmediğinin tespit edildiğinden bahisle hakkında doğrudan soruşturmaya başlandığı, hazırlanan soruşturma raporu tebliğ edilerek anılan raporda belirtilen hususlarla ilgili yazılı savunma yapılmasının istenildiği, davacı tarafından yapılan yazılı savunmada ileri sürülen hususların davacıyı haklı çıkarabilecek gerekçeler olmadığı belirtilerek dava konusu Kurul kararının tesis edilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
    İLGİLİ MEVZUAT:
    5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun "Lisans sahiplerinin temel hak ve yükümlülükleri" başlıklı 4. maddesinde,
    "Lisans, sahibine lisansta yer alan faaliyetin yapılması ile bu konularda taahhütlere girişilmesi haklarını verir.
    Lisans ile tanınan haklar; bu Kanun'un, ilgili diğer mevzuatın ve lisansta yer alan kayıtlı hususların yerine getirilmesi koşuluyla kullanılır. ..." kuralına yer verilmiştir.
    5015 sayılı Kanun'un dava konusu işleme ilişkin fiil tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendinde, "Sahip olunan lisansın verdiği haklar dışında faaliyet gösterilmesi" hâlinde sorumlulara üç yüz elli bin Türk Lirası idarî para cezası verileceği belirtildikten sonra, anılan fıkranın (f) bendinde, 4. maddenin dördüncü fıkrasının (l) bendi kapsamındaki ihlâller hariç olmak üzere bayiler için (e) bendinde yer alan cezanın beşte birinin uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
    Anılan Kanun'un 19. maddesinin yedinci fıkrasında ise, "Yukarıda belirtilenlerin dışında kalan, ancak bu Kanun'un getirdiği yükümlülüklere uymayanlara Kurumca bin beş yüz Türk Lirasından yetmiş bin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir." kuralı yer almıştır.
    5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun "Kanunîlik ilkesi" başlıklı 4. maddesinde,
    "Hangi fiillerin kabahat oluşturduğu, kanunda açıkça tanımlanabileceği gibi; kanunun kapsam ve koşulları bakımından belirlediği çerçeve hükmün içeriği, idarenin genel ve düzenleyici işlemleriyle de doldurulabilir. Kabahat karşılığı olan yaptırımların türü, süresi ve miktarı ancak kanunla belirlenebilir." kuralına yer verilmiştir.
    06/07/2007 tarih ve 26574 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Petrol Piyasasında Dağıtıcı Lisansı Sahiplerinin Bayi Denetim Sistemine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki 27/06/2007 tarih ve 1240 sayılı Kurul Kararı'nın "İstasyon Otomasyon Sistemine İlişkin Usul ve Esaslar" başlıklı 5. maddesinin ikinci fıkrasında,
    "(2) Bayilik lisansı sahibi,
    a) Akaryaklt istasyonlarında kurulu olan istasyon otomasyon sisteminin güvenliğinden sorumludur.
    b) İstasyon otomasyon sistemine izinsiz müdahalede bulunamaz.
    c) İstasyon otomasyon sistemi çevrim içi olmayan yerlerde (tank, geçici tank, pompa vs.) akaryakıt hareketine konu eylem (satış, dolum vs.) gerçekleştiremez.
    ç) Satışlarıyla ilgili dağıtıcısının talep ettiği her türlü belgeyi 5 gün içinde ibraz eder.” kuralı yer almıştır.

    HUKUKÎ DEĞERLENDİRME:
    5326 sayılı Kanun'un yukarıda aktarılan kuralına göre, kanunda veya idarenin genel ve düzenleyici işlemlerinde tanımlanabilen kabahatin karşılığı olan idarî yaptırımın ve miktarının mutlaka ilgili kanununda belirtilmiş olması, ilgilisine de bu kabahatinin karşılığı olan idarî yaptırımın uygulanması gerekmektedir. Dolayısıyla, idarî yaptırım uygulamaya yetkili idareler tarafından, yaptırım kararı alınmadan önce mevzuata aykırı fiilin ne olduğu ve kanunun hangi maddesinin ihlâl edildiği tereddüde yer vermeyecek şekilde belirlenmeli ve bundan sonra fiilin karşılığı olan kanunda belirtilen idarî yaptırımın uygulanmasına karar verilmelidir. Başka bir anlatımla fiil ile uygulanan idarî yaptırım örtüşmeli ve ilgilisine kanunda karşılığı olmayan veya fiil ile örtüşmeyen bir idarî yaptırım uygulanmamalıdır.
    5015 sayılı Kanun'un 4. maddesindeki düzenlemenin, lisans sahiplerinin genel nitelikli hak, kısıtlama ve yükümlülüklerine ilişkin olduğu; anılan maddenin birinci ve ikinci fıkralarında, lisans sahiplerine, lisans hangi faaliyete (rafinerici, dağıtıcı, işleme, bayilik v.b) ilişkin olarak verilmişse, sadece buna ilişkin alanda piyasa faaliyetinde bulunabilecekleri ve lisans ile tanınan hakların 5015 sayılı Kanun'un, ilgili diğer mevzuatın ve lisansta yer alan hususların yerine getirilmesi koşuluyla kullanılacağının belirtildiği görülmektedir.
    Dosyanın incelenmesinden, davalı idarece, bayilik lisansı ile faaliyet gösteren davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 21/08/2017 tarihinde yapılan denetimde, lisansı ile tanınan haklar dışında faaliyet gösterilerek istasyondaki otomasyon sistemi sağlıklı çalışmadığı hâlde akaryakıt hareketine konu fiil gerçekleştirilmek suretiyle, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca "sahip olunan lisansın verdiği haklar dışında faaliyet gösterildiği" gerekçesiyle dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
    Dava konusu Kurul kararına dayanak teşkil eden 5015 sayılı Kanun'un -dava konusu işleme ilişkin fiil tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan- 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendinde, lisans sahiplerinin kendilerine verilen lisansta belirtilen faaliyet konuları ve tanınan haklar dışında başka bir konuda ve alanda piyasa faaliyetinde bulunulması hâlinde uygulanacak idarî para cezasına ilişkin bir düzenleme olduğu görülmektedir.
    Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği'nin 18. maddesinde, lisansın, sahibine lisansta yer alan faaliyetin yapılması ile bu konuda taahhütlere girişilmesi haklarını verdiği ve lisansla tanınan hakların, ilgili mevzuatta kayıtlı hususların yerine getirilmesi koşuluyla kullanılabileceği açıklandıktan sonra, 37. maddesinde bayilik lisansı kapsamında yürütülecek faaliyetlere yer verilmiş; 38. maddesinde ise, bayilik lisansı sahiplerinin yükümlülüklerinin neler olduğu belirtilmiştir.
    Bu kapsamda, lisans ile tanınan hakların, 5015 sayılı Kanun'un, ilgili diğer mevzuatın ve lisansta yer alan kayıtlı hususların bir bütün olarak dikkate alınması suretiyle belirlenmesi gerekmektedir.
    Bu itibarla, bayilik lisansı ile faaliyet gösteren davacıya isnat edilen "lisans ile tanınan haklar dışında faaliyet göstererek istasyondaki otomasyon sistemi sağlıklı çalışmadığı hâlde akaryakıt hareketine konu eylem gerçekleştirilmesi" fiilinin, 5015 sayılı Kanun'un 4. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının ihlâli anlamına geleceğinin kabulü ve davacıya 4. madde hükümlerini ihlâl ettiğinden bahisle Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca ceza verilmesi mümkün değildir.
    Zira, anılan hükümlerin bu şekilde yorumlanması, ikincil düzenlemelerde yer alan herhangi bir yükümlülüğün ihlâli hâlinde, piyasada faaliyet gösteren lisans sahiplerinin 5015 sayılı Kanun'un 4. maddesini ihlâl etmiş olacağı ve tümüne 19. maddenin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca ceza verilmesi gerekeceği anlamına gelecektir ki, bu durum 19. maddenin düzenlenme biçimi ve amacıyla çelişeceği gibi, kanunilik ilkesine de aykırılık oluşturacaktır.
    Bunun yanında, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin yedinci fıkrasının dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan hâlinde, maddede belirtilenlerin dışında kalan, ancak bu Kanun'un getirdiği yükümlülüklere uymayanlara ne şekilde ceza verileceği kurala bağlanmış olduğundan, ikincil mevzuatın ihlâli hâlinde verilecek olan idarî para cezası miktarının tayininde 19. maddenin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendinin mi yoksa 19. maddenin yedinci fıkrasının mı uygulanacağı şeklinde bir belirsizlik doğacaktır ki, bu durum da kanunîlik ilkesine aykırılık teşkil edecektir.
    Bu durumda, sahip olduğu lisansın verdiği haklar dışında faaliyet gösterdiğinden bahisle davacı şirkete idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile anılan Mahkeme kararının kaldırılarak dava konusu işlemin iptaline yönelik temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Öte yandan, davalı idarece, fiil tarihi itibarıyla yürürlükte olan mevzuat kuralları dikkate alınmak suretiyle davacı şirket hakkında yeniden bir değerlendirme yapılarak karar verilebileceği açıktır.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalının temyiz isteminin reddine,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkeme kararının kaldırılması ve dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen GEREKÇEYLE ONANMASINA,
    3. Davalı harçtan muaf olduğundan temyiz aşamasında yatırılan toplam …-TL harcın istemi hâlinde davalıya iadesine,
    4. Temyiz posta giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    5. Posta giderleri avansından artan tutarın davalıya iadesine,
    6. 2577 sayılı Kanun'un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın .... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 14/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi