
Esas No: 2021/2737
Karar No: 2022/2811
Karar Tarihi: 19.04.2022
Danıştay 8. Daire 2021/2737 Esas 2022/2811 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2021/2737 E. , 2022/2811 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/2737
Karar No : 2022/2811
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Kurumu Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: TÜBİTAK Sosyal ve Beşeri Bilimler Araştırma Destek Grubu tarafından desteklenmekte olan 3001 projeleri kapsamındaki 114K92 numaralı proje yürütücüsü olarak görev yapmakta iken, hazırlamış olduğu çalışmada ''... raporunun 28 yerinde alıntı yapılan kaynaktan doğrudan cümle blokları kullanılması ve usulüne uygun bir biçimde alıntı yapılmaması, atıf verilmemesi'' nedeniyle TÜBİTAK Araştırma ve Yayın Etiği Kurulu Yönetmeliği'nin 9.1.c ''aşırma'' olarak tanımlanan etik ihlalin oluştuğuna, aynı Yönetmeliğin 10.2.ç. maddesi uyarınca davacı adına iki yıl süre ile yaptırım uygulanmasına, aynı Yönetmeliğin 10.3. maddesi gereği Kurumca destekleme kararı verilen veya yürütülmekte olan her türlü proje ve etkinlikteki görevin sonlandırılmasına, söz konusu yaptırım süresince Kuruma yapılacak yeni başvuruların kabul edilmemesine, Kurum yayın ve Kurum destekli toplantılarda sunum yapmamasına'' ilişkin olarak tesis olunan Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Başkanlığı'nın ... tarih ve ... sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Başkanlığı'nın ... tarih ve ... sayılı kararına karşı dava açma süresinin 20/04/2018 tarihini izleyen günden itibaren başladığı ve 25/05/2018 tarihli ve 2577 sayılı Kanun'un 11. maddesi kapsamındaki başvuruyla bir defaya mahsus olmak üzere durduğu göz önüne alındığında işleyen 35 günlük sürenin mahsubuyla 23/07/2018 tarihini izleyen günden itibaren yeniden işlemeye başlayan kalan 25 günlük dava açma süresi içerisinde davanın en son, 17/08/2018 Perşembe günü ve bu tarihin de adli tatile denk gelmesi sebebiyle 07/09/2018 günü mesai bitimine kadar açılması gerekmekteyken, bu sürenin geçmesinden sonra 18/09/2018 tarihinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla, istinaf başvurusuna konu Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava; davacının TÜBİTAK Sosyal ve Beşeri Bilimler Araştırma Destek Grubu tarafından desteklenmekte olan 3001 projeleri kapsamındaki 114K92 numaralı proje yürütücüsü olarak görev yapmakta iken, hazırlamış olduğu çalışmada ''... raporunun 28 yerinde alıntı yapılan kaynaktan doğrudan cümle blokları kullanılması ve usulüne uygun bir biçimde alıntı yapılmaması, atıf verilmemesi'' nedeniyle TÜBİTAK Araştırma ve Yayın Etiği Kurulu Yönetmeliği'nin 9.1.c ''aşırma'' olarak tanımlanan etik ihlalin oluştuğuna, aynı Yönetmeliğin 10.2.ç. maddesi uyarınca davacı adına iki yıl süre ile yaptırım uygulanmasına, aynı Yönetmeliğin 10.3. maddesi gereği Kurumca destekleme kararı verilen veya yürütülmekte olan her türlü proje ve etkinlikteki görevin sonlandırılmasına, söz konusu yaptırım süresince Kuruma yapılacak yeni başvuruların kabul edilmemesine, Kurum yayın ve Kurum destekli toplantılarda sunum yapmamasına'' ilişkin olarak tesis olunan Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Başkanlığı'nın ... tarih ve ... sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde,
"1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir.
3) Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir." hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun'un "Temyiz" başlıklı 46. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları hakkında verilen kararların Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; İdare Mahkemelerinin tek hakim sınırı dışında kalan bütün kararlarına karşı mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine istinaf başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemesince istinaf incelemesi üzerine verilen kararlara karşı ise sadece 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinde yer alan konular ile sınırlı olarak Danıştay'a temyiz başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemelerince istinaf incelemesi üzerine verilen ve 46. madde kapsamı dışında olan kararların ise kesin olduğu görülmektedir.
Olayda, davacının TÜBİTAK Sosyal ve Beşeri Bilimler Araştırma Destek Grubu tarafından desteklenmekte olan 3001 projeleri kapsamındaki 114K92 numaralı proje yürütücüsü olarak görev yapmakta iken, hazırlamış olduğu çalışmada ''... raporunun 28 yerinde alıntı yapılan kaynaktan doğrudan cümle blokları kullanılması ve usulüne uygun bir biçimde alıntı yapılmaması, atıf verilmemesi'' nedeniyle TÜBİTAK Araştırma ve Yayın Etiği Kurulu Yönetmeliği'nin 9.1.c ''aşırma'' olarak tanımlanan etik ihlalin oluştuğuna, aynı Yönetmeliğin 10.2.ç. maddesi uyarınca davacı adına iki yıl süre ile yaptırım uygulanmasına, aynı Yönetmeliğin 10.3. maddesi gereği Kurumca destekleme kararı verilen veya yürütülmekte olan her türlü proje ve etkinlikteki görevin sonlandırılmasına, söz konusu yaptırım süresince Kuruma yapılacak yeni başvuruların kabul edilmemesine, Kurum yayın ve Kurum destekli toplantılarda sunum yapmamasına'' ilişkin olarak tesis olunan Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Başkanlığı'nın ... tarih ve ... sayılı işleminin tesis edilmesi üzerine görülmekte olan dava açılmıştır.
Bu durumda, temyiz istemine esas teşkil eden kararın Bölge İdare Mahkemesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 46. maddesine göre temyiz yolu açık olmayan "kesin" kararlarından olduğu anlaşıldığından temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin incelenmeksizin reddine, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına kesin olarak 19/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
