Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2021/820
Karar No: 2022/2824
Karar Tarihi: 19.04.2022

Danıştay 8. Daire 2021/820 Esas 2022/2824 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2021/820 E.  ,  2022/2824 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    SEKİZİNCİ DAİRE
    Esas No : 2021/820
    Karar No : 2022/2824


    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

    KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- … Bakanlığı
    VEKİLİ : Av. …
    2- … Valiliği

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin .. gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı tarafından, Gaziantep İli … İlçesi … Ortaokulunda Fen ve Teknoloji öğretmeni olarak görev yapmakta iken, adı geçen okulun FETÖ/PDY bağlantısı nedeniyle 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kapatılması üzerine çalışma izninin iptal edilmesine ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında 2016 yılında tesis edildiği anlaşılan dava konusu işlemin dava dilekçesinde açıkça belirtildiği üzere 30/09/2016 tarihinde öğrenildiği, 2577 sayılı İdariYargılama Usulü Kanununun 7. maddesi uyarınca davacı tarafından iptali istenilen işlemin tebliğ veya öğrenme tarihinden itibaren 60 gün içerisinde, diğer bir ifade ile 30/09/2016 tarihinden itibaren 60 gün içinde davanın açılması gerekirken 60 günlük dava açma süresi geçtikten çok sonra 04/10/2019 tarihinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:… Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dilekçede öğrenme tarihinin sehven 30/09/2016 olarak belirtildiği, asıl öğrenme tarihinin 30/09/2019 olduğu, bu tarihe göre davanın süresinde açıldığı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı/Davalı idare tarafından,, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY :
    Davacı tarafından, Gaziantep İli, … İlçesi, … Ortaokulunda Fen ve Teknoloji öğretmeni olarak görev yapmakta iken, adı geçen okulun FETÖ/PDY bağlantısı nedeniyle 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kapatılması üzerine çalışma izninin iptal edilmesine ilişkin Gaziantep Valiliğince tesis edilen tarih ve sayısını bilmediğini beyan ettiği işlemin iptali istenilmektedir.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Dilekçeler üzerine ilk inceleme" başlığını taşıyan 14. maddesinin 3/e bendinde, dilekçelerin süre aşımı yönünden inceleneceği; 6. fıkrasında ilk incelemeye ilişkin hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı; ''İlk inceleme üzerine verilecek karar'' başlığını taşıyan 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, süre aşımı yönünden yapılan incelemede Kanuna aykırılık görülürse davanın reddine karar verileceği hususları hüküm altına alınmıştır.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Dava açma süresi" başlıklı 7. Maddesinde; dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu; "Sürelerle ilgili genel esaslar" başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasında sürelerin, tebliğ, yayın veya ilan tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlayacağı kurala bağlanmış olup; "Üst makamlara başvurma" başlıklı 11. maddesinde ise,
    1. İlgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebilir. Bu başvurma, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur.
    2. Otuz gün içinde (dava açıldığı tarihte 60 gün) bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır.
    3. İsteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır." hükmüne yer verilmiştir.
    Yine anılan Kanun'un "Dosyaların incelenmesi" başlıklı 20. maddesinin 1. fıkrasında; "(Değişik cümle: 18.06.2014 - 6545 S.K/Madde 17)Danıştay, bölge idare mahkemeleri ile idare ve vergi mahkemeleri, bakmakta oldukları davalara ait her türlü incelemeyi kendiliğinden yapar. Mahkemeler belirlenen süre içinde lüzum gördükleri evrakın gönderilmesini ve her türlü bilgilerin verilmesini taraflardan ve ilgili diğer yerlerden isteyebilirler. Bu husustaki kararların, ilgililerce, süresi içinde yerine getirilmesi mecburidir. Haklı sebeplerin bulunması halinde bu süre, bir defaya mahsus olmak üzere uzatılabilir." kuralı yer almaktadır.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Dava dosyasının incelenmesinden; Gaziantep İli … İlçesi … Ortaokulunda Fen ve Teknoloji öğretmeni olarak görev yaparken, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğünün 21/07//2016 tarihli yazısı ile kurumun kapatıldığı, söz konusu kurumda çalıştığından bahisle 2016 yılında çalışma izninin iptal edildiği, çalışma izninin iptaline ilişkin işlemin iptali istemiyle 04/10/2019 tarihinde bakılmakta olan dava açılmıştır.
    Uyuşmazlıkta; davacı tarafından, dava konusu işleme ilişkin kendisine herhangi bir tebligat yapılmadığı, 30/09/2016 tarihinde işlemi ve işlemin dayanağı düzenleyici işlemi tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumunda koğuş arkadaşlarından öğrendiğini beyan ettiği görülmektedir.
    Yine, davacının … Sulh Ceza Hakimliği'nin … tarih ve … sayılı tevkif müzekkeresi ile tutuklandığı, … L Tipi Kapalı İnfaz Kurumu Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı yazısı uyarınca, 22/01/2020 tarihinde tahliye edildiği anlaşılmaktadır.
    Her ne kadar davacı tarafından, işlemin öğrenilme tarihinin 30/09/2016 olduğu beyan edilmiş ise de; 11/04/2019 tarihinde tutuklanan ve 22/01/2020 tarihinde tahliye edilen davacının beyan ettiği tarihte (30/09/2016) işlemden ceza infaz kurumunda şifahen haberdar olması, hayatın olağan akışı içerisinde mümkün değildir.
    Kaldı ki; 30/06/2016 tarihinde de davacının tutuklu olduğuna ilişkin dosyada bilgi ve belge bulunmamaktadır.
    Nitekim, davacı tarafından, gerek istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde gerekse temyiz kanun yolu başvuru dilekçesinde; 30/09/2016 tarihinin sehven beyan edildiği, asıl tarihin 30/09/2019 olduğu ifade edilmektedir.
    Mahkemece yapılan değerlendirme neticesinde, davanın süresinde açılmadığı tespitine yer verilerek davanın süreden reddine karar verilmiş ise de; kararın davacının beyanına dayandığı, iptali istenilen işlemin tarih ve sayısı dahi bilinmezken, davacının beyanını destekleyecek ya da beyanının aksini ispat edecek gerekli her türlü bilgi ve belgeye ulaşmak için "resen araştırma ilkesi" çerçevesinde herhangi bir inceleme, araştırma yoluna gidilmeksizin -bu yolda "ilk incelemeye esas ara karar" yapılmaksızın- salt davacının beyanından hareketle dosyanın karara bağlanmasının, hukuka uygun olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
    Zaten, "resen araştırma ilkesi" Mahkemeler nezdinde bir görev olup; dosyanın muhteviyatına yönelik olarak her türlü bilgi, belge ve delilin usuli işlemler ile toplanılması ve bunun sonucuna göre hukuka ve mevzuata uygun karar verilmesi gerekmektedir.
    Öte yandan; davacının tutukluluk ve tahliye tarihlerine ilişkin bilgi belgeler ile davacının "sehven" farklı tarih beyan ettiği yolundaki ifadesi dosyada mevcut olup; İstinaf Dairesince de bu hususlar dikkate alınmayarak istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
    Bu itibarla; dosyada gerekli araştırma yapılmak suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerekmekte olup; aksi yönde herhangi bir inceleme yapılmaksızın- eksik incelemeye dayalı- Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
    Ayrıca, her ne kadar davacı tarafından temyiz kanun yolu başvuru dilekçesinde işlemin dayanağı düzenleyici işlemin de iptali talep edilmekte ise de; istemin "davayı genişletme yasağı" kapsamında olduğu görülmekte olup; dosyada bozma kararı verilmesi nedeniyle, bu kısım yönünden ayrıca bir hüküm kurulmamıştır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
    2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 19/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi