Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2019/635
Karar No: 2022/2284
Karar Tarihi: 20.04.2022

Danıştay 10. Daire 2019/635 Esas 2022/2284 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/635 E.  ,  2022/2284 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONUNCU DAİRE
    Esas No : 2019/635
    Karar No : 2022/2284


    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …
    DİĞER DAVACILAR : 1) … 2) …
    VEKİLLERİ : Av. …
    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Bakanlığı / …
    VEKİLİ : …
    İSTEMİN KONUSU : …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının, taraflarca aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacılar tarafından, yakınları …'ın Tunceli Emniyet Müdürlüğü kadrosunda polis memuru olarak görev yapmakta iken 23/10/2002 tarihinde görev dönüşü içinde bulunduğu zırhlı aracın takla atması suretiyle meydana gelen trafik kazasında şehit olması neticesinde desteğinden yoksun kaldıkları ileri sürülerek davacılardan müteveffanın eşi …için 100.500,00 TL (miktar artırım dilekçesiyle 186.383,38 TL) maddi, 2.500,00 TL manevi, çocukları …ve …için ayrı ayrı 25.500,00 TL maddi, 2.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.

    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesince; …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının davacılardan …'ın maddi tazminat istemi yönünden bozulması üzerine bozma kararına uyularak dosya üzerinden yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen raporda …'ın 64.988,77 TL destekten yoksun kalma zararının bulunduğunun belirlendiği, davacının 100.500,00 TL maddi tazminat isteminin miktar artırım dilekçesiyle 186.383,38 TL'ye yükseltildiği dikkate alınarak ve dosya kapsamında yer alan bilirkişi raporu hükme esas alınabilir nitelikte bulunarak …'ın maddi tazminat isteminin 64.988,77 TL'sinin kabulü ile anılan meblağın 11/09/2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, isteminin 121.394,23 TL'sinin reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı ……tarafından, İdare Mahkemesince karara esas alınan bilirkişi raporunda kendisinin maddi zararı belirlenirken bağlanan vazife malullüğü ölüm aylığının tamamının yarar olarak kabul edilmesinin hatalı olduğu, desteğinden yoksun kaldığı müteveffanın adi malullük aylığını hak etmiş olduğu göz önüne alınarak bağlanan vazife malullüğü ölüm aylığı ile bağlanabilecek olan adi malullük ölüm aylığı arasındaki farkın yarar kabul edilmek suretiyle yapılacak hesaplama neticesinde gerçek zararının belirlenebileceği, 659 sayılı KHK öncesinde açılan davada idare lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceği; davalı idare tarafından, davacı …'a 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında bağlanan vazife malullüğü ölüm aylığının müteveffanın emsali polis memurlarının almakta olduğu görev aylığı ile aynı olduğu, davacının maddi zararının bulunmadığı ileri sürülmektedir.

    TARAFLARIN SAVUNMALARI: Davacı tarafından, davalı idarenin temyiz istemlerinin reddine karar verilmesi gerektiği savunulmakta olup; davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten, dosyadaki belgeler incelendikten sonra, gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    MADDİ OLAY :
    Davacılar tarafından, yakınları …'ın Tunceli Emniyet Müdürlüğü kadrosunda polis memuru olarak görev yapmakta iken 23/10/2002 tarihinde görev dönüşü içinde bulunduğu zırhlı aracın herhangi bir kusuru bulunmaksızın takla atması suretiyle meydana gelen trafik kazasında şehit olması neticesinde müteveffanın desteğinden yoksun kaldıkları ileri sürülerek davacılardan müteveffanın eşi …için 100.500,00 TL (miktar artırım dilekçesiyle 186.383,38 TL) maddi, 2.500,00 TL manevi, çocukları …ve …için ayrı ayrı 25.000,00 TL maddi, 2.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada, …İdare Mahkemesince davacıların manevi tazminat istemlerinin kabulü, maddi tazminat istemlerinin kısmen kabulü yolunda verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararın Danıştay Onuncu Dairesinin 24/09/2013 tarih ve E:2009/13954, K:2013/6535 sayılı kararıyla manevi tazminat isteminin kabulü ve davacılardan …ile …'ın maddi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne ilişkin kısımının onanması, …'ın maddi tazminat isteminin artırılmasına ilişkin dilekçesinin temyiz aşamasında 06/05/2013 tarihinde ve miktar artırım müessesesinin yürürlüğe girdiği 30/04/2013 tarihinden sonra verildiği gözetilerek artırılan maddi tazminat istemi hakkında yeniden bir karar verilmek üzere bozulduğu, bozmaya uyan …İdare Mahkemesince miktar artırım isteminin kabulü ile ilk kararda hükmedilen 100.500,00 TL'den ayrı olarak 85.883,00 TL maddi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verildiği, bu kararın da Dairemizin 28/05/2015 tarihli ve E:2015/79, K:2015/2663 sayılı kararıyla …'ın maddi tazminat isteminin 3713 sayılı Kanun kapsamında davacıya bağlanan vazife malullüğü ölüm aylığı dikkate alınarak bir hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle bozulması üzerine …İdare Mahkemesince anılan bozma kararına uyulmak suretiyle davacının miktar artırımıyla birlikte 186.383,38 TL maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
    Şehit polis memurunun eşi ve çocukları olan davacıların dava konusu olayın 3713 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmesi istemiyle yaptıkları başvurularının reddine ilişkin işlemin iptali ile aylık farkların ödenmesine karar verilmesi istemiyle açtıkları davada; …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla dava konusu işlemin iptali ile davacıların yoksun kaldıkları parasal haklarının davanın açıldığı 21/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi yolunda verilen karar Danıştay Onbirinci Dairesinin 15/12/2016 tarih ve E:2013/1287, K:2016/4685 sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiştir.
    Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının …tarih ve E.…sayılı yazısında, 15/11/2002 tarihinden itibaren müteveffanın (…) eşi …10/20 oranında 302,22 TL, çocukları …ve …ayrı ayrı 5/20 oranında 151,11 TL ve annesi …5/25 oranında 120,89 TL 2330 sayılı Kanun kapsamında vazife malullüğü aylığı bağlandığı, daha sonra konu hakkında …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararı ile "...dava konusu işlemin iptaline,..." şeklinde sonuçlanması üzerine 01/10/2008 tarihinden itibaren ilgilinin dul ve yetimlerine ödenen vazife malullüğü aylıklarının 3713 sayılı Kanun kapsamında emsal aylık seviyesine yükseltilerek eşi ……aylığının 907,94 TL, çocukları …ve …aylıklarının ayrı ayrı 453,97 TL ve annesi …aylığının 363,17 TL olarak ödendiği bildirilmiştir.
    Dosya kapsamında yer alan 31/10/2018 tarihli bilirkişi raporunda, ''aktif dönemin olay tarihinden rapor tarihine kadar, 23/10/2002-31/10/2018 tarihleri arasını kapsayacak şekilde hesaplandığı, sonuç olarak davacının almış olduğu vazife malullüğü aylıkları gösterilmiş ve bunların toplamı olarak işlemiş dönemde fayda toplamı 235.081,26 TL olduğu tespit edilmesine karşın, işlemiş dönemde destek zararı 215.995,24 TL olup arada pozitif fark bulunmadığı böylelikle davacının 5434,3713 ve 2330 sayılı Kanun kapsamında almakta olduğu aylıklar ile işlemiş aktif dönemde karşılanmamış zararı bulunmadığı, desteğin tespit edilen - bilinen en son ücretinin her yıl için %10 artırılıp 1/kn formülü ile % 10 ıskonto edilmesi yöntemi ile bulunan kazançların peşin değeri ile davacının almakta olduğu vazife malullüğü aylığının peşin sermaye değeri arasındaki fark 60.433,82-TL olarak (Desteğin payı) hesaplandığı, işleyiş Aktif Dönem, rapor tarihi olan 31/10/2018 ile davacının desteğinin yasal emeklilik yaşını dolduracağı 14/11/2028 tarihleri arasını kapsayacak şekilde hesaplandığı, pasif dönem zararının ise, bu dönemde desteğin kazancı SGK tarafından bildirilen ve desteğin çalışma süresini tamamlayarak almaya hak kazanacağı adi malullük aylığının yine 1/Kn formulü ile (%10 artırım ve ıskonto edilmek suretiyle) tespit edilen peşin sermaye değeri ile davacının almakta olduğu vazife malullüğü aylığının yine SGK tarafından bildirilen pasif dönem peşin sermaye değeri arasındaki fark olarak hesaplandığı, 2330 sayılı Kanun kapsamında hak sahiplerine ödenen toplam 50.524,03-TL nakdi tazminatın ilgili mevzuat gereği davacı eşin payına düşen 10.736,35 TL'lik kısmı, ödeme tarihi olan 09/02/2009 tarihinden rapor tarihine kadar geçen süre için yasal faiz ile güncellenerek hesaplanan tazminattan indirildiği, dosya muhteviyatına göre davacıya 5434 sayılı Kanun'un 79. maddesi kapsamında ödenen 7.806,23 TL tütün ikramiyesi ile 79. madde kapsamında ödenen 1.164,76 TL fark hesaplanan tazminattan indirildiği, müteveffa destek 14/11/1973 doğumlu ve olay tarihinde 29 yaşında olduğundan SGK uygulamalarına paralel olarak, TRH/2010-E Yaşam Tablosuna göre bakiye ömrü 45 yıl 4 ay 28 gün esas alındığı, davacı eşin müteveffa destekten daha küçük bir yaşta olduğundan eşinin yaşam süresi ile sınırlı olarak destekten yararlanma süresi 45 yıl 4 ay 28 gün olduğu, desteğin muhtemel yaşam süresinin sonu olan 21/03/2048 tarihine kadar destek tazminatı hesaplandığı, davacının pay oranının AYİM tablosu esas alınarak, çocuklarının destek görme süreleri de göz önüne alındığı, başlangıçta payı %40 2015 yılında 1. çocuğunun destekten çıkması ile birlikte payı %45'e ve 2019 yılında 2. çocuğun da destekten çıkması ile birlikte pay oranı %50'ye yükseltilerek hesaplamanın tamamlandığı, davacı eş …'ın 04/10/1976 doğumlu olup rapor tarihi itibariyle 42 yaşında olduğundan, AYİM evlenme olasılığı tablosuna göre %2 oranında yeniden evlenme olasılığı indirimi (net tazminattan) yapıldığı, desteğin yasal emeklilik yaşından sonra alacağı adi malullük aylığı yine işleyecek aktif dönemdeki yöntem ile % 10 artırım ve ıskonto edilmek suretiyle peşin değeri tespit edilmiş ve SGK tarafından bildirilen davacının da bu dönemde de almaya devam edeceği vazife malullüğü aylığının peşin değeri arasındaki fark 34.989,22 TL olarak hesaplandığı, davacı murisin eşi …için net 73.959,76 TL destekten yoksun kalma tazminatı hesaplandığı bildirilmiş olup Mahkemece rapordaki toplama hatası düzeltilerek davacının 64.988,77 TL destekten yoksun kalma zararı bulunduğu belirlenmiştir.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    Anayasanın 125. maddesinde; idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtildikten sonra, son fıkrasında, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmıştır.
    İdare, kural olarak yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlü olup; idari eylem ve/veya işlemlerden doğan zararlar, idare hukuku kuralları çerçevesinde, hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.
    Kusursuz sorumluluk, kamu hizmetinin görülmesi sırasında kişilerin uğradıkları özel ve olağan dışı zararların idarece tazmini esasına dayanmakta olup; kusur sorumluluğuna oranla ikincil derecede bir sorumluluk türüdür. Başka bir anlatımla idare, yürüttüğü hizmetin doğrudan sonucu olan, idari faaliyet ile nedensellik bağı kurulabilen, özel ve olağan dışı zararları kusursuz sorumluluk ilkesi gereği tazminle yükümlüdür. Bu bağlamda, kamu görevlilerinin görevini yaparken, görevi nedeniyle uğramış olduğu zararların da kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca tazmini gerekmektedir.

    3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 21. maddesinin 1. fıkrasında, kamu görevlilerinden yurtiçinde ve yurtdışında görevlerini ifa ederlerken veya sıfatları kalkmış olsa bile bu görevlerini yapmalarından dolayı terör eylemlerine muhatap olarak yaralanan, engelli hâle gelen, ölen veya öldürülenler hakkında 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanacağı; (a) bendinde de, malul olanlarla, ölenlerin aylığa müstehak dul ve yetimlerine bağlanacak aylığın toplam tutarının, bunların görevde olan emsallerinin almakta oldukları aylıklardan; emekli olanların öldürülmeleri halinde ise, dul ve yetimlerine bağlanacak aylığın toplam tutarı ve Kanuna göre kendisine bağlanabilecek emekli aylığından az olamayacağı, yaşamak için gereken hareketleri yapamayacak ve başkasının yardım ve desteğine muhtaç olacak derecede malül olanlar ile ölenlerin dul ve yetimlerine en yüksek devlet memuru aylığı üzerinden, diğerlerine mevcut aylıkları üzerinden, 30 yıl hizmet yapmış gibi emekli ikramiyesi ödeneceği hüküm altına alınmıştır.
    2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun'un ''Aylık bağlanması'' başlıklı 4. maddesinde, bu Kanun kapsamına girenlerden, ölenlerin kendilerine bağlanması gereken görev malullüğü aylığının, dul ve yetimlerine intikal ettirileceği, bu madde gereğince ilgili sosyal güvenlik kurumlarınca kendi mevzuatlarına göre bağlanan aylıkların % 25 oranında artırılmak suretiyle ödeneceği; "Nakdi tazminat ve aylığın etkisi" başlıklı 6. maddesinde ise, bu Kanun hükümlerine göre ödenecek nakdi tazminatın, uğranılan maddi ve manevi zararların karşılığı olduğu; yargı mercilerinde maddi ve manevi zararlar karşılığı idarelerin ödemekle yükümlü tutulacakları tazminatın hesabında bu Kanun hükümleri uyarınca ödenen nakdi tazminatın göz önünde tutulacağı hükme bağlanmıştır.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin atıfta bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 266. maddesinde, "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir." hükmü düzenlenmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    İdare Mahkemesince dosya üzerinden yaptırılan bilirkişi incelemesi hükme esas alınabilir nitelikte bulunarak davacı …'ın maddi tazminat isteminin kısmen kabulüyle 64.988,77 TL'nin 11/09/2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmişse de; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının …tarih ve E.…sayılı yazısında da belirtildiği üzere, davacının …İdare Mahkemesinde açtığı dava sonrasında davacıya 01/10/2008 tarihinden itibaren 3713 sayılı Kanun kapsamında vazife malullüğü ölüm aylığı bağlanmış olup 01/10/2008 tarihi sonrasında davacının maddi zararı bulunmamaktadır.
    Bununla birlikte davacıya vazife malullüğü ölüm aylığı bağlandığı 15/11/2002 tarihinden 3713 sayılı Yasa kapsamında vazife malullüğü ölüm aylığı bağlandığı 01/10/2008 tarihleri arasındaki dönemde ödenen aylığın şehit polis memurunun görev aylığının altında olduğu gözetildiğinde uğradığı maddi zararın anılan dönemle sınırlı olduğu açıktır.

    Bu itibarla, davacının destekten yoksun kalma zararlarının belirlenebilmesine yönelik olarak yapılacak hesaplamada; 15/11/2002 - 01/10/2008 tarihleri arasında desteğin emsali polis memurunun aylar itibariyle aldığı görev aylıkları ile SGK tarafından davacıya bağlanan ve aylar itibariyle ödenen vazife malullüğü aylıkları dikkate alınarak, desteğin görev aylığı üzerinden davacıya ayıracağı destek tutarı ile SGK tarafından davacıya bağlanan vazife malulüğü aylık tutarı arasındaki fark, davacının destek zararını oluşturmaktadır. Bu dönemdeki zarar kalemlerinin -fiilen gerçekleşmiş olması nedeniyle- peşin sermaye değerinin hesaplanmayacağı da dikkate alınmalıdır.
    Yapılacak hesaplamada, davalı idarece ödenen nakdi tazminat ve tütün ikramiyesi tutarlarının yarar olarak kabul edilip, yeniden düzenlenecek rapor tarihindeki güncel değerinin de hesaplanan maddi zarar tutarından indirilmesi ayrıca zarar hesabına konu dönemde davacının evlenmemiş olması halinde bu dönem için evlenme şansı indirimi yapılmaması gerekmektedir.
    Öte yandan, Dairemiz bozma kararı dikkate alındığında, yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenecek rapora göre maddi tazminat istemi hakkında yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, hükmedilecek maddi tazminat tutarındaki değişikliğin taraflarlar lehine hükmedilecek vekalet ücretini de değiştirecek olması nedeniyle davacının reddedilen maddi tazminat istemi nedeniyle davalı idare lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin temyiz istemine dair bu aşamada karar verilmemiştir.
    Buna göre İdare Mahkemesince, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenecek rapora göre …'ın maddi tazminat istemi hakkında yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, temyize konu kararda hukuki isabet bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin REDDİNE,
    2. Davalı idarenin temyiz isteminin KABULÜNE,
    3. …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı sayılı kararının BOZULMASINA,
    4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
    5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesi, 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi