
Esas No: 2019/3374
Karar No: 2022/1768
Karar Tarihi: 20.04.2022
Danıştay 13. Daire 2019/3374 Esas 2022/1768 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2019/3374 E. , 2022/1768 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/3374
Karar No:2022/1768
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bayilik lisansı sahibi davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda, 13/06/2015 tarihinde yapılan denetimde, davacının bayisi olduğu dağıtıcı haricinde akaryakıt ikmali yaptığının tespit edildiğinden bahisle hakkında 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun 19. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin (3) numaralı alt bendi ile (d) bendi uyarınca 194.543,00-TL idari para cezası uygulanmasına ilişkin … tarih ve … sayılı işlemde bildirilen … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinin, aynı Kanun'un 8. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde geçen, "Bayisi olduğu dağıtıcı haricinde diğer dağıtıcı ve onların bayilerinden akaryakıt ikmali yapılmaması" ibaresi yönünden Anayasa Mahkemesi'nin 07/04/2016 tarih ve E:2015/109, K:2016/28 sayılı kararı ile iptal edildiği ve iptal kararının yayımlandığı tarihten itibaren dokuz ay sonra yürürlüğe gireceğinin belirlendiği, iptal kararının 03/05/2016 tarihli Resmî Gazete'de yayımlandığı ve söz konusu iptal kararının 03/02/2017 tarihinden itibaren hüküm ifade ettiği;
Öte yandan, davacı şirketin faaliyetini dağıtıcısı ile yapmış olduğu bayilik sözleşmesi kapsamında yürüttüğü; Kurul kararı ile davacı şirkete isnat edilen fiilin ise, dağıtıcısı haricinde (menşei belli olmayan) akaryakıt ikmal edilmesi olarak tanımlandığı, oysaki davacı şirketin eyleminin, stok miktarı, satış miktarı ile dolum miktarlarının olması gerekenden farklılık gösterdiğinin tespit edilmesi nedeniyle dağıtıcısı haricinde akaryakıt ikmali yapılması olduğu, bu bağlamda, davacının fiili, idari para cezası verilmesine dayanak olan Kanun'daki kural ile örtüşmediğinden, davacıya 5015 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrasına dayanılarak idari para cezası verilemeyeceği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, usûle ilişkin olarak, her türlü harçtan muaf olduğundan aleyhine harca hükmedilemeyeceği; esasa ilişkin olarak ise 5015 sayılı Kanun'un 8. maddesinin açık hükmü doğrultusunda bayilik lisansı ile faaliyet gösteren şahısların yalnızca tek elden satış sözleşmesi ile belirledikleri dağıtıcılarından akaryakıt alımı yapabilecekleri, oysa davacının farklı şirketlerden akaryakıt ikmal ettiğinin davacının YMM ve SMM onaylı faturaları ile otomasyon sistemi verileri ile sabit olduğu, dolayısıyla davacının 5015 sayılı Kanun'un 8. maddesinden kaynaklanan yükümlülüklerine aykırı hareket ettiğinin açık olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Davalı idare harçtan muaf olduğundan temyiz aşamasında yatırmış olduğu toplam …-TL harcın istemi hâlinde davalı idareye iadesine,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
5. Posta giderleri avansından artan tutarın davalıya iadesine,
6. 2577 sayılı Kanunu 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 20/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
