
Esas No: 2020/1153
Karar No: 2022/1806
Karar Tarihi: 21.04.2022
Danıştay 13. Daire 2020/1153 Esas 2022/1806 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2020/1153 E. , 2022/1806 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/1153
Karar No:2022/1806
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kaymakamlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Muğla ili, Milâs ilçesi, … Mah., … ada, … parselde bulunan taşınmazın hissedarı olan davacı tarafından, söz konusu taşınmaza komşu olan ve üzerinde yapı kayıt belgesi alınmış üç adet yapının ve zeytin ağaçlarının bulunduğu … ada, … parsel sayılı mülkiyeti Hazineye ait taşınmazın 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca kapalı teklif usulüyle 02/05/2019 tarihinde gerçekleştirilen ihalesinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; davacı tarafından, taşınmazına komşu olan ve üzerinde yapı kayıt belgesi alınmış üç adet yapının ve zeytin ağaçlarının bulunduğu … ada, … parsel sayılı Hazineye ait taşınmazın tarafına satışının yapılması veya kiraya verilmesi istemiyle 13/12/2018 tarihinde Milas Milli Emlak Müdürlüğüne başvuruda bulunulduğu, aynı kapsamdaki başvurunun 24/09/2019 tarihinde yenilendiği, davalı idarenin … tarih ve … sayılı yazısıyla, taşınmazın 2886 sayılı Kanun uyarınca satışının yapıldığının davacıya bildirilmesi üzerine söz konusu ihaleden 07/10/2019 tarihinde haberdar olunduğundan bahisle 06/11/2019 tarihinde bakılan davanın açıldığı,
Uyuşmazlıkta, iptali istenen işlemin Devlet İhale Kanunu uyarınca 02/05/2019 tarihinde yapılan ihale işlemi olduğu, ihale işlemlerinin ise (ihaleden yasaklama kararları hariç) mahiyeti ve önemine (ivediliğine) binaen, 2577 sayılı Kanun'un (18/06/2014 tarih ve 6545 sayılı Kanun'un 18'inci maddesiyle eklenen) 20/A maddesinde ivedi yargılama usûlüne tâbi işlemler arasında yer aldığı, söz konusu Kanun'un 20/A maddesinde tahdidi olarak sayılan bazı uyuşmazlıkların niteliği gereği bir an evvel çözüme kavuşturulması amacıyla getirilen ivedi yargılama usûlünde yargılamaya ilişkin genel sürelerin kısaltıldığı ve dava açma süresinin otuz gün olarak belirlendiği, her ne kadar davacı tarafından söz konusu ihaleden 07/10/2019 tarihinde haberdar olunduğu ileri sürülerek işbu dava açılmış ise de, dosyada mevcut bilgi belgelerden, dava konusu ihalenin yapılacağı tarih, saat, tahmini bedel, geçici teminat bedeli ile ihale edilecek taşınmaz bilgilerinin yer aldığı … tarih ve … sayılı "ihaleye davet" yazısının, davacının kendi bildirdiği adreste 04/04/2019 tarihinde bizzat davacının kendisine tebliğ edildiği, bu nedenle, davacının, dava konusu ihaleden 07/10/2019 tarihinde haberdar olduğu yönündeki iddialarına itibar edilemediği,
Bu durumda, dava konusu ihaleye davet yazısının 04/04/2019 tarihinde bizzat davacının kendisine tebliğ edildiği, davacının ihaleden 04/04/2019 tarihinde haberdar olduğu dikkate alındığında en geç ihale tarihi olan 02/05/2019 tarihinden itibaren otuz gün içinde dava açılması gerekirken, bu süre geçirildikten çok sonra (ivedi yargılama usûlüne ilişkin dava açma süresi ve altmış günlük genel dava açma süresi geçirilerek) 06/11/2019 tarihinde açılan işbu davanın esasının süre aşımı nedeniyle incelenmesine olanak bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, kendisine idare tarafından satış işlemine dair tebligat yapıldığı, ancak bu tebligatın adi bir tebligat olduğu ve neye ilişkin olduğunun belli olmadığı, satış işleminin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle süre aşımı yönünden reddi yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 21/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
