
Esas No: 2019/6714
Karar No: 2022/1631
Karar Tarihi: 26.04.2022
Danıştay 9. Daire 2019/6714 Esas 2022/1631 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/6714 E. , 2022/1631 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6714
Karar No : 2022/1631
TEMYİZ EDENLER : (DAVACI) …
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVALI) … Vergi Dairesi Başkanlığı-…
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Asıl borçlu şirket … İnşaat Tur. Taah. ve İnş. Mal. San. Tic. Ltd. Şti.'nin vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacının banka hesaplarına uygulanan … tarih ve … sayılı haciz işleminin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla;Dava konusu haciz işlemine konu amme alacağının tahsili amacıyla, davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin 20/12/2011 tarihinde ikamet adresinde eşi … … tebliğ edildiği, ancak Mahkememizce UYAP sistemi üzerinden yapılan sorgulamada, davacı tarafından ödeme emirlerine karşı herhangi bir dava açılmadığı görüldüğünden kesinleşen amme alacağının tahsili amacıyla tesis edilen dava konusu haciz işleminde ve bu işlemin kaldırılması istemiyle yapılan başvurunun reddedilmesinde hukuka aykırılık görülmediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin 19/02/2009 tarihinde tebliğ edilmeye çalışıldığı, muhatabın adresten ayrıldığı şerhi ile dağıtıcı imzası ile iade edildiği, akabinde 25/02/2009 tarihinde yine dağıtıcı imzası ile aynı gerekçe ile iade edildiği, 06/11/2009 tarihinde mesai saatlerinde adresinde bulunamadığından bahisle iade yapıldığı, akabinde de ödeme emirlerinin tebliğ edilemediğinden bahisle ilanen tebliğ yoluna gidildiği anlaşılmış olup şirket hakkında düzenlenen ödeme emirlerinin, adresten ayrıldığı ve adreste bulunamadığından bahisle ilanen tebliğ edildiği belirtilmekte ise de, ödeme emrinin tebliğine ilişkin 213 sayılı Kanunun 102. maddesi kapsamında düzenlenmiş bir tebliğ alındısının bulunmadığı sadece dağıtıcı imzasının bulunduğu görüldüğü, ilanen tebliğ koşullarının oluştuğundan bahsedilemeyeceğinden usulüne uygun olarak asıl borçlu şirketten tahsil imkanı kalmadığı hususu yerine getirilmeden amme alacağı için davacının şahsi mal varlığına konan haciz işleminde hukuka uyarlık görülmediğinden, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne haciz işleminin kaldırılmasına karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI:
DAVACININ İDDİALARI: Verginin dönemi 2004 yılı olup, dava konusu ödeme emri zamanaşımına uğradıktan sonra 2011 yılında tebliğ edilmiş, 5 yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan borç zamanaşımına uğramıştır.Zamanaşımına uğramış bir borç sebebiyle uygulanan haciz işlemi hatalıdır, istinaf mahkemesinin kabul kararının tahsil zamanaşımı gerekçesiyle lehine bozulması istenilmektedir.
DAVALININ İDDİALARI: Asıl borçlu şirkete karşı usulüne uygun şekilde yapılan takibin sonuçsuz kalması nedeniyle şirket ortağı ve müdürü olan davacıya karşı yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI: Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Tarafların temyiz isteminin reddine,
Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
Temyiz isteminde bulunan davacıdan … -TL maktu harç alınmasına,
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 26/04/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY : Asıl borçlu şirkete ait borçlar nedeniyle kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emri usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen süresi içinde dava açılmadığı, şirket adına düzenlenen ödeme emirlerine ilişkin usule aykırılık iddiaları ancak davacı adına düzenlenen ödeme emirlerine karşı açılan davada inceleme konusu olabileceği, oysa uyuşmazlık davacı adına düzenlenen ödeme emri değil haciz işlemi olduğundan ve bu aşamada bulunan işleme karşı açılan davada ancak bir önceki aşama olan davacı adına ödeme emri düzenlenip usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği hususuna bakılabileceğinden daha önceki aşamalara bakılmayacaktır. Hal böyle olunca dava açılmadan kesinleşen ödeme emirlerine dayanılarak uygulanan haciz işlemi hukuka uygun olduğundan davalı temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyu ile Daire kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
