Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 2019/2279
Karar No: 2022/1632
Karar Tarihi: 26.04.2022

Danıştay 9. Daire 2019/2279 Esas 2022/1632 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2019/2279 E.  ,  2022/1632 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DOKUZUNCU DAİRE
    Esas No : 2019/2279
    Karar No : 2022/1632


    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ:
    Dava konusu istem: Asıl borçlu şirket … Turz. İnş. San. Ve Dış Tic. A.Ş.' nin vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci olan davacının taşınmazlarına uygulanan haciz işleminin ve borcun ödenmediği takdirde satış işlemine başlanacağını bildirir … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava konusu … tarih ve … sayılı işlemin hacze ilişkin kısmı yönünden; Dava konusu hacze dayanak teşkil eden ve davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirleri, "tebliğ esnasında …'ın (davacı) şehir dışında olduğu ve tebliğ evraklarının yönetim kurulu başkanı … tarafından kuzeni …'a verilmek üzere" …'a tebliğ edildiği bildirilmiş olup asıl borçlu şirketin yönetim kurulu başkanı …ın, davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerini yasal olarak tebliğ almaya yetkili olmadığı ve bu şekilde yapılan tebligata ilişkin tebliğ mazbatasında herhangi bir ifade yer almadığı açıkça görüldüğünden dava konusu hacze dayanak teşkil eden yukarıda mezkur ödeme emirlerinin …'a tebliğin yasal mevzuata aykırı olduğu, usulüne uygun tebliğ yapılmadan kesinleştirilen kamu alacağının tahsili amacıyla uygulanan haciz işleminde hukuki isabet bulunmadığı sonucuna varıldığından davanın kabulüne, haciz işleminin iptaline karar verilmiştir.Dava konusu … tarih ve … sayılı işlemin satış işlemine başlanacağına ilişkin kısmı yönünden; davacıya 23/06/2017 tarihinde tebliğ edilen … tarih ve … sayılı işlemin içeriği irdelendiğinde, "...davacının malvarlığı üzerinde haciz şerhi konulduğu ve borcun 15 gün içinde ödenmemesi halinde satış işlemine başlanacağı..." bildirildiği görüldüğünden, dava konusu işlemin bilgilendirici nitelikte bir belge olduğu, bu haliyle doğrudan uygulanabilir nitelikte olmadığı, söz konusu işlemin davacının hukuksal durumunda yenilik veya değişiklik meydana getirmediği, kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem olmadığı sonucuna ulaşıldığından iptal isteminin incelenmeksizin reddine, haciz işlemi yönünden davanın kabulüne ve bu işlemin iptaline karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi Kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: 23/06/2017 tarihinde tebliğ edilen … tarih ve … sayılı işleme karşı davacı süresinde başvurmadığından öncelikle süre yönünden ret kararı verilmeliydi, esas bakımından ise davacının kanuni temsilci olduğu diğer iki şirket hakkındaki amme alacaklarını da ödemediği sabit olduğundan, yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    MADDİ OLAY: Asıl borçlu şirket … Turz. İnş. San. Ve Dış Tic. A.Ş.' nin vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci olan davacının taşınmazlarına uygulanan haciz işleminin ve borcun ödenmediği takdirde satış işlemine başlanacağını bildirir … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemine ilişkindir.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    213 saylı Vergi Usul Kanunu'nun "Tebliğ esasları" başlıklı 93. maddesinde, "Tahakkuk fişinden gayri, vergilendirme ile ilgili olup, hüküm ifade eden bilümum vesikalar ve yazılar adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasiyle ilmühaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmiyenlere ilan yolu ile tebliğ edilir.Şu kadar ki, ilgilinin kabul etmesi şartiyle, tebliğin daire veya komisyonda yapılması caizdir." düzenlemesine, "Tebliğ yapılacak kimseler" başlıklı 94. maddesinde, "Tebliğ mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere yapılır. Tüzel kişilere yapılacak tebliğ, bunların başkan, müdür veya kanuni temsilcilerine, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmıyan teşekküllerde bunları idare edenlere veya temsilcilerine yapılır. Tüzel kişilerin mütaaddit müdür veya temsilcisi varsa tebliğin bunlardan birine yapılması kafidir. Tebliğ, kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde ikametgah adresinde bulunanlardan veya işyerlerinde memur ya da müsdahdemlerinden birine yapılır. (Muhatap yerine bu şekilde kendisine tebliğ yapılacak kimsenin görüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmaması ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmaması gerekir.)" kuralına, "Bilinen adresler" başlıklı 101. maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan hâlinde ise; bu Kanun'a göre bilinen adreslerin; mükellef tarafından işe başlamada bildirilen adresler, adres değişikliğinde bildirilen adresler, işi bırakmada bildirilen adresler, vergi beyannamelerinde bildirilen adresler, yoklama fişinde tespit edilen adresler, vergi mahkemesinde dava dilekçelerinde ve cevaplarında gösterilen adresler, yetkili memurlarca tutanakla tespit edilen adresler (İlgilinin tutanakta imzası bulunmak şartıyla) ve bina ve arazi vergilerinde komisyonlarca tahrir vesikalarında tespit edilen adresler olduğu düzenlenmesine yer verilmiştir.
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 54. maddesinde, müddeti içinde ödenmeyen amme alacağının tahsil dairesince cebren tahsil edileceği, 55. maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan şeklinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı, 58. maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan şeklinde de kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde vergi mahkemesi nezdinde dava açabileceği belirtilmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Yukarıda yer verilen yasal düzenlemelere göre, bir tebligatın geçerli sayılabilmesi için, öncelikle muhatabın bilinen adreslerinde, muhataba veya Kanun'da sayılan bazı özel durumlar için muhatap yerine tebligatı kabule yetkili kimselere yapılmış olması gerekir. Kanun, muhatap yerine tebligatı kabule yetkili kimselere yapılacak tebliğin, muhataba yapılmış sayılacağını öngörmüştür. Ayrı bir tüzel kişiliği olan şirket adına yapılacak tebligatın da kural olarak öncelikle şirketin bilinen adresinde tebliği yoluna gidilerek ilgilinin adreste bulunamaması veya adresin boş ve kapalı olduğu hususlarının usulüne uygun şekilde tespit edilmesi durumunda, kanuni temsilcisinin ikâmet adresinde bulunanlardan birine yapılabileceği açıktır. İkâmet adresinde yapılacak tebligatlarda da tebliğ yapılabilecek kişiler bakımından, görünüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmama ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmama şartları dışında herhangi bir sınırlama getirilmemiştir.
    Dolayısıyla, tüzel kişilere bilinen adreslerinde ulaşılamaması hâlinde, tebligatın, kanuni temsilcinin ikâmet adresinde yapılmasının denenmesi yönünde kanuni bir zorunluluk bulunmamakla birlikte, tebliğ edilecek evrakın kanuni temsilciye ya da ikâmet adresinde bulunanlardan birine tebliğ edilmiş olması, tebligatı hukuka aykırı kılan bir neden olarak görülemez.
    Olayda; asıl borçlu şirketin kanuni temsilcisinin ikâmet adresinde, kanuni temsilci dışında birine tebliğ edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından, ödeme emrine karşı açılan davada, 6183 sayılı Kanun'un 58. maddesi kapsamında ileri sürülebilecek nedenler dikkate alınmak suretiyle yapılacak incelemeye göre yeniden karar verilmesi gerekmektedir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalının temyiz isteminin kabulüne,
    2. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 26/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi