13. Ceza Dairesi 2020/5314 E. , 2020/4832 K.
"İçtihat Metni"KANUN YARARINA BOZMA
Açıktan hırsızlık suçundan suça sürüklenen çocuk ..."ün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 141/1, 31/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve cezasının aynı Kanun’un 51/1. maddesi uyarınca ertelenmesine dair Konya 2. Çocuk Mahkemesinin 20/10/2015 tarihli ve 2014/840 esas, 2015/560 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 06/02/2020 gün ve 94660652-105-42-5199-2017-Kyb sayılı yazısı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 17/02/2020 gün ve 2020/19406 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Diğer suça sürüklenen çocuk yönünden verilmiş olan kararın, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 25/03/2019 tarihli ve 2018/11109 esas, 2019/4664 karar sayılı ilamı ile bozulmasını müteakip, Konya 2. Çocuk Mahkemesinin 2019/244 esas sayılı dosyada yargılama yapıldığından, onaylı dosya sureti üzerinden yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre;
1-02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı Kanun"un 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alınması karşısında; 5237 sayılı Kanun"un 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun"un 254. maddesi gereğince aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması gerekçesiyle Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 24/05/.2017 tarihli ve 2013/326 esas, 2015/64 karar sayılı ilamı ile anılan kararın bozulduğu ve bozma sonrası sanığın uzlaşmayı kabul ettiği, müştekiye ise askerde olması sebebiyle uzlaştırma davet mektubunun bila tebliğ döndüğü ve uzlaştırmacanın müştekinin nerede askerlik yaptığını belirleyemediği gerekçesi ile uzlaştırmanın gerçekleşmediğinden bahisle Cumhuriyet Başsavcılığına iade edildiği anlaşılmakla; Uzlaştırma Yönetmeliği’nin 29. maddesinin 6. fıkrasında yer alan ""Uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar gören ya da kanunî temsilcilerine iletişim araçlarıyla ulaşılamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifi büro aracılığıyla yapılır. Bu işlem uzlaştırmacının, büroya başvurarak teklif formunu vermesi üzerine gerçekleştirilir"" şeklindeki düzenleme gereği tekrar uzlaştırma bürosunca müştekiye uzlaşma teklifinin yapılması ile usulüne uygun uzlaştırma prosedürü işletilerek sonucuna göre, suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğunun gözetilmemesinde;
2-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 50/3. maddesinde yer alan "Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir" şeklindeki hüküm gereğince, suç tarihinden önce hapis cezasına mahkûm edilmediği anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının anılan maddenin 1. fıkrasındaki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde; isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbar yazısı incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmüş olduğundan KABULÜ ile hırsızlık suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkında Konya 2. Çocuk Mahkemesinin 20/10/2015 tarihli ve 2014/840 esas, 2015/560 sayılı kararı ile verilen hükümlerin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (b) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 03/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.