
Esas No: 2022/375
Karar No: 2022/1771
Karar Tarihi: 16.05.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2022/375 Esas 2022/1771 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacının FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekten çıkarılmasıyla ilgili yapılan yeniden inceleme talebinin reddedilmesi üzerine davacı tarafından açılan davanın reddine karar verilmiştir. Danıştay Beşinci Dairesi'nin verdiği kararın usul ve hukuka uygun olduğu ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddiaların kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilmiştir. Anayasa'nın 38. maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesi, masumiyet karinesi, özel hayata saygı hakkı, ayrımcılık yasağı, eğitim hakkı, mülkiyet hakkı, MİT Kanunu'nun 6/2 ve devamı hükümleri, 667 sayılı KHK'nın 3. maddesinde yer alan \"Milli Güvenlik Kurulunca\" ibaresi ile \"irtibat\" ve \"iltisak\" ibareleri Anayasa'ya aykırı değildir ve bu nedenle dava reddedilmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri; Anayasa'nın 38. maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesi, MİT Kanunu'nun 6/2 ve devamı hükümleri, 667 sayılı KHK'nın 3.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/375
Karar No : 2022/1771
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av…
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 29/09/2021 tarih ve E:2016/58309, K:2021/2771 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin aynı Kurulun … tarih ve … sayılı kararının iptali ve yoksun kaldığı tüm parasal haklarının işlem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 29/09/2021 tarih ve E:2016/58309, K:2021/2771 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek işin esasına geçilmiş,
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararların Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anılan karara karşı yapılan istinaf başvurusunun ise … Bölge Adliye Mahkemesi ... Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla kabul edilerek, ceza mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, davacının silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu kararın temyiz edilmesi sonucunda ise Yargıtay … Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla temyiz isteminin reddiyle mahkumiyet kararının onanmasına karar verilmiş olup, davacı hakkında verilen mahkumiyet hükmünün 09/12/2020 tarihinde kesinleştiği,
ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen "Excel Tablosu" ve "ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı"nın incelenmesinden; davacının "…" IMEI ve "…" ID numarasıyla ve bir kullanıcı adı ve şifre almak suretiyle bu ağa dâhil olduğunun anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgütün içinde yer aldığına, örgüt toplantılarına katıldığına, 2014 yılı HSK seçimlerinde örgütün sözde ''bağımsız'' adaylarını desteklediğine, ByLock kullandığına ve diğer hususlara yönelik ifadeler ile davacının bu ifadelere karşı beyanlarının değerlendirilmesi sonucunda, davacının beyanlarına itibar edilmeyerek FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararlarla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı tüm parasal haklarının işlem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte iadesi isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle,
davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu işlemin bir meslekten çıkarma işlemi olduğu, ve bu itibarla 2802 sayılı Kanun'un 82. maddesinde düzenlenen hüküm uyarınca soruşturma yapılması gerektiği; tarafına savunma hakkının, usulüne uygun biçimde olması gerektiği gibi ve işlem öncesinde kullandırılmadığı, HSK'ya yapılan yeniden inceleme başvuru yolunun sadece dava konusu meslekten ihraç kararı verildikten sonra kullanılabilecek bir idari itiraz prosedürü olduğu; davalı tarafça, meslekten çıkarma kararlarının tüm dosyaları kapsayacak şekilde tek bir kararda gerekçelendirildiği; davalı tarafça, FETÖ/PDY ile iltisaklı ve irtibatlı olan kamu görevlilerinin kendi içinde belirli bir hiyerarşi içinde hareket ettikleri ve örgüt yararı doğrultusunda işlem ve eylemler gerçekleştirdikleri, böylece devlete karşı sadakat yükümlülüğünü hiçe saydıkları, devletin güvenliği açısından tehlike oluşturdukları ididasının somut ve objektif olarak ortaya konulamadığı; tanıkların açık menfaat beklentisiyle verdikleri beyanların delil niteliği hukuken tartışılmadan karar verildiği; MİT Kanunu'nun 6/2 ve devamı hükümlerine aykırı olarak ele geçirildiği için, ByLock verilerinin illegal delil niteliğinde olduğu gibi ByLock programını kullandığına ilişkin incelemenin yapıldığı verilerin de sağlıklı olmadığı; dava konusu işlemin Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğu, bu işlemle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesinde belirtilen bağımsız mahkeme ilkesinin, masumiyet karinesinin, 8. maddesindeki özel hayata saygı hakkının; öte yandan ayrımcılık yasağının, eğitim hakkının, mülkiyet hakkının ihlal edildiği; 667 sayılı KHK'nın 3. maddesinde yer alan “Milli Güvenlik Kurulunca” ibaresi, yine KHK'da yer alan “irtibat” ve "iltisak” ibarelerinin Anayasa'ya aykırı olduğu ve iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının Anayasa'ya aykırılık iddiası ciddi görülmeyerek, gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 29/09/2021 tarih ve E:2016/58309, K:2021/2771 sayılı kararının ONANMASINA,
3.Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4.Kesin olarak, 16/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
