Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2022/184
Karar No: 2022/1757
Karar Tarihi: 16.05.2022

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2022/184 Esas 2022/1757 Karar Sayılı İlamı

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/184 E.  ,  2022/1757 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2022/184
    Karar No : 2022/1757

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu
    VEKİLİ : Av. …

    DİĞER DAVALI : … Bakanlığı
    VEKİLİ : Hukuk Müşaviri Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : … Birliği
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onuncu Dairesinin 17/05/2021 tarih ve E:2019/10337, K:2021/2246 sayılı kararının iptale ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması davalı idarelerden Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: 25/03/2010 tarih ve 27532 mükerrer sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği'nin; 3.2.1., 3.2.2., 3.2.3. maddelerinin, 3.3.1. maddesinin 1. fıkrasının, 3.3.4. maddesinin, 4.2. maddesinin 4. fıkrasının, 4.3. maddesinin son fıkrasının, 3.1.1. maddesinin ilk fıkrasındaki "...doğrudan veya..." ibaresinin, 3.2. maddesinin, 3.2.3. maddesinin 2. fıkrasındaki "Yüzde yetmişbeşlik üst sınırın hesaplanmasında her bir tıbbi malzeme bağımsız olarak değerlendirilir" ibaresinin, 4.2. maddesinin 6., 7. ve 8. fıkralarının, 4.2.1.A maddesinin 2. cümlesi ile 4.2.2.C maddesinin 1. fıkrasının, 4.3. maddesinin 3. fıkrasındaki "ve Kurumca kabul edilmesi" ibaresinin, 4.5.2.A maddesinin 2. fıkrasının, 4.5.4.F-1. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinin 2 sayılı düzenlemesinin, 4.5.4.F-2. maddesinin 4. fıkrasının, Ek-9/A'nın, Tanıya Dayalı İşlem Listesi Ek/9'un "7.5. Fizik tedavi ve rehabilitasyon" bölümünün, 6.1.1.A maddesinin 2. fıkrasının, 6.1.1.Ç maddesinin 1. ve 2. fıkralarının, 6.2.5. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin, 7.3.1. maddesinin 3. fıkrasının, 7.3.7 maddesinin son fıkrasının, 7.3.12.E maddesinin son fıkrasının, 7.3.12.F maddesinin son fıkrasının, 10.2. maddesinin 1. fıkrasının, Tebliğin (2/A) numaralı ekindeki UH-P kısaltmasına yönelik açıklamanın, Tebliğ eki EK-5/A, EK-5/C, EK-5/E, EK-5/F, EK-6, EK-7, EK-8, EK-9 ve EK-10'un, 6.2.17.A maddesinin 9. fıkrasının, 7.1. maddesinin 10. fıkrasının, 7.3.4. maddenin 2. fıkrasının (a) ve (b) bentlerinin, 8. maddenin 1 ve 2. fıkralarının, Ek-8 Listesinin 2633 sıra no 700.050 kodundaki "Deri Prick Testi"nin açıklama bölümünde Kulak Burun Boğaz uzmanlık dalına yer verilmemek suretiyle yapılan eksik düzenlemenin iptali istenilmiştir.
    Daire kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 17/05/2021 tarih ve E:2019/10337, K:2021/2246 sayılı kararıyla;
    Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 12/10/2017 tarih ve E:2016/5232, K:2017/3078 sayılı kısmen bozma kararına uyularak;
    Dava konusu Tebliğ'in 4.2. maddesinin 8. fıkrası yönünden;
    Dava konusu Tebliğ'in 4.2. maddesinin 8. fıkrasında; "Altıncı ve yedinci fıkralarda belirtilen işyeri hekimleri veya birden fazla işyerine hizmet veren ortak sağlık birimleri ile kurum hekimlerinin, yetkilendirildikleri kişiler haricindeki kişilere reçete düzenlemeleri halinde kurumca ödenen reçete bedelleri bu reçeteyi düzenleyenlerden tahsil edilir." düzenlemesinin yer aldığı;
    1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San'atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun uyarınca hekimin muayene ettiği hastaya uygun gördüğü tedaviyi düzenleme ve reçete yazma yetkisinin bulunduğu, işyeri ve kurum hekimlerinin yetkilendirildikleri kişiler haricindeki kişilere reçete düzenlemeleri halinde ise Kurumca ödenen reçete bedellerinin reçeteyi düzenleyen hekimden tahsil edilmesine yönelik düzenlemenin yasal dayanağı bulunmadığından böyle bir konunun Tebliğ hükmü ise düzenlenmesinin hukuken mümkün olmadığı;
    Dava konusu Tebliğ'in 4.3. maddesinin son fıkrası yönünden;
    Dava konusu Tebliğ'in 4.3. maddesinin son fıkrasında; "Sözleşmesiz sağlık kurum veya kuruluşları tarafından, Kurum sağlık yardımlarından yararlandırılan kişilere acil hallerde sundukları sağlık hizmetleri SUT eki Ek-9 Listesinde yer alması durumunda 'tanıya dayalı işlem üzerinden ödeme yöntemi' ile yer almıyorsa 'hizmet başına ödeme yöntemi' esas alınrak kişilere fatura edilir. Kurumca yapılacak inceleme sonrasında belirlenen tutarlar, fatura karşılığı kişilere ödenir." düzenlemesine yer verildiği;
    Acil sağlık hizmetlerinin, normal sağlık hizmetlerinden farklı olarak, ani gelişen hastalık, kaza, yaralanma ve benzeri beklenmeyen durumlarda oluşan sağlık sorunlarında, sakatlık ya da ölümden korunulması amacıyla, hastanın görevli sağlık personeli tarafından tıbbi araç ve gereç desteği ile değerlendirilmesi, tanısının konulması, tıbbi müdahale ve tedavisinin yapılması hizmetlerini ifade ettiği; yaşanacak en küçük gecikmenin bile telafisi olmayan sakatlıklarla, hatta ölümle sonuçlanması ihtimalinin "etkin ve zamanında yapılan tıbbi müdahale"yi acil sağlık hizmetinin en temel unsuru haline getirdiği;
    Dolayısıyla, sağlık hizmetlerinde, belli tedavilerde paket işlem fiyat uygulamasına gidilebilmesi mümkün ise de, Tebliğ'de öngörülen paket fiyata ilişkin belirlemenin nasıl ve ne şekilde oluşturulduğu, bu belirlemeler yapılırken hangi ölçütlerin esas alındığı davalı idarece açıklanamadığından, paket işlem fiyat uygulaması şeklindeki bu modelin, acil durumlarda verilen ve kişinin hayati ve sağlık bütünlüğü açısından ivedilikle uygulanması zorunlu olan sağlık hizmetini kısıtlayabileceği ve verilen tedavinin engellenmesi veya gecikmesine yol açabileceği ihtimali karşısında, acil sağlık hizmetleri yönünden uygulanmasında hukuka ve kamu yararına uyarlık görülmediği;

    Dava konusu Tebliğ'in 4.5.2.A maddesinin 2. fıkrası yönünden;
    Dava konusu Tebliğin 4.5.2.A maddesinin 2. fıkrasındaki düzenleme ile idarelerin kapsam dışındaki kişilerin tedavilerine ilişkin giderleri ödemekle yükümlü tutulamayacağı, bu nedenle düzenlemede hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı;
    Dava konusu Tebliğ'in 6.1.1.Ç maddesinin 1. ve 2. fıkraları yönünden;
    Düzenlemenin 1. ve 2. fıkralarındaki ilaçların özel kullanımlar dışında ayakta yapılan tedavilerde 10 günlük tedavi dozunda reçetelendirilebileceğine ilişkin getirilen sınırlamanın, tanıyı koyan ve hastalığın tedavisini belirleme hak ve yetkisine sahip olan hekimin bu hak ve yetkisinin kullanılmasına müdahale niteliğinde olduğundan söz edilemeyeceği gerekçesiyle,
    Dava konusu Tebliğ'in 4.2. maddesinin 8. fıkrası ile 4.3. maddesinin son fıkrasının iptaline, 4.5.2.A maddesinin 2. fıkrası ile 6.1.1.Ç maddesinin 1. fıkrasındaki "bir reçetede en fazla dört kalem ilaç yazılır" ibaresi dışındaki 1. ve 2. fıkraları yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idarelerden Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından, dava konusu Tebliğ'in 24/03/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Tebliğ ile yürürlükten kaldırıldığı ve herhangi bir uygulama işleminin de dava konusu edilmediği dikkate alındığında, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek verilen kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının temyizen incelenen kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin ikinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulmasının;
    "a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
    b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
    c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkün olduğu belirtilmiş; dördüncü fıkrasında, "Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümleri kıyasen uygulanır." denilmiş; 50. maddesinin dördüncü fıkrasında ise Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükme bağlanmıştır.
    Danıştay Onuncu Dairesi kararının, temyize konu iptale ilişkin kısmı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 12/10/2017 tarih ve E:2016/5232, K:2017/3078 sayılı bozma kararında belirtilen gerekçeler göz önüne alınarak verilmiş bir karar olduğundan, usul ve hukuka uygun bulunmakta ve bozulmasını gerektirecek bir hukuka aykırılık taşımamaktadır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Davalı idarelerden … Kurumunun temyiz isteminin reddine,
    2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen iptaline, kısmen davanın reddine ilişkin Danıştay Onuncu Dairesinin 17/05/2021 tarih ve E:2019/10337, K:2021/2246 sayılı kararının temyize konu iptale ilişkin kısmının ONANMASINA,
    3.Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi