Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2018/2416
Karar No: 2022/3089
Karar Tarihi: 16.05.2022

Danıştay 4. Daire 2018/2416 Esas 2022/3089 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Danıştay 4. Dairesi, bir şirketin finansal kiralama işlemleri kapsamında şüpheli hale gelen ve gider kaydedilmesi gereken ana paranın kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılabileceği konusunda verilen kararın temyizen incelenmesi talebini reddetti. Mahkeme, finansal kiralama sözleşmelerinden kaynaklanan alacakların şüpheli alacak karşılığı ayırma koşullarını karşıladığına karar vererek, ihtirazi kaydın kabul edilmemesi suretiyle tahakkuk ettirilen kurumlar vergisinin belirli bir kısmının hukuka uyarlık bulunmadığını belirtti. Kanunlar arasında bağlantı kurarak bir sonuca bağlamak için, kararda 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 323. maddesi anlatılmıştır.
Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2018/2416 E.  ,  2022/3089 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2018/2416
    Karar No : 2022/3089

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : … Anonim Şirketi

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, finansal kiralama işlemleri kapsamında şüpheli hale gelen ve gider kaydedilmesi gereken 10.549.357,77TL ana para alacağının kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılabilmesi için kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde kanunen kabul edilmeyen gider olarak gösterilmesi nedeniyle ihtirazi kayıtla verilmesi üzerine ihtirazi kaydı kabul edilmeyerek … tarih ve … sayılı tahakkuk fişi ile tahakkuk ettirilen ihtirazi kayda ilişkin tutarın iptali ve iadesi istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacı şirketin faaliyet alanı ile ilgili olup, gerek asıl borçludan gerekse müşterisinden tahsil edemeyip icra takibi başlattığı faktoring sözleşmelerinden kaynaklanan alacaklarının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 323. maddesinde tanımlandığı şekliyle ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olduğu sonucuna ulaşıldığından, iflas yoluyla takip edilen bu alacaklara ilişkin olarak kanunda öngörülen şüpheli alacak karşılığı ayırma koşullarının gerçekleştiği yönündeki ihtirazi kaydın kabul edilmemesi suretiyle tahakkuk ettirilen kurumlar vergisinin, şüpheli alacaklardan kaynaklı 10.549.357,77TL'lik matraha isabet eden 2.109.871,55TL'lik kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; davacı kurumun, istinaf istemine konu kararda belirtildiği gibi, faktoring hizmeti veren bir faktoring şirketi değil, finansal kiralama hizmeti veren bir şirket olduğu anlaşıldığından, davacı kurumun faktoring hizmeti veren bir faktoring şirketi olduğu, davacı şirketin faaliyet alanı ve ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olduğuna şüphe bulunmayan ve finansal kiralama sözleşmelerinden kaynaklanıp, finansal kiralama müşterisinden tahsil edilemeyerek iflas takibine konu olan kira alacaklarının, finansal kiralama sözleşmesine konu eşyaların kiracı müşteri tarafından elden çıkarılmış olması nedeniyle teminatsız da kalmak suretiyle 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 323. maddesinde tanımlandığı şekliyle şüpheli hale geldiği sonucuna ulaşıldığından, iflas yoluyla takip edilen bu alacaklara ilişkin olarak kanunda öngörülen şüpheli alacak karşılığı ayırma koşullarının gerçekleştiği yönündeki ihtirazi kaydın kabul edilmemesi suretiyle tahakkuk ettirilen kurumlar vergisinin, şüpheli alacaklardan kaynaklı 10.549.357,77 TL'lik matraha isabet eden 2.109.871,55TL'lik kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle istinaf başvurusunun gerekçeli reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Bir alacağın şüpheli alacak haline gelmesi durumunda karşılık ayırabilmek için öncelikle dava veya icra safhasında bulunması gerektiği ve alacağın evveliyatı itibariyle hasılat olarak kanuni defterlere intikal etmesi gerektiği, finansal kiralama işlemlerinin teminata bağlı yapıldığı bu nedenle teminata bağlanmış alacağın şüpheli hale gelmesi ortada tahsil güçlüğünden bahsedilemeyeceği, kanunen kabul edilemeyen gider sayılamayacağı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
    TETKİK HÂKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin reddine,
    2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 16/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi