18. Ceza Dairesi 2019/8435 E. , 2019/14794 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, konut dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık ...’nun temyiz dilekçesinin sadece hakkındaki mahkumiyet hükümlerine ilişkin olması karşısında, temyiz kapsamının sanık ... hakkında tehdit ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlere yönelik olduğu belirlenerek, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanığın aşamalarda atılı suçlamayı inkar etmesi, diğer sanık ...’in sanık savunmasını destekleyen anlatımları, sanık ... ile katılanlar ..., ... ve mağdur ...’in komşu olmaları karşısında, katılan ...’un kovuşturma aşamasında alınan beyanında, kendisi gittiğinde sanık ... ve diğer sanık ...’in dışarıda kapının önünde beklediğini belirtmesi, savcı huzurunda alınan beyanında ise “... arabasını sokakta ikimizin evinin arasına çekmiş ve içerisinde beni bekliyordu. Önce sadece ... araçtan inip bunlarla ile konuşmak istedi fakat şahıslar küfür etmeye devam etti. Bende bu esnada evimizin bahçesine girip olayın yatışmasını bekledim. ..."un bunları ikna edeceği sırada ... ..."in bahçesinden getirdiği çapa ile bana saldırdığı esnada ... çapayı elinden alarak saldırmasına engel oldu.” şeklindeki anlatımı, diğer sanık ...’ın soruşturma aşamasında tespit edilen “Kavga olayı kapının önünde yaşandı” şeklindeki beyanı ve kovuşturma aşamasında “Evimizin önünde bize ..."u verin asacağız, keseceğiz şeklinde tehdit ediyor, sinkaflı küfürler ediyorlardı.” şeklinde beyanda bulunan katılan ...’nın savcı huzurunda alınan “Bu şahıslar bize ait evin demir bahçe kapısını açarak avluya girmişler. Avludan benim bulunduğum evin kapısına kadar girmişler. Ben kapıyı açıp onları o şekilde gördüm.... "in elinde bıçak, ..."in elinde ise çapa vardı. İkisi de çok sarhoştu. Ben kendilerine ne yapmaya geldiniz, ne oldu, şeklinde sorsamda beni dinlemiyorlardı. Daha sonra ... evde yok dedim. Bunun üzerine avludan tam çıkacakları esnada ..., yanında ismini bilmediğim iki arkadaşı ile birlikte geldiler. Boğuşmaya başladılar.” şeklindeki anlatımları arasındaki çelişki giderilmeden, giderilemediği takdirde yöntemince irdelenip hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanmaksızın ve mahallinde usule uygun keşif yapılarak, suç unsurları ile niteliğinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespitinden sonra, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile konut dokunulmazlığının ihlali suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Sanıklar ... ile ...’in, ...’un anne ve babası olan katılan ... ve İbrahim’in ikametine giderek dışarıdan “...’u istiyoruz, onu asacağız, keseceğiz” şeklinde bağırdıkları, telefonla kendisine haber verilen katılan ... olay yerine geldiğinde, sanıklar ... ve ...’in bu kez katılan ...’un yüzüne karşı tehditte bulunduklarının kabul edilmiş olması karşısında; sanığın tehdit eyleminin, hukuken bir bütün halinde katılan ...’a yönelik tek bir tehdit fiilini oluşturduğu gözetilmeden ve TCK"nın 106/2-c maddesinde düzenlenen ""birden fazla kişi tarafından birlikte tehdit"" suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle sanık ...’in eylemlerinin birbirinden ayrı, bağımsız tehdit suçlarını oluşturduğu kabul edilerek TCK’nın 106/1-1. cümlesi uyarınca ayrı ayrı iki kez cezalandırılmasına karar verilmesi,
3- Kabule göre ise; TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanması zorunluluğu,
Kanuna aykırı ve sanık ...’nun temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.