
Esas No: 2021/2810
Karar No: 2022/2143
Karar Tarihi: 17.05.2022
Danıştay 7. Daire 2021/2810 Esas 2022/2143 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Danıştay 7. Dairesi, davacı şirketin gümrük vergisi iadesine ilişkin dava sonucunda verilen Bölge İdare Mahkemesi kararını inceledi. Kararda, dava konusu işlemin iptali ve fazladan ödenen vergilerin iadesine karar verilirken, yasal faize ilişkin hüküm fıkrasının taleple bağlılık ilkesine uygun olmadığından dolayı bozulmasına karar verildi. Gümrük Kanunu'nun 211. maddesinde, \"kanunen ödenmesi veya tahakkuk ettirilmesi gereken gümrük vergileri ilgili kişinin kasten yaptığı bir tahrifat sonucunda ödenmiş veya tahakkuk ettirilmişse\" şeklinde bir düzenleme yer almaktadır. Bu nedenle, matrah arttırıcı beyanların yapılması sebebiyle iade taleplerinin yerine getirilemeyeceği belirtilmiştir. Kanunun 61. maddesi ise beyanın bağlayıcılığının esas olduğunu hükme bağlamaktadır.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/2810
Karar No : 2022/2143
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı adına
… Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: Davacı adına tescilli … tarih ve …, … tarih ve …, … tarih ve …, … tarih ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi kapsamında beyan ve ithal edilen eşyanın kıymetinin, satış faturasında yer alan kıymeti yerine referans kıymet üzerinden beyan edilip, tahakkuk ettirilerek ödenen gümrük vergisinin, eşyaya ait faturalarda gösterilen kıymete göre hesaplanan tutardan fazlasının iadesi istemiyle 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 211. maddesi uyarınca yapılan geri verme başvurularının reddine ilişkin karara vaki itirazın reddine dair işlemin iptali ile fazladan ödenen tutarın dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, olayda, davacı şirket adına tescilli serbest dolaşıma giriş beyannameleri muhteviyatı eşyanın, referans kıymet uygulaması gereğince kıymetinin referans kıymete yükseltilmesi üzerine referans kıymet esas alınmak suretiyle tahakkuklar yapılmış ise de; eşyanın gümrük kıymetinin satış bedeli yöntemine göre belirlenen fiyat olduğu, satış bedeli yöntemine göre gümrük kıymetinin tespit edilemediği durumda sırasıyla diğer yöntemlere göre gümrük kıymetinin belirleneceği, davalı idarece, beyannameler eki fatura tutarının gerçeği yansıtmadığı yolunda herhangi bir tespitin yapılmadığı gibi eşyanın kıymetinin gerçek satış bedeline göre düşük olduğu hususunda da yapılmış bir inceleme ve araştırmanın da bulunmadığı, dolayısıyla ortada 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 211. maddesinin öngördüğü şekilde kanunen alınmaması gereken bir verginin söz konusu olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, fazladan tahsil olunan vergilerin tahsil tarihlerinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idarece ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 211. maddesi uyarınca fuzulen tahsil edilen bir vergiden söz etmenin mümkün olmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Fazladan ödenen vergilerin iadesine ilişkin kısmı ile dava tarihinden itibaren hesaplanmak üzere iadesine hükmedilen yasal faize isabet eden kısmı ilişkin hüküm fıkrasının onanması; tahsil tarihi ile dava tarihi arasında geçen süreye ilişkin olarak faize hükmedilmesine yönelik hüküm fıkrasının ise davacının talebi aşılarak, iptal istemine konu edilmeyen tahsil tarihi ile dava tarihi arasında geçen süreye ilişkin olarak faize hükmedilmesi, Usul Hukukunun taleple bağlılık ilkesine uygun görülmediğinden bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan bölge idare mahkemesi kararının, dava konusu işlemin iptaline ve fazladan ödenen vergilerin iadesine ilişkin kısmı ile dava tarihinden itibaren hesaplanmak üzere iadesine hükmedilen yasal faize isabet eden kısmı aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, anılan hüküm fıkralarının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmamıştır.
Temyize konu kararın faiz istemine ilişkin hüküm fıkrasının tahsil tarihi ile dava tarihi arasında geçen süreye isabet eden kısmına ilişkin olarak;
Davacı tarafından, dava dilekçesinde, yasal faizin hesaplanmasında esas alınacak tarihin, dava açma tarihi olarak belirtilmesine karşın, ilk derece mahkemesince, davacının talebi aşılarak, fazladan ödenen tutarın tahsil tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizle birlikte iadesi yolundaki hüküm fıkrasına yönelik istinaf başvurusunun reddedilmesi Usul Hukukunun taleple bağlılık ilkesine uygun görülmemiş olup, yasal faize ilişkin hüküm fıkrasının tahsil tarihi ile dava tarihi arasında geçen süreye isabet eden kısmının bozulması gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kısmen reddine, kısmen de kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının dava konusu işlemin iptaline ve fazladan ödenen vergilerin iadesine ilişkin hüküm fıkraları ile yasal faize ilişkin hüküm fıkrasının dava tarihinden itibaren hesaplanmak üzere iadesine isabet eden kısmının ONANMASINA,
3. Kararın, tahsil tarihi ile dava tarihi arasında geçen süreye ilişkin olarak yasal faize hükmedilmesine ilişkin hüküm fıkrasının ise BOZULMASINA,
4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere, dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
5. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 17/05/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.
(X) - KARŞI OY :
Gümrük mevzuatımıza göre, gümrük vergileri de genel olarak diğer vergilerde olduğu gibi beyana dayalıdır. Bu beyanın doğruluğunun idarece muayene sırasında, denetleme veya teslimden sonra kontrol edilebileceği 4458 sayılı Gümrük Kanunu ve Gümrük Yönetmeliğinde düzenlenmiştir.
Gümrük idaresinin kendisine yapılan beyanın gerçekliği ve doğruluğu konusunda yapılacak incelemede kullanılmakta ve beyanın ayrıntılı olarak incelenmesine gerek olup olmadığı yönünden yol gösterici olamak üzere, belli ürün gruplarına yönelik olarak asgari fiyat belirlenmesi halinde "referans fiyat" tan söz edilmektedir. Bu bağlamda, beyan edilen kıymet referans fiyatın altında ise beyanın ayrıntılı olarak incelenmesine ve kıymet araştırmasına gidilerek eşyanın gerçek kıymetinin tespiti yapılmaktadır.
Dosya içeriğinden, idarenin referans fiyat uygulamasına tabi eşyaya ilişkin daha düşük fatura bedeline tabi ithal edilmek istenen ürünün, ithalatını gerçekleştirmek amacıyla beyannameye yurt dışı gider adı altında ithalatçının kendi iradesiyle gider göstermek suretiyle referans fiyatın üstünde beyanda bulunulduğu, bu durumda matrah referans fiyat üzerinde kalmakla, kıymet araştırmasının yapılması engellenmekle içinde neleri ihtiva ettiği ve ne kadarının gerçekten yurt dışı gider olduğu, ne kadarının referans fiyata ulaşmak için arttırıldığı bilinmeyen yurt dışı giderler, eşyanın kıymetinin araştırılmasını etkisiz kılmak amacıyla kullanılmakta ve daha sonra fazladan ödendiği ileri sürülen vergilerin 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 211. maddesi uyarınca geri verilmesinin istenildiği işbu davalarda ikrar edilmekle anlaşılmaktadır.
Aynı Kanunun 61. maddesinin 3. fıkrasında beyanın bağlayıcılığının esas olduğu yönündeki emredici hüküm karşısında yurt dışı gider olmaksızın kasten yapılan matrah arttırıcı beyan sebebiyle iade taleplerinin yerine getirilemeyeceği 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 211. maddesinin 1. fıkrasında "...kanunen ödenmemesi veya tahakkuk ettirilmemesi gereken gümrük vergileri ilgili kişinin kasten yaptığı bir tahrifat sonucunda ödenmiş veya tahakkuk ettirilmişse..." şeklinde açıkça emredici hüküm olarak yer alan düzenleme ve herkesin haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken uymak zorunda olduğu ve hakkın açıkça kötüye kullanılmasının hukuk düzenince korunmayacağına ilişkin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralının herkes ve her hukuki durum için geçerli olması, kanun ve sözleşmeden doğan tüm hakların kullanımında uygulama alanı bulması göz önüne alındığında ve Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu’nun 02/07/1966 tarih ve E:1965/13, K:1966/6 sayılı kararı gereği iade talebinin reddi gerektiğinden temyiz isteminin kabulü ile bölge idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyu ile, karara katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
